Kayıp Rıhtım Arşiv Forum

Kurgu Edebiyatı => Fantastik Edebiyat => Diğer Fantastik Eserler => Konuyu başlatan: Berre - 26 Ağustos 2011, 16:53:03

Başlık: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: Berre - 26 Ağustos 2011, 16:53:03
(http://i363.photobucket.com/albums/oo79/kayiprihtim/perdido-sokagi-istasyonu-top.jpg)

Yazarına Arthur C. Clarke ve Britanya Fantezi gibi çok önemli ödüller kazandıran Perdido Sokağı İstasyonu artık Türkçe olarak okuyucularının karşısında!

Yeni Crobuzon, dünyanın merkezidir. İnsanlar, Tekraryapımlar ve esrarengiz ırklar, bu kentin kanatları altında yaşamlarını sürdürürler. Miskin miskin akan bir nehir, kenti ikiye böler. Fabrikalar, dökümhaneler, gecenin sessizliğini yırtar. Bin yıldan uzun zamandır, Parlamento ve onun acımasız milisleri, bölge ekonomisine hâkim olmuş, işçilere, sanatçılara, casuslara, askerlere, sihirbazlara, esrarkeş ve fahişelere kök söktürmüştür. Günün birinde, kente bir yabancı gelir. Cebinde altın külçeleri, kalbinde, gerçekleşmesi imkânsız bir isteği vardır. Ama bu arada kimsenin aklına gelmeyecek bir şey olur ve tamamen tesadüf eseri, o şey serbest kalır.

Korkunç bir yaratık, bütün kente dehşet saçmaktadır. Milyonların kaderi hainlere, kaçaklara ve yeraltı dünyasının patronlarına bağlıdır artık. Gece olunca, bütün kentte bir sürek avı başlar. Kentin tekinsiz, izbe köşelerinde çete savaşları çıkar. Büyük hesaplaşma, Perdido Sokağı İstasyonu binasının karmaşık, devasa kubbeleri altında yaşanacaktır...
Alıntı
   Miéville'in edebî üslubundaki kendine güven, son derece hayranlık uyandırıcı.
    - The Times

    Ustaca yazılmış, sürükleyici bir macera, bol miktarda sihir var… Miéville sizi hayal kırıklığına uğratmayacak.
    - Daily Telegraph

    Miéville, bu kitabında insanı hem hayranlık hem de dehşet içinde bırakan muazzam bir dünya yaratmış. Görkemli, baştan çıkarıcı bir hikâye.
    - Publishing News

China Miéville'in en ünlü eseri Perdido Sokağı İstasyonu geçtiğimiz günlerde Yordam Kitap'tan çıktı. Güler Siper'in çevirdiği ve Mehtap Gün Ayral'ın editörlüğünü üstlendiği kitabın detaylı künye bilgileri ve tanıtım yazısına ulaşmak için buraya (http://www.kayiprihtim.org/portal/kitaplar/perdido-sokagi-istasyonu/) tıklayabilirsiniz.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: Fırtınakıran - 26 Ağustos 2011, 19:25:16
Bu kitabın çevrilmesinden ötürü ne kadar mutlu olduğumu anlatamam!

Yazarı bir efsane. Resmen eserlerinde kendi alt türlerini oluşturmuş bir insan (bkz. bio-cyberpunk). Lovecraft gibi yazarların ait olduğu Weird Fiction (Tuhaf Kurgu)'dan sonra New Weird diye yeni bir türün oluşumuna temel olmuş bir isim.

Ayrıca, Arthur C.Clarke gibi ciddi bir ödülü 3 kere kazanarak bir rekora imza atmıştır.

Yazarın bu eseri ise en çok merak ettiğimdi. Çevrildi, ne mutlu bize.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: kahlan amnell - 26 Ağustos 2011, 19:55:38
Yordam beklenmedik bir atakla girmiş bu alana. Umarım devamını da getirirler :) Tanıtım konusunda planları ne acaba?
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: magicalbronze - 26 Ağustos 2011, 21:36:02
Benim de heyecanlanmama neden oldu bu kitabın çıkışı. Kısa sürede alıp okumalı.

Yakın zamanda China Miéville'nin adını sık sık duyacağız gibi...
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: TurkceBKF - 27 Ağustos 2011, 11:52:34
Zamanında Türkçe'ye böyle bir kitabın çevrilmemiş olması Fantastiğin Türkçe'de gelişmesinin önünde engellerden biridir diye yazmıştım. Sonunda çevrilmiş olmasına çok sevindim.
Bu kitabı okumanızı tavsiye ediyorum. Yeni bir tarz ve yepyeni bir düş gücünün sizi sarmasına izin vererek okuyun. Çünkü China Miêville Fantastik edebiyatın geleceğini şimdiden şekillendirmeye başlayan yazarlardan. Kaçırmayın.
Bu arada eserlerini çok sevsem de İngilliz Sosyalist İşçi Parti üyesi bir Marksist olduğunu ve kitaplarının siyasi olduğunu hatırlatayım. Sınıf kavgası gibi terimleri okuduğu fantastik kitaplarda görmeyi beklemeyenleri şaşırtabilir. Gene de fantastik kitaplarda Monarşi savunulmasından bıkmışlar için iyi olabilir. Bunun tam tersi bir kitap okumak isterseniz de Terry Goodkind'ın Büyücünün Birinci Kuralı'nı okuyabilirsiniz. O da Ayn Rand takipçisi bir Objektivist'tir.
Geçen yıl yazdığım yazı: http://www.kayipdunya.com/gokce-ay/turkiyede-fantastik-edebiyat-yanilgilari

Ek: Bu arada kapak berbat olmuş. Romanda çok önemli bir yeri olan treni kullanıp içinden tren yolu ya da tren geçen bir kapak yapsaydı. İstanbul manzarası ardına harita hiç olmamış. Savaş bey iç tasarımını da yaptığına göre okumuştur herhalde ama neden böyle yapmış merak ediyorum. Kapağa aldanmayın.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: Elendil_XX - 05 Mart 2015, 09:33:25
China Miéville'in "Yeni Crobuzon" serisinin son kitabı "Demir Konsey"de yakında çıkıyormuş.
Spoiler: Göster
(http://s28.postimg.org/v090v3fh9/11015460_924897824197461_5753510691692963813_n.jpg)


Son kitap da geldiğine göre artık okumaya başlamak lazım. :hömm:
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: Fırtınakıran - 05 Mart 2015, 10:16:31
Çıkış tarihi için sadece "yakında" mı demişler? 2015 yayın takviminde adı geçmiyordu. Bugün yine baktım, hala geçmiyor. Güzel bir sürpriz oldu :).
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: Elendil_XX - 05 Mart 2015, 10:51:19
Evet takvim de geçmiyordu gerçekten de. Sürpriz yapalım dediler heralde. :P
Serinin tamamlanmasını bekliyordum bende. Yarım kalan seriler yüzünden yeni birine başlamaya korkar olduk. Gönül rahatlığıyla başlayabiliriz artık.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: VeRMiNaaRD - 05 Mart 2015, 11:19:58
Bende ilk kitap var seri olduğundan ve sonuncusunun akıbeti belli değil diye ne devamını aldım ne de ilk kitabı okudum. Madem tamamlanıyor okumaya başlayabilirim :)
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: Fırtınakıran - 05 Mart 2015, 11:37:46
Ufak bir bilgilendirme yapayım o zaman :). Bu aslında bilinen anlamda bir seri değil. 3 kitabın ortak özelliği Bas-lag dünyasında geçiyor olmasıdır. Yoksa olay ve kişiler tamamen farklıdır.

Mesela Yeni Crobuzon ilk kitabın geçtiği şehirdi. Yara adlı ikinci kitapta yepyeni yerleri görüyoruz.

Her neyse, toprakları ortak konuları ve kişileri farklı bir seri bu. Ama tamamlandığını bilerek başlamanın tadı oldukça güzel :).

Seriye de Bas-lag Serisi diyorlar ^^.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: VeRMiNaaRD - 05 Mart 2015, 12:02:39
Boşuna beklemişiz o zaman :)
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: Elendil_XX - 05 Mart 2015, 12:05:50
Bu bilgilendirmeyi yapacağına adım gibi emindim ve yaptın. :D

Evet apayrı konu ve kişilerin işlendiğini bende biliyordum. Ama senin de dediğin gibi yine de bir seri olarak geçiyor ve tamamlandığını bilerek başlamak en güzeli ve mantıklısı.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: Fırtınakıran - 05 Mart 2015, 12:26:18
Okumak isteyen arkadaşlar bilsin, sonra hayal kırıklığı olmasın dedim ^^. Senin bildiğini tahmin ediyordum zaten. Amaç diğer arkadaşlar nemalansın :D.

Helal olsun Yordam Kitap'a. Tamamlayacağız dediler ve tamamladılar. Şu ana kadar söz verdikleri tüm China Miéville kitaplarını bastılar. Demir Konsey ile sözlerinin sonuna gelmiş oluyorlar. Ama Twitter mesajlarına bakılırsa başka kitaplarının da telifine göz dikmişler. İyi etmişler :D.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu // China Miéville
Gönderen: Elendil_XX - 05 Mart 2015, 12:59:54
2015 yayın planında Mieville'ın "Embassytown" adlı kitabı da gözüküyor. Onu da yıl sonunda basmayı planlıyorlar sanırım.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: oguzkaan - 22 Mart 2015, 00:56:18
Perdido Sokağı İstasyonu Mieville'nin kel kafasından fırlattığı ilginç ve tuhaf olan benim okuduğum üçüncü romanıydı. Kişisel fikirlerini bir kenara bırakırsam yazar olarak favorilerim arasına girdi. Düşünce yapısını kitaplarına yansıtsa bile bu benim için eksi değil bir artı olur çünkü çeşitlilik her zaman iyidir. Ve her zaman sizin gibi düşünen insanları okumak bir şey kazandırmaz diyerek sosyal mesajımı da vermiş olayım.

Herneyse, türleri birbirine karıştırmayı seven bir yazar olmasından dolayı tuhaf kurgu, fantastik, bilim kurgu, steampunk bile denilebilecek şehirde geçen harika bir romandı. Öncelikle şunu söyleyeyim, kitabı okumuş ve beğenmiş çoğu kişininde söylediği gibi bu roman karakterleri ve konusu için okunmamalı. Bu öykü bir şehir hikayesi, kurgusal, kasvetli ve acımasız olan Yeni Crobuzon'un anlatısıydı. Şimdi, ben bu şekilde giriş yapsam bile kitap konu ve karakterler olarak sınıfta kalan bir eser olarakta anlaşılmasın.

Öyküden biraz bahsetmek gerekirse, çok orijinal ve nefes kesici bir hikaye olmasa bile genel geçer kabul görmüş ve hem bilimkurgunun hemde fantazinin artık iyice klişe olmuş unsurlarından da oldukça arınmıştı. Şehri gözlerimizde canlandırmak adına Mieville'in betimlemeleri ve bunları öykü içerisinde kullanımı ustaca olduğu kadar sizi kitap içinde tutmakda da başarılı olmuş. Bu kısımda tek eksik yan hikayenin ana başlangıcının neredeyse kitabın 3'te birinden itibaren başlamasıydı. O kısma kadar hikaye kurgulanması devam ediyor ve bu ebatlarda bir kitap ve aynı zamanda bağlantılı bir seri olmamasından dolayı bunu negatif bir hamle olarak görüyorum.

Karakterler konusunda Mieville'nin riske girerek insansı ırklarında bakış açısından anlattığı bölümler vardı. Bunlar evren hakkında bir dolu bilginin insan dışında farklı türler açısından da anlatıldığı okurken çok zevk aldığım kısımlardı. Isaac karakteri bilindik halis muhlis insan bile olsa ve kitap boyunca kilit karakter olarak kalsa bile ben herhangi bir öne çıkarıcı özelliği bulunduğunu düşünmüyorum. Keza bir diğer insan karakter Derkhan'ın da aynı şekilde Mieville'in kişisel düşüncelerinden oldukça etkilenmiş ve hikaye için bir herhangi bir işlevi olmayan bir karakter olduğunu düşünüyorum. Karakterler hakkında söylenebilecek pek bir şeyde yok aslında.

Eğer bir kitapta yalnızca kadınlarının baştan aşağısı insansı olan ve erkekleri üreme dışında bir işe yaramayan akılsız yarattıklar olan bir ırk varsa, uçabilen, düşünebilen, soylu ve konsepti ilginç bir hukuk sistemine sahip olan bir ırk varsa, "deus ex machine" olan ve şiirsel konuşmaları ile sizi çılgına çevirebilecek evriminin belki de son aşamasında olan bir örümcek varsa ve daha nice ilginç merak uyandırıcı, orijinal ırkların bulunduğu steampunk unsurları ile desteklenen ve "Ulan çok büyük spoiler olur." diye söyleyemediğim daha nice tuhaflıkları ile Yeni Crobuzon şehrini okumak istiyorsanız Perdido Sokağı İstasyonu kaçırmamanız gereken bir eser derim.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: KoyuBeyaz - 13 Nisan 2015, 21:46:30
Bu kitabı okumamakla fantastik edebiyata olan bakış açınızı ne kadar kısıtlı bıraktığınızı tahmin bile edemezsiniz. İddialıyım ve çok ciddiyim. Klişelerin kulaklarından tutup bir köşeye fırlatırken kendi esrarengiz gerçekliğini ilmek ilmek dokumayı da gayet iyi başaran ve kurgusuyla size defalarca takla attıran bu kitap, aynı zamanda muhteşem bir üçlemenin de -hikaye akışı tam olarak aynı olmasa da- yalnızca başlangıcı.

Hayal gücünüzü Halil ibrahim Sofrası'na oturtmak istediğinizde tek tercihiniz bu olsun.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: mit - 13 Nisan 2015, 23:16:08
Perdido Sokağı, beni iki arada bir derede bırakan bir kitap oldu. Kitabın artıları çok fazla; tamamen orijinal bir evrende geçmesi, steampunk ve büyü etmenlerini bir arada başarıyla kullanması, kendi ırklarına sahip olması bunlardan sadece bazıları.

Öncelikle Mieville (Mayevil diye okunuyormuş bu arada) çok güçlü bir kaleme ve üsluba sahip. O anki atmosferi size çok iyi yaşatmayı başarıyor. Kurguladığı şehir Yeni Crobuzon, tamamen yozlaşmış, sokaklarında her türlü pisliğin barındığı, kir ve pas dolu bunaltıcı bir şehir ve bunu sürekli hissediyorsunuz. Bu yüzden ilk sayfalar oldukça bunaltıcı geçiyor. Ama dediğim gibi, bu olumsuz bir özellik değil.

Kötü yönü yok mu derseniz var tabii. Mieville, bu kalınlıkta kitap yazan çoğu yazarın yaptığı gibi kendisini oluşturduğu dünyayı anlatmaya feci kaptırıyor. Bu da olup olmadık her yerde tasvir yapmasına neden oluyor. Tam olayın en heyecanlı yerinde 2 sayfa süren tasvirlere boğulmak hiç de hoş bir deneyim olmuyor doğrusu. Ya da en azından benim açımdan öyleydi.

Çeviriyi genel olarak başarılı bulduğumu söyleyebilirim. Hiç bir anlamsız cümle, kelime, devriklik ya da tutukluk da yok. Yalnız aşırı derecede virgül kullanımı mevcut. Bir de nedense "devinmek" sözcüğü çooook çok fazla kullanılmış çevirmen tarafından. Arada bir "hareket etmek" ya da ne bileyim "kıpırdamak" kelimelerinden birini terci etse harika olurmuş.

Sonuç olarak orijinal kurgusu, ilginç fikirleri ve yaşattığı macerayla güzel bir romandı Perdido Sokağı İstasyonu. Sonu biraz acımasızdı belki ama yine de okuduğunuza fazlasıyla değecektir.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: KoyuBeyaz - 14 Nisan 2015, 11:29:28
Ben tasvir konusunda İhsan Abi'ye katılmadığımı belirtmek istiyorum. (uyuzum huehuehue) Doğru, kurgusu çok hızlı akan bir kitap değil ve olayların anlatımı arasında gerçekten uzun tasvirler olduğu dikkat çekiyor, bazı insanları sıkmasını da normal karşılıyorum, fekat bunun sebebinin dünyayı anlatmaya kaptırmak olduğunu düşünmüyorum. Kitabın vaat ettikleri arasında kesintisiz bir olay örgüsü, sürekli akan hikaye yok zaten, bu kadar uzun bir kitapta böylesi bir anlatım için de şu an olduğundan çok daha fazla olaya ihtiyaç olurdu. Ben anlatım örgüsü bol bol tasvirlerle, geçmişle, kuramlarla dolu olmasına karşın bazı noktalarda kurgunun ucunu kaçırır gibi oldum; bir de sürekli hikaye üzerinden gidip detaylara inmek yerine hızlı hızlı yazsa muhtemelen işin içinden çıkmak çok daha zor olacaktı. Ayrıca verdiği detaylar, bilimsel noktalar, mekan tasvirleri ve karakterlerin bazen tekrar eden düşünceleri kitabın o yoğun atmosferini oluşturan ana etkenler. Bu kadar yoğun, karanlık ve dolu bir kitap olmasını da tam o detaylara, tasvirlere borçlu olduğunu düşünüyorum.

Kısaca bence tam kararında işlenmişti hikaye-tasvir oranı fekat zevkler ve renkler tabi. *-*
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: Fırtınakıran - 14 Nisan 2015, 11:42:48
China Miéville ve eserlerini bence sadece "fantastik" diye sınırlandırmak olmaz. Adamın zaten new weird diye kendi türü var. Öyle de bir insan kendisi. Ama bu durum ona çok yakışıyor.

Daha dün Dikenlikler Prensi için hiç de sert değil demişken bu konuya yorum geldiğini gördüm ve "sahi, Perdido'yu nasıl unuttum?" dedim. Çünkü sert kitap şunun gibidir diye örnek verirken bunu da anmak lazım.

Perdido Sokağı İstasyonu sabır isteyen bir kitap. O 730 sayfanın hakkını vermek gerekiyor. Aynı zamanda yarım bıraktığım da bir kitap, ama beğenmediğimden değil. Çünkü dünyasının çarpıklığıyla yazarın tasvirleri birleşince boğulur gibi olmaya başlamıştım. Üstelik çok sıkıntılı olduğum bir dönemdi. Bu da kötü bir şey değil; tam tersine, bu eserin ve yazarın bir başarısıdır.

Perdido'nun karanlığı hemen ilk akla gelen şiddetten ve cinsellikten de gelmiyor hani. Öyle çarpıklıklar, öyle hayatlar ve düzenler var ki orada yaşamadığım için çok kez şükrettim. Bence aldığı Arthur C. Clarke Ödülü'nü de oldukça hak ediyordu.

Velhasıl, bu kitaba geri dönmem gerek. Ayrıca İhsan abinin dediği o acımasız sonu da biliyorum, gerçekten çok fena. Ama böyle bir kitaba da öyle tokat gibi ve rahatsız edici bir son yakışır. Bizi alt üst ediyor, resmen duygularımızla oynuyor.

Kurgu edebiyatını seven herkes mutlaka bu yazara şans vermeli. Orijinal, özgün şeyler mi arıyorsunuz? Bu adama bir bakın. Gerçekten karanlık eserler mi görmek istiyorsunuz? Perdido size bunu verecektir. Zekice kurgular ama sade bir dil mi istiyorsunuz? Hemen Miéville'in diğer eserlerini araştırın. [*]Kendi sosyalist bakış açısını da satır aralarına her eserinde yedirir. Bu bakımdan da göründüğünden daha dolu yazıyor aslında[/*]

Türkçede okuduğumuz için mutlu olduğum yazarlardan. Ama bazı kitapları bazı okurlar için sabır istiyor. Özellikle bu Bas-Lag Üçlemesi (Perdido Sokağı istasyonu, Yara ve Demir Konsey) dünyayı her açıdan ele aldığı için tasviri bol sayfalarla dolu.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: Marius - 14 Nisan 2015, 12:08:43
Konu açılmışken sormam gerek. Sertliği neyle ölçeriz? Vickers, Rockwell ile mi? Bu bana kişiye özel bir kavrammış gibi geliyor. Kiminin içinde yaşamadığına şükrettiği kiminin cenneti olabiliyor. Örneğin bir chan sıçanına bu kitabı okuttursak bunu sert bulanlara gülerdi. Sadece dozajdan değil. Kültürel farklılıklar da bu görüşü etkiliyor. Örneğin kitaplardaki iki eşcinsel arasındaki ilişkiyi bazıları sert ve çarpık bulurken bazıları da bunu gayet normal bularak okuyor. Olaya sadece asmak kesmek kelle uçurmak hırsızlıktan altın bulmak olarak da bakmamalı.

Hazal veya başka on kişi Dikenlikler Prensini sert bulmazken bir başka on kişinin sert buluyor olması tamamen kişisel düşünce farklılıklarından dolayı. Bu biraz da görmüş geçirmişlik ile de alakalı. Bizi şu an çok şaşırtan olaylar İhsan abi yaşında biri için dikkate değer şeyler bile olmayabilir.  :)
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: mit - 14 Nisan 2015, 12:19:15
Kişisel düşünce farklılıkları kadar okumuş olduğunuz kitaplarla da alakalı aslında. Yani hiç bu tür şeyler tecrübe etmemiş olabilirsiniz ama Damızlık Kızın Öyküsü, Otomatik Portakal, Dövüş Kulübü ya da Gökdelen gibi kitapları okumuşsunuzdur. Ve bu saydıklarım gibi okurunu tokat manyağı yapan kitaplardan sonra Dikenlikler Prensi'nin size hafif gelmesi çok normal.

Hayatınızda Küçük Prens, Ejderha Mızrağı, Harry Potter vs sertliğe sadece bir yere kadar izin veren eserler okuduysanız... işte o zaman başka.

Perdido'nun "sertliği" içerdiği cinsellikten ileri gelmiyor, ki eser miktarda da olsa cinsellik (hiç de beklemeyeceğiniz şekilde) var. Kitabın sertliği anlattığı dünyadan, o şehrin yozlaşmışlığından, boğuculuğundan, Hazal'ın değindiği "iyi ki orada yaşamıyorum" dedirtmesinden ileri geliyor. Ki hakikaten de çok boğucu bir atmosferi var ama kötü anlamda değil. Mieville bunu amaçlamış zaten ve daha ilk sayfalardan itibaren size o şehirde yaşamanın nasıl bir şey olacağını hissettiriyor.

Yine de tasvirler bence biraz fazlaydı u_u (Uyuzluksa uyuzluk huehuehue). Yani evet, en ince ayrıntısına kadar tasarladığın şehri betimleyeceksin elbette ama bunu aksiyon sahnesinin ortasında yapmayacaksın güzel kardeşim. Acaba ne olacak diye sayfayı çevirdiğim anda bir anda karşı dağlardan, tepelerden, şehrin ötesinde gözüken binalardan bahsedersen o olmaz... Neyse ki böylesi çok değildi.

Ve ben bu kitabı çok sevdim, keyifle okudum ayrıca! Sözlerim yanlış anlaşılmasın. 10 üzerinden 8[*]Vurma Hazal![/*] veririm helalinden, seve seve.
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: Marius - 14 Nisan 2015, 12:25:19
Kitap okumak da bir tecrübedir elbette. Bunu burada değil ama bence mutlaka tartışmalıyız abi. Güzel bir konu değil mi? Hazala bir radyo konusu çıktı hatta :p belki de çoktan yapmıştır :)
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: Fırtınakıran - 14 Nisan 2015, 13:00:22
Kitap okumak da bir tecrübedir elbette. Bunu burada değil ama bence mutlaka tartışmalıyız abi. Güzel bir konu değil mi? Hazala bir radyo konusu çıktı hatta :p belki de çoktan yapmıştır :)

Yav siz isteyin, buna özel program yapalım. Hadi bakalım, haftayanın konusu edebiyatta "sertlik" neye göre ölçülür olsun :). (Bu haftanınkini yeni duyurdum çünkü)

Bunu ayrıca hiç işlemedim, ama bazı konularda buna değindiğim oldu. Madem böyle güzel bir tartışma oldu, bu konuya özel bir program neden olmasın?

O değil de Perdido'nun sertliği İhsan abinin dediği cinsten işte. Ve sertliğin kişiye göre değişiyor oluşuna da katıldım ayrıca. Okuma tecrübesiyle alakalı :). Ama zaten her yorumumuz öznel değil mi? Bizim kullanıcımızla yapılmış her yorum, bizim düşüncelerimizi taşımıyor mu :D?

(Dayanamadım *-*)
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: mit - 14 Nisan 2015, 13:29:26
Vuhuuuu! Maryuz seni öpebilirim! Ama FRP'de... Nasıl olsa aynı odada yatmışlığımız var... Ama FRP'de! (Forumdaki çarpık ilişkiler yumağı... FRP'de!)

(O da dayanamadı...)
Başlık: Ynt: Perdido Sokağı İstasyonu - China Miéville
Gönderen: Lordmuti - 20 Eylül 2015, 13:58:03
Ben beğendim kitabı. Üstte sert mi değil mi tartışması dönmüş, bana pek sert gelmedi. Biz neler gördük ohooo :D

Steampunk vardı, büyü vardı, fantastik ırklar olaylar vardı çeşitli. Hepsini karıştırıp güzel bir şey yapmayı başarmış yazar. Ben kitabın ilk yarısında yapılmaya çalışılan şey[*]spoiler vermeden bu kadar oluyor[/*] hakkında yapılan bilimsel açıklama tarzı yerleri sevdim en çok. Ama kitap boyunca yavaş yavaş anlatılan yan olaylar, bunların hepsinin en sonda birbirine bağlanışı vs. de başarılıydı.

Şehrin karanlık atmosferi, çarpıklıkları, insanların yaşamları çok iyi anlatılmış. Ben betimlemelerden sıkıldım dersem yalan olur. Betimlemelerinden sıkıldığım bir iki kitap var -Lovecraft- ancak bu onlardan biri değil.

İhsan abinin de söylediği gibi "devinmek" sürekli kullanılmış. Tüm movement kelimelerini ve fazlasını devinmek olarak çevirmişler herhalde, bir yerden sonra çok aşırı rahatsız edici oldu benim için. Çeviri, editörlük konusunda bundan başka bir sıkıntı görmedim.

Kitabın sonu beklediğim gibi olmadı, ne beklediğimi de bilmiyorum gerçi ama böyle bir şey beklemediğim kesin. Açıkçası biraz yetersiz buldum bu sonu. Tamam vurucuydu, şaşırtıcıydı, şok şok filaş filaştı ancak ana karakterlerin ne yapacağını, nereye gideceğini, hayatlarının nasıl devam edeceğini bilmeden boşlukta kalmış bir şekilde bitti kitap.

Ayrıca en sondan biraz önce geçen ihtimal çalmak, sizin kanunlarınız bizim kanunlarımız konulu konuşmayı pek başarılı bulmadım. Çok düz adam gözüyle bakıyorum, her iki taraf için de eşit derecede kötü bir şey olması gerekiyor o olayın diye düşünüyorum. Siz anlamazsınız insanlar, bizde böyle büyük günah gibi şeyler söylüyor da, kardeşim bizde de günah değil mi yani :P Bilmiyorum belki fular yetmezliği yaşıyorum, ondan anlayamıyorum orada verilmek istenen mesajı :D

Sonuç olarak kitaba 9 puanı çaktım. Niye 9 verdin, bence bunu hak etmiyor diye gelmeyin pls. Puanları tamamen kendi keyfime göre veriyorum, objektif bir eleştiri sunma amacım yok. Dil ve anlatımı güzel, evreni güzel, kurgusu güzel. Türler arası başarılı bir sentez olmuş, farklı tadlar arayanlar kaçırmasın okusun.