Hikayenin tamamını aşağıdaki linklerden indirebilirsiniz. Üstteki ikili ile alttaki ikili arasındaki tek fark ikincilerinin her sayfasında kenarlık olması. İçerik olarak bir fark yok =)
Modern ZamanlarAdam yavaşça gözlerini açtı ve telefon kulübesinin kenarını tutarak kendini ayağa kaldırmaya çalıştı. İki kez kendini yukarıya çekmeye çalıştıktan sonra vazgeçti, yararı yoktu. Vücudundan aktığını fark ettiği sıcak sıvının yaydığı demir kokusu, bu soğuk ve rüzgarlı havada belli belirsiz burnuna geliyordu.
Sokağın başındaki ışıkların sönmeye başladığı fark etti. Bir tek hemen yanındaki kulübenin ışığı yanık kalmıştı.
Adamın üzerine bir gölge düştü.
***
Hızlıca koşuyordu.
Adam bir an gözlerini kapadı ve etrafı dinledi koşarken. Kendi nefesi ve ayak sesi dışında, arkasından koşan
şeyin ayak seslerini gayet iyi duyuyordu ve daha demin ani bir hareketle dar bir ara sokağa girip yangın merdiveninden yukarı çıkmaya başlamasaydı arkasındaki
şey onu çoktan yakalamış olurdu.
Çatının kenarına geldiğinde hemen bir metre kadar uzakta olan karşı çatıya doğru atladı. Bir yandan sağ elini mantosunun içine sokmuş bir şeyler arıyordu. Uzun çatı boyunca koştu ve çatının sonuna geldiğinde yolun sonuna geldiğini anladı. Önünde büyük bir cadde vardı ve üçüncü kattan atlayıp sağ çıkması pek mümkün değildi.
Cebinden çıkardığı küçük hançeri yavaşça parmağının ucunda çevirdi ve arkasını döndü.
Ancak onu kovalayan
şey orada değildi.
Ağır adımlarla çatıda yürümeye başladı. Hafiften yağmur yağıyordu şimdi, zaten hava pek sıcak sayılmazdı. Dolunay bulutların arkasına saklanmış, pek ümitsizce ışığını yaymaya çalışıyordu hala. Adamın nefesi yavaşladı, kalbi tekrar düzene girdi. Gözlerini kapayıp gecenin bu saatinde gayet sessiz olan ortamda tek bir kıpırtının sesini duymayı diledi.
Bir anda gözlerini açtı ve paltosunu hızlıca üzerinden atıp çatının kenarına koşmaya başladı. Hızlıca koşarken insan-üstü bir şekilde zıpladı ve hançeri havaya doğru savuşturdu. Siyah bir siluet onun hançeri sallayan kolunu zarif bir şekilde kavradı ve hafifçe çatıdan aşağıya doğru itti.
Adam üç kat yüksekliğindeki binadan, Telefon kulübelerinin yanına yığıldı. Ölmeyi diledi, akan ılık kanı hissettiğinde.
Çünkü biliyordu ki, ölümden çok daha kötü şeyler de vardı bu karanlıklar dünyasında.
Adam bunu düşünürken, bir gölge üzerine düştü.
***
Sadece öyle bir anda gelmiş bir şey. Çok iyi değil =)