öyle bir geçer zaman ki'de
Cemile yeni evlerine ilk bakmaya geldiklerinde saatlerce yürümüş, kenar mahallelerin içinden geçmiş, boş araziler, tarlalar, çamurlu yollar tepeler aşılmış idi..
ama şimdi, sanki iki sokak aşağıda oturuyor gibiler..
aylin hala aynı kırtasiyeden telefon açıyor. babasının evinin olduğu mahallede..
cemile aynı mahallede iş buluyor..
gidip gelmek o kadar kolay...
kayınvelidesi hastalandı, hemen köşedeki taksiciyi çağırmaya gitti, (taksici kerim miydi neydi) "ben kerimin arabasını alıp geliyorum hastaneye götürelim" dedi..
madem bu kadar yakın bir mahalle, ilk başta neden uçsuz bucaksız yolar aşılıp dağın başı gibi gösterildi..