Kayıp Rıhtım Arşiv Forum
Kurgu Güncesi => Tartışma Platformu => Konuyu başlatan: DarLy OpuS - 30 Mayıs 2009, 17:10:59
-
Fantastik edebiyat okuyanların birçoğu çevresinden "Aaa sen hala o çocuk kitaplarını mı okuyorsun," ya da "Ne anlıyorsun şunlardan" ya da "Boş iş bunlar aga, gel karı kız yapalım," şeklinde tepkiler almıştır muhakkak. Bu konu altında o 'boş' tepkileri tartışalım. Çevrenizin fantastik edebiyata bakış açısı nedir, ne değildir? Aileniz bu duruma ne diyor, vesaire vesaire. :D
-
anneme yüzüklerin efendisi okutuyorum silah zoruyla :D
-
Size şu kadar söyleyeceğim fantastik kitap okuyorum diye dalga geçen 3 arkadaşım şuan UD okuyorlar :P :P
-
Ben de yorumumu yapayım bari.
Ailem ilk başta kitap okuduğum için oldukça memnun gözüküyorlardı. Sonra biraz abarttığımı düşündüler. 9 yaşımda olsa gerek okuduklarımdan korktuğumdan dolayı biraz katı kurallar koymaya başladılar. Bunu aştıktan sonra en büyük engel babamdan geldi diyebiliriz. Klasikleri de okumam gerektiğini habire başıma kakıyordu. Hayır yirmi fantastik, bir klasik okuyorsam kime ne zararı var ki?
Arkadaşlarım ise, beni gerçekten iyi tanıyanlar pek fazla ses etmezler okuduklarıma. Diğerlerini de zaten ben umursamam. Bu şekilde geçinip gidiyoruz. Çok isterim birilerini şöyle Ejderha Mızrağına, Unutulmuş Diyarlar'a başlatmayı. Ama ben kitaplarımı paylaşmayı sevmiyorum efendim. ;D Ve sadece sözde kalınca da pek bir işlevi olmuyor.
Yine de klasik de okumak gerek, bunu da belirteyim buradan. :P
-
Çoğumuzun aldığı tepkiler aynı o zaman. Benim canım arkadaşlarım aşk kitapları okurken benim Eragon okumam onlara komik geliyor. Bir de işin garibi hepsi Harry Potter okumuş insanlar. Harry Potter fantastik değil sanki de onu okuyunca sorun yok, başka kitap okuyunca hala çocuk kitabı okuyor oluyorsun. Bunu öğretmenimden bile duydum. Yüzüklerin Efendisi okurken görmüştü beni, gelip ''Büyücü müyücü okuyup da ne anlıyorsun ki? Bir faydası da yok, daha mantıklı şeyler oku bence.'' demişti. Tabi bu bir şey değiştirmedi ama olsun bunları duymak canımı sıkıyor. Tek iyi olay, ailem hiç ama hiç karışmaz okuduğum kitaplara. Bir o yönden rahatım zaten.
-
Valla benim babam da karışıyor kitap okumama abarttığım için :P Ayrıca ben öyle klasikleri falan okuyamıyorum hiç. Çok sıkıcı geliyorlar bana ayrıca Fantastik dışında sadece Siyasi ve yakın tarihimizi içeren kitaplar okuyorum. Tabi normal tarih kitaplarıda okurum tarihi severim :P
-
Satanist damgası yediğim bile oldu açıkcası. Özellikle okulda frp oynatırken kötülük tanrılarından bahsederken insanlar bir acaip bakıyordu.
Normalde pek karışanım yok. Ailem benimsedi artık bu kitapları. Sadece dedem sürekli olarak "Cinli perili şeyler okuma oğlum rüyana girer" diyor gördüğü zaman ama olsun yaşlıdır deyip geçiyorum.
Onun dışında zaten klasikleride okuyorum bol bol. Ama son zamanlarda LoTR'u okuduğum için etraftan normalden fazla tepki alıyorum diyebilirim. "Buda okuncak kitap mı ya? İlla fantastik istiyorsan Alacakaranlık var süper kitap" diyenler var çevremde. Tabii bunları Slayer müziği eşliğinde katletmek kafamdan geçimiyor değil. Ama onun yerine Tolkien'nin muhteşemliğini uzun uzun anlatarak kafalarını ütülüyorum.
-
Ama ben kitaplarımı paylaşmayı sevmiyorum efendim. ;D
bende sevmem kitaplarımı paylaşmayı ya zarar verirler diye çok endişeleniyorum....neysem gelelim konuya;
15 yaşıma kadar 3 yada 4 roman okumuşluğum vardı.Bunlarda genellikle klasik tabi.onlarıda okumazdımda hoca notla tehdit etti :D
15. yaşımın sonlarına doğru harry potter filmlerini filan merak ettim aldım izledim.sanki o an içimdeki canavar ortaya çıktı diyebilirim ;D 7 harry potter kitabının hepsini sipariş ettirdim abime.onlarla başladım fantastik okumaya.tabi başta bu annemin hoşuna gitmeye başladı malum kitap okuyorum işte :D sonraları ejderha mızrağı na giriş yaptım annem başladı başka kitap yokmu okuyacak diye.1 hafta boyunca bunun kavgasını yaptık.sonra tabi boyun eğdi.artık sesini çıkarmıyor ;D kardeşimede harry potter ı okutturdum zorla :D saolsun abim kitap ayrımı yapmıyor.ne istesem alıyor :D
-
Benimle dalga geçenlerin daha sonra o kitaplardan kopamadığını gördüm.. Yeni nesil işte :P
-
Babam fantastiğin bir yararı olmadığını düşüyor, sınıfımdaki birçok insan kitap okuduğum için tuhaf bakıyor bana, sanki ilginç bir şey yapıyormuşum gibi... Ayrıca mitolojilerden falan bahsettiğimde tuhaf tuhaf bakıyorlar, bütün bunları bilmem çok ilginçmiş gibi. Hele Sauron'u överken... :P
-
İnsanlar bazen çok tuhaf davranıyorlar. Önceden kitap okumadığım için beni sıkıştıran annem, Harry Potter'ı elimden bırakmayınca bir hayli kızdı. Tepkisini umursamayınca da bu sefer aşağılamaya başladı. Çevremdeki insanların (sanırım sizinde öyle) hemen hemen hepsi fantastik eserleri küçümsüyorlar. Halbuki fantastik eserlerin bize kattığı öyle çok şey var ki... Ama bazı insanlar kitapları saçma olanlar ve saçma olmayanlar diye sınıflandırmışlar ve bu benim sinirlerimi bozuyor >:(. Fantastik kitaplar okuduğum için beni aşağılayan birçok kişi oldu ve durumu her ne kadar açıklamaya çalıştıysamda - genellikle - başarılı olamadım. Bu yüzden onları kendi haline bırakıyor ve kitaplarımla mutlu bir şekilde yaşıyorum.
-
Benim çevrem beni hiiiç anlamıyor. Ben anime, RP, bir şeyler yazmak, oyun yapmak, oyun oynamaktan başka hiç bir şeyden zevk almayan duygusuz birisiyim. Dışarı çıkmam, toplarla oynamam, arada dışarı çıkar idman yaparım dayak yemeyeyim ve kız tavlayayım diye ama kız tavlayamam.
Etrafta hiç entel insan yok ki. . . .T-T
-
Etrafta hiç entel insan yok ki. . . .T-T
Ne yani fantastik edebiyat okuru entel midir? Belki "Entellektüel", ama "entel" hiç değil. "Entel" kelimesinin tanımına bakmanı şiddetle öneririm.
-
Fantastik edebiyat okuyanların birçoğu çevresinden "Aaa sen hala o çocuk kitaplarını mı okuyorsun," yada "Ne anlıyorsun şunlardan" yada "Boş iş bunlar aga, gel karı kız yapalım," şeklinde tepkiler almıştır muhakkak. Bu konu altında o 'boş' tepkileri tartışalım. Çevrenizin fantastik edebiyata bakış açısı nedir, ne değildir? Aileniz bu duruma ne diyor, vesaire vesaire. :D
İşin en ironik yanı da frp yazınına "çocuklar için" etiketi yapıştıran yetişkinlerin bir çoğunun duygusal anlamda birer çocuktan başka birşey olmaması:) Yarattıkları sahte kimliklerin doğaları gereği k.çlarından kurallar uyduran ve tanrıdan inmişçesine bu kurallara bağlı kalan, uymayanları aşağılayan (ancak bu şekilde kendi doğruluklarına inanabiliyorlar çünkü), bedenleri büyümüş ama akılları hala çocukluk yıllarından kendisini kurtaramamış çocuklar onlar.
Yalnız kalma korkusuyla sürüye karışıp, ağız birliği etmişçesine aynı şeyleri geveleyip duruyorlar. Ne yazık ki tüm bu seçimleri sonucu hayatlarının sonuna kadar ruhsal anlamda birer cücük (o ne be) olarak kalacaklar (bkz moradin sizi affetmeyecek).
-
Aynen, büyüdüğünü sanan çocuklar hepsi.
-
Gözlerin okumaktan şeşbeş olacak evladım, kaldır kafanı şu kitaplardan diye başlayıp artık kulaklarımı tıkamamla son bulan annemle okuduğum fantastikler hakkındaki bu tarz konuşmaları saymazsak bana pek de karışan yok aslında. Hele babam fantatikmiş, klasikmiş hiç aldırmadan kitaplara olan düşkünlüğümden ötürü oldukça memnun benden. Gerçi bundan beş altı sene evvel ortaokuldaki türkçe öğretmenime tam on bir sayfalık hp ve azkaban tutsağı'nın özetini vermeye çalıştığımda neden klasik bir eser yerine bu tarz bir kitap okuduğum konusunda bir güzel fırça yemiştim ama ne yapayım canım? Emine Hoca o özeti okusaydı eminim tam bir hp fanı olurdu. Kabul etmemişti be özetimi :-\
-
benim çevremden dolayı hiç sorun olmadı.Arkadaşlarımın fantastik kitaptan başka hiçbir esere bakmadığını bir ben bilirim:)Hele annem,bütün kitaplarımı sömürdü yinede yetmedi.
-
İlk önce pek takmadılar ztn hep okurdum.Ta ki hp ilk çıktığında abim severim diye bana alana kadar.stainbeck,jack london fln okurdum kendimi bi halt sanardım hp nin tipi çok çocuk vari gelmişti ki sadece 10-11 yaşlarındaydım.Sonra bir başladım hp ye yemek yemeden,kalkmadan sadece onu okur oldum asam bile vardı:) babam çok laf eder genel kanı işte bunların bana 1şey katmayacağını düşünür.ama faşizmi hp kadar ii anlatan kitap var mıdır?
-
ama faşizmi hp kadar ii anlatan kitap var mıdır?
Bunu biraz açar mısınız?
-
hp de bilindiği üzere karanlık taraf dediğimiz büyücüler sadece safkanlardan kurulu bir büyü dünyası ister.Muggle doğumlu büyücüler aşağılanır,normal insanlar ise onlar için hiçtir.Sadece safkanlığa değer verilir.Bir büyücünün yeteneklerinden,kişiliğinden daha önemlidir ana-babası.Ve savaş böyle bir düzen olmasın diye yaşanır.Faşizm de en basit anlamda soyun neye dayandığına göre insanı niteleyen bir düşünce.NAsı bir insan olduğun önemli değil milliyetinin ne olduğu önemlidir.İnsanlar buna göre değerli yada değildir.
-
Hmm ilginç, olaya bu açıdan bakmamıştım. Basit ama güzel bir göndermeymiş :D
-
kitap böyle şeyleri çok iyi anlatıyor.Hp ye genelde 11-12 yaşında başlar insanlar.O yaştaki insanlara insanları yaptıklarıyla,düşündükleriyle değerlendirmeyi öğretmenin çok tatlı ve eğlenceli bir yolu bu bence bu kitap.
-
Hımm ailemden bi tepki görmedim ama çok okuyup masraf yapmamdan belki şikayetçilerdir =P sadece babam okuduğunu anlıyo musun bari annene anlat arada gibi tepkiler gösteri he he diyip geçiyorum xD arkadaşlarım tepki gösteriyomu hiç farkında değilim en azından sınıftakiler gösteriyo mu bilmiyorum çünkü çoğu zaman kitabıma gömülmüş kimseyi umursamaz halde oluyorum eğer ki gösteriyolarsa umrumda değil xD en yakın arkadaşıma anlatırım arada amaaaan der geçer öyle =P
ve ailem klasik oku onu oku bunu baskısı hiç bi zaman yapmadı ama kişisel gelişim kitabı okumaya zorladılar yani babam zorladı xD
-
annem hala kızar fantastik okumama. ama onu kim dinler. babam kuzu gibi adamdır.karışmaz bana hiç.arkadaşlarım anlıyosun bu masallardan der. bende onlara hakaret eder sinirim geçene kadar yüzüne bakmam.ama şimdi bi arkadaşımaalacakaranlık okutuyorum.hatta ablamın arkadaşlarına bile.kendileri filmleri seyretmiş duymuşlar kitapların ününü bende alırım şafak vaktini koluma yanlarından geçerken.görürler sen bunu mu okuyosun diğer kitaplar var mı derken fantastik okutmaya başlarım ablam sinir oluyo ama olsun.
-
Almanyada fantastik kurgu en favori kitap türlerinden.Burda 70 yaşında HP okuyan kadın gördüm :) . Doğal olarak bizim ailede de fantastik kitaplara karsi bi önyargı yok.
D.N. : Hp nin faşizm içerdiği konusunda ki görüşü ilginç buldum ve bu konunun tartişilabiliceğini düşünüyorum bence faşizmi desteklemiyor kınıyorlar .
-
O da kınadıklarını söylemişti zaten. Faşist olanların safkancılar ve voldemort olduğunu söylemişti.
-
Cümlenin kurgusunu yanlış oluşturmuşum iyi türkce bilmemenin zararlari ^^
-
Harry Potter denildiğinde evet o tepkiyi alıyorum hala. Lakin bilmiyorlar ki Harry Potter benim kulağımın kitabıydı..Biz büyüdük seri de devam etti yanis eriyi takip etmemiz gayet normal. Ama ben de artık Harry Potter'a ilgimi yitirdim diyebilirim. Onun dışında okuduğum fantastik edebiyatlar genelde beyaz perdeye dökülen kitaplar. Önce kitaplarını okuyup sonra filmlerini izliyorum ki yönetmenin beyaz perdeye aktarışını değerlendirebileyim.
Ona pek karışmıyorlar, bölümüm olduğundan. ;D
-
Ailem elimde ne zaman bir kitap görse anında kaşlarını çatarlar(Özellikle bu fantastikse). Nedeni ise;artık bu saçama sapan masallardan bıkmışlar. Ben hiç büyümeyecekmişim.Bu zımbırtılarda neymiş böyle. Yok efendim bunları dokuz yaşındaki çocuklar bile okumuyormuş. Ve daha bir sürü laf.
Artık bunları duymamak için kulaklarıma pamuk tıkamaya karar verdiğim bir anda fantastik edebiyat düşkünü bir arkadaşım olduda biraz rahatladım.
-
Ailem karışmaz alıştılar artık,dayım destekler oku onları der eski frpcilerdendir :D
Sınıfıma gelince...al birini vur ötekine,sınıfta okuduğum zaman yanıma gelirler ne okuyorsun bakim diye yanıma otururlar resme bakıp giderler.
Okulda herkes uzaktan yakından alacakaranlık seviyor yada seviyor gibi yapıyor...Sunum dersinde çıktım ejderhamızrağını anlattım 20dakikayı aştı arkadan(arkadaş dediğim kişiler tarafından) öfff bitmedimi artık ne biçim şeymiş,sen anlat biz gidelim,bırak şunları çocukmusun,büyü artık, gibi sesler yükseldi gariptir ki,ertesi gün okula getirdiğim gümüş ejderha resmine bakmak için sıraya girdiler...
Soru sorar,anlatırım,arkadamdan dinlemeyin şunu uçmuş der.Aynı kişi 2-3gün sonra sevgilisiyle raistlin and the rose'u dinler...(o şarkıyıda ben yollamışımdır)
Ravenlofta laf atar gider alacakaranlık okur,takip ediyorum göçebe kitabını okul açıldığından beri bitiremedi
Hiç kafa dengi yokmu?Var...var ama sadece oyun bazında.
Bir tek ölüm kapısında devrimci bir cüce vardı siyasetle ilgili arkadaşlara söylediğimde biraz ilgilenmişlerdi
-
Elime kitap geçtikçe günde 1 kitap bitiriyorum. Annem de "yalan söyleme ne bitircen tuğla gibi kitabı bir günde " diyor..
Arkadaş çevrem " okuduğundan bişey anlıyosan ben de adam değilim ! " diyor
Ne okuyosun sorusuna "Harry Potter." veya ne bileyim herhangi bir fantastik eser ismi söyleyince "Allahın bebesi ne okuyacak işte ! " diyolar...
İşte benim çevremin "boş" tepklileri... Tabi insanlar bir şeyi sevdikleri kadar tanırlar... Veya tanıdıkları kadar severler ;)
-
Methanopyrus,
"Bir tek Ölüm Kapısı'nda devrimci bir cüce vardı, siyasetle ilgili arkadaşlara söylediğimde biraz ilgilenmişlerdi."
Bunu ben de yaşadım. :/ :)
Bu arada, cücemiz -geg- 'Limbeck Bolttightener' olmakla birlikte Niran Elçi'nin çevirisiyle 'Limbeck Civatasıkan'dır. :D
-
Yüzüklerin Efendisi ilk çıktığı yıllarda ben de böyle tepkiler almıştım. O neydi öyle? Öyle kitap mı olurdu? Ona harcanan paraya yazıktı. Araştırma - tarih varken bu okunur muydu? falan filan...
Ejderha mızrağını okuduğum dönemlerde de korsan furyası yeni yeni coşmuştu. Bu sefer de "niye orjinalini alıyorsun? Böyle kitaba para mı harcanır? Yazık..." muhabbetleri yaparlardı.
Sonra ne oldu? Yüzüklerin Efendisi film oldu. Herkes onu konuşmaya başladı. Herkes fantastik eser uzmanı kesildi başımıza. Hepimiz Frodo'yduk ya da hepimiz Aragorn...
Bugüne kadar hiç kulak asmadım, bugünden sonra da asmam. Sonuçta bu benim hobim, benim zevkim. Dünyanın dertlerinden ve sıkıntılarından kaçış noktam. Eğlencem... Bazıları ne düşünecek diyerekten bundan ödün veremem. Kimse kusura bakmasın...
-
'Bir Metalcinin Yolculuğu' adlı, metal müziği tanıtan bir belgesel var. Bilen bilir. Bu belgeselin sonunda belgeseli hazırlayan arkadaşın 'Wacken' metal müzik festivalindeki görüntüler eşliğindeki konuşmasının son kısmını size göstermek, bilenler için de hatırlatmak istiyorum.
'Metali ya hissedersiniz ya da etmezsiniz. Metal size o her şeyi ele geçiren güç hissini vermiyorsa, saçlarınızı diken diken etmiyorsa, bunları hiç anlamayabilirsiniz. Öyle olsun, anlamayın. Çünkü etraftaki 40000 metal hayranına bakıyorum da, sizsiz de idare ediyoruz.'
Bunun aynısı şu an bu forumda ve fantastik edebiyatın nefes aldığı her mekanda rahatlıkla söylenebilir gibi geliyor bana. :)
-
Geçen sene, hocamız bizden içinde kurgu olan bir günlük yazmamızı istemişti. Ben de gördüğüm bir rüyayı kurgulayıp yazmıştım. Daha sonrasında bir arkadaşım, ders öncesinde gelip bana nasıl bir şey yazdığımı sordu. Ben de ona içinde çok büyük güçler bulunan bir kızın, o güçten rüya yoluyla haberdar olduğunu ve bunu kullanıp kullanmayacağınla ilgili seçim yapacağını anlatan bir günlük yazdığımı anlattım. Aldığım yorum çok kısa ve netti; fakat insanların fantastik olan herhangi bir şey ile ilgili görüşünü çok iyi anlatmıştı :
- ''Sen zaten çok fantastik bir kızsın... ''
Not : Hakaret mi iltifat mı bilemedim.
Fantastik edebiyat sevmek zorunda değildi elbette. Muhabbete devam ettim. Akşam sinemaya gideceğimi söyledim ve hangi filme gideceğimi merak etti. Ben de ona vampirlerle ilgili bir film çıkacakmış merak ettim, ona gideceğim dedim. Kendisi dedi ki :
- ''Iyyy, vampirler.. Nasıl sevebiliyorsun vampirleri?! Çok iğrençler!!''
(Cevap bile vermedim. Çok merak ettim acaba kendisi ne seviyordu?)
- ''Sen ne tarz filmler seviyorsun?''
- ''Mesela ben en son Muro'ya gittim, çok beğendim. Çok eğlendim.''
- ''Hımmm.. O da iyi.''
Bu arada daha sonradan öğrendim ki kendisi de ''Yalan Rüzgarı'' tadında bir günlük yazmış. Bir şey diyemedm. Ne de olsa toplum olarak aşk acısı, yalan dolan, sakız gibi uzatılan dizi, film ve kitaplara ailecek hastayız. Fantastik olan her şey ya çocukça ya da aptalca Türkiye'de.
-
Sanmıyorum ki bir insan fantastik kurguyu "çerez" görüyor diye her daim cahildir. Kendince haklı olanlar var, okumamızın bize daha yararlı olacağı kesin kitaplar mevcut. Ama hiç kitap okumayan bir insancığın açıp "fantastik de olsa" kitap okuması gerçekten yadırganamaz bir gelişmedir. Benim çevremde sık görüştüğüm insanlara fantastiği okutamasam da mitoloji evrenine sokmayı başarıyorum sanırım zaten o evrene girdikten sonra kendi kendine açıp okumaya başlıyor. Zaman, zaman, zaman...
-
Çevremdekilerin söylediklerinin pek kafama takmıyorum. Lâkin okuduğum kitapları ve beni küçümsediklerinde şunu yüzlerine çarpmak isterim.
"Kendini hapiste bulan bir insan kalkıp evine gitmek istedi diye onu nasıl küçümseyebiliriz? Ya da, kaçamıyorsa bile duvarlar ve gardiyanlar dışında bir şeylerden söz etmesi suç mu? Mahkûm onu göremese de, dışarıdaki dünya hâlâ gerçektir."
J.R.R. Tolkien
-
Bu fantastik/korku/bilim kurgu sevdası ta çocuklukta başlar:)...ve zeki insanlar, hayal gücü gelişmiş insanlar bu türlerden keyif alır. Bir tutturmuşlar "gerçekçi değil" sanki romantik komediler ya da aksiyon filmleri çok gerçekçi...en azından fantastik ya da bilim kurgu adı üstünde..diğerleri insanları düpe düz kandırıyor..kızların boş hayallere kapılmasına neden olurken, aksiyon filmleri de ergen erkekleri o hoplama zıplama ,tekme atma,uçma gibi sahnelerle kandırıyor...şimdi size "amaan ne anlıyorsun şöyle saçma sapan şeylerden" diyenlere bakıp, onlara ne tür izlediklerini sorun ve saçmalıklarını anlatın:)
-
İnsanların hatrı sayılır bir kısmı gerçeklik, para, karın tokluğu ve sonraki günü nasıl çıkaracağını sorgulamak ile meşgul. Yani "Hapishanede" nasıl hayatta kalacağını düşünüyorlar. Öte yandan yan hücredeki mahkum engin çayırlardan ve mavi gökyüzünde şakıyan nice kuştan bahsetmeye başladığı zaman sinirleri bozuluyor. Sorumsuz görünüyor ve dışlanmasa bile umursanmamaya başlıyor. Gerçek hapishanelerde en azından mahkumlara hayatta kalmaları için besin verilir, bence metafor uygun değil. Bu konuda yapılacak herhangi bir metaforun yetersiz kalacağı görüşündeyim.
Fantastik edebiyata aşırı ilgi duyanlar, ilgi besleyenler, sadece izleyenler, beğenmeyenler ve asla sevmeyecek olanlar şeklinde 5 gruba ayırabilirim çevremdeki insanları. Beğenmeyenlerin sebebi örneğin aşk ile ilgili edebi eserleri daha ilgi çekici bulmaları gibi basit bir unsur olabilirken gizem ve sureal konuların kaleme alınmasından haz duymayabilirler. Asla sevmeyecek olanlar ise yarısı kitap okumayanlardan oluşan guruh. Ancak unutmayın, fantastik edebiyatı izlemeyenlerden geriye kalanlar sizi küçümsüyor olacaklar. Sözde kafesinizin içinde hayalci duruşunuzu tiye alacak ve dalga geçecekler, bunun boş iş olduğunu söyleyecek ve yararlı kitaplar okumanızı salık edecekler. Buna karşı koymanız gerekmiyor çünkü anlamsız.
Bir filmde "Size yakın birisi ölene kadar yetişkin sayılmazsınız" derdi, bende iddia ediyorum "Kendi ekmeğinizi kazanmaya başlamadan önce gerçek fantastik edebiyat takipçisi sayılmazsınız." Ancak o vakit aynada bir hayalci mi yoksa hayatta kalmak için gerçekliğe kaçmış birisinin mi size baktığını görebilirsiniz. Çocuklarınız olduğunda veya sevdiğiniz ile düğününüz için paranız olmadığında ejderhalar ve gizemler çok uzaklarda kalacak. Onların yanına düzenli olarak kaçmaya devam edenleriniz de olacaklar. Biraz büyü ve hayal sizi gündelik stresinizden alıp götürecek, tabi eğer zamanınız olursa. Sınavlar yada dersler size güzel birer anı olarak görünecekler. Ertesi sabah kovulma ihtimali varken hayatınızı sürdürmeyi deneyin bir, yaşamdır fantastiği öldüren, insanların kalın kafalılıkları değil.
Hayatlarını sürdürmekte güçlük çekenler sizi kıskandıkları için böyle davranacaklar. Onlara aldırmayın ama ara sıra kendinizi de kontrol edin. Halen siz misiniz bir diye.
-
Valla beni o kadar etkileyen kişi yok. Eragon'la başladım fantastik kitapları okumaya, bir gün götürdüm okula bütün sınıf fantastik okuyo şu an, hiç kimse okuduğum kitaba çocuk kitabı falan demiyo.
Türkçe öğretmenlerim de hiç kitap okumamaktansa bunları okumak daha iyi gibi şeyler söylüyor.
Annem başlarda kitap okumamdan hoşlanıyordu ama sonra sınavların var düşük not alcaksın diye kitap okumama kızıyor. Ablam çocuk musun sen hala diyor. Babamsa büyülü olan kitaplara anca sen okusun zaten bunları diyo ama macera kitaplarına da yaz gelince ben de okurum diyo Örnek: Açlık oyunları, ateşi yakalamak
-
Sadece Eragon'u okumadım ki Laura Leander serisini bitirdim, yüzüklerin efendisiyle ilgili de bir sıkıntı olmadı, Harry Potter'la da dalga geçmediler. Bu arada bazıları Ejderha Mızrağı okurken kapağıyla dalga geçmişler, çocuk kitabı diye arkadaşım okuyo onları şuan hiç öyle çocuk musun diye dalga geçmiyolar. Çünkü sınıfın %90'nı fantastik kitap okuyo gerisi de karışmıyo. Ama liseye geçince ne olucak onu bilemiyorum. :üü
-
bende bu konuda çok sorun yaşıyorum arkadaşlarım EM kitaplarımı her gördüklerinde çocuk muamelesi yapıyorlar genelde takmıyorum ama bunu kızlar yapınca çok zoruma gidiyor
-
İlk başta sevgili ailemin garip üyeleri çok mutluydular kitap okuyorum diye zamanla ne okuyorsun? kızım gerçeğe yakın şeyler oku buda ne gibi tepkiler yönelmeye başladı ama artık durumu kabullendiler ;D :dl kitabın içindeki emeği, kurğuyu, hayl gücünün kuvvetini bilmeden çocuk kitabı diye eleştirenler var onlar iyice sinir bozucu filmleri izlemeye gelince gayet güzel izliyorlar ama okumaya gelince zor geliyor heralde direk elştiri
-
Babam "gavur kitapları okuya okuya gavur olcan kızım"diyor ??? :dl :inca
-
Çevremde fantastik edebiyat ürünü kitaplar okuyan yok ama zorla okuttuklarım var. Sayılıyor mu :P?
Lise çağlarımda kızlar "çocuk" tepkisini veriyordu. Zavallı ergen bilincim bu durumu içerliyordu da. Sonra baktım yaş geldi 24'e ben hala daha gözlerinde "çocuk" olarak kaldım, o zaman doğa kanunları utansın dedim.
Çevrem konusunda çok dertliydim, sonra bir gün fazla gelişmiş bir insan olup "güüüüç bene artıııık" dedim. Şimdi itina ile hepsine tek tek fantastiğin nimetlerini anlatıyorum ve gariptir yaş ilerledikçe insanların bakış açısı da değişiyor. Üniversite başlarında elimdeki kitaplara gülen bir arkadaşım 2 sene sonra aynı kitap üzerine beni ilgiyle dinleyip kitabı okumak istediğini söylemişti.
Hala daha sataşanlar var ama işte ne kadar uzun mesafe koşabildiklerine bağlı o biraz :P.
Yine de, özellikle iş ortamı gibi yerlerde bir anda ortaya çıkardığınız fantastik kitabın etrafta yarattığı etki ve şok paha biçilmez.
-
Benim çevremde de o şekilde eleştiri yapanlar çokca bulunmakta. Ama benim en yakın arkadaşlarım da benim gibi olduğundan diğer kimseleri hiç takmıyorum. "Cahille tartışılmaz" düşüncesiyle susup devam ediyorum.
-
Bu tarz edebiyat işleriyle uğraşmalarına rağmen ailemin bile arada sırada "Ne buluyorsun şu kitaplarda." tarzı pöykürüşlerde bulunması paha biçilemez. O yüzden takmamayı öğrendim. Al eline düzgün klasik oku diyorlar. Sanki okumuyoruz. Eski kafalılık bu işte.
-
Efendim fantasik kuntastik takip eden bir insan olarak ben ne düşünüyorum çevreme karşı bunu belirtmek isterim:
Seri okumanın faydaları ve zararları var. İnsanda başladım artık bitirmek zorundayım zorluğu yaratıyor. Bu zorluk yüzünden nice yiğitler nice amazonlar eridi gitti çevremde : ) Bazen de işte tamam bu seri mükemmel -bakınız Pern, bakınız Gezgin Orman, bakınız yarım kalan güzide eserler- diyorlar maşallah dedikleri çocuk 2 gün yaşamıyor bu sefer de Almanca öğrenmekten telef oldular bu insanlar. E bi eleştiri lazım diyor insan.
Çevremde kitap okuma alışkanlığını küçücük yaşta kazanan insanlar da vaaaaar, fantastiği kuntastiği Meyer'le tanıyan insan da...
-
Annem'in fantastik kitaplara bakış açısı :
-Yine okumaya başladı bu "karanlık kitapları" sen bunları oku oku sonunda başına ne gelir bilmiyorum tıkk tıkk...( .s )
-
Neymiş bu yaygın fantastik anlamazlığı böyle ya. Bense babam okurken görüp ilgimi çektiği için ilk kez ciddi anlamda fantastik okumuştum. :hıö
-
Babamla arada bir, düzenli olarak aramızda geçen konuşmalardan bir bukle:
Babam: Oğlum şimdi şu kitapları (eliyle elips türünde anlayamadığım bir şekil çizer) okumadın mı sen?
Ben: Evet baba okudum, okumaz olur muyum! Niye sordun?
Babam: E o zaman yazık günah böyle yer kaplıyorlar al götür sat onları, onların parasına git yenisini al. Napacaksın okduğun şeyi elinde tutarak. Sat gitsin.
Ben: Ama baba bak onlar değerli, arşiv yapıyorum be-...
Babam: Beni mi yiyorsun lan? Ne arşivi?! Zamanında defterlerini de arşiv yapıyordun şimdi söyle bakalım lise 2 matematik defterin ve ingilizce kitabın nerede?
Ben: Ee... ama onun bununla ne alakası var baba? Bunlar önemli cidde-...
Babam: Bir gün deperm olursa altında kalacağız o zaman sorarım ben sana...
Ben: ...
-
Keşke bizim için de durum bu kadar kolay olsa; ama maalesef... Çevrem gerçekten de bana rütin olarak "Ay sen o ucubeleri okuyosun di mi? Hayal dünyasında yaşıyosunuz..." diyen sığ, yüzeysel, cahil insanlarla dolu. En başta umursamama taraftarıydım ancak aynı şeyleri durmadan tekrarladıklarını ve cahil fikirlerinden ödün vermediklerini gördükçe çıldırmaya başladım. Hergün yüzlerine baktığım arkadaşlarıma "Öyle mi? Hadi o zaman söyle, bu zamana kadar kaç kitap okudun? Senin o ucubeler diye tabir ettiğin vampirlerin bir zamanlar koca bir milletin ortak inancı olduğunu ve hatta bu insanların vampirlere olan inançları yüzünden pek çok kişiyi öldürdüklerini biliyor musun? Ya o yüzü beş-yüz-bin yerinden delinmiş emolara benzettiğin gotik tarzı hakkında herhangi bir yazı okudun mu? Gotik edebiyatından ya da mimarisinden haberin var mı?" diye çıkıştım sonunda, ama her seferinde insanlar kuyruklarını kıstırıp kaçtılar. En kötüsü de bana bu lafları eden insanların ortaokul seviyesindeki yazıları kekeliyerek okuyan ve sorduğunuzda dünya atlasında Çin'in yerini gösteremeyecek olan insanlar olması. Oysa bakın, hayal dünyasında yaşıyor denen o kişi siyasi, dini ve sosyal olaylarla ilgileniyor, akşamları oturup haberleri izliyor ve sadece fantastik değil, her türlü edebi eseri okuyor. İşte berbat olan da bu. Cahilin kendini alim sanması.
-
Oysa bakın, hayal dünyasında yaşıyor denen o kişi siyasi, dini ve sosyal olaylarla ilgileniyor, akşamları oturup haberleri izliyor ve sadece fantastik değil, her türlü edebi eseri okuyor. İşte berbat olan da bu. Cahilin kendini alim sanması.
Memleketin okuyana saygısı yok. Fantastiği geçtim, durakta ya da bir yerde beklerken kitap okuyana da garip (anlamsız) bir bakış var. Ayrıca kitap deyince tüyleri ve saçları diken diken olan kişilerle aynı ortamı/okulu/havayı paylaşıyoruz. Bunu da göz ardı etmeyelim. Kitap, okullarda tatil gelince zorla ele tutuşturulan listelerdeki eziyet pek çokları için. Kitabı eziyet olarak görenler için(kitap okumanın zorluklarından yakınanları hepiniz görmüşsünüzdür), fantastik olmuş olmamış bir farkı yok. He ama şu var, büyüme kompleksli insanlar olduğumuz için, hayalgücüne dayanan şeyler hemen çocukça karşılanıyor. Aslında karşımızdaki zihinlerin ne kadar az gelişmiş ve bir çocuğa göre ne kadar dar olduğunun farkında değiller. Aynaya bakmak şart.
Yineliyorum, memleketin okuyana saygısı yok.
-
Annem ;seni kurtarmıcak bunlar :D arkadaşlarım-öncesi-: bu ne kızım çocuk musun sen?,edebi değeri olan bişi okusana ,sonrası :ya Percynin atladığı yer müthişti,Iana bayıldım,ayy Siriusun öldüğü yerde ağladım çok kötüydü :D gibi tepkiler ,çevremdekileri değiştiriyorum zorla yoksa o yorumları beni katil etcek :dl
-
Babamla arada bir, düzenli olarak aramızda geçen konuşmalardan bir bukle:
Babam: Oğlum şimdi şu kitapları (eliyle elips türünde anlayamadığım bir şekil çizer) okumadın mı sen?
Ben: Evet baba okudum, okumaz olur muyum! Niye sordun?
Babam: E o zaman yazık günah böyle yer kaplıyorlar al götür sat onları, onların parasına git yenisini al. Napacaksın okduğun şeyi elinde tutarak. Sat gitsin.
Ben: Ama baba bak onlar değerli, arşiv yapıyorum be-...
Babam: Beni mi yiyorsun lan? Ne arşivi?! Zamanında defterlerini de arşiv yapıyordun şimdi söyle bakalım lise 2 matematik defterin ve ingilizce kitabın nerede?
Ben: Ee... ama onun bununla ne alakası var baba? Bunlar önemli cidde-...
Babam: Bir gün deperm olursa altında kalacağız o zaman sorarım ben sana...
Ben: ...
O kadar varmı ya
Bende babamla hala sorun yaşıyorum. Ve çevremdeki herkes bunların çocuksu olduğunu sanıyor ama işte bu karakterler animasyon izlemekle çocukluğu birbirine karıştıran kişiler olduğu için pek takmıyorum :)(en azından kendime öyle salık veriyorum)
-
Bana pek tepki gelmez aslında. Ve bu insanların yetiştiriliş tarzına bağlı. Başka bi arkadaşın da söylemiş olduğu gibi, çoğu insan para, gerçek hayat, yarın ne yapacakları konusunda düşünmekten başka hiçbir şey yapmıyorlar. Biz, hepimiz, günlük hayatın demir parmaklıkları arasındayız. Gittiğimiz mekanlar sınırlı, yaptığımız şeyler rutin. Biz diğerlerinden farklı olduğumuzda neden çocuk olarak etiketlendiriliyoruz? Biz, parmaklıklarımızın arasından dışarı baktığımız için neden bu kadar laf işitiyyoruz? Hayal gücü türkiyede önemsenmiyor, hatta yerin dibine geçiriliyor.
-
Benim ailem ilk önce kitap okuyorum diye sevindiler. Sonra kitapların adına bakıp böyle saçma kitapları okuma sana bir şey kazandırmaz dediler ama ben yinede o zaman ki azimle okumaya devam ettim ve artık her kitap alıcam dediğimde birşey demiyorlar. :D
-
ailemin tepkisini, annemin ettiği bir lafla özetleyeyim:
"ölürsem arkamdan Kuran okuyacak yok. İki oğlum var biri Yüzüklerin Efendisi okur artık, öbürü Silmarillion".
Çevremde ise, "ya bırak bu işleri" tepkisinden ziyade, olumlu tepkiler alıyorum. İnsanlara anlatış tarzınızla alakalı biraz; onların kendi yaşamlarına paralellik kurabilecekleri bir tarzda anlatırsanız, benimseyecekler hatta ilgileneceklerdir. Kırk yaşlarında, oldukça muhafazakar ve tek kelime fantastik edebiyat okumamış "amcalar", Türk mitolojisinden esinlenerek yazdığım öyküleri beğenerek okuyorlar, çünkü milliyetçi taraflarını okşuyor. Ya da, babam Tolkien'i seviyor, övüyor artık, zira Tolkien'i ona anlatırken önce "şair" olarak anlattım, "Legendarium"u neden yarattığını anlattım.
Fantastik Edebiyat tutkunları, bazen ergenlik ya da asosyallik gibi sebeplerden, içe kapanık, "özel olmak" hissi veren bir çevre yaratmak istiyorlar kendilerine, içinde "iyi" hissettikleri, yabancılardan, dolayısıyla risk ve tehlikeden uzak bir komunite. Fantastik edebiyata karşı "çocuk işi" ya da "gereksiz" yaklaşımı da bu yüzden doğuyor bence, bizim suçumuz diyebilirim.
-
Bugün benim bu konuda çok şanslı olduğum bir kez daha kanıtlandı. Daha bir haftadır gittiğim okulda, şansa bakın ki aynı sınıfta bir fantastikseverleyim. O kadar ki bugün gazına gelip okulun FRP kulübüne üye oldum, nasıl oldu ben de anlamadım. :)
-
Ben kitap okumaya fantastikle başladım (Ejderha Avcıları Okulu :) ) O zamanlar ve fazla okumaya başladığım zamanlar ailem çok sevinmişti ama artık babama ne kadar anlatırsam anlatayım kitap okurken görünce Bu kitaplar kafanı dağıtıyor otur dersini çalış tepkisi alıyorum. (Ve en son olarak bu cümleyi Çalıkuşu okuduğumda bile duyduğum için artık gizlice kitap okuyorum :D )
-
ailemin tepkisini, annemin ettiği bir lafla özetleyeyim:
"ölürsem arkamdan Kuran okuyacak yok. İki oğlum var biri Yüzüklerin Efendisi okur artık, öbürü Silmarillion".
Bu çok hoşuma gitti, çok tatlıymış.
-
"Boş iş bunlar aga !" derken acıyan bakışlar alıyorum. :D Ya hayal kurmaya karşı çıkan arkadaşlarım var ya hayal kurmak saçma diyorlar. bir gün " Hadi hikaye yazalım herkes bir şey söylesin." dedim gelen cevap birkaç çift "Saçmalama." diye bakan göz.
Ama şuan bir arkadaşım Ejderha Mızrağı okumaya başladı. :D
-
İnci Aral bile "Edebiyatın geleceği fantastik edebiyatta" derken, fantastik bir tarafa, bu ülkede bilimkurguya önem verilmediği için (zaten olmayan) bilimsel düşünceden daha da uzaklaşılması ne kadar acı.
-
ailemin tepkisini, annemin ettiği bir lafla özetleyeyim:
"ölürsem arkamdan Kuran okuyacak yok. İki oğlum var biri Yüzüklerin Efendisi okur artık, öbürü Silmarillion".
Bu çok hoşuma gitti, çok tatlıymış.
teşekkürler :) ortaokul, lise dönemlerindeki tepkiler acıydı ama, kardeşim de, ben de iyi üniversiteler kazanıp, yavaştan adam gibi hayat kurmaya başladığımızda tepkiler de tatlı oldu :)
-
Bu başlığı görünce gerçekten çok sevindim.Bu konu hakkında çok doluyum ama kısa tutacağım.
Fantastik edebiyatın bana bir şey katmayacağını düşünüyorlar. Buna gerçekten çok sinir oluyorum. Çünkü kendileri kitap okumuyor ve benim okuduğumun bana bir şey katmayacağını söylüyor. saçma ve komik değil mi?
Birde bende anlatma takıntısı vardır. Okuduğumun özet gibisinden onlara anlatırım. Tepki ise ''SAÇMA'' olur genelde.
Ama takmıyorum. Herkesin düşüncesini önemsemek zorunda değiliz. Değil mi?
-
Bu konu zamanında hepimizin canını sıkan bir konu olmuştur. Ben aile tarafından şanslı olanlardanım. Babam iyi bir okuyucudur(gerçi fe okumaz).Bu nedenle ilkokul 2 den bu yana kitap okuyorum.Fe eserleriyle tanışmam 12 yaşında felandı herhalde.İlkokul hocalarım bırak şu saçma kitapları ne işin var böyle kitaplarla al eline Dostoyevski onu oku bari... gibi tepkiler alıyordum.Bu nedenle 2-3 sene liseye başlayana kadar fe eserlerine ara verip klasik,tarih vb. eserleri okudum ve ilgimi çekti.Liseye başlayınca dayanamayıp yine fe okumaya başladım.Arkadaşlarımın neredeyse hepsinden olumsuz tepki aldım.(Tabi hocalardan da) Bu durum ben lise 3 e geçene kadardı. O ara twilight fırtınası başladı ve kızların çoğunun ilgisini çekit (malum) herkez kitapları ilk benim elimde görünce gelip sormaya,kitaplar hakkında yorum yapmaya felan başladı.1 sene geçmeden çevrem kızlar tarafından sarılır olmuştu. Bizim arkadaşlar nasıl başardın diye soruyorlardı ben elimde ki kitapları gösteriyordum. Bu sayede lise sona geçtiğimizde okulda bir fe akımı oluştu. Tabi bu durum en çok bana yaradı.Bu sene iyi bir bölümü kazandım ama tek sorunum üni. nin yeni olması dolayısyla klüp vs. yok.İlk iş bir FRP klübü kurmak olacak.Tabi adam bulabilirsem ;)
-
Hikaye süpermiş çok etkilendim :D Direk bizim sınıftaki kızlara Drizzt ve Cattibrie / Sturm ve Alhana / Altınay ve Nehiryeli / Tanis ve Lauranathalasa'nın hikayelerini anlatacağım :D
-
Hikaye süpermiş çok etkilendim :D Direk bizim sınıftaki kızlara Drizzt ve Cattibrie / Sturm ve Alhana / Altınay ve Nehiryeli / Tanis ve Lauranathalasa'nın hikayelerini anlatacağım :D
UD,EM işi sonra ki iş ben tam zamanını yakalamıştım.Arkadaşlar elimde twilight romanlarını görünce muhabbet oluşmuştu.Yanlış anlaşılma olmasın ben kızlarla kitap sayesinde muhabbet kurmadım.Zaten herkezle muhabbet vardı ama fe muhabbeti twilight sayesinde oluştu. Dene istersen ama tutacağını pek sanmam :(
-
Çevremde bu konularla ilgilenmeyi bırakın doğru düzgün kitap okuyan birini bile bulamadım ben üniversiteye başladıktan sonra. Ailemden birinin okumasını rüyamda bile göremem, yaklaşık 10 sene önce anneme Gorki'nin Ana kitabını okutabilmiştim isminden dolayı, beğenmişti ama devamı gelmedi :)
Bu forumun kıymetini bilmek gerek gerçekten.
-
Serkan abi aynen bende buraya iyiki üye olmuşum diyorum. Çevrem fantastiği bırak normal kitaplara bile fransız :( Daha önce 5 6 yıl donanımhaberin kitap bölümünde aktif yer aldım. Hergün klasik edebiyatçıların fantastik ve bilimkurgu okurlarına sataşmalarından gına gelmişti. Bende asabi bir kişiliğe sahip olduğumdan ağızlarının payını veriyordum. İkidebir yöneticiler özelden uyarıyordu tartışma milletle bırak yazsın dursunlar sen uyma onlara diye ama ben dayanamıyordum :P Sonra nadir kitapları satarım diye burayı gördüm. Gelir gelmez gıcık biriyle karşılaşılaşıp tartıştım. Dedim burası da bana yaramayacak herhalde ama neyseki bir tek o kişi varmış sorunlu ki gitti siteden :) Benimle aynı ilgi alanlarına sahip üyelerin olduğu, seviyeli ve samimi konuşmaların döndüğü bir forumu bulduğum için çok mutluyum :)
-
Bazı kişiler sırf muhalefet olmak için bile gelir üye olur böyle sitelere ama burada (şükür) neredeyse hiç yok böyle kişiler. Varsa da cevap vermemeyi daha çok tercih ediyorlar :)
Üniversite döneminde bu konularla ilgilenen insanlarla iletişimde olmak büyük bir etki bırakıyor. Dün gece bir filmde denk geldi yazmak üzerine sohbetler, insanın radarları direk açılıyor. Burada bu tarz sohbetleri yapmak çok güzel bir his. Öykülerin üzerinden tartışabilmek çok güzel, filmlerin dizilerin kitapların haberlerini almak, bu haberleri alınca sevinen insanlarla bir arada olmak cidden çok güzel.
-
Hayal gücü, bir yazısında Barış Müstecaplıoğlu'nun da dediği gibi önemli bir şey. Edebiyatta fantastiği, hayatın diğer alanlarında da bilimi destekliyor. Elimizdeki pek çok teknolojik aletin oluşması da hayalgücü sayesinde.
Kayıp Rıhtım fantastik edebiyat için gerçekten çok güzel bir platform oluşturuyor. Doğrusu, başladığım neredeyse bütün kitapları burada gördüm, yorumlarına güvendiğim arkadaşlar sayesinde pek çok yeni eserle, dünyayla ve karakterle tanıştım ve hâlâ da tanışmaya devam ediyorum. Ve buradaki herkes de hayalgücünün farkında bence. Onsuz olmayacağının, hele bizler için hiçbir şekilde olamayacağının farkındayız.
-
Edebiyat zaten yapısı itibarı ile fantastiktir arkadaşlar. Mesela aşk romanı bile olsa oradaki Ayşe ve Ahmet, yazarın kafasındaki tiplerdir, hayali karakterlerdir, ne kadar sıradan olurlarsa olsunlar, nev-i şahsına münhasır karakterlerdir. Ve elbette klasik ya da modern tanıma göre fantastik tür sayılan türler önce burun kıvrılsa da her zaman vazgeçilemeyen eserler olmuştur.
-
böyle bir sayfa açılmış olmasını çok sevdim ben ailem yönünden sıkıntı yaşamıyorum evde kitap okuyan sadece benim ve ailem sadece fantastik dizi ve film izlemeyi sever fakat çevremde hiç fantastik kitap okuyan ve fantastik film izleyen dahi yok ve bu çok sıkıcı oluyor :( en azından kitaplar hakkında sohbet etmek istiyorum siteyede bu yüzden üye oldum aslında :D
bir okulun kütüphanesinde çalışmak için mülakata gitmiştim ve fantastik eserlerden bahsetmeye başlayınca bana nasıl baktıklarını hala hatırlarım :(
-
Allah'a şükür şu ana kadar girdiğim ortamlarda fantastik edebiyata karşı neredeyse hiç ön yargı yoktu. Hatta fantastik edebiyat seven kişilerin arasında büyüdüm diyebilirim.
Ama iş aileye gelince biraz değişiyor işte. Babam edebiyat annem Türkçe öğretmeni dolayısıyla kitaplarla araları oldukça iyi. Babamın bir ara öğrencilerine Yüzüklerin Efendisi'ni okuttuğunu hatta Tolkien'i de çok sevdiğini biliyorum ancak fantastik edebiyatla ilişkisi bu kadar ve geri kalan tüm fantastik kitaplara karşı ön yargılı. Okuduğum kitapları görünce yüzünün aldığı hal de oldukça moral bozucu ve kitaplarla olan ilişkimi ciddi derecede zedelemişti zamanında.
Son olarak yakın zamanda annemle aramda geçen küçük bir anımdan bahsetmek istiyorum.
Babam geçenlerde Ulysses almıştı, James Joyce da çok merak ettiğim bir yazardı o yüzden sevgiyle kucakladım kitabı ve incelemeye başladım. Ardından yanı başımda beliren annem kocaman gözlerle ilk önce kitaba sonra bana baktı ve "Bu da mı senin kitaplarından" dedi. Evet "senin kitapların" derken bahsettiği şey aslında fantastik kitaplar :D
-
benim çevremden pek olumsuz yorum almadım fakat benim sorunum fantastik okuyan, izleyen birilerini bulup konuşamıyorum. bunun çözümüde Kayıp rıhtım oldu...
-
benim çevremden pek olumsuz yorum almadım fakat benim sorunum fantastik okuyan, izleyen birilerini bulup konuşamıyorum. bunun çözümüde Kayıp rıhtım oldu...
Bu sorunu maalesef bende çok yaşıyorum ama yapacak pekte bir şey yok. Kitap okunmayan bir ülkede birde fantastik kitap okuyan birilerini bulmak fazlasıyla güç.