1
Gezginler Kamarası / Ynt: Ruhun Uzun Karanlık Çay Saati
« : 09 Eylül 2016, 01:48:33 »
Küçük Parmaktan Sıkılanlar #1
Başını yastığa koyduğunda yatak başlığını kesmek istiyorsun. Kafanla. Dişlerini geçirip burnun kanayana kadar. Yumruk yumruğa bir kavgaya tutuşmakla bitmiyor sözler. Karşıdan karşıya geçiyorsun bir gün. Oradan bakıyorlar sana. Yolun karşısındaki börekçiye kıvrılmışlar. Aha işte buydu, şöyle şöyle dedi. Gülüyorlar. Sen onları görmüyorsun. Sonra bir gün dolmuşta… Selamlaşma el sıkışma bir gün bir şeyler içelim.
Sonra yine başka birileri başka bir yerde şöyle şöyle dedi gülüşmeler. Öyle dedin diye ne kazandın. Ne gerek vardı. Çarşafı yaksan nolur yakmasan nolur? Şu kafa kaşımaya lüzum var mı şimdi. Uyurken de düşünürmüş ya insan, dişlerini sık bol bol. Geceleri çok gıcırdarmış. Gündüzleri başka tondan gıcırdıyor. Yatarken başka tondan. Uyurken de işte olsun bir şeyler. Yoksa ne lüzumu var yaşıyorsun bilmemkaç yıl uyuyorsun bilmemkaç yıl. Hesaba kalksam şimdi… Anca hesap yaparsın. Hesap iyi oluyor ama. İnternete yazı yazmak gibi. Uçası var. Senin gibi kanatsız mı?
Belki vardır kanadın. Uçarsın sanıyordun yıllar yılı. Sadece hiç uçmaya gerek olmamış. Yatağa atlayarak denemeler yapıp da yanılınca işleyen demir ışıldar. Işıldamayınca n’olur. Satır alırsın vurursun küçük parmağa. Gerek yok.
Yetmedi değil mi? Kocakafa sığmaz küçük parmağa.
Başını yastığa koyduğunda yatak başlığını kesmek istiyorsun. Kafanla. Dişlerini geçirip burnun kanayana kadar. Yumruk yumruğa bir kavgaya tutuşmakla bitmiyor sözler. Karşıdan karşıya geçiyorsun bir gün. Oradan bakıyorlar sana. Yolun karşısındaki börekçiye kıvrılmışlar. Aha işte buydu, şöyle şöyle dedi. Gülüyorlar. Sen onları görmüyorsun. Sonra bir gün dolmuşta… Selamlaşma el sıkışma bir gün bir şeyler içelim.
Sonra yine başka birileri başka bir yerde şöyle şöyle dedi gülüşmeler. Öyle dedin diye ne kazandın. Ne gerek vardı. Çarşafı yaksan nolur yakmasan nolur? Şu kafa kaşımaya lüzum var mı şimdi. Uyurken de düşünürmüş ya insan, dişlerini sık bol bol. Geceleri çok gıcırdarmış. Gündüzleri başka tondan gıcırdıyor. Yatarken başka tondan. Uyurken de işte olsun bir şeyler. Yoksa ne lüzumu var yaşıyorsun bilmemkaç yıl uyuyorsun bilmemkaç yıl. Hesaba kalksam şimdi… Anca hesap yaparsın. Hesap iyi oluyor ama. İnternete yazı yazmak gibi. Uçası var. Senin gibi kanatsız mı?
Belki vardır kanadın. Uçarsın sanıyordun yıllar yılı. Sadece hiç uçmaya gerek olmamış. Yatağa atlayarak denemeler yapıp da yanılınca işleyen demir ışıldar. Işıldamayınca n’olur. Satır alırsın vurursun küçük parmağa. Gerek yok.
Yetmedi değil mi? Kocakafa sığmaz küçük parmağa.