3.BÖLÜM-KAOS
-E-ee-eef-efendim buyrun,nasıl yardımcı olabilirim.?
-Heyecanlanma Luc,sakin ol tatlım biraz vazktin var mı ben şu anda Paris'teyim.
-Ah,tabiiki tabiiki var.15 dk sonra hastanenin karşısındaki Carpe Dieam Cafe'De olacağım.
-Görüşürüz o zaman canım,bay bay
Lucky telefonu kapattığında yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi mutlulukdan havalara uçacaktı adeta.İsabella'ya döndü.
-Peki,bu sırrı saklayacağım iç,iniz rahat olsun ama unutmayın,yanlış yoldasınız.
Ad ve Bella rahatlamış görünüyorlardı.Adam bebeğini görmek için bebek bakım ünitesine gitti.Hava karrarmaya başlamıştı,camdan bebeğini izliyordu.Arkasından omzuna bir el dokundu.
*Merhaba
-Merhaba Lia,sen buraya nasıl geldin ağrın var sanıyordum.
-Kızımızı ve seni bir arada pek fazla göremedim bütün gün,bunu görmeye hakkım yok mu?
-Tabiiki var hayatım,gel,gel şöyle otursana.
-Teşekkür ederim.İsabella,beni ziyaret etti odamda.
-Sana ne söyledi?
-Birşey mi söylemesi gerekiyordu?
-Hayır,hayır ama..
-Sen birşey mi söylemeye çalışıyorsun bana?
-Yo,yok bişey...
-Bu tedirginliğinin sebebi ne Ad?
-Tedirgin değilim,yalnızca İsabelle ve sen sohbet etmiş olamazsınız yada etmezsiniz gibime geliyordu.Demekki yanılmışım hayatım.
-İsabella bana çeşitli sakinleştiricler getirdi,ihtiyacım olursa kullanacakmışım...İhtiyacım olacak mı Ad?
-Ah,bilemiyorum Talia,bilemiyorum...
Ertesi sabah hastaneden çıkış vakti gelmişti.Adam ve Talia Purple çifti minik bavullarını topluyorlardı.İsabella ise küçük Claire'ın kıyafetlerini giydiriyordu.Tam o sırada bir ses duyuldu.
-Büyüyorum...
İsabella ve Adam şaşkınlıkla çevrelerine baktılar fakat Talia sesi duymamış gibiydi.Kısa süre sonra vurgu tekrarlandı...
-Büyüyorum anne,baba..
Bu defa Talia da sesi duymuştu.
-O,o ses bebekten mi geldi?
-Hayır Talia,bir bebek nasıl konuşabilir ki...?
-Sanırım bana öyle gelmiş olmalı...
İsabella bebeği alıp odadan dışarıya çıktı.Çıkarken kapı aralığından seslendi.
-Adam,bir dakika gelebilir misin?
-Geliyorum hemen.
<><><><><><>
-Bella,neler oluyor?
-Bilmiyorum 3 günlükken konuşması imkaansız.Sadece agu-dugu gibi konuşabilirdi.
-Konuşuyorum,anlıyorum,duyuyorum...anne.
Adam ve İsabel birbirlerine baktılar.Adam bebeğinin İsabella'ya anne demesinden hoşnut değilmiş gibiydi.İsabella bunun nedne olduğunun farkındaydı.
-Aile kimliğinde annesi olarak ben geçiyorum bu yüzden böyle davranıyor.Sen,Lia'yı alıp eve git.Ben Claire ile diğer diyara geçmeliyim.
Fakat Adam ağzını bile açamadan Bella ''Carslubo!'' diye haykırdı.Claire pek bir mutlu görünüyordu ana diyarına gidiyor olduğu için.Geçerlerken Claire mutlulukla etrafını süzüyordu.İsabella da onun neşesine ortak oluyordu.Sonra birden bire yeşil bir bahçede durdular.
-Burası neresi...anne?
-Burası senin 68 gün sonra okula başlayacağın yer yavrum.
-Burası bomboş ama...?
-Hayır,değil.Aslında burada kocaman bir şato var fakat sen şu anda onu göremiyorsun.Çünkü okulu merak eden bücürlerden korumak için onu görünmez duvarlarla sardılar.Şans eseri bir puffing gelip de okula giremesin diye.
-Burası puffinglerin gelebileceği bir yer de mi?
-Evet,Nashville'deyiz şu anda yavrum.Tüm sihir eyaleti Nashville'de kuruludur.
-Çok şaşırdım.
-Bende ilk öğrendiğimde çok şaşırmıştım fakat seni daha fazla şaşırtacak şeyler de olacak.
-Cüceler,kötü büyücüler,arkadaşların ve tanışacağın en önemli insan ise Lonely olacak...
3.bölüm sonu