Kayıp Rıhtım Arşiv Forum
Liman Kenti => Liman Kütüphanesi => Konuyu başlatan: Vega - 23 Ocak 2011, 17:27:43
-
Nedenleriyle birlikte cevaplarınızı bekliyorum. :uhe
-
Yeni olmalıdır. Eski bir kitap bende "Kadimdir, antikadır, değerlidir."den çok; "Kullanılmıştır." etkisi yaratıyor. Buruşmamış bir kapağın ardındaki yeni kitap kokusu tüten sayfalar yerine neden tozlanmış sayfaları okumaya heves edeyim.
Ki kitapları olabildiğince yeni tutmaya özen gösteririm, ve okurken kitabı haşat edenlere de kılım.
-
Yıpranmamış, eski sahibi tarafından fazla hırpalanmamış ve satırlar kalem tarafından çizilmemişse her zaman ikinci el tercih ederim. Hem eski okuyucusunun işi kalmadığına göre onu almak, kriterlerime uyuyorsa eğer gereksiz ağaç israfını önlemiş olur, hem de önceki sahibiyle aynı satırları okumak bana keyif verir.
-
Fark yapmaz. Görünüşü değil içeriği önemlidir
-
Bütün kitaplarım, kitapçıda ki rafından nasıl aldıysam öyle durur. Her sayfası defalarca hatim edilmiş olanlar bile. Sanırım fazla önemsiyorum bu konuyu ama, kitabın özellikle kapağına zarar gelmemesine dikkat ediyorum.
-
Eskisi makbul :) Ben eski kitaplarıma baktığım zaman anılarım canlanır :)
-
Vintage tutkunu olarak benim için her şeyin eskisi makbuldür.
1963, 1970'lerden kalma eski kitaplar. Hatta bir ara öyle takmıştım ki koleksiyon yapmaya başlamıştım. Hala devam ediyorum gerçi. Buldukça alıyorum kitapçılardan. Ve çok da ucuz oluyorlar. :)
-
Aslında yeni olmasına özen gösteririm fakat eski olmasının ayrı bir havası var. :) Ama sonuçta içeriği önemli olduğundan farketmiyor.
-
Yeni olmasına ve ilk günkü gibi yepyeni kalmasına çok dikkat ederim. Kitabımı kitaplığımdan her aldığımda ilk gün satın alırken aldığım hazzı yeniden tatmak isterim.
-
Sayfaların biraz soluk, sararmış ve tozlanmış olması estetik duruyor. Ama yırtılmış, katlanmış, çizilmiş ve hasar görmüş olması rahatsız edici. Yıllanmış ancak biçimini korumuş olmalı. Benim şahsi zevkim budur.
-
Bence hiç farketmez her türlü razıyım pek seçmem. :)
Ama tabi ekonomik sebeblewr dolayısı ile eski tercihimdir. :)
-
Orijinal kitapları almaya çalışırım ama parasal durumlar söz konusu olduğu için genelde sahhaflardan basım hatalı kitapları alırım. Sonradan da orijinal ile arasındaki farkları -kabartmalı kapak vs.- görünce pişma olurum.
Eski kitaplara da aslında özel bir ilgi duyuyorum. Elimde, babamdan kalma, sanırım 1965 basımıydı Yaşar Yaşamaz var. Ve babamın kendisinin ciltlediği bir o kadar eski Kara Pençe diye bir kitap var ki onlar benim için çok özeldir. (=
-
Hiç farketmez benim için okunacak halde olsun yeter.Tabi kitapları çok özensiz kullanırım anlamına gelmiyor bu ;D
-
Tabiki de yeni olmalı.Ben bir kütüphaneden kitap alıp okuyamam mesela.O kitap benim olmalı.Kitaplarım benim için çok önemlidir.Onları daima ilk günki gibi tutarım.Hatırlıyorumda bir sayfası ciltten ayrılmıştı nasıl sinir oldum nasıl ağladım anlatamam.Arkadaşlarıma bile zar zor veriyorum.Verirken bile kurallarım vardır:
1-Kitabı asla ama asla 90 derecelik bir açıdan fazla açma,
2-Kitabı okurken yanına katiyen içecek ve yahut yiyecek bulunmamalı,
3-Asla ama asla çantanda durmamalı,bir yere götürüyorsan elinde taşı,
4-Asla başka biri istediğine ona verme,
5-Ona bir bebekmiş gibi bak.
Bu şartlardan herhangi birine karşı gelirse tartışma çıkıyor genellikle zaten benim kitaplarımı sadece bir arkadaşım okuya bilir oda benim huyumu biliyor.Ama en yakın arkadaşıma verirken bile için cız ediyor.Eski kitaplarıda severim ama kapakları sağlam veya buruşmamış olmalı.Daima orjinal olmasına özen gösteririm.
-
Tabiki de yeni olmalı.Ben bir kütüphaneden kitap alıp okuyamam mesela.O kitap benim olmalı.Kitaplarım benim için çok önemlidir.Onları daima ilk günki gibi tutarım.Hatırlıyorumda bir sayfası ciltten ayrılmıştı nasıl sinir oldum nasıl ağladım anlatamam.Arkadaşlarıma bile zar zor veriyorum.Verirken bile kurallarım vardır:
1-Kitabı asla ama asla 90 derecelik bir açıdan fazla açma,
2-Kitabı okurken yanına katiyen içecek ve yahut yiyecek bulunmamalı,
3-Asla ama asla çantanda durmamalı,bir yere götürüyorsan elinde taşı,
4-Asla başka biri istediğine ona verme,
5-Ona bir bebekmiş gibi bak.
Bu şartlardan herhangi birine karşı gelirse tartışma çıkıyor genellikle zaten benim kitaplarımı sadece bir arkadaşım okuya bilir oda benim huyumu biliyor.Ama en yakın arkadaşıma verirken bile için cız ediyor.Eski kitaplarıda severim ama kapakları sağlam veya buruşmamış olmalı.Daima orjinal olmasına özen gösteririm.
Tam benim kafadansın. Ama bir fark var ki ben en yakın arkadaşıma dahi asla ve asla kitap vermem. Tabi korsansa hiç problem yok. Bu bilinç bende yeni yeni oturmuş gibi görünüyor çünkü 1-2 sene önceki kitaplarım yıpranmış durumda. O zamanlar pek takmıyordum heralde. Gördükçe içim cız ediyor :D En kötüsü de Harry Potter serimin yarısının korsan yarısının 2. el olduğu kafama dank ettikten sonra hepsini elden çıkarmam. Şimdi bütün seriyi okumama rağmen kitaplığımda hepsi okunmuş 7 orijinal HP kitabın eksikliğini hissediyorum.
-
Tabiki de yeni olmalı.Ben bir kütüphaneden kitap alıp okuyamam mesela.O kitap benim olmalı.Kitaplarım benim için çok önemlidir.Onları daima ilk günki gibi tutarım.Hatırlıyorumda bir sayfası ciltten ayrılmıştı nasıl sinir oldum nasıl ağladım anlatamam.Arkadaşlarıma bile zar zor veriyorum.Verirken bile kurallarım vardır:
1-Kitabı asla ama asla 90 derecelik bir açıdan fazla açma,
2-Kitabı okurken yanına katiyen içecek ve yahut yiyecek bulunmamalı,
3-Asla ama asla çantanda durmamalı,bir yere götürüyorsan elinde taşı,
4-Asla başka biri istediğine ona verme,
5-Ona bir bebekmiş gibi bak.
Bu şartlardan herhangi birine karşı gelirse tartışma çıkıyor genellikle zaten benim kitaplarımı sadece bir arkadaşım okuya bilir oda benim huyumu biliyor.Ama en yakın arkadaşıma verirken bile için cız ediyor.Eski kitaplarıda severim ama kapakları sağlam veya buruşmamış olmalı.Daima orjinal olmasına özen gösteririm.
Tam benim kafadansın. Ama bir fark var ki ben en yakın arkadaşıma dahi asla ve asla kitap vermem. Tabi korsansa hiç problem yok. Bu bilinç bende yeni yeni oturmuş gibi görünüyor çünkü 1-2 sene önceki kitaplarım yıpranmış durumda. O zamanlar pek takmıyordum heralde. Gördükçe içim cız ediyor :D En kötüsü de Harry Potter serimin yarısının korsan yarısının 2. el olduğu kafama dank ettikten sonra hepsini elden çıkarmam. Şimdi bütün seriyi okumama rağmen kitaplığımda hepsi okunmuş 7 orijinal HP kitabın eksikliğini hissediyorum.
Bende Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nın kapağının köşesi kıvrıştı diye yenisini almıştım.Kitabıda birine hediye etmiştim :) Çok takıntılıyım bu konuda :) Aynı kitaba bir daha 30 TL verdim :) Annem az kalsın kesiyordu beni :)
-
Benim için fark etmez. Zira bazı kitapların değil eskisini bir tek nüshasını bile bulmak çok zor ve böyle şeyleri gördüğüm anda kondüsyonunu hiç düşünmeden alıveriyorum. Ama eski kitaplar için bir çözüm buldum. Geçenlerde Ray Bradbury'nin Resimli Adamı'nı düşürdüm ve çok güzel bir şey gördüm. Kitabın bi önceki sahibi kitabın yıprandığını görüp dış kapağı pvc ile kaplatmış. Eğer uygun bi fiyat çekerlerse elimdeki yıpranmış kitapların hepsine uygulamayı düşünüyorum :D
-
Yeni olmalı, ilk ben açmalıyım kapağını. İlk ben çekmeliyim kokusunu içime.
-
Tabiki de yeni olmalı.Ben bir kütüphaneden kitap alıp okuyamam mesela.O kitap benim olmalı.Kitaplarım benim için çok önemlidir.Onları daima ilk günki gibi tutarım.Hatırlıyorumda bir sayfası ciltten ayrılmıştı nasıl sinir oldum nasıl ağladım anlatamam.Arkadaşlarıma bile zar zor veriyorum.Verirken bile kurallarım vardır:
1-Kitabı asla ama asla 90 derecelik bir açıdan fazla açma,
2-Kitabı okurken yanına katiyen içecek ve yahut yiyecek bulunmamalı,
3-Asla ama asla çantanda durmamalı,bir yere götürüyorsan elinde taşı,
4-Asla başka biri istediğine ona verme,
5-Ona bir bebekmiş gibi bak.
Bu şartlardan herhangi birine karşı gelirse tartışma çıkıyor genellikle zaten benim kitaplarımı sadece bir arkadaşım okuya bilir oda benim huyumu biliyor.Ama en yakın arkadaşıma verirken bile için cız ediyor.Eski kitaplarıda severim ama kapakları sağlam veya buruşmamış olmalı.Daima orjinal olmasına özen gösteririm.
Beni tarif etmişsiniz gibi bir şey olmuş cidden, aynı kafadanız.
Bu arada ''Orijinal''olacaktır.
-
Tabiki de yeni olmalı.Ben bir kütüphaneden kitap alıp okuyamam mesela.O kitap benim olmalı.Kitaplarım benim için çok önemlidir.Onları daima ilk günki gibi tutarım.Hatırlıyorumda bir sayfası ciltten ayrılmıştı nasıl sinir oldum nasıl ağladım anlatamam.Arkadaşlarıma bile zar zor veriyorum.Verirken bile kurallarım vardır:
1-Kitabı asla ama asla 90 derecelik bir açıdan fazla açma,
2-Kitabı okurken yanına katiyen içecek ve yahut yiyecek bulunmamalı,
3-Asla ama asla çantanda durmamalı,bir yere götürüyorsan elinde taşı,
4-Asla başka biri istediğine ona verme,
5-Ona bir bebekmiş gibi bak.
Bu şartlardan herhangi birine karşı gelirse tartışma çıkıyor genellikle zaten benim kitaplarımı sadece bir arkadaşım okuya bilir oda benim huyumu biliyor.Ama en yakın arkadaşıma verirken bile için cız ediyor.Eski kitaplarıda severim ama kapakları sağlam veya buruşmamış olmalı.Daima orjinal olmasına özen gösteririm.
Tam benim kafadansın. Ama bir fark var ki ben en yakın arkadaşıma dahi asla ve asla kitap vermem. Tabi korsansa hiç problem yok. Bu bilinç bende yeni yeni oturmuş gibi görünüyor çünkü 1-2 sene önceki kitaplarım yıpranmış durumda. O zamanlar pek takmıyordum heralde. Gördükçe içim cız ediyor :D En kötüsü de Harry Potter serimin yarısının korsan yarısının 2. el olduğu kafama dank ettikten sonra hepsini elden çıkarmam. Şimdi bütün seriyi okumama rağmen kitaplığımda hepsi okunmuş 7 orijinal HP kitabın eksikliğini hissediyorum.
Evet beni tarif ediyorsunuz. "Ben güzele güzel demem güzel benim olmadıkça" hesabı. Yalnızca günümün büyük bir kısmı yolda geçtiği için yolda minibüslerde okumaya çalışıyorum. O nedenle çantamda oluyor canım kitabım.
Bence de kitabın eskisi ama derli toplusu iyi durumda olanı makbuldür. Tabii yeni kitaba da hayır demem...
-
Yeni kitabın kokusu beni delirtiyor. Alıyorum kitabı, saatlerce kokluyorum. Aman allahım, deli oluyorum o kokuya. Sayfaları çevirip çevirip kokluyorum. Kokusunu beğenmediğim kitabı da almıyorum :D Şaka tabii.
Arkadaşıma kitap verirken acayip pişmanlık duyuyorum. O his çok kötü. "Keşke vermeseydim, ya bir şey olursa, ya kitabı vermezse, ya kaybederse?" Uzayıp gider. Ama beni en çok "acaba kitabın arasına bir şey saklamış mıydım?" endişesi korkutur.
-
Bazı kitapları bulmak imkansıza yakındır, böyle kitapları görürsem parça parça halde bile olsa alırım tabi ki. Ama onun dışında elbette yeni. Benim de bir kaç yıl önceki kitaplarımın bazıları kötü durumda, gördükçe içim acıyor. Fırsatını bulursam yenileyeceğim sanırım hepsini.