Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - Ireth~

Sayfa: 1 [2] 3 4 5
16
Harry Potter / Slytherin Madalyonu
« : 07 Temmuz 2008, 19:11:42 »
    

Slytherin Madalyonu

Voldemort'un annesi olan Merope, kocası kendisini terkettikten sonra düştüğü çaresizlik içinde babasının gurur duyduğu Slytherin'e ait olan madalyonu bir Noel arifesinde Caractacus Burke'nin dükkanına giderek 10 Gelleon karşılığında sattı.

Voldemort bunu dayısı Morfin'i öldürmeye gittiği zaman öğrenmişti ve okuldan ayrıldıktan sonra Borgin ve Burkes'da çalışırken madalyonun, sürekli mal satmak üzere gittiği bir yaşlı büyücüde olduğunu öğrenerek onu çalarak yaşlı cadıyı öldürmüştür.

Sirius'un kardeşi olan Regulus Arcturus Black ailesi gibi saf kan olmanın önemine inanıyordu. Bu yüzden uzun zamandır hayranlık duyduğu Voldemort'a hizmet etmek üzere on altı yaşına geldiğinde onun yanında yer aldı.

Regulus, Yandaşlığının üzerinden bir yıl kadar geçmişti ki bir gün mutfağa gelerek Voldemort'un Kreacher'e ihtiyacı olduğunu söyledi. Voldemort efendisinin emrini yerine getirerek Voldemort'a gittiğinde onun kendisini deniz kenarında bir mağaraya götürdüğünü gördü. Bu mağara, Dumbledore'un Hortkuluk olan madalyonu ele geçirmek üzere Harry ile birlikte gittikleri mağaraydı.

Voldemort, Hortkuluk haline getirdiği Slyherin Madalyonunu o mağaranın ortasındaki çanağa koyulmak üzere Kreacher'ı görevlendirmişti. Esas amacı; Hortkuluk'u çevreleyen savunmaları, gözden çıkarılabilecek bir yaratık yardımıyla kontrol etmekti. Voldemort, Kreacher'a iksiri içirdikten sonra onun çektiği acıyı görmezden gelerek ve hatta da başarısından dolayı eğlenerek madalyonu çanağın içine yerleştirip, onu orada ölüme terk ederek mağaradan ayrılmıştı.

Voldemort, Kreacher'ın oradan sağ olarak çıkamayacağını sanmış olsa da yanıldığı bir nokta vardı; cin sihirleri büyücü sihirlerinden farklı çalıştığı için evcini cisimlenerek kurtulmayı başaracaktı. Voldemort'a göre safkanların bile sahip olmadığı bir sihre başka hiç bir canlı da sahip olamazdı. Hele ki bir ev cini...

Bu olaydan sonra efendisi Regulus'un emirlerini yerine getirmiş olarak eve dönen Kreacher, olanları Regulus'a anlattığında efendi Regulus kaygılanır ve kafası karışır. Artık Voldemort'a güvenmemesi gerektiğini anlamıştır. Kreacher'dan mağaraya bu sefer de kendisini götürmesini söyler. Birlikte mağaraya gittiklerinde bu sefer iksiri içip, çanağın boşalmasını kendisi üstlenmiştir. Kreacher ise bu arada sahte madalyon ile gerçeğinin yerini değiştirecek ve gerçek madalyonu hanımına götürerek olanları anlatacaktır. Regulus iksiri içtikten sonra Kreacher'e geri dönmesini emreder. Kreacher, efendisinin çektiği acıları ve suyun içine kaymasını büyük bir üzüntüyle seyreder ve sonra geri döner. Kreacher madalyona bildiği herşey uygulamasına rağmen bir türlü açamaz, yok edemez. Salondaki büfenin içine koyar.

Ancak gerçeği asla bilmeyen Sirius, Grimmauld Meydanı On iki Numara’daki bu evi Yoldaşlık toplantıları nedeniyle temizleme ve düzenleme işlemleri sırasında madalyon da dahil bir çok eşyayı çöpe atmaya kalkmıştı. Ancak ev cini Kreacher bütün atılan eşyaları dolayısıyla madalyonu da alarak kendi mekanına saklamıştı.

Ancak Yoldaşlık toplantılarının bitiminden sonra Mundungus Fletcher gelerek ev cininden bütün eşyaları çalmıştı. Kreacher hırsızlığı görmesine ve uyarmasına rağmen Fletcher gülerek, hızla evden ayrılmıştı.

Dumbledore'de bu madalyonun Hortuluk olduğunu tahmin etmiş, Harry ile birlikte madalyonun saklandığı mağarayı bularak madalyonu almak için çanakta bulunan sıvıyı içerek vücudunun zayıf düşmesine neden olmuştu.

Ancak; Dumbledore'un ölümünden hemen sonra Harry bunun gerçek Slyherin Madalyonu olmadığını anlamıştı.

Madalyonu çalan Mundungus, onu  Diagon Yolu'nda bir antikacıya satmak isterken Madam Umbridge görmüş ve Sihirli Eşya Satma Ruhsatı'nın olup olmadığını sormuştu. Fakat madalyonu da  çok beğenediği için kendisine istemiş ve bu seferlik Mundungus'u affetmiştir.

Dolaysıyla madalyon, Madam Umbridge'de iken Voldemort'tan saklanan ve çoz özlü iksir sayesinde başka başka kılıklarda Sihir Bakanlığı'na giren Harry, Ron ve Hermione tesadüf eseri madalyonu Madam Umbridge'in boynunda gördüklerinde Bakanlık içinde Sersemletme büyüleriyle sağladıkları karışıklıkla madalyonu almayı başarmışlardı.

Madalyonun içinde bir şey, sanki bir kalp gibi atmaktadır. Madalyonu her kim takarsa taksın içinde kaygı, endişe hissi daha fazla yoğunlaşır. Daha asabi olur.

Harry, Dean Ormanında saklandıkları bir gece nöbet tutarken karşısında gümüş br maral görür. Maral sadece çok parlak, göz alıcı bir ışık demetidir. Ormanın ortasına doğru yürüyerek arkasından takip eden Harry'yi bir yere kadar getirir ve gözden kaybolur. Bundan sonra Harry kendini yalnız hissetse de su birikintisinin içinde Gryffindor'un kılıcını görünce şaşkınlık içinde kalır. Çevresinde gerçekleşen her şey belirsizdir. Onu almak için suya girdiğinde boynundaki madalyon kendisini sıkar ve nefes almasını engeller. Neredeyse herşeyin sonuna yaklaşmışken bir süre önce gruptan ayrılan Ron gelerek imdadına koşar ve kılıcı sudan çıkarır, madalyonu Harry'nin boynundan çeker alır. Böylece Harry kurtulmuştur.

Kılıcın gerçek olduğunu bildiği halde yine de madalyona saplayıp Horktuluk'un parçalanması için, kılıcı sudan alan Ron'un bu işi yapmasını uygun bulur. Ancak Ron madalyonu taktığı sürelerde yaşadığı kötü duygular yüzünden bir türlü bunu gerçekleştiremez. Bu arada Harry, içinden gelen bir dürtüyle çataldili kullanarak madalyonu açmayı başarır. Sıra Ron'dadır.

Bu arada madalyonun camlı pencere gibi olan her iki kapağında canlı bir göz kırpışmaktadır. Tom Riddle'ın gözleridir. Ron'u durdurmak ister gibi Ron'a ailesiyle ilgili Hermione ile ilgili duymak bilmek istemediği tuhaf şeyler söylemeye başlar. Ron etkilenmiştir ve elleriyle yukarıda tuttuğu kılıcı bir türlü madalyonun üzerine indiremez. Bu arada Tom Riddle, Harry'nin ağzından konuşmaya başlar. Gözler kırmızı bir hal alırken madalyonun iki penceresinden baloncuk gibi Harry ve Hermione'nin kafaları belirir. Şaşkınlık içinde kalan Ron, Harry'nin baskısı ile nihayet kılıcı madalyonun üstüne indirir. Madalyonun içinden bitmek bilmez bir çığlık yükselir.

17
Harry Potter / Lanetler
« : 07 Temmuz 2008, 19:01:07 »
* Avada Kedavra

Ölüm Laneti'ni bir insan üzerinde kullanan cadı veya büyücü Azkaban'da ömür boyu kalmakla cezalandırılır. Affedilmez Lanetler'den biri ve en kötüsüdür. Karşı-Laneti yoktur. Şimdiye kadar bu lanetten bir tek kişi kurtulmuştur, Harry Potter. Ölüm Laneti'nin arkasında çok güçlü bir büyücü olması gerekir.

Asa kaldırılıp lanetlenecek kişiye tutulur ve "Avada Kedavra" denir. O anda göz kamaştırıcı bir yeşil ışık çakar ve hışırdama sesi duyulur. Devasa ve görümez birşeyin havayı yararak geldiği hissini verir. Lanetlenen kişi tek bir iz bırakmadan o anda ölür.
 

* Beden Kilitleme Laneti

Kişileri büyü boyunca hareketsiz bırakmaya yarar.

* Boşboğaz Laneti
* Conjunctivitis Laneti
* Cruciatus Laneti

Affedilmez Lanet'lerden birisidir. Bir insan üzerinde kullanan büyücü ömür boyu Azkaban'da kalma cezası alır. Cruciatus lanetini biliyorsanız birine işkence etmek için başka hiçbir alete ihtiyacınız olmaz.

Asayı lanetlenecek kişiye doğrultup "Crucio" denir. Lanetlenen kişi sağa, sola yuvarlanmaya, kasılmaya başlar. Kemikleri tutulmuş gibi olur, gözleri yuvalarında döner ve insan sona ermesi için ölmeyi bile ister hale gelir. Korkunç acılar çeker. Laneti durmak için yine asa doğrultup "Reducio" demek yeterlidir.

* Eksiltme Laneti
* Flagrante Laneti

Gringoots Bankası'nda alınan bir tedbirdir. Kasaların içindeki değerli eşyaların korunması için yapılmıştır. Dokunulan herşey akkor halideki bir sıcakla yakar ve çoğalır. Ancak kopyalar hiç bir işe yaramaz. Hazineyi ellemeye devam ettiğinizde giderek genişleyen altının ağırlığında ezilme tehlikesi vardır.

* Gemino Laneti

Gringoots Bankası'nda alınan bir tedbirdir. Kasaların içindeki değerli eşyaların korunması için yapılmıştır. Flagrante Laneti ile birlikte uygulanır.

Dokunulan herşey akkor halideki bir sıcakla yakar ve çoğalır. Ancak kopyalar hiç bir işe yaramaz. Hazineyi ellemeye devam ettiğinizde giderek genişleyen altının ağırlığında ezilme tehlikesi vardır.

* Hortlak Laneti

Profesör Quirrell'in sözünü ettiği ve etkisi bilinmeyen bir büyü.

* Imperius Laneti

Affedilmez büyülerden birisidir. Büyü yapılan kişi harika bir duyguya kapılır. Kafasındaki bütün düşünceler kaygılar temizlenip yerlerini sadece mutluluk alır. Uçmaya benzer bir duyguya yaşar. Kendini son derece rahatlamış hisseder. Bu da o kişinin kontrolünü büyü yapanın eline alması demektir. Bu büyü ancak kafasındakilere kapılmayıp irade ile karşı konulur ise durduruabilir.

Bu laneti bir insan üzerinde uygulayan kişiye ömür boyu Azkaban'da kalma cezası verilir. Bu lanete uğrayan kişi laneti yapanın tam kontrolu altında olur. Ve Imperio büyüsü altında olan kişiye istediğinizi yaptırabilirsiniz.

Bu lanet zamanında Sihir Bakanlığı'nın başına bela olmuştur. Bir zamanlar Imperius lanetiyle kontrol edilen birçok cadı ve büyücü vardı. Bakanlık kime bir şeylerin zorla yaptırıldığını, kimin kendi isteğiyle hareket ettiğini ayırt etmekte epey güçlük çekti.

Impreius lanetine direnilebilir fakat bu gerçek bir irade gücü gerektirmektedir.
 

* İnferius Laneti

Karanlık bir büyücünün buyruklarını yerine getirmek için büyü yoluyla yeniden canlandırılan ölü bedenlerdir. Canlı değildir, sadece büyücünün isteğini yerine getirmek için kukla gibi kullanılır.

Ancak İnferius’lar uzun süredir görülmediler. Voldemort daha önceki güçlendiği dönemlerde onlardan bir ordu yaratacak kadar çok kişi öldürdü.

İnferius ile hayalet arasındaki fark:
İnferius'lar tekrar canlandırılmış ölü bedenlerdir, Hayaletler ise yeryüzünden ayrılmış bir ruhun bıraktığı izdir ve saydamdır.

18
Harry Potter / İksirler
« : 07 Temmuz 2008, 18:57:44 »
* Aşk İksiri - Amortentia
* Bezir
* Biberli İksir
* Coşku Verici Hayatsuyu
* Çok Özlü İksir
* Ejderha Pençesi Tozu
* Felix Felicis - Şans Sıvısı
* Geyikotu Özü
* Hakikat İksiri
* Huzur Sıvısı
* Kurtboğan İksiri
* Kuvvetlendirme Solüsyonu
* Laçan Özü
* Saçı Havaya Dikme İksiri
* Şipşak Saç İksiri
* Şişme Solüsyonu
* Uyku İksiri
* Veritaserum
* Yaşam İksiri
* Yaşayan Ölüm İçkisi
* Yaşlanma İksiri
* Zeka Bileyici İksir
* Murat Evre'den İksir Ansiklopedisi
* Murat Evre'den İksir Ansiklopedisi - 2

19
Harry Potter / Büyüler
« : 07 Temmuz 2008, 18:57:13 »
 * Aklapakla
* Aklından Çıkarma
* Asa Kontrol Büyüsü
* Asanın En Son Yaptığı Büyü
* Ateş Yakma Büyüsü
* Ateşi Etkisiz Kılma Büyüsü
* Avada Kedavra
* Avis
* Ayaklarından Havalanma Büyüsü
* Aydınlatma Büyüsü
* Azgınkedi Büyüsü
* Bacak Bağlama Büyüsü
* Bağlama Büyüsü
* Balkabağı Kafa Büyüsü
* Bayıltma Büyüsü
* Beden Kilitleme Büyüsü
* Bitki Büyütme Büyüsü
* Bozulmaz Yemin
* Böcürt Yoketme Büyüsü
* Büyültme Büyüsü
* Cave İnimicum
* Cisimlenme
* Confringo
* Çağırma Büyüsü
* Çekme Büyüsü
* Çelme Büyüsü
* Çıban Büyüsü
* Çözülme Büyüsü
* Dağıtma Büyüsü
* Davetsiz-Misafir-Savusturucu Büyü
* Deletrius
* Deprimo
* Descendo
* Devleştirme Büyüsü
* Diffindo
* Dil Bağlama Büyüsü
* Dissendium
* Dondurma Büyüsü
* Dört-Nokta Büyüsü
* Dracofors
* Engelleme Büyüsü
* Erecto
* Expulso
* Fırçalama Büyüsü
* Fırlatma Büyüsü
* Fidelius Büyüsü
* Finite Incantatum
* Göz Bağlama Büyüsü
* Hafıza Büyüsü
* Havada Asma Büyüsü
* Hayalbozan Büyüsü
* Homenum Revelio
* Homorfus Büyüsü
* Hover Büyüsü
* Hükmetme Büyüsü
* Impervius Büyüsü
* İfşabüyüsü
* İlk Büyü
* İri Diş Büyüsü
* İske-Büy Büyüsü
* İşaretleme Büyüsü
* İşaretlenemez Büyüsü
* İşkence Çektirme Büyüsü
* İtme Büyüsü
* İz
* Kabarcık-Kafa Büyüsü
* Kalıcı Yapıştırma Büyüsü
* Kalkan Büyüsü
* Kara Yılan Büyüsü
* Karanlık Büyü
* Kaskatı Bırakma Büyüsü
* Kavrama Büyüsü
* Kaybetme Büyüsü
* Kendine Getirme Büyüsü
* Kıpırdayan Kulaklar Büyüsü
* Kırılmazlık Büyüsü
* Kilit Açma Büyüsü
* Kontrol etme büyüsü
* Koparma Büyüsü
* Kopya Kovucu Büyü
* Kopyalama Büyüsü
* Köpükcük Çıkarma Büyüsü
* Kuraklık Büyüsü
* Küçültme Büyüsü
* Lokmotor
* Meteolojinx Recanto
* Mobilliarbus Büyüsü
* Muggle Kovucu Büyü
* Nefes Açma Büyüsü
* Neşelendirme Büyüsü
* Parçalama Büyüsü
* Patlama Büyüsü
* Patronus Büyüsü
* Pelte-Bacak Büyüsü
* Rictusempra
* Saldırtma Büyüsü
* Salvio Hexia
* Saptanamaz Genişletme Büyüsü
* Sarsılmaz Büyüsü
* Seğiren Kulak Büyüsü
* Septirme Büyüsü
* Sersemletme Büyüsü
* Sesin Güçlenmesi Büyüsü
* Silahsızlanma Büyüsü
* Sokma Büyüsü
* Sözsüz Büyü
* Specialis Revelio
* Stunning Charm
* Su büyüsü
* Su Çıkarma Büyüsü.
* Susturma Büyüsü
* Şaşırtma Büyüsü
* Tamir Etme Büyüsü
* Tavşana Dönüştürme Büyüsü
* Temizleme Büyüsü
* Tersine Büyü
* Tırnak Büyültme Büyüsü
* Toplanma Büyüsü
* Uğultu Büyüsü
* Uğursuzluk Büyüsü
* Unuttur Büyüsü
* Uzaklaştırma Büyüsü
* Yaş Çizgisi
* Yeniden Doldurma Büyüsü
* Yıkma Büyüsü
* Yol Göster
* Yükseltme Büyüsü

20
Harry Potter / Sihirli Yaratıklar
« : 07 Temmuz 2008, 18:55:16 »
* Animagus

İstedikleri hayvana dönüşebilen cadı ve büyücülere Animagus denir. Sihir Bakanlığı hayvana dönüşebilen bu büyücüleri takip eder ve hangi hayvana dönüştükleri, işaretlerini gösteren kayıtlar tutar. Kayıtlara göre bu yüzyılda yedi Animagus vardır. Fakat Sihir Bakanlığı Hogwarts'ta bulunan James Potter, Sirius Black ve Peter Pettigrew'de oluşan 3 Animagus'u asla öğrenememiştir. Animagus olmak çok zor bir şeydir. Potter, Black ve Pettigrew'un 5 yılını almıştır. Onların dışında Gelecek Postası muhabiri Rita Skeeter kayıt dışı bir Animagus'tur.



* Canavarlar

“Canavar” tanımı yüzyıllar boyunca tartışmalara yol açmıştır. Bu durum Büyüzooloji’ ye yeni başlayan bazı öğrencileri hayrete düşürecek olsa da, bir an durup üç sihirli yaratık türünü göz önüne alacak olursak, soru  n biraz daha netlik kazanır.

Kurtadamlar vakitlerinin çoğunu insan olarak geçirirler (ister büyücü olsun ister Muggle). Ama ayda bir kere, öldürmeye niyertli ve hiçbir insani vicdana sahip olmayan vahşi, dört bacaklı canavara dönüşürler.

At-adamların alışkanlıkları insanlarınkine benzemez; yabanıl doğa içinde yaşar, giyinmeyi reddeder, hem büyücülerden hem de Muggle’ lardan uzak durmayı tercih ederler. Oysa zekaları onlarınkine denktir.

İnsan görünüşüne sahip olan, iki bacakları üzerinde yürüyen ifritlere gelince, kendilerine birkaç basit kelime öğretebilse de, en kalın kafalı at-adam kadar bile zekaları yoktur ve şaşılacak ölçüdeki  olağanüstü kuvvetlerinin dışında, kendilerine özgü hiçbir sihir gücüne sahip değldirler.

Şimdi kendimize soruyoruz: Bu yaratıklardan hangisi “varlıktır” –yani, yasal haklara layık, sihir dünyasının yönetilmesinde söz hakkı olacak bir yaratıktır- ve hangisi bir canavardır?

Hangi sihirli yaratığın diye adlandırılması gerektiğine yönelik ilk çabalar son derece üstünkörüydü.                 
 
Burnuk
Güvenlik
İfrit
Hinzıpır
Kelpi
Kimera
Mantikor
Nundu
Pogrebin

* Devler

Devler 1800'lü yıllarda kendi aralarında savaşarak nesillerini tüketme noktasına gelmişlerdir.

Devlerin İfritlerden farksız olduğu düşünülür. Öldürmeyi severler. Bazı kaynaklara göre ölmeyen devlerden bazıları Voldemort tarafına geçmiş ve Muggle katliamlarından bazılarını gerçekleştirmişlerdir.

İngiltere'de fazla dev yoktur. Bir çoğunu Seherbaz'lar öldürmüştür. Bazıları kaçıp yabancı dağlık alanlarda yaşayan dev toplumlara katıldıkları düşünülmektedir.

Fakat İngiltere dışında dağlarda yaşayan devlerin olduğu bilinmektedir. Safkan devlerin boyları yedi metreye yakındır.

Son derece dayanıklıdırlar, normal büyücülere göre bazı büyüler onlara etki etmez ya da çok az etkilenirler.
 


* Metamorfmagus

Asa veya iksire ihtiyaç duyulmadan görünümü değiştirebilme yeteneğidir. Fakat Metamorfmagus öğrenilebilen bir yetenek değildir. Doğuştan gelen bir özelliktir ve çok nadir olarak görülür. Bu özelliğe sahip olan büyücüler, istedikleri gibi görünümlerini değiştirebilirler. Nymphadora Tonks bunun en iyi örneğidir.

* Ruh Emici

Boyu tavana kadar varan kara pelerinli olan Ruh emicilerin yüzü kukuletasının altında tamamen gizlidir. Sadece Ruh Emici Öpücüğü vermek için kukuletalarını indirirler. Gözlerinin olması gereken yerde sadece ince, gri, lekeli bir deri vardır, göz yuvalarının üstüne bomboş gerilmiştir. Bu yüzden Ruh Emici'ler göremezler, sadece hissederler. İnsanları onların duygularını hissederek bulabilmelerine rağmen, hayvan duygularını hissedemezler. Kimse Ruh Emicileri görmemesine rağmen, çürümekte olan ıslak ıslak parıldayan eli, grimsi, yapış yapış görünen, suda çürümüş ölü gibi lekeli bir eldir. Açık biçimsiz bir delik şeklinde ağzı vardır. Ağızından çıkan uzun, hırıltı soluğunun ardında insanda boğuluyormuş duygusu uyandıracak kadar içe işleyen soğuk gelir. Ruh Emiciler, hırıltılı bir şekilde nefes alırken sanki çevreden, havadan da fazla bir şey emmek ister. Kayarcasına hareket ederler.

Ruh Emici’ler numaralara, kılık değiştirmeye kanmazlar hatta Görünmezlik Pelerinleri’ne bile. Rica ve nezaket doğalarında yoktur. Geçmişinde diğerlerine oranla daha korkunç olaylar yaşayanları daha çok etkilerler. (Harry’nin bayılması, Quidditch maçında annesinin sesini duyması gibi...)

Belki de onlarla ilgili en iyi tanımlamayı Profesör Lupin yapmıştı; Ruh Emici’ler dünyadaki en berbart yaratıklardandır. En karanlık, en pis yerlerde barınırlar, çürümeden ve umutsuzluktan zevk alırlar, etraflarındaki huzuru, umudu ve mutluluğu kuruturlar. Muggle’lar bile, her ne kadar onları göremeseler de, varlıklarını hissederler. Bir Ruh Emici’ye fazla yaklaşıldığında bütün iyi duygular, mutlu anılar emilip alınır. Bir Ruh Emici, eğer başarabilir de birisi ile uzun süre beslenirse, sonunda o kişiyi de kendi gibi ruhsuz ve kötücül hele getirir. O kişinin elinde hayatındaki en kötü deneyimlerin haricinde hiçbir şey kalmaz.
Ruh Emici'lerin korkunç gücü budur. Kurbanlarına en kötü anılarını yeniden yaşatmak ve onları kendi umutsuzlukları içinde boğup güçsüz bırakmak. Tamamen yok etmek istedikleri kişilere Ruh Emici Öpücüğü nü uygularlar.

Asıl görevleri Azkaban Hapishanesi'nin korumaktır. Yani Azkaban’daki mahkumların gar­diyanı iken bir isyan çıkarıp hapishaneyi bırakıp, Adı Anılmaması Gereken Kişi’ye katıldılar.


Sirius Black Azkaban’dan kaçtıktan sonra Hogwarts ’a gideceği düşünüldüğünden Ruh Emici’ler de okulu korumak için onun peşinden yollanmışlardır. Fakat ne yazık ki Harry ne zaman onlardan birini görse bayılmaktadır. Ruh Emicilerle ilk kez 3.yılında okula giderken Hogwarts Ekspresi 'nde karşılaşır. Daha sonra Quidditch oyununda... Profesör Lupin ona nasıl Patronus Büyüsü yapabileceğini öğretir; Ruh Emici’leri uzak tutacak tek şey bu büyüdür.

Ruh Emici'ler Muggle'ların bulunduğu yerlere yetkili birisi tarafından gönderilmez iseler gitmezler.
Gittikleri zaman da koyu mavi olan gökyüzü  kapkara olur, yıldızlar kaybolur. Hava insanın kanını donduracak kadar soğur ve inanılmaz bir sessizlik hakim olur. Hiçbirşey görünmez.


* Hayaletler-Cinler
* Hayvanlar-Bitkiler

21
Harry Potter / Para Birimleri
« : 07 Temmuz 2008, 18:47:01 »
Para Birimleri

1 Galleon = 17 Sickle
1 Sickle = 29 Knut


Galleon Altın, Knut Bronz, Sickle ise Gümüşten yapılmıştır.

Büyücüler, Hogwarts'tan sonra en güvenilir yer olan Gringotts Büyücü Bankası'nda paralarını saklarlar.

22
Harry Potter / Yoldaşlık Üyeleri
« : 07 Temmuz 2008, 18:46:00 »
Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nda Arthur Wesley, Molly Weasley, Alastor Moody, Nymphadora Tonks, Remus Lupin, Sirius Black, Dedalus Diggle, Elphias Doge, Arabella Figg , Rubeus Hagrid, Kingsley Shacklebolt, Minerva McGonagall, Olympe Maxime, Mundungus Flethcer, Bill Weasley, Charlie Weasley vardır.

Alice Longbottom, Bellatrix Lestrange tarafından Cruciatus Laneti yapıldı ve Voldemorttan sonraki diğer Ölüm Yiyenler'e karşı önemli savaşlar verdi. Neville Longbottom'ın annesidir.

Benjy Fenwick, ilk savaş sırasında sakatlandı ve öldürüldü Dorcas Meadowes, ilk savaş sırasında öldürüldü.

Edgar Bones, Voldemorta karşı ilk savaş sırasında öldürüldü

Caradoc Dearborn, ilk savaşta kayboldu, öldüğü varsayılıyor

Frank Longbottom, Bellatrix Lestrange tarafından Cruciatus Laneti yapıldı ve Voldemorttan sonraki diğer Ölüm Yiyenler'e karşı önemli savaşlar verdi. Neville Longbottom'ın babasıdır.

Fabian Prewett,
İlk savaş sırasında öldürüldü.

Gideon Prewett, İlk savaş sırasında öldürüldü.

James Potter, Lord Voldemort tarafından ilk savaş sırasında öldürüldü. Harry Potter'ın babası ve aynı zamanda Çapulcu Grubu'nun Çatalak adlı üyesidir.

Lily Potter, Lord Voldemort tarafından ilk savaş sırasında öldürüldü. Harry Potter'ın annesi ve oğlu uğruna ölmüştür.

Marlene McKinnon, İlk savaş sırasında öldürüldü.

Peter Pettigrew, İlk savaşta Lily ve James Potter’a ihanet edip terk etti – Ölüm Yiyenlere katıldı. Voldemort'un yeniden güçlenmesine yardım etmiştir.

Sirius Black, Esrar Dairesinde kuzeni Bellatrix Lestrange tarafından Öldürüldü. Harry Potter'ın vaftiz babasıdır.

Albus Dumbledore, Hogwartstaki savaşta Severus Snape tarafından öldürüldü. Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nın kurucusu, Hogwarts'ın müdürü ve Voldemort'un korktuğu tek kişidir.

Mundungus Fletcher tutuklandı. Sirius Black'in evinden değerli eşyaları çalmıştır.

Sturgis Podmore tutuklandı, muhtemelen serbest bırakıldı.

Severus Snape, Zümrüdüanka Yoldaşlığı için ajan ya da Ölüm Yiyenler için casus - Albus Dumbledore'u öldürdü ve Zümrüdüanka Yoldaşlığının bir üyesi olmayı reddetti. Harry Potter ve Voldemort için yapılan kehanetin bir kısmını duyup hemen Voldemort'a söylemiştir. 7. kitapta, Bağıran Baraka'da , Voldemort'un yılanı Nagini tarafından öldürüldü.

Emmeline Vance, Snape için haber üstündeyken Ölüm Yiyenler tarafından öldürüldü.

Alastor Moody, Eski bir seherbaz'dır. Azkaban'a en fazla ölüm yiyen koyan seherbaz olarak bilinmektedir. Bir gözü anormal ve görünmezlik pelerini dahil çok fazla şey görebildiği için Deli-Göz Moody de denir. 7. kitapta, Harry'i korumak için Privet Drive'de Ölüm Yiyenler ile savaştı. Bizzat Voldemort tarafından öldürüldü.

Remus Lupin 7. kitapta 2.Savaş sırasında öldürüldü.

Nymphadora Tonks 7. kitapta 2.Savaş sırasında öldürüldü.
   

İşte daha ayrıntılı ve "doğru" bilgi.Umarım bunu beğenirsiniz  :hönk :hemk

23
Harry Potter / Mekanlar 2
« : 07 Temmuz 2008, 18:44:54 »
Hogsmeade

Hogsmeade, İngiltere’nin tamamen büyülü olan tek köyüdür. Birçok ilginç ve heyecanlı dükkanın bulunduğu bu yerin en büyük özelliği Muggle'ların giremediği tek köy olmasıdır. Bir dağın eteğinde kurulu olan küçük sazdan damlı külübelerinin ve dükkanlarının bulunduğu bir yerdir. Hogsmade'deki dükkan ve barların hepsi na caddesi olan High Street'de bulunur.
Hogsmeade'in dolambaçları yollarını katedip Dervish ve Banges'i geçtikten sonra Hogsmeade'i çevreleyen yabanıl kırları görürsünüz. Burada bahçeleri büyük az sayıda kulübe bulunur. Dik bir yoldan gidildiği zaman köy halkının büyülü olduğunu düşündüğü Bağıran baraka vardır.


Tatil döneminde ağaçlara büyülü mumlar asılır. Hogwarts, gölün Hogsmeade’e göre karşı kıyısında bulunur ve Hogwarts Expresi de oradaki durakta durup ders yılı başında gelen öğrencileri indirir. Gölün etrafında istasyondan okula giden bir yol vardır. Ancak aralarındaki mesafe hayli uzundur.

Kasabayı ziyaret ettiğinizde gidebileceğiniz yerler;
 
* Apothecary
* Bağıran Baraka
* Balyumuk Şekerci Dükkanı
* Büyük Fıçı
* Dervish ve Banges
* Domuz Kafası
* Gladrags Büyücü Giysileri
* Madam Puddifoot'un Çayhanesi
* Postahane
* Scrivenshaft'ın Tüy Kalem Dükkanı
* Sihirli Hayvanevi
* Üç Süpürge
* Zonko'nun Büyücü Şakaları Dükkanı




Knocturn Yolu

Knocturn Yolu, Diagon Yolu'na bağlanan, Gringotts Büyücü Bankası’nın yanında ve Karanlık Sanatlar malzemeleri satan dükkanların bulunduğu karanlık bir sokaktır.

Bu sokakta, kurumuş ve küçülmüş kafatası, canlı dev kara örümcekler ve zehirli mumlar satan dükkanlar bulunmaktadır. Biri yaşlı büyücü olan sokak satıcılarını da ellerinde insan tırnakları olan tepsiyle sokakta görmek olasıdır.

Hagrid’e göre sokakta Et Yiyen Sümüklü Böcek Kovucusu satan biri de olacaktı.

Sokağın en büyük dükkanı Borgin ve Burkes'dır.


Kovuk
Weasley’lerin sahip olduğu bir büyücü evi. Dört katlı, çılgınca inşa edilmiş ve büyü sayesinde ayakta durduğu kesin olan bir yapıdır. Ottery St.Catchpole kasabasının biraz dışındadır. Fakat öyle iyi gizlenmiştir ki, postacılar bile bulamaz. Evin tavan arasında bir gulyabani ve bahçesinde de yercüceleri vardır.

Mutfağı oldukça küçüktür; zımparalanmış tahta bir masa, sandalyeler ve bir ocak yer alır. Duvarda sayıları olmayan bir saat ile sizinle konuşan bir ayna da bulunur.

Mutfaktan çıkınca dar bir koridordan geçilir ve çarpık bir merdivenle karşı karşıya gelinir. Merdivenler evin içinde zikzaklar çizerek yükselir.
Oturma odasında şöminenin önünde bir halı bulunur. Köşedeki üzerinde sayıların bulunmadığı büyük, sarkaçlı saat zamanı öğrenmek için bir işe yaramaz. Fakat üzerinde dokuz tane altın yelkovanı olan bu saat aile bireylerinin her birinin nerede olduğunu gösterir. Ev, okul, iş,kayıp, hastahane, hapis gibi bölümleri vardır. Normal saatlerde on iki sayısının bulunduğu yerde ise hayati tehlike yazılıdır.

R on’un odası evin en üst katında, gulyabaninin bulunduğu çatı katının hemen altındadır. Odasının duvarları çok ünlü bir Quidditch takımı olan Chudley Cannons’un turuncu posterleriyle doludur. Yatağındaki turuncu yatak örtüsüne çok büyük iki C harfiyle hızlanan bir top güllesi işlenmiştir. Etrafa yayılmış ders kitapları, pencere pervazında saydam kurbağa yumurtalarıyla dolu bir akvaryum ve kendi kendini karıştıran oyun kartları vardır.

Fred ve George'un yatak odasında, komidinin üzerinde bir lamba vardır. Odanın küçük penceresinin önünde yazı masası bulunur. Mrs. Weasley arada sırada bu masanın üstüne vazo içinde güzel kokulu çiçekler koyar. Döşemenin büyük bir kısmını işaretlenmemiş, kapalı karton kutular kaplamaktadır.  Odanın, geçici bir depo olarak kullanılıyormuş gibi bir hali vardır. Odada ayrıca büyük bir gardırob da vardır.

Ginny'nin odası da birinci katta küçük ama ferah ve aydınlık bir odadır. Bir duvarda büyücü müzik grubu 'Acayip Kızkardeşler' e ait bir poster asılıdır. Diğer duvarda iseQuidditch takımı - 'Holyhead Harpileri'nin kaptanı Gwenog Jones'un resmi asılıdır. Oda meyve bahçesine bakmaktadır. Pencereye dönük bir masa vardır.

Weasley'lerin evinde tuhaf ve beklenmedik şeylerle karşılaşmak mümkündür.

Bahçeleri ise yabani otlarla kaplı, boğum boğum ağaçların sıralandığı, içinde çok değişik çiçeklerin yetiştiği ve kurbağalarla dolu büyük yeşil bir havuzun olduğu biraz bakımsız bir bahçedir. Bahçedeki tavuklar her yerde gezinirler.Arka kapının yanındaki basamaklara paslı kazanlar,eski lastik eldivenler saçılmıştır. Kalabalık aile bireylerine Hermione ve Harry de katılınca yaz akşamları yemeklerini bu bahçede yerler. Mr.Weasley sundurmayı çok sevdiği çeşitli Muggle eşyalarıyla doldurmuştur. Weasley'lerin süpürgelerini koyduğu yıkık dökük yüklükten birazcık geniş taş bir müştemilatları vardır. Ayrıca orada çocukların gizli gizli büyüyle çalıştırdığı Ford Anglia’sı da bulunur.

Harry yaz tatillerinin bitimine yakın bir dönemde bu eve gelir ve kendini burada her zamankinden daha mutlu hisseder. Bütün yaşgünlerinde olduğu gibi 17. yaşgününü de yine burada kutlayan Harry için Kovuk, Hortkuluk'ları bulma savaşında Grimmuld Meydanı On İki numaralı kendi evinden daha güvenlidir.

Mağara

Denizi üzerinde yüksek, birkaç iri kaya parçası, altında köpüren suların sesi, arkasında dimdik bir uçurum kopkoyu ve belirsiz. Kasvetli ve haşin bir manzara. Hiç bir tekne kayalıklara yanaşamaz ve hiç bir aklı başında muggle bu kayalıklara iyi bir dağcılık bilmeden erişemez.

Arkadaki kayalıkların arkasında aşağı yukarı yarı yolunda bir köy var. Riddle yetimhanede kalırken diğer yetim çocukları oraya götürüyordu. Çok büyük bir ihtimalle Riddle yamaçtan aşağı sihir sayesinde indi. Böylece yanındaki çocukları korkutma zevkini tadıyordu.

En uç noktadaki kayanın da ucuna gelindiğinde yarı yarıya suya gömülmüş ve yamaca daha yakın duran iri kaya parçalarına doğru inen ayak basma yerleri oluştuğu görülür. Tehlikeli bir iniştir. Bu ayak basma yerlerinin yardımıyla aşağı doğru atlayıp suya dalınca yarık genişleyip yerini karanlık bir tünele bırakır. Geçit, biraz ileride  sola doğru dönmeye başlar, yol derinliklere doğru uzayıp gider.

Biraz yüzdükten sonra mağaranın ortasına gelirsiniz. Burası sadece bir bekleme odası bir giriş salonudur. İleriye doğru gitmeniz gerekir fakat bu yolda Voldemort'un engelleri vardır ve bunların hiç birisi doğanın yarattığı yaratıklar değildir. Fakat bu yaratıklar ışıktan ve ateşten korkarlar.

Giriş kapısı duvarın içinde gizlidir. Asayı doğrultuğunuz da kapının çevçevesini görebilirsiniz ama açılması için bir bedel ödemeniz gerekir. Bu bedelde kandır. Nitekim, Dumbledore kolunda açtığı bir kesik ile bu bedeli ödeyerek kapının açılmasını sağladı.

Kapının açılmasıyla birlirke karşınıza ürpertici bir manzara çıkar. Tavanı görünmeyecek kadar yüksek bir mağaranın karşı kıyısı görünmeyecek kadar büyük bir siyah suyla dolu bir göl vardır. Suya girmemeye dikkat etmelisiniz. Çünkü gölün içinde yaratıklar vardır. Bunlar Inferius'lardır.

Eğer duvarda saklı olan zinciri bulup kırabilirseniz karşıdan bir kayık gelir. Bu kayıt bir büyücünün geçebileceği büyüklüktedir. Bu gölün ortasında fazla büyük olmayan pürüzsüz bir kayadan oluşan ada vardır. Adanın ortasında üzerinde bir çanak olan sütun vardır. Çanak yeşilimsi bir parıltı saçar. İçine elinizi sokmaya kalktığınızda dibine ulaşmanızı engelleyen bir büyü yapılmıştır. Bu büyü öylesine kuvvetli bir büyüdür ki kaybedilemez, aralanamaz, kepçelenemez ve emilip çıkarılamaz, biçimi değiştirilemez. İçinde ne olduğunu görmek için çanağın içindeki içmek gerekmektedir.

Mağara'dan çıkmak için açılmış olan kapıda yine kan ile bedel ödemeniz gerekmektedir. Aksi halde kapı açılmayacaktır.



24
Harry Potter / Mekanlar ~
« : 07 Temmuz 2008, 18:44:40 »
Azkaban: Büyü Kanunlarını Uygulama Dairesi, Kuzey Denizi’nin en kuzeyinde küçük bir adada yer alan Azkaban Kalesi ya da Azkaban adıyla bilinen bir cezaevi idare etmektedir. Azkaban korkunç bir yerdir. Tutuklular Ruh Emici denen yaratıklar tarafından korunur. Bu yaratıklar, tutukluların olumlu duygu ve düşüncelerini emerler. Orada uzun sure kalan biri tüm iyi duygu, düşünce ve ümitlerini yitirir. Hep kötü anıları ve düşüncelerini canlı tutmaya zorlanırlar. Bazısı delirir, bazısı da ümitsizlik içinde ölür.

Baba Barty Crouch, Voldemort’un etrafa korku saçtığı günlerde Büyü Kanunlarını Uygulama Dairesi başkanıydı ve Voldemort’un birçok yandaşı aleyhinde dava açmıştı. Emri altındaki Seherbazlar, Voldemort yanlılarından farksız davranmaya başlayıncaya dek Karanlık Güçlerle ümitsizce devam eden mücadele onu daha sert karşı önlemler almaya zorlamıştı.Crouch, insanları doğru dürüst yargılamadan Azkaban’a yolluyordu, tıpkı Sirius Black’e yaptığı gibi. Ayrıca Voldemort yanlısı olan oğlunu da oraya yolladı.

Hapishanede kalan diğer tutuklular arasında; Hagrid, Karkaroff, Dolohof, Rosier de sayılabilir. Eğer bir şekilde Azkaban'dan çıkabilirseniz, yaşamınızdaki tüm güzellikler tekrar geri gelir. 

Voldemort'un güçlendiğidönemde Harry ile olan savaşında Azkaban'dan toplu kaşçışlar olmuş, bir çok kişi hapisten kaçışına göz yumularak Voldemort yandaşı olmaz zorunda bırakılmışlardı.


Dean Ormanı: Hermione anne ve babasıyla birlikte buraya kamp yapmaya gelmişlerdi.

Harry ve Hermione, Hortkuluk'ları bulma savaşında Voldemort'tan kaçarken bu ormanda konaklamışlar ve tesadüf eseri Gryffindor'un kılıcını da buradaki bir su birikintisinin içinde bulmuşlardır.


Denizhalkının Yeri :Denizhalkının yaşadığı köyün bir meydanı ve meydanında bir heykeli vardır. Yaşadıkları barınakların çeversinde yabani otlardan bahçeler vardır. Hatta bazılarının kapısında ehli bir Garkenez görmek bile mümkündür.

    
Diagon Yolu

Londra'da bulunan Çatlak Kazan'daki çöp tenekesinin yanındaki duvardan tuğlaları saymaya başlarsınız. Üç yukarı, iki sağa ve duvara üç kere vurursunuz. Eğer sayıp dokunduğunuz doğru tuğla ise, tuğla şöyle bir titrer, oynar ve ortasında küçük bir delik belirir. Delik büyüdükçe büyür ve bir saniye kadar sonra büyük bir devin bile geçebileceği kemerli bir geçit halini alır. Geçit kıvrıla kıvrıla uzayıp gözden yok olan taş döşeli bir sokağa çıkar. İşte Diagon Yolu burasıdır. Diagon Yolu; arnavut kaldırımlı, garip ve heyecan verici malzemelerin satıldığı dükkanların ve restoranların bulunduğu uzun bir caddedir. Geçitten geçip Diagon Yolu'na çıktıktan sonra delik yine kapanır ve duvar haline dönüşür.

Çatlak kazanın içinden barın içinden yürüyüp arka tarafa, çöp kovalarının durduğu serin, küçük avluya çıktılar. Hagrid pembe şemsiyesini kaldırıp duvardaki belli bir tuğlaya vurdu ve bunun üzerine duvar açılıp bir kemere dönüş¬tü. Şimdi karşılarında dolambaçlı, kaldırım taşı döşeli bir cadde vardı. Girişten geçip durdular ve etraflarına baktılar.

Diagon Yolu son senede oldukça değişmişti. Büyü kitaplarının, iksir malzemelerinin ve kazanların durduğu ışıl ışıl vitrinler gözden kaybolmuş, üzerlerine yapıştırılan Sihir Bakanlığı posterlerinin arkasında saklı kalmıştı. Bu iç karartıcı mor posterlerin çoğu yazın gönderilmiş olan Bakanlık kitapçıklarındaki güvenlik önerilerinin büyütülmüş halleriydi, ama içlerinde yakalanmamış Ölüm Yiyen'lerin hareketli siyah-beyaz fotoğraflarını gösterenleri de vardı. En yakın aktarın cephesinden Bellatrix Lestrange küçümser bakışlarla bakıyordu. Florean Fortescue'nun Dondurma Dükkanı da dahil olmak üzere bazı yerlerin vitrinleri tahtayla kapanmıştı. Öte yandan, cadde boyunca bir dizi derme çatma tezgah türemişti. En yakın olanı Flourish ve Blotts'un hemen dışına dikilmişti, çizgili ve lekeli bir tentesi vardı. Üzerindeki kartonda şunlar yazıyordu:
Muskalar: Kurtadamlara, Ruh Emiciler'e Ve İnferius'lara karşı birebir

Şimdi caddede neler var bakalım;
 
* Aktar Dükkanı
* Binbir Çeşit Baykuş Dükkanı
* Büyülü Hayvan Evi
* Dondurmacı
* Eeylops Baykuş Mağazası
* Flourish ve Blots
* Gambol ve Japes Büyücülük Şakaları Mağazası
* Gringotts Büyücü Bankası
* Madam Malkin'in Her Duruma Göre Cüppeleri
* Ollivander'in Asa Dükkanı
* Weasley Büyücü Dükkanı



 Godric's Hollow


Yarı sihirli yaşama mekanlarının en meşhurudur.
Godric’s Hollow, Lily ve James Potter’in 1981 Ekim’inde Voldemort’tan saklandıkları kasabadır.
Gryffindor’un da kurucusu olan Godric Gryffindor bu kasabada doğduğu için kasabaya onun adı verilmiştir. Kasabada yaşayanlar arasında büyücü demirci Bowman Wright da vardır ve ilk Altın Snitch'i burada yapmıştır. Voldemort’da bu kasabada James ve Lily'i öldürdükten sonra yıktığı bir kır evinde yaşamıştır. "Sihir Tarihi" kitabının yazarı Bathilda Bagshot hala burada oturmaktadır.
Dumbledore ailesinin de bir süre burada kaldığı bilinmektedir. Öyle ki anne Kendra ve kızkardeş Ariana'nın mezarları da buradadır. Onların mezarlarının üstünde "Hazinen neredeyse, kalbin de orada olacaktır." yazmaktadır.

Dumbledore ailesine ait mezarın iki sıra arkasında ise Potter'ların mezarı bulunmaktaıdr. Onların mezar taşında da    "Son yok edilecek düşman,ölümdür"   yazar.

Köyün merkezi, küçük bir meydandır. Meydanda birkaç dükkan, bir postane, bir pub ve renkli camları olan küçük bir kilise vardır. Meydanın orta yerinde savaş anıtı (isimlerle kaplı bir dikilitaş) durmaktadır. Noel zamanı burada kocaman bir noel ağacı süslenmiş ve ışıklandırılmış olarak durur. Savaş anıtı yanından biri geçerken dönüşüm geçirerek yanından geçen kişiyi temsil eden bir heykele dönüşür.
Harry bu anıtın yanından geçerken de anne babası ve babasının kucağında kendisinin yer aldığı bir heykele dönüşmüştü.

Kilisenin arkasında yer alan kasabanın mezarlığı kadim sihirli ailelerin adlarıyla doludur ve bu da yüzyıllar boyunca kilisenin yakasını kurtaramadığı hayalet hikayelerinin açıklamaktadır. Mezarlığın girişinde parmaklıklı bir kapı vardır.

Köyün dışına doğru çıkan yolun üzerinde küçük evlerin sonunda harabe bir ev vardır. Harry'nin ailesinin evi...

Voldemort'un saldırısından on altı yıl sonra dahi ev hala ayakta kalabilmiştir ancak doğal olarak bakımsızdır. Bahçedeki otlar büyümüş ve yabanileşmiştir. Evin büyük bir kısmının üstü sarmaşıklarla kaplanmış olsa da sağ üst köşe uçmuştur. Burası saldırı sırasında lanetin geri teptiği yerdir. Evin kapısına dokunulduğunda toprağın içinden, yabani ortların arasından tahta bir tabela yükselir. Üzerinde altın harflerle şunlar yazılıdır:
"Bu noktada, 31 Ekim 1981 gecesinde,Lily ve James Potter hayatlarını yitirdiler. Oğulları Harry, Öldüren Lanet'ten sonra sağ kalmış tek büyücüdür. Muggle'lara görünmeyen bu ev Potter'lara bir anıt olarak ve aileyi parçalayan şiddetin bir hatırlatıcısı olarak harabe halinde bırakılmıştır."

Yazının etrafı, mesajlar,edebi mürekkeple atılan imzalar veya isimlerinin oyulmuş baş harfleriyle doludur.


Grimmauld Meydanı On İki Numara

Zümrüdüanka Yoldaşlığı’nın Karargahı, Londra Küçük bir meydanın ortasında bakımsız çimlerin etrafındaki evlerin cepheleri pistir ve bazı pencereleri kırık, kapıların çoğunun boyası kalkmış ve evlerin önünde yığınla çöp birikmiştir.

Grimmauld Meydanı,On iki Numara’ya geldiğiniz zaman on bir ve on üç numaralar arasında ansızın yıpranmış bir kapı ortaya çıkar. Hemen ardından da kirli duvarlar ve pis pencereler belirir. Sanki fazladan bir ev şişip, iki tarafındakileri iterek kendine bir yer açmaktadır. Yeni beliren binanın kapısı eskimiş sihay boyalıdır ve kapı tokmağı gümüşten kıvrılmış bir yılan şeklindedir. Kapıda hiç bir şekilde anahtar ya da posta atma deliği yoktur.

Burası, Sirius Black’in anne ve babasının evidir. Mrs. Black öldüğünden beri yani yaklaşık 10 yıldır burada kimse yaşamamaktadır. Babası yaşarken eve büyücü dünyasının bildiği her tür güvenlik önemlerini yaptırmıştır. İşaretlenemez olmasından dolayı da Muggle’ların gelip kapı çalma riski yoktur. Bu yüzden bir karargah olarak idealdir. Karargah olmasından sonra Dumbledore’da kendi korumasını eklediği için dünyadaki en güvenli yer olmuştur. Dumbledore Yoldaşlık’ın sır tutucusu’dur. Bu yüzden Dumbledore söylemediği sürece kimse Yoldaşlık Karargahı’nın yerini bulamaz.

Ancak Dumbledore'un ölümünden sonra bütün Yoldaşlık üyeleri evin yerini bildikleri için herhangi bir Voldemort saldırısında bu sırrı saklamak artık daha zor hale gelmiştir. Böylece On İki numara bütün güvenliğini yitirmiş gözükmektedir.

Holde uzun, güve yemiş,koyu renkli perdelerin önünden sessizce yürüyerek geçilir. Bu perdelerin arkasında bazılarının gerçek boyutta olduğu portreler vardır. Sirius Black’in annesinin portresinde buradadır ve eğer üzerindeki perde açılır ise veya yüksek sesle hareket edilirse kulakları tırmalayan bir şekilde sanki işkence görüyormuş gibi bağırmaya başlar. Perdeyi kapatmayı başabilirseniz sesi de kesebilirsiniz.

Göreceğiniz en gerçekçi ve en sinir bozucu portredir. Mrs.Black siyah başlıklı ihtiyar bir kadındır. İhtiyar kadının salyaları akmaktadır, gözleri fıldır fıldır döner, haykırırken yüzünün sararmış derisi iyice gerilir. Kendisinin oradan indirilmemesi için portresinin arkasına Kalıcı Yapıştırma Büyüsü yapmıştır.

Black ailesi geleneğine göre evin soy çizgi­sini izlemesi, Black adını taşıyan bir sonraki erkeğe bırakılması gerekmektedir. Kardeşi Regulus ondan önce öldüğü ve ikisinin de ço­cuğu olmadığı için, Sirius, Black’lerin sonuncusuydu. Son Black olmasından dolayı ev Sirius Black'e kalmıştı. Vasiyetinde de evi Harry Potter'ın almasını istediğini de açıkça belitmişti. Ancak, eve safkan olmayan kimseler tarafından sahip olunmasının engellenmesi için Bellatrix Lestrange tarafından büyüler yapıldığı da düşünülmektedir.

Bodrum Katı:
Giriş holündeki merdivenlerden aşağıya inilince bodrumdaki mutfağa giden kapıya ulaşılır. Pürüzlü taş duvarları olan, mağara gibi bir odadır. Yukarıdaki hol kadar kasvetlidir ve ışık sadece odanın diğer ucunda bulunan şömineden gelir. Ortasında uzun tahta bir masa vardır. Burası hem toplantıların yapıldığı hem de yemeğin yendiği yerdir. Bu yüzden birçok sandalye bulunmaktadır. Karanlık tavandan ağır demirden tencereler tavalar sarkmaktadır. Mutfakta kiler ve mutfak eşyalarının olduğu bir büfe bulunmaktadır.

Giriş Katı:
Bina kapısından soğuk ve kasvetli bir koridora girilir. Yer yer kalkmış duvar kağıtlarıyla, duvarlarda asılı olan eski model gaz lambaları hemen göze çarpmaktadır. Üzerinde örümcek ağları birikmiş yılan şeklinde bir avize tavanda asılıdır. Yerde ise eski ve havları dökülmüş bir halı vardır. Ayakları dengesiz bir masanın üzerinde yine yılan şeklinde kollu bir şamdan durur. Duvardaki uzun, güve yemiş perdeler arkasında kapıların olduğu hissini vermektedir. Kesik bir ifrit bacağından yapılmışa benzeyen kocaman bir şemsiyeliğin yanından geçip karanlık bir merdivenden yukarı kata çıkılır. Merdivenler boyunca duvarlarda plakalara monte edilmiş bir dizi kurutulmuş kafanın önünden geçilir. Biraz daha yakından bakılınca bu kafaların ev cinlerine ait olduğunu görülür. Hepsinin biraz domuz burnuna benzeyen burunları vardır.

Giriş kapısının tam karşısındaki kapı yemek odasına açılır. Bu odadaki büfelerde tabak boyunda örümcekler vardır. Black armasının işlenmiş olduğu porselenler,  kararmış gümüş çerçeveli eski fotoğraflar bu büfenin içinde yer almaktadırlar.

Birinci Kat:
Bu kattaki misafir odasının yüksek tavanı ve kirli goblenlerle kaplı zeytin yeşili duvarları vardır. Üstüne basıldıkça halıdan küçük toz bulutları yükselir, uzun, yosun yeşili kadife perdelerse Doksi'lerle doludur. Yoldaşlık toplantıları da burada yapılmaktadır. O dada ince bacaklı bir yazı masası bulunur. Şöminenin iki yanında garip nesnelerle dolup taşan iki vitrinli dolap vardır. İçlerinde hançerler, pençeler, tomar yapılmış yılan derisi, üzerinde anlaşılmaz yazılar yazılmış garip dillerde gümüş kutular ve ağzında büyük bir opal taş kakılmış içindekinin aşağı yukarı kan olduğu kesini süslü bir kristal şişe vardır. İçinde Sigilkabuğu tozu olan enfiye kutusu, kurulduğu zaman çalan müziğinden dolayı insanın üzerine halsizlik ve uyku çökmesine sebep olan bir müzik kutusu, eski bir mühür ve de bir madalyon bulunur. Çok sıkı bir temizlik gerektiren bu odada temizlik sırasında vitrindeki hiç bir eşya bulunduğu ortamı bırakmak istemezler.

Temizlikten sonra misafir odasında, sadece takırdayan yazı masası ve duvardan çıkarılması başarılamayan Black soyağacı gobleni kalmıştır. Goblen son derece eski ve solgun görünümlüdür. Yer yer Doksi'ler tarafından yenmiş olmasına rağmen üzerine işlenmiş sırma tel hala ışıldamaktadır.

Bu katta bir de banyo vardır. İçeride ağzı açık yılanlar şeklinde musluk başları olan siyah bir lavabo, küvet, çatlak ve tozlu bir ayna vardır.

Hermione ve Ginny bu katta kalmaktadırlar.

İkinci Kat:
Buradaki sahanlık kir pas içindedir. Sahanlığı geçince sağda bir yatak odası bulunur. Oda kapısının yılan başı şeklindeki tokmağı vardır. Haryy ve Ron burada kalmaktadır. Bu oda; kasvetli, yüksek tavanlı, rutubetli, karanlık ve çift yataklı bir odadır. Boyası soyulmakta olan duvarların çıplaklığını biraz olsun gideren tek şey süslü bir çerçeve içindeki sirius'un büyükbabası büyük-büyük-büyükbabası Phineas Nigellus Black'e ait boş bir tuvaldir. Odada bir de gardrop vardır.

Ücüncü Kat:
Bu katta sadece iki kapı vardır. Buralardan yatak odalarına girilir.

Brinci kapının üstünde Sirius yazan bir plaka vardır. Ferah ve güzel bir odadır. Duvarlar ipek dokulu gümüşi kurşuni renktedir. Ancak o kadar çok poster ve resim asılıdır ki duvarlar çok az görülmektedir. Bütün poster ve resimler Kalıcı Yapıştırma Büyüsü ile yapıştırıldığından dekorasyon zevkini pek de taktir etmeye anne babası tarafından duvardan çıkarılamışlardır. Duvarlarda; Muggle motosiklerleri, solmuş tebessümleri ve buzlaşmış gözleriyle hareketsiz bir şekilde duran birkaç bikinili Muggle kızı, Slytherin ailesinin üyelerinden ne kadar farklı olduğunu kanıtlarmışcasına soluk kırmızı ve altın renginde bir kaç büyük Gryffindor pankartı asılıdır. Buradaki tek büyücü fotoğrafı ise  kolkola girmiş ve kameraya gülen dört Hogwarts öğrencisinin resmidir. Bunlar; James, Sirius, Pettigrew ve Lupin'dir.

İçeride tahtadan başlığı olan büyük bir yatak, uzun kadife perdeler, ahşap bir gardırop, bir konsol ve tepede bir avize vardır. Avizenin üzerindeki mumlar, yandıktan sonra eridiği şekliyle yine donuk bir vaziyette durmaktadırlar.

İkinci kapının üstünde ise gösterişli,küçük bir tabelanın üstünde elyazısıyla özenle yazılmış olarak şunlar yazılıydı:

 Özel İznim Olmadan
Girmeyin
Regulus Arcturus Balck

Regulus'un yatak odası Sirius'unkinden daha küçük olmasına rağmen aynı ihtişam gözlenmektedir. Slytherin'in zümrüt yeşili ve gümüş renkleri, odanın her tarafına hakimdir. Yatağının üzerinde Black aile arması, şiarı Toujours Pur ile birlikte çizilmiştir. Hemen altında ise Regulus'un bir dönemde olsa Voldemort hayranlığını yansıtan sarı gazete küpurları yer almaktadır.

Odada yatağın dışında gardırop ve çalışma masası yer almaktadır. Çekmecelerin içinde eski tüy kalemler, kötü kullanılmış olmalarından dolayı eskimiş ders kitapları, kırılmış bir mürekkep şişesi vardır.

Black'ın annesinin odası buradadır. Bu odada artık Sirius, Şahgaga'yı beslemektedir. İçeride küflü bir dolap vardır.
Fred ve George da bu katta kalmaktadırlar.




25
Kitaplar / Kralın Dönüşü
« : 07 Temmuz 2008, 18:29:48 »

    * Yayınevi : Metis Yayınları
    * Özgün adı : The Return of the King
    * Çeviri : Çiğdem Erkal İpek
    * Şiir Çevirileri : Bülent Somay
    * Yayıma Hazırlayan : Bülent Somay
    * Kapak İllüstrasyonu : John Howe
    * Kapak Tasarımı : Semih Sökmen
    * Kitabın Baskıları : İlk Basım: 1998 4. Basım: Ağustos 1999

Gandalf, Pippin’i alarak Gondor’a gider. Gondor kralı, Boromir’in babasıdır. Kral Denethor Pippin’e oğlu hakkında sorular sorar ve Pippin’i silahtarı olarak alır.

Aragorn, Gondor’a kral olacak, İsildur’un soyundan gelen kişi olduğu için ülkesine giderken ölülerin yolunu seçer ve Gondor’a, geçerken çok az kişinin kurtulduğu bu yoldan gider.

Karanlık daha da yayılmış ve güçlenmiştir. Roharrimler’de Gordor’a yardıma giderler. Merry’de Rohan kralının silahşörü olur.

Orklar tarafından kuşatılan Gondor’un yardımına öncelikle Roharrimler yetişir; sonra Aragorn gelir. Düşman püskürtülür.

Faramir ve kral Theoden’in kızı saydığı ve savaş meydanına gizlice giden Eoweyn yaralanır. Kral Theoden savaş meydanında ölür. Eoweyn Kara Süvarilerin liderini öldürürken yaralanmıştır; bu sırada Kara Süvariye arkadan kılıcını batıran Pippin de yaralanır. Aragorn onları krallara özgü bir güçle iyileştirir.

Kral Denethor umutsuzluğa kapılarak kendini yakar.

Son bir müzakere yapılarak Mordor üzerine ordu yürütülmesine ve Karanlıklar Efendisinin dikkatini Frodo’ya vermesini engellemek için ordunun hemen ilerlemesine karar verilir.

Kara kapıya ilerleyen ordu orklarla çarpışmaya başlar.

Sam, birbirine girip kendi yoldaşlarını öldüren Orkların arasından Frodo’yu kurtarır. Gölge diyarında ilerlerler ve Hüküm Dağı’na varırlar. Yüzük yapıldığı kötü diyarlara yaklaştıkça daha da ağırlaşarak Frodo’yu yürüyemez hale getirir. Tam Hüküm Dağı’na vardıklarında Gallum onlara yetişir. Sam onu öldüreceği sırada serbest bırakır.Yüz Temel Eser Özetleri, Kitap Özetleri, Roman Özetleri, Yüz Temel Eser, Özet

Cehennem Çukuru’na yüzüğü atacakken, yüzüğün etkisi altına giren Frodo, yüzükte hak iddia eder ve yüzüğü takar. Bu sırada Gollum Frodo’yla kavgaya başlar. Frodo’nun parmağını ısırarak onu görünür kılar, fakat yüzükle birlikte ateşe düşerek yok olur.

Yüzüğün yok olmasıyla Kara Kule yok ve zafer kazanılmış olur.

Aragorn’u seven, fakat sevgisine karşılık bulamayan Eowyn Faramir’le tanışır. Birbirlerine aşık olur ve evlenmeye karar verirler. Faramir İthilien Prensi olur.

Aragorn da yıllardır sevdiği, fakat krallığını eline almadan evlenemeyeceği Elf Elrond’un kızı asil Arwen’le evlenir.

Frodo, üç hobbitle Shire’a döndüğünde ülkesinde karışıklıklar vardır. Eşkıyalar Ortanctan kaçıp gelen Saruman’ın emri altında Hobbitköy’ü altüst etmişlerdi. Dört hobbit bütün köylüyü ayaklandırarak Shire’ı eşkıyalardan temizlerler.

Frodo’nun yaraları sürekli ağrımaktadır. Üçüncü dünyanın üçüncü çağının Karanlıkların Efendisinin ölümüyle bitmesi üzerine elflerden Galadriel, Celeborn, Elrond ile Bilbo, Frodo’yu alarak deniz yoluyla üçüncü dünyadan giderler.

Sam evlenir, çocukları olur. Defalarca belediye başkanı olur.

Pippin ve Merry önemli görevlerde bulunurlar. Legolas ve Gimli denize gider. Gandalf da Frodo’yla gider. Aragorn Gondor Kralı olur.

26
Kitaplar / İki Kule
« : 07 Temmuz 2008, 18:26:04 »

   * Yayınevi : Metis Yayınları
    * Özgün adı : The Two Towers
    * Çeviri : Çiğdem Erkal İpek
    * Şiir Çevirileri : Bülent Somay
    * Yayıma Hazırlayan : Bülent Somay
    * Kapak İllüstrasyonu : John Howe
    * Kapak Tasarımı : Semih Sökmen
    * Kitabın Baskıları : İlk Basım: 1998 , 4. Basım: Aralık 1999

Ak büyücü Saruman Mordor'un tarafına geçip Goblinlerle Orclar dan oluşan bir melez ırk yaratıp Rohan'ın üzerine gönderir ama bu sırada yakınındaki büyülü orman olan Fangorn ormanını da yakıp yıkmaktadırlar Rohan hükümdarı Saruma'nın etkisi altındadır Gandalf Balrog'u yenip ak büyücü olarak geri gelir ve Aragorn,Legolas ve Gimli üçlüsünü bulur birlikte Rohan'ın hükümdarını büyüden kurtarırırlar ama büyü etkisi altındayken 2500 süvariyi yurdundan sürgüne göndermiştir sonra Saruman'ın güçlü bir Urukhai ordusu ile Rohan'a saldıracağını öğrenirler ve iyi bir kale olan Miğfer Dibi'ne sığınırlar. Orada hiç yenilgi yüzü görmemişlerdir.Miğfer dibi onları geçmişte de koruduğu için tüm umutları oraya bağlanır.Frodo ile Sam ise Gollum'u müttefiği yapmışlardır ve kendilerini Kara Kapı'ya götürttürürler. Saruman 10 binlerce asker ile Miğfer Dibi'ne gelirken Elfler de insanlarla son bir savaş için yardıma gelmişlerdir.Gollum kara kapılara götürür ama çok iyi korunan kapıdan içeri gizlice girmek imkansız görünmektedir.Sonra Gollum farklı bir yoldan bahseder gizlice mordor'a giden bir yol.Gandalf'da Rohanlılar Miğfer Dibi'ne sığınırken 2500 süvarinin peşinden gider ve onları savaşa çağırır.Her ne kadar dayansalarda kapıyı ve surları tutamazlar ve surlarda büyük bir delik açılır ve son savunma için kaleye sığınırlar .Güneşin doğması ile Gandalf ve adamları gelir ve bütün Urguaileri kılıçtan geçirir ve Miğfer Dibi muharebesi biter.Pipin ile Merry ise Fangon ormanındaki ağaç sakalı Isangar'da saldırı için söylerler ama Ent meclisi bunu istemez ama ağaç sakal köklenen onca ağacı görünce bütün ormanı savaşa çağırır ve barajı yıkarak Isgangard'ı yok ederler ve Ağaç sakalın emrine girer


27
Kitaplar / Yüzük Kardeşliği
« : 07 Temmuz 2008, 18:24:29 »


John Ronald Reuel Tolkien'in yazdığı Yüzüklerin Efendisi (İng: The Lord of the Rings) adlı bir fantastik edebiyat üçlemesinin ilk kısmıdır. Bu üçlemeden önce okunması faydalı olabilen Hobbit adlı kitapta Tolkien, Hobbitlerin yaşayışlarını ve Gandalf'ın Bilbo'yla ilk tanışmasını anlatmaktadır. Bunun yanısıra Yüzük'ün Bilbo'nun eline nasıl geçtiği de anlatılmaktadır. Yüzük Kardeşliği, Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin ilk kısmıdır. Kitapta tek yüzüğün yok edilmesi için Imladris'te kurulan Yüzük Kardeşliği'nin yolculuğunun ilk safhası anlatılmaktadır.

Kitap tüm üçlemedeki olayların temelini oluşturacak biçimde yazılmıştır. Ayrıca içinde değişik dillerden (Elfçe, Cüce dili) şiirler de bulunmaktadır. Kitapta Silmarillion'ın konusunu teşkil eden eski efsanelere ve olaylara göndermeler yapılmıştır. Kitap 2 bölüme ayrılır, bu bölümler de kendi içlerinde 12 ve 10 kısım olarak parçalanmıştır. Olaylar oluş sırasına göre yer almaktadır. Olay akışı bozulmaz. Tolkien'in bütün eserlerinde olduğu gibi bu kitapta da sınırsız bir bilinmezlik duygusu, çok detaylı ve uzun çağlar boyunca yaşanan bir Orta Dünya tarihi hissedilmektedir. Bu kitap da Tolkien'in diğer eserleri gibi çok ilgi görmüştür.





28
Tartışma Platformu / Neden Fantastik Edebiyat ?
« : 05 Temmuz 2008, 21:06:49 »
Ailemin bana sık sık sorduğu bir soru bu aslında, " Ne anlıyorsun şu hayal dünyasından ?" zira sonunda düşünmeye başladım. Bundan önce bunun saçma bir soru olduğunu düşünüp, kendimi sorgulamaktan hep alıkoyardım. Ama şimdi sanırım belki bu fantastik edebiyat hayranlığım doruktayken, bunu düşünüp tartışmanın en uygun yeri, zamanı ve şartı burası,şimdi ve bu şekildedir diye düşünüyorum. Umarım benim gibi düşünenler vardır diye de eklemeden edemiyorum (=

Cevap şu sanırım benim için: Her şey ders, her şey para, her şey iş ya da her şey bir amaç uğruna seferber olmak değildir benim gözümde. İnsanların üç kuruş için birbirlerini katletmesinden, bir kişiyle sadece işin olduğu zaman iyi anlaşılmasından, herkesin sadece kendini düşünmesinden bıkıyoruz hepimiz, bazen hepimize olmuyor mu ? İşte ben bu zamanlarımda mutlu olabileceğim, kendimi kurtarabileceğim bir yer buldum: Narnia olabilir ya da bir dolabın içi diyelim , Shire olabilir, Orta Dünya olabilir, Hogwarts olabilir, Hogsmeade olabilir, Gondor olabilir, Kuyutorman olabilir, Mordor bile olabilir ...  İnsanın kendini güvende,rahat,mutlu,huzurlu hissettiği ne kadar yer varsa bunların yanında bir hiç kalır. Ben, ne hissedersem hissedeyim, kankilerim (kardeşlerim onlar benim hatta), onlardan bile yakın olduğum elf,hobit,cüce,büyücü,cadı,animagus,cinlerle vakit geçirebilirim. Ve bu benim kim ne derse desin hoşuma gidiyor. Fantastik Edebiyatı bu yüzden sevdim, seviyorum, seveceğim...


29
Filmler / Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü
« : 04 Temmuz 2008, 17:45:41 »



Özgün ad :The Lord of the Rings: The Return of the King (İng.)
Yönetmen:Peter Jackson
Yapımcı :
Peter Jackson
Barrie M. Osborne
Fran Walsh
Senaryo yazarı    
J. R. R. Tolkien'in aynı adlı romanından:
Philippa Boyens
Peter Jackson
Frances Walsh
Oyuncular    
Elijah Wood
Ian McKellen
Viggo Mortensen
Liv Tyler
Sean Astin
Görüntü yönetmeni :Andrew Lesnie
Kurgu : Jamie Selkirk
Film müzikleri    : Howard Shore
Yapım yılı, ülkesi :2003,Yeni Zelanda, ABD ve Almanya
Dağıtım şirketi :ABD: New Line CinemaABD dışı: Warner Bros.
Süre:Özgün sürüm, 201 dakika;özel genişletilmiş sürüm,251 dakika
Dil :İngilizce, Eski İngilizce, Sindarin
Bütçe :94 milyon ABD doları
Önceki film:Yüzüklerin Efendisi: İki Kule



Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü, Peter Jackson'un yönettiği Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin üçüncü filmidir ve 2003 yılında gösterime girmiştir. J. R. R. Tolkien'in aynı adlı fantezi roman üçlemesinin üçüncü kitabından uyarlanmış olan film, üçlemenin sırasıyla ilk iki filmi olan Yüzük Kardeşliği ve İki Kule filmleri ile eş zamanlı olarak, Yeni Zelanda'da çekilmiştir. Birleşik bütçeleri yaklaşık 270 milyon $ olan filmlerin çekimleri 15 ay, çekim sonrası aşamaları da yaklaşık bir yıl sürmüştür. 11 dalda Oscar ödülü kazanmıştır. En İyi Film Oscar'ını kazanan ilk ve tek fantastik filmdir.Ayrıca Dünya Çapında Toplam 900 milyon kisinin izlenme oranı ile karsilasmistir.

Senarist ve Yönetmen Peter Jackson'ın "Görkemli savaş sahnelerinin yanısıra 'Kralın Dönüşü'nde duygusal öyküler de ağırlıkta ve bence bu filmin gücünün önemli bir bölümü işte bu öykülerde saklı" sözleri ile övgüye layık gördüğü "Yüzüklerin Efendisi" üçlemesinin son halkası "Kralın Dönüşü"'nün konusu ise şu şekilde ; Sauron'ın güçleri insan ırkını yoketmek için Gondor'un başkenti Minas Tirith'i kuşatmış durumdalar.Ve bu kuşatma da sadece kendi ordularından yani ork ve trollerden değil güneyin insanları olan Haradimlerden,Rhun ülkesinin askerlerinden ve Umbar Korsanlarından da faydalanacaktır.Savaş Gondor için büyük bir yıkım olacağa benzemektedir.Çünkü Sauron en büyük komutanı Cadı-Kral'ın komutasında sadece 200000'i aşkın orku görevlendirmiştir.Gondor 200000 küsür orku yoketse bile yine bir bukadar ork Mordor'da ve Minas Morgul'de Gondor'u yoketmek için beklemektedir.Bu arada At diyarı Rohan'ın kralı Teoden'in Gondor'a yardım edip etmeyeceği belirsiz durumdadır.(Gondor Rohan'a Miğferdibi Muharebesi'nde yardım etmemişti.Kral Teoden bu nedenle bir burukluk içindedir Gondor'a karşı)Bir zamanların muhteşem krallığı hiç bu kadar kendi kralına muhtaç hale gelmemiştir. Orta Dünya'nın kaderi büyük ölçüde Aragorn'a (Viggo Mortensen) bağlı görünüyor. Acaba o krallığı kurtarmak için mirasını devralacak mı? Kötülüğün kalbine doğru yol alan Frodo tamamen yüzüğün etkisine girecek mi? İnsanlığın sonunu getirebilecek yüzük nasıl yokedilecek? [[İnsan|İnsanların, Hobbit'lerin, Elflerin yeraldığı efsane 'yolculuk' nasıl sona erecek? Kısaca Orta Dünya'nın varoluş mücadelesiyle iyi ile kötünün müthiş çarpışması serinin bu son filmi ile gün ışığına çıkıyor.Kazandığı oscar ödülleri ise şunlardır:

    * 2003 en iyi film
    * En iyi yönetmen
    * En iyi sanat yönetmeni
    * En iyi kostüm tasarımı
    * En iyi görsel efekt
    * En iyi makyaj
    * En iyi ses
    * En iyi orjinal müzik
    * En iyi kurgu
    * En iyi şarkı
    * En iyi uyarlama senaryo


30
Filmler / Yüzüklerin Efendisi: İki Kule
« : 04 Temmuz 2008, 17:42:29 »



Özgün ad :The Lord of the Rings: The Two Towers (İng.)
Yönetmen:Peter Jackson
Yapımcı :
Peter Jackson
Barrie M. Osborne
Fran Walsh
Senaryo yazarı    
J. R. R. Tolkien'in aynı adlı romanından:
Philippa Boyens
Peter Jackson
Stephen Sinclair
Frances Walsh
Oyuncular    
Elijah Wood
Ian McKellen
Viggo Mortensen
Liv Tyler
Sean Astin
Görüntü yönetmeni    
Andrew Lesnie
Kurgu    Michael Horton
Jabez Olssen
Film müzikleri    
Howard Shore
Yapım yılı, ülkesi : 2002,Yeni Zelanda, ABD ve Almanya
Dağıtım şirketi :ABD: New Line CinemaABD dışı: Warner Bros.
Süre:Özgün sürüm, 179 dakika;özel genişletilmiş sürüm,223 dakika
Dil:İngilizce, Eski İngilizce, Sindarin
Bütçe:94 milyon ABD doları
Önceki film :Yüzüklerin Efendisi: Yüzük Kardeşliği
Devam filmi :Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü

Yüzüklerin Efendisi: İki Kule, Peter Jackson'un yönettiği Yüzüklerin Efendisi üçlemesinin ikinci filmidir ve 2002 yılında gösterime girmiştir. J. R. R. Tolkien'in aynı adlı fantezi roman üçlemesinin ikinci kitabından uyarlanmış olan film, üçlemenin ilk filmi olan Yüzük Kardeşliği ve üçüncü filmi olan Kralın Dönüşü filmleri ile eş zamanlı olarak, Yeni Zelanda'da çekilmiştir. Birleşik bütçeleri yaklaşık 270 milyon $ olan filmlerin çekimleri 15 ay, çekim sonrası aşamaları da yaklaşık bir yıl sürmüştür.

Çok iyi eleştiriler almış olan Yüzüklerin Efendisi: İki Kule, dünya çapında 900 milyon $ gibi olağanüstü bir gişe hasılatıyla, gösterime girdiği zamana göre tarihin dördüncü en başarılı filmi olmuştur.

Filmde çok güzel sahneler var. Orta Dünya'nın kaderini belirleyecek savaşların ilki olan Miğferdibi Savaşı bu filmde. Film ilk filmden kaldığı yerden devam ediyor. Frodo ve Sam Mordor'un Kara Kapılarına ulaşmaya çalışırken yeni bir yol arkadaşı ediniyorlar. Saruman daha da güçleniyor. Ayrıca serinin bu ikinci filmin de birçok soru yanıt buluyor; Marry ve Pippin Saruman'ın Uruk-Hai'lerinin elinden kurtulabilecek mi? Kardeşik bozuldu ve kalanlar Gandalf'sız ne yapacak? Karanlık yana geçmiş Ak Saruman'ın yaptıkları yanına mı kalacak? Miğferdibi savaşını Rohan mı kazanacak? Saruman mı?



Sayfa: 1 [2] 3 4 5