peki o zaman.
fantastik kitaplar genelde zaman itibariyle insanoğlunun karanlık dönemlerinde, ilmin ve aklın topluma hakim olmadığı zamanlarda büyük doğa olaylarının ve insanları olağanüstü güçlere bağlı kalınarak açıklanmasıyla oluşan mitolojik öğelerin toplumda benimsendiği dönemlerde geçtiği için dini öğeleri de içermesi çok normal..
bi fantastik kitabı günümüze uygun yazmak mümkün değildir, adı üstünde fantastik kitap, bu günün şartlarında olağanüstülükler gösteren eserlere bilim kurgu diyoruz zaten. bu durumda yazara iki seçenek kalıyor, ya eski çağlara, tarihte net bilgiye sahip olunamayan çağlara yönelik yazmak, yada tamamen hayal ürünü bir dünya ve bir zaman yaratmak..
ilk seçeneğin örnekleri, ejderhamızrağı serisi, zaman çarkı, unutulmuş diyarlar, avalon'un sisleri, büyücünün ilk kuralı, miras üçlemesi gibi kitaplarda görülebilir..
bu tür kitaplarda dini öğelerin bir şekilde hikayeye yansıması şarttır zaten çünkü yazıldıklarını düşündürdükleri dönemin özelliklerinden en büyüğü kuşkusuz dindir ki, yazar için iyi malzeme çıkar zaten dinden de.. kitabı ve hikayeyi de zenginleştirir diye düşünüyorum ben, yazar için bir kaçış noktası gibi görmek mantksız bence..
ikinci seceneğin örneğiyse ilk seçenekle bağlantılı olsa da narnia serisi,silmarillion ve roverandom un bazı kısımları ve benim bilmediğim yada bilip de şuan aklıma getiremediğim kitaplarda görülebilir.. yepyeni yaratılan bi dünyada da insanların en büyük zaafı olan dinsel öğelere yer verilmemesi saçma olur.. bu öğelerin de dayandırılabileceği en uygun yer yine mitolojik dönem ve anaerkil dinlerdir kuşkusuz..
eğer yazar ikisini de seçmez de illa ben günümüze taşıycam fantastik öğeleri derse ortaya harry potter cinsinden bişeyler cıkar ki o zaman dini öğelere gerek de kalmaz zaten..