"Kutunun içinde gördüğün şey," diyor Rand, "gerçek gerçekliğin bir anlık görüntüsü."
Kalabalık bir caddede, genel acele ortalamasının altında bir hızla ayaklarını sürüklerken şu hisse kapıldığın olmuştur.
"İnsanlar ne kadar boş şeylerle uğraşıyorlar."
Bir vücutlar silsilesi ayak tabanlarından kıvılcımlar çıkarırcasına yanından kayıp giderken şunu kesinlikle düşünmüşsündür.
"Yaşamım boyunca gördüğüm hiçbir şey mantıklı değil."
Hepimizin hayattaki amaçları aşağı yukarı aynıdır.
Bir diploma. Kazançlı bir iş. Bankada yeterli miktarda kredi. Banliyöde bahçeli bir ev. Sadık bir eş. İki çocuk, belki de üç. Bir araba, çok gösterişli olmayan türden.
Bir iz bırakmak, hatırlanmak.
Ve bütün bunları elde edebilmek için katlanmamız gereken zorluklar. Akan gözyaşları, kanlar.
Aynı bir kabus gibi. Bir şeylerden kaçmak istediğinde yeterince hızlı koşamadığın türden.
Tek farkı, bu kabustan uyanamıyorsun.
Bazı geceler, sıçrayarak, ter içinde uyandığında halen rüyada olup olmadığını anlayamadığın olmuştur.
Gerçek şu ki, uyandığında aslında rüyaya yeni dalmış oluyorsun.
"Hayatımız bir rüya. Sonsuz bir şekilde sahte. Bir kabus."Çıkar ilişkileri. Kapalı kapılar ardında dönen planlar. Ya da bir elle siper edilip bir kulağa yaklaştırılmış ağızdan çıkan kelimeler.
Üstü kapalı tehditler. Aba üstünden ellettirilen sopalar.
Her köşebaşında gırtlağını kesmek isteyen birinin olabileceği ihtimali.
Aynı bir kabus gibi. Ama yeterince hızlı kaçamıyorsun.
Bazılarımız uyanmaya çok yaklaşmış olabilir. Ama dikkate alınmadılar.
Gerçek şu ki, dikkate alınmak istemediler.
Ve gerçek şu ki, yeterince hızlı kaçmak istemiyorsun.
Bilirsin ya, arılar bile alıştıkları çevreden, alıştıkları hayat düzeninden, rutinden koparıldıklarında toplu halde ölürler.
Şimdi, balarılarının kaybolma sebebini de öğrenmiş oluyorsun.
Aslında hiçbirimiz, tik tak sesinin kesilmesini ne kadar hevesle beklersek bekleyelim, o pirinç saplı siyah kutunun deliğinden içeri bakıp düğmeye basacak kadar cesur değiliz.
[*]Chuck Palahniuk'un Haunted(Tekinsiz) isimli kitabından "Kabus Kutusu" adlı öykünün okunmuş olması, yazıdan daha anlamlı bir tat alınmasını sağlayabilir.[/*]