Diken saçlı, koca kafalı, hafif safça görüntüsü olan bir çocuktu.
"Babasının mı ebesinin mi kiminse, aklına esti adına "Ermiş" denildi. Bir bakarsanız, bebek ermiş değil de basbayağı yere serilmişti."
Ermiş, doğumundan bir buçuk yıl sonrasına kadar hiç konuşmadı ama dili bir çözüldü ki tam çözüldü.
"Buba, beni ekmeksiz koman, avucuma bil dilim ekmek koyun."
sözü ile konuşmaya başladı ki sanırsak macerasının başı da bu sözler oldu. Doğumunda önemsenmemiş Ermiş, bir an da bütün köyün uğuru oluverdi. Artık gelsin kaymakamlar, gelsin valiler, profesörler, doktorlar daha niceleri.
Okusun büyük adam olsun diye kasabaya yollandı. Orada da seçkin bir aile onu evlat edindi ve Ermiş macerasına İstanbul'da devam etmek üzere yola çıktı.
İşte aslında bütün iş şimdi başlamakta. Köşk düğününde ki meydana gelen hırsızlık kart bir tavuğun dilini çözerse varın siz görün şamatayı.
" EY BENİ KÜMESÇİĞİM DE AL İBİKLİ HOROZUMLA BAŞBAŞA BIRAKMAYAN İNSAN ADLI CANAVARLAR!
ETTİĞİNİZİ BULACAK, KARNINIZDA SANCILAR DUYUP KIVRANMAYA BAŞLAYACAKSINIZ. HER NE KADAR KART BİR TAVUKSAM DA, TAVUKLUK BENDE KALSIN: SİZİN GİBİ PİS BOĞAZLARI ZEHİRLEYECEK DEĞİLİM. TAVUKLUK GENE BEN DE KALSIN!
NE VAR Kİ, SİZE KESTİĞİM CEZA ZEHİRLENMEKTEN DAHA ACI GELECEKTİR. ÇÜNKÜ BEN BAĞIRSAKLARINIZDAN ÇIKIP GİDENCEYE DEĞİN HEPİNİZ HER ŞEYİN DOĞRUSUNU SÖYLEYECEKSİNİZ!"
***
Bastıbacak Ermiş 1984 basımlı, Mehmet Seyda'nın daha çok çocuklara yönelik bir güldürü-roman kitabıdır. Ama çocuklara hitap ettiğini söylemiş olsam da her yaşın okuyup da zevk alabileceği bir kitap. Akıcı bir dille yazılmış, sanıldığının akisne çok şey öğrenilebilecek bir eser.