Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - eyoping

Sayfa: [1]
1
Düşler Limanı / Duman
« : 22 Ocak 2011, 14:18:08 »
Duman; değil sert tipiler, ufak ufak esen meltemden bile etikilenir...

 

 Öğle vakti uyandı. Yüzünü yıkamadan önce alelacele giyinmeye koyuldu. Bir taraftan da eski duvar saatine bakıyordu. Bu, büyükbabasından kalan eski ama hala çalışan bir saatti.  Evi de öyle idi. Ailesini küçük yaşta trafik kazasında kaybetmişti ve onların ölümünü kabullenemeden, 2 yıl sonra,  büyükbabası hikmet, oğlunun ve torunlarının acısına dayanamayıp, ölmüştü. Hala büyükbabasından miras kalan, eski, 2 katlı bir konakta yaşıyordu.İlköğretimi bitirdikten sonra 2 yıl boyunca liseye kaydını yaptırmamıştı, Bugün kayıt günüydü. Evinin 2 sokak aşağısında bulunan Atatürk lisesine kaydını yaptıracaktı.

 

 Masanın üzerindeki telefonunu ve cüzdanını alıp evden çıktı. Günlerdir ayak basmadığı sokağa bu gün ilk adımını attı. İçinde buruk bir sevinç oluştu. Ağlayacakken gülüyor gibiydi. Bu sevinci fazla uzun sürdürmedi, tekrar ciddi birisi oluverdi. O ciddiyet içerisinde yürümeye başladı, etrafından geçen insanları göz ucuyla süzüyordu. Çocuklarının elinden tutan anne ve babaları gördü. Ailesi geldi aklına kardeşleri, babası, yemekte, önce çocuklarının doymasını bekleyen annesi, gözleri yaşardı, yürümesi de kısa sürmüştü. Olduğu yerde kaldı. Önce gözlerini sildi, sanki herkes kendisini izliyormuş gibi yapmacıktan bir de esnedi. Sonra ceplerini yokladı. Tek tek bütün ceplerini yokladı. 30 saniye kadar sürdü ceplerini yoklaması ama aradığı şeyi bulamadı ceplerinde. Birden, sigara paketini mutfaktaki tezgahın üstünde unuttuğunu hatırladı. Eve geri dönmeye üşendi ve dudak bükerek ‘’Neyse’’ dedi ‘’serkan ağabeye uğrar alırım’’ severdi serkan ağabeysini, serkan ağabeysi kısa denemeyecek kadar orta boylu, kır saçlı, orta yaşlarda ama yaşından genç gösteren çok mülayim birisiydi. Sevmeyeni yok denecek kadar azdı, birkere saftı, kimse hakkında kötü düşünmez, düşmanlarını bile sevebilecek kadar iyi bir insandı. Saflığı yüzünden çevresindeki insanlar onu hep kullanırdı. Sokağın köşe başındaydı dükkanı, seyfullah biraz yürüdükten sonra oraya saptı. Dükkan kapısının üzerinde kılıç büfe yazıyor, yandaki camlarda da ürün afişleri bulunuyordu.

Seyfullah gayri ihtiyari güler yüzle

- hayırlı sabahlar serkan ağabey

- hayırlı sabahlar aslanım hoş geldin

- 1 paket x verir misin?

- Tabii. Acelen var gibi. Nereye böyle?

- Evet ağabey acelem var. Liseye kaydımı yaptıracağım bugün

- He he he güzeeel, aslanım benim demek devam edeceksin ha okula? he he….birkaç öksürük kesti gülmesini. Hadi hayırlısı o zaman

seyfullah parayı uzattı, üstünü almadan çıktı dışarı. Hemen paketten bir sigara çıkardı. Üstünde acayip şekiller olan yeşil çakmağıyla yaktı,derin bir nefes çekti önce, uyku sersemliği gitmiş gibiydi. Sigarasını derin derin çekerken, 2. sokağın da sonuna gelmişti. Okulun bahçe kapısı artık tam önündeydi, bitmeye gelen sigarasını, baş parmağıyla orta parmağının arasında sıkıştırarak, fırlattı yan tarafa doğru ve durdu, izlemeye koyuldu okulu, senelerini bu okulda geçirecekti. Şimdiki bulunduğu yerden gördüğü tabloyu, her sabah görecekti artık. Acaba kapının arkasında kendisini nasıl dostluklar, öğretmenler, tip tip insanlar bekliyordu. Biraz ürktü, içine hafif bir soğuk girmişti sanki,titredi. Gözleri kızarmış gibi yandı, sulandı. Etrafına baktı sonra, sokakta olduğunu hatırladı,sulanan gözlerini parmaklarıyla silip okulun bahçe kapısına doğru yürüdü…              

                                                  MUHAMMED EYÜP ŞAHİN


Sayfa: [1]