Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - HighLord

Sayfa: 1 [2]
16
Düşler Limanı / Zifirî
« : 15 Ağustos 2012, 17:39:50 »

ZİFİRî

Gecenin huzursuz yüzünün ve karanlığın tüm o kötülüğünün çöktüğü vakitlerdi. Ne ay ışığı vardı ne de yıldızlar. Sadece karanlık bir yol vardı hiçbir şey görülmeyen. Bazen ayağın takılır, düşersin. Yaralarının derin acısı seni sarıp sarmalar. Ama devam edersin. Sevdiklerinin uğruna yoluna devam ederken çektiğin acılar hiçbir şeydir senin için.

O kadar yolu yürüdün, türlü tehlikeleri atlattın. Ama sevdiklerini hala göremiyordun, hissedemiyordun. Artık umutsuzluğun pençeleri seni sarmıştı. Bu kadar yol boyunca sürekli kendini kandırdın, yalanlarının içinde boğuldun.

O boğulma seni başka diyarlara götürdü. Bu sefer orada kayboldun. Deliliğin derinliklerinde..

Sonsuza dek.

17
Kurgu İskelesi / Milyarların Savaşı
« : 14 Ağustos 2012, 16:12:08 »
Arkadaşlar, bu benim foruma yazdığım ilk hikayemdir. Umarım beğenirsiniz. Eleştirilecek çok noktası olduğunu biliyorum. Sizin sayenizde elimden geldiğince hikayemi düzenleyeceğim.

Zaman ayırdığınız için teşekkürler. Keyifli okumalar.. :)



MİLYARLARIN SAVAŞI

BÖLÜM 1

'Ji-Sung ! Ji-Sung ! ' dedi sağ tarafındaki birisi. Bir yandan da bir el Ji-Sung'un sağ omuzunu ileri geri ittriyordu. Ji-Sung sol yanağının üzerine yatmıştı ve salyası da sol yanağının alt kısmına iğrenç bir ıslaklık vermişti. Ayrıca berbat kokuyordu.

Çocuk gözlerini faltaşı gibi açıp bir anda doğruldu ve sağ üst tarafına baktı. Biyoloji öğretmeni.. 'Hasstt...' dedi içinden. 40'lı yaşlarındaki erkek öğretmenin saçları biraz kırlaşmıştı. Yüzü kırışıklık içerisindeydi. Sakalı yok denecek kadar azdı.Gözlükleri kare biçimindeydi. Yüzünde sert bir ifade vardı.

'Tahtaya kalk bakalım. Koyun seyrederken dersten bir şeyler kaptın mı görelim.' dedi öğretmeni ve geriye doğru yürüyüp arka duvara yaslandı. Öğrencilerin yüzünde gülümseme vardı. Ji-Sung yanındaki Kim Woon'a bakıp 'Ne gülüyon be !?' bakışı fırlattı ve ayağa kalkıp tahtaya doğru yürüdü. Aha ! Bugün sözlü günüydü ve adamımız tüm gün Skyrim oynamıştı !

Tahtanın önünde utançtan başını yere doğru çevirdi. ' Kafanı kaldır, Ji-Sung. ' dedi öğretmeni doğal olmayan yumuşak bir sesle. O da mahçup bir şekilde kafasını kaldırdı. İşte şimdi soru geliyordu : ' Midenin salgıladığı hormonlar nelerdir ? ' dedi öğretmeni vahşi bir gülümsemeyle birlikte. Gülümsüyordu çünkü intikam vakti gelmişti.

'Eyvaah. Şimdi b*ka bastık işte !' dedi Ji-Sung içinden. Etrafına bir umut bakındı ama kimseden cevap gelmiyordu. Sadece gülümseme.. ' Tamam notun belli oldu. Anlaşılan koyunları pek iyi sayamamışsın. ' dedi öğretmeni alaycı bir ifade takınarak. Ji-Sung içindeki hüzün ve kırgınlık parçalarıyla birlikte yerine oturdu.

Aslında bu tür duyguları yaşamaya gerek yoktu. 'Sevmiyorum işte biyolojiyi ! Zorlamı arkadaş ? ' dedi kendi kendine.

Neyse şimdi eğlenme zamanıydı. Bazı öğrenciler de aynı duruma düşecekti ne de olsa..

***

Öğleden sonra okul bitti ve bir b*ktan günün bittiğine herkes şükretti. Defterlerini,kitaplarını ve kalemlerini doldurup çantasına doldurdu ve çantasını omuzladı. 'Anneme, babama nasıl söyleyeceğim 5 dersten çaktığımı ya !? '    diye serzenişte bulundu. Ama bunu fazlaca sesli söylemiş olmalıydı ki Kim Woon ona gülümseyip yanına geldi.

' Notlar di mi ? ' dedi Kim Woon. Saçları kahverenydi ve kirpi gibiydi. Zayıf biriydi ve buğday tenliydi ve ayrıca dişlekti. Tipinden haylazlığı okuyabiliyordunuz. ' Aynen. ' dedi Ji-Sung biraz sıkıntıyla. ' Sen düzeltirsin be koçum. Benim gibi değilsin.' dedi Kim Woon neşesini koruyarak. Bir insan hiç neşesini kaybetmez mi ?

' Ya ya tabii..' dedi Ji-Sung. Ve böylece havadan sudan muhabbet ettiler. Ji-Sung muhabbete pek katımadı tabii. Kim Woon yine her zamanki gibi boşboş konuşuyordu. Gürültü girliliği resmen.. Ve sonunda yol ayrımı geldi. Ji-Sung şöyle bir elini sallayıp yoluna devam etti.

5 dakikalık bir yürüyüşün ardından evine vardı..

***

Anahtarı anahtar deliğine sokup açtı. İçeriye girdi ve kapıyı örttü. Evde hiç kimse yoktu. Halbuki bu saatlerde annesi hep evde olurdu. Acaba bir işi mi çıkmıştı ?

'Anne ! Ben geldim !' diye seslendi annesine Ji-Sung. Ama etrafta çıt yoktu. Mutfağa, yatak odasına, salona baktıysada hiç bir şey göremedi. Ama  evin giriş kısmında ayak izleri vardı. Takunyaya benziyordu. Ve o izler merdivenden yukarı doğru gidiyordu. Hemen merdivenleri çıktı. İz kendi odasına gidiyordu. Odaya baktı. Bakmaz olaydı.

Annesinin bedeni bir sürü parçaya ayrılmış şekilde yerdeydi. Odanın içi tamaıyla kan göleti olmuştu. Sinek vızıltılarıyla birlikte etrafa çok kötü bir koku hakimdi. Ceset ! Annesinin ceseti !
Yalpalayarak odaya girdi ve çökünce kusmaya başladı. Ve ağladı. Ellerini annesinin kanlı saçına götürdü ve kokladı. Kan kokusuyla birlikte hala yıkandığı şampuanın kokusu vardı. Ve ayrıca annesinin has kokusu. Sadece Ji-Sung ayırt edebilirdi bunu. Tanrının lütfuydu ona gelen.

Ölümcül bir sessizlik oldu. Bu süre içerisinde doğal olmayan bir şekilde hava kararmaya başlıyordu. Halbuki daha öğlen saatleriydi.   Ayak sesleri duymaya başladı. Birisi merdivenden yukarı çıkıyordu. Ve onu gördü.
Siyahlar içerisinde bir adamdı. Sadece gözü görünüyordu. Soğuk ve ölümcül bir göz..

' İşte, buradasın ! Annenin cesedini mi gördün ? Vah vah ne yazık. Ama zaten şimdi sen de onunla birkikte cehennemi boylayacaksınız.' dedi adam. Ağzı da örtülü olduğundan sesi boğuk geliyordu.

' Neden ? Neden bunları bize yapıyorsun ?' dedi Ji-Sung ağlamaklı bir sesle.

' Çünkü sen ve ailen tehlike oluşturuyor. Bize karşı. Tanrıların lütfu herkese dağıtılıyor. Büyük bir savaş patlak vermek üzere. ' dedi adam. ' Ama sonuçta öleceksin. Daha fazla konuşmanın bir manası yok.'

'Ama.. ' sözünü söylerken adam ayağını betona vurdu. Beton kütlesi anında havaya kalktı. Adam ayağının iç kısmıyla o kütleyi Ji-Sung'a fırlattı.

Sonu gelmişti..

Edit : Yazım hataları

18
Çizgi & Anime / Sword Art Online
« : 13 Ağustos 2012, 23:31:40 »

Anime Adı : Sword Art Online
Tür : Aksiyon, Macera, Fantastik, Oyun, Aşk
Bölüm Sayısı : 25 ( Bu kadar olacağı söyleniyor MAL'de.)
Yayın Tarihi : 7 Temmuz 2012
Yaş Sınırı : 13 yaş ve üzeri
Yapımcılar :  Aniplex, A-1 Pictures, Genco, DAX Production, ASCII Media Works
Tanıtım:

Yakın bir gelecekte Sword Art Online adlı bir MMORPG oyunu çıkmıştır. ' Nerve Gear ' adı verilen teknoloji sayesinde oyuncular bedenlerini kullanarak avatarlarını kontrol edebilirler. Bir gün, oyuncular oyundan istediklerinde çıkamadıklarını fark ederler. Oyunun yöneticisi onların 100.kata ulaşırlarsa ve son canavarı yenerlerse çıkmakta özgür olacaklarını söyler. Ancak, oyuncular eğer oyun içinde ölürlerse gerçek hayatta da öleceklerdir.

Ve şimdi hayatta kalma mücadelesi başlıyor !


***

Ekran Görüntüleri







Karakterler

Kazuna Kirigaya


Yuuki Asuna


Rika Shinozaki


Andrew Gilbert Mills


Keiko Ayano


Sachi


En başta belirtmeliyim ki harika bir konusu var. Çizim ise oldukça iyi. Tek sıkıntısı sanırım kat çıkma olayı biraz hızlı oluyor. Bölüm sayısının azlığındandır diye düşünüyorum. Şimdilik iyi gidiyor ama inşallah batırmazlar.

 

19
Ejderha Mızrağı / Taladas - İkinci Kıtanın Tarihi
« : 12 Ağustos 2012, 19:19:46 »
TALADAS

Taladas Krynn'de bir kıtadır. Ansalon'un kuzeydoğusunda ve Adlatum'un doğusunda bulunur. Pek az kimse Taladas kıtasının varlığından haberdardır. Çok az Ansalon'lu bu kıtanın varlığını bilir.

Taladas eskiden Hosk diye bilinen büyük ve tek bir kıta halindeyken Afet sonucunda Ansalon gibi büyük değişimlere uğradı. Taladas Büyük Yıkım olarak da bilinen bir deprem yaşadı ve bunun sonucunda  batıya ayrılan bir kıta yaşanmaz hale geldi. Taladas halkının çoğu Güney Hosk'da yaşamaktadır.

TALADAS TARİHİ

RÜYALAR ÇAĞI

Tanrı Reorx, Gnomoi denilen gnom benzeri yaratıklara bazı şeyleri öğrettikten sonra insanlara bazı şeyleri öğretmeye kalkıştı fakat insanlar bunu yanlış algılayınca Reorx onları lanetledi ve Minoi'ye çevirdi.

Grathanitch ( Ansalon'da Gargath'ın Gümüşcevheri olarak bilinir.)  Gnomoilerin ilk kralı olan  Aldinanachru'ya sunuldu. Kral mücevherin saklı tutulmasını istemişti fakat Milgas Kadwar bunu serbest bıraktı. Bu mücevher daha sonra  büyük zarar verecekti.

UMUTSUZLUK ÇAĞI

Büyük Yıkım Taladas kıtasına uğradı ve Aurim İmparatorluğu'nu ve Hitehkel'i ( Yanan Deniz olarak da bilinir.) büyük yıkıma uğrattı. Bunun sonucunda kıta bir kaç parçaya ayrıldı. Bu yıkım sonucunda Kuzey ve Güney Hosk, aralarında ise Tiderun Boğazı oluştu. Doğu kısmının pek çoğunu Eski Aurim, Kara Ormanlar, Yağmurzindanı adaları ve Neron oluşturdu.

İmparatorluk Birliği Minatorlar Taladas'a ulaştıkları zaman oluştu. Yağmurzindanı adalarındaki 9 krallık ise Thenol'ü oluşturdu. (İnsanların yaşadığı yer )

ÖLÜMCÜL ÇAĞ

Uigan ve İmparatorluk Birliği arasında çıkan savaş sonrasında barbarlar (Uigan) yenildi.
Aurim'in eski imparatoru Maldar an-Desh eski imparatorluğun gücünü tekrardan oluşturmak istedi  fakat bu girişimleri Barreth Forlo ve yoldaşları tarafından önlendi.

REFERANSLAR : Blades of the Tiger, s. 2, 89, 91, 407, Time of the Dragon



20
Ejderha Mızrağı / Sahte Tanrılar
« : 11 Ağustos 2012, 18:06:06 »
SAHTE TANRILAR'IN DOĞUŞU ve BİTİŞİ

Sahte tanrılar daha çok bazı insanların para ve güce sahip olmak istemesi sonucunda yaratılmışlardır. Ansolan'da sahte tanrıların ortaya atılması iki kere gerçekleşmiştir. Afet sonrası Karanlık Zamanlar'da bazı rahipler bu sahte tanrıların Krynn'i kontrol etmeye geldiklerini söylediler. İnsanlar gerçek tanrıların onları terk etmesi üzerine hayal kırıklığına uğramışlardı ve bu yüzden bir çok insan sahte rahiplar tarafından önerilen sahte tanrılara inanmaya başladılar. Diğer olay ise Kaos Savaşı sonrasında ortaya çıktı. Bir çok insan tanrıların Krynn'ı terk etmesine inanmadı ve bu yüzden de sahte rahiplere inandılar. Sahte rahipler insanlara duyurduğu tanrının insanlara yardım edeceğini söylüyordu. Para karşılığında..
Her iki durumda da sahte rahipler umutsuz insanların duygularıyla oynadılar, ölüm sonrası için sahte vaatlerde bulundular. Gerçek tanrıların geri dönmesiyle insanlar sahte tanrılara inanmayı bırakıp eski inançlarına döndüler.

SAHTE TANRILAR

BELZOR

Belzor, takipçilerine güçlerini sahte yılan tanrısına inandırmaya kullanan Judith adlı büyücü tarafından yaratılmıştır. Yılan tanrı, Judith tarafından Umutsuzluk Çağı'nın ileriki zamanlarında yaratılmıştı. Belzor'un dini, Haven şehrinde oldukça yaygındı ta ki Raistlin Majere'nin o tanrının sahte olduğunu ispatlayana kadar. Çoğu takipçi öldürüldü. Arayıcılar olarak bilinen kişiler tapınağı yerle bir etti.

TİOLANTHE

Tiolanthe, Garlund'ı Solamniya'da bulabilmek için Caergoth'u terk eden Con ve Venessi tarafından yaratıldı. Garlund'un istediklerine yapabilmek uğruna Tiolanthe adına yeminler ediyordu fakat sonra Con ve Venessi'nin öz evladı Hederick tarafından tanrının sahte olduğu İspatlanmıştı. 292 AC yılından sonra takipçilerin birbirini öldürmesi ve bir köyün yanması sonucunda tanrının adı da unutulmuştu.

Referanslar : Hederick the Theocrat s. 6, Ruhdöveni s. 200-405, Silah Kardeşliği s. 26-44, Holy Orders Of The Stars s.149-150

Edit : İmla.

21


Living Things, Amerika'lı ünlü rock grubu Linkin Park'ın beşinci stüdyo albümüdür. Yapımcılığını, A Thousand Suns (2010) ve Minutes to Midnight (2007) albümlerinde olduğu gibi Mike Shinoda ve Rick Rubin üstlenmiştir. Albüm 20 Haziran 2012'de Warner Bros. Records ve Machine Shop Recordings etiketleri ile Japonya'da, akabinde tüm dünyada yayınlanmıştır. Albümün ilk single'ı olan Burn It Down 16 Nisan 2012'de yayınlanmıştır.

Şarkı Listesi
#    Parça                    Süre
1.    "Lost in the Echo"      3:25
2.    "In My Remains"      3:20
3.    "Burn It Down"              3:50
4.    "Lies Greed Misery"      2:26
5.    "I'll Be Gone"              3:31
6.    "Castle of Glass"      3:25
7.    "Victimized"              1:46
8.    "Roads Untraveled"      3:49
9.    "Skin to Bone"              2:48
10.    "Until It Breaks"              3:43
11.    "Tinfoil"                      1:11
12.    "Powerless"              3:44
Japon sürümünde bonus şarkı
#    Parça                    Süre
13.    "What I've Done" (canlı   4:04

Açıkça söylemek gerekirse mükemmel bir albüm olmuş. Her şarkısını ayrı sevdim. Tebrikler Linkin Park. Müthiş bir iş çıkardınız.

22

Yüreğinin Götürdüğü Yere Git - Susanna Tamaro

Genç İtalyan yazarı Susanna Tamaronun 1994te yayımlandığı zaman İtalyada büyük yankı uyandıran ve yılın olayı olan bu kitabı, çok satan kitaplar listesinin başındaki yerini uzun süre bir başka kitaba bırakmamıştır. Econun Gülün Adı adlı romanından sonra en başarılı İtalyan romanı olarak karşılanan Yüreğinin Götürdüğü Yere Git, 80 yaşındaki bir kadının uzaklara giden genç torununa yazdığı ve hem bir iç döküş, hem de vasiyet sayılabilecek mektuplarından oluşuyor. Yalın, güncel bir dille, sevgiyle ve içtenlikle kaleme alınmış, ama asla gönderilmemiş olan bu mektuplarda, yaşlı kadın, kendisinin ve kızının dokunaklı yaşamlarının gizli kalmış yönlerini açığa vururken, bir yandan da hem kendini, hem de kızını irdeliyor; kendine karşı bir iç hesaplaşma yürütüyor. Değişen gelenekler, altüst olan değerler karşısında hissettiklerini torununa sevgiyle, bilgelikle aktarmak isteyen bu yaşlı kadın, kendi gençliğinde yapmayı göze alamadığı şeyleri yapmasını torununa öğütlerken, Yapmaya değecek tek yolculuk, içimize yapacağımız yolculuktur, diyor; o özgün çağrıya kulak vermeli ve yüreğimizin götürdüğü yere gitmeliyiz.

-----------------------------------------------

Kitap oldukça hoştu. Baştan hikayesi ve büyükannenin anlatımı yüreğinizi sarmalıyor ve satırların, sözcüklerin derinliğinde kayboluyorsunuz. Kimi zaman hüzünleniyorsunuz kimi zaman seviniyorsunuz. Ama kitabın pek de mutlu anları yok. Genellikle hayatı bahtsız geçen büyükannenin hüzünlerini,yanlızlıklarını ve bunalımları anlatılıyor.

Kısacası bu kitabı okuduğunuz vakte değer. Beğeneceğinize eminim. :)




23
Evet arkadaşlar. Uzun bir süredir fantastik öykü,roman yazma gibi bir hevesim var. Ama yazım yeteneği anlamında kendimi yeterli bulmuyorum. Bir işe hevesle başlayıp sonrasında ne kadar berbat olduğunu görünce umudum düşüyor ve pes ediyoum. Bu işi doğru düzgün yapabilmem için siz değerli arkadaşlarıma soru sormam gerekli.  :) Kurgu İskelesi'nde çok güzel hikayeler var yazdığınız. Ben bunları yapabilmek istiyorum.

Çok konuştum. Daha fazla kafanızı şişirmeden sorularımı sorayım:

1.) Bir hikayedeki olayları nasıl daha iyi betimleyebilirim ?
2.) Kurgu oluşturmaya nasıl başlamalıyım, nelere dikkat etmeliyim ?
3.) Diyaloglar nasıl daha canlı olabilir ? ( Yani okuyan kişi kendini o diyaloğun içindeymiş gibi hissedecek. Hissedecek adeta. )
4.) Nasıl karakter yaratabiliriz ?

Aklıma gelen bazı sorular daha vardı ama unttum onları. Şimdilik bunları sorabildim. Yanıtlarınıza şimdiden teşekkür ediyorum.. :)





 

24
Çizgi & Anime / Deadman Wonderland
« : 13 Temmuz 2011, 15:47:26 »


10 yıl önce yaşanan büyük bir depremde Tokyo'nun %70'i sular altında kalmıştır. O sırada Tokyo'da bulunan 14 yaşındaki Ganta Igarashi, felakete dair hiçbir şey hatırlamayan ve sadece normal bir hayat sürdürmeye devam etmek isteyen bir gençtir. Kendisi gibi felaket bölgesinden kurtulan insanlara 'kaçak' denmektedir. Arkadaşlarıyla yakında olacak olan bir sınıf gezisini tartıştıkları sırada sınıflarının dışında bir adam belirir. Red Man diye anılan bu adam bir anda Ganta'nın sınıfındaki herkesi katleder ve geriye sadece onu hayatta bırakır. Adam, ortadan kaybolmadan önce Ganta'nın göğsüne kırmızı bir kristal yerleştirir.

Gözlerini hastanede açan Ganta, neler olduğunu anlayamadan işlemediği bir suçtan hüküm giyer. Sınıftaki herkesi onun katlettiğine inanılmaktadır ve idam cezasına çarptırılır. Depremden sonra Tokyo'yu kalkındırmak amacıyla turistik bir yer olarak inşa edilen özel bir hapishaneye gönderilir: Deadman Wonderland'a. Bu hapishanede mahkumlar hem oranın çalışanları hem de ziyaretçilerin "eğlencesi" olarak görev yapmaktadır.

İdam cezalarının bile ilginç şekillerde gerçekleştirildiği bu hapishanede boynuna, bedenine zehir enjekte eden özel bir boyunluk takılan Ganta'nın 3 günde bir özel bir panzehir alarak kendini kurtarması gerekmektedir. Ganta, burada kendisini eskien tanıyor gibi görünen Shiro adlı gizemli bir kızla ve herşeyin yerini belirleyebilme yeteneğine sahip olan kleptoman Yoh ile dostluk kurar. Bu sırada göğsündeki kristalin kendisine ilginç bir güç sağladığını keşfeder. Bu suçu üzerine atan Red Man'i bulmaya ve masumiyetini kanıtlamaya kararlı olan gencin hayatı, anlam veremediği sayısız karmaşanın içine sürükleneceği bir 'şova' dönüşmek üzeredir.

Deadman Wonderland'e hoşgeldiniz!

Yorumum:

Öncelikle Deadman Wonderland'i oldukça beğendiğimi söylelemeliyim. Gerek aksiyon, gerek animenin konusu gerek animasyonlar, gerekse müzikler.. Herşeyiyle mükemmel olmuş. Anime 2011 yılının en iyi animesidir bana göre. Death Note dışında benim gönlümde ayrı bir tutmuştur.

Animenin olumsuz yönü 12 bölüme sığdırılmış olması. Mutlaka bir 2.sezonu istiyor. Ve ya bir OVA.
İkincisi ise baş karakterimizin biraz büyük olması daha uygun olurdu bence.

25
Çizgi Roman & Manga / Bakuman - Death Note'un Yazarlarından
« : 01 Temmuz 2010, 09:29:09 »


Mashiro’nun yıllar önce kaybettiği amcası bir mangakadır. Artık bir ortaokul son sınıf öğrencisi olan Mashiro, piyasanın zorluklarını ve inceliklerini dinlediği amcasından sonra, aklından mangaka olmak ile ilgili bütün düşünceleri silmiş ve iyi bir okul bitirebilmeye odaklanmıştır ancak çok başarılı çizimleri vardır. Bir yandan da sınıflarındaki Azuki’den hoşlanmaktadır.

Aynı sınıftaki bir diğer öğrenci Takagi ise aslında sınıfının en zekilerinden olmasına rağmen hikâyeler yazmayı seven, dışa dönük karakterli bir gençtir. Aslında Takagi kendi hikâyelerini manga formatında çizebilecek bir ortak aramaktadır.

Bir gün not defterini okulda unutan Mashiro, defteri geri almak için okula geri döndüğü sırada Takagi’ye rastlar. Takagi, Mashiro’nun defterindeki çizimini görmüştür ve hemen kendisine ortaklık teklif eder. Mashiro ise bu teklifi geri çevirir.

Ancak Mashiro’nun bilmediği bir şey vardır: Sevimli ve utangaç Azuki, bir seslendirme sanatçısı olmak istemektedir ve çoktan bir prodüksiyon şirketi kendisiyle ilgilenmektedir.

Böylece Takagi ufak bir oyun oynar. Gece yarısı Mashiro’yu da alarak Azuki’nin kapısına giderler. Azuki’nin hayalini duyan Mashiro, kendini tutamayarak Takagi ile birlikte resimlerini kendisinin çizeceği bir manga yazacaklarını söyleyiverir. Bu manga animeye uyarlandığında ise seslendirmesini Azuki’nin yapmasını ister. Buna çok sevinen Azuki hemen kabul eder ancak Mashiro’nun bir isteği daha vardır: İkisinin de hayalleri gerçekleştiği zaman evlenmek ister. Azuki ise beklenmedik şekilde buna da evet der.

Mashiro’nun böylece artık manga çizmek için bir nedeni vardır. Şimdi sandıklarından daha yakın olan iki kafadar, Japonya’da bir mangaka olma yolundaki ilk adımlarını atacaklardır.

NOT: Bakuman'ın anime uyarlanması da düşünülüyor.

26
Genel Kültür / İngilizceyi Geliştirme Yolları
« : 29 Haziran 2010, 08:41:56 »
Arkadaşlar ingilizcemi geliştirmek için gerçekten çok hevesliyim. Özellikle şu Türkiye'de devamı getirilmemiş serileri okumak için ( The sword of truth, ice&fire song, vs..) istiyorum.

Peki sizce ingilizcemi nasıl geliştirebilirim? (Şu anda intermediate seviyesindeyim.) (Özellikle gelişmiş arkadaşlara soruyorum bunu tabii diğer üyeler de yanıtlayabilir..)

Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler...

27
Başka Kurgular / Metal Fırtına - Orkun Uçar ve Burak Turna
« : 28 Haziran 2010, 09:51:59 »
METAL FIRTINA

Tarih, 23 Mayıs 2007… Yer, Kerkük'ün kuzeydoğusu… Kuzey Irak'taki kargaşa devam ederken, bölgede bulunan Türk birlikleri ani bir Amerikan saldırısına uğrar. Türk birlikleri "müttefik"lerinden hiç de beklemedikleri bir darbe almıştır. CNN International hemen haber geçmeye başlar: "Kuzey Irak'ta çatışma… 13 ABD askeri öldü, 30 yaralı var. Ordu yetkilileri, Amerikan güçlerine saldıran 35 Türk askerinin öldürüldüğünü açıkladı." Amerikalıların niyeti Türkiye'deki zengin bor minerallerini ele geçirmektir. Bunun için her şeyi göze almışlardır. İstanbul ve Ankara dahil olmak üzere tüm Türkiye'yi savaş alanına çevirmeyi bile…. Ve Metal Fırtına Operasyonu başlar…

Bu kitaptan sonra her iki yazar da seriye kendileri devam etmiştir.

BURAK TURNA'NIN METAL FIRTINA KİTAPLARI

METAL FIRTINA 2-KURTULUŞ


Metal Fırtına 2 Kurtuluş, ilk kitaptan bu yana merak edilen soruların cevaplarını heyecanlı ve sürükleyici yepyeni bir olay örgüsüyle sunuyor. Abdullah Gül ve ekibi, kimlerin elinde? ABD'nin Türkiye'yi işgal girişimi üzerine diplomatik müzakerelerde bulunma amacıyla Washington�a hareket eden Abdullah Gül ve ekibi enterne edilmişti. Ekibin başına neler geldi, Dışişleri Heyeti ile ilgili planlar neydi? Planların arkasında kim vardı ve bağlantıları nerelere kadar uzanıyordu? Washington'da patlayan bomba neleri değiştirdi? Washington'da patlayan atom bombasının sistemi zora sokması ve Türkiye işgalinin çıkmaza girmesi sonucu Başkan Bush görevden çekilmek zorunda kalmıştı. Yeni ABD hükümeti kimlerden oluşuyor, neyi hedefliyor? Türkiye hızla toparlanırken ateş bu sefer nerelere sıçrıyor? Amerikan yönetimine el koyan gizli bir grup, kimsenin beklemediği bir anda tekrar harekete geçerken yeni hedef neresi? Türk, Amerikan ve Rus politikacılar zamana karşı yarışıyor. Gri Takım'ın içinde köstebek mi var?

METAL FIRTINA 3-KARŞI SALDIRI


"Gelecek öngörülebilir mi? Metal Fırtına 3 Karşı Saldırı'yı okuyun ve buna siz karar verin." Yazdığı Metal Fırtına kitabıyla olası bir Amerika -Türkiye savaşını öngörüp Beyaz Saray'ı bile ürküten ve dünyayı sallayan, Üçüncü Dünya Savaşı'yla Avrupa'daki göçmenlerin eylemlerini tahmin eden Burak Turna bu sefer de okuyucuyu dünyanın en sıcak çatışma bölgelerine götürerek, heyecanlı bir aksiyon kurgusunun içine sokuyor. Kötülük baronu, bütün operasyonlarda kendisini engellediğini düşündüğü Gri Takım'dan kurtulmak için bir plan geliştirir. Afrika'nın Atlas Okyanusu'na açılan Gambiya isimli küçük ülkesinde pek az kişinin bildiği bir Türk eğitim birliği vardır. Kötülük baronu, bu birliğin subaylarını kaçırttırır ve Türk Özel kuvvetlerinin onları kurtarması için girişim başlatmasını sağlar. İlk amacı bu özel birliği pusuya düşürmektir. Ancak esas amacı bu komployu Gri Takım'ın öğrenip engellemeye çalışmasını sağlamak ve Gri Takım'ı, savaş alanına geldiğinde yok etmektir. Peki Gri Takım, bu büyük tuzaktan kurtulup karşı saldırıya geçebilecek mi? Kurt, bu ölümcül mücadeleden sağ kurtulabilecek mi? Mert ve Gökhan'ın ilişkileri nasıl bir şekil alacak? Metal Fırtına 3'ü okumaya başladığınızda zamanın nasıl geçtiğini anlamayacak ve bir sonraki sayfayı heyecanla bekleyeceksiniz.

METAL FIRTINA 4-GİZLİ GÜÇ


Son kitapta tuzağa düşürülen Gri Takım’ın hangi üyeleri kurtuldu?
Dünyayı diz çöktürmeye yeminli Elan Rahu Gri Takım’ı ortadan kaldırabilecek mi?
Gizli Silahlar kınlarından çıkıyor mu?
Türkiye’nin Gizli Gücü harekete geçecek mi?
“Metal Fırtına” kahramanları Gökhan ve Mert ne yapacak?
Tüm bu soruların ve daha pek çoklarının sevapları kitabın içinde…
Okuyucuların ellerinden bırakamayacakları yepyeni bir macera sizleri bekliyor.

METAL FIRTINA 5-KARANLIK SAVAŞ


“Metal Fırtına” serisinin beşinci kitabı, okuyuculara unutamayacakları bir serüven yaşatmaya hazır…
Gri Takım, dünyanın çeşitli yerlerinden ajanlarını bir araya getiriyor ve kötülüğün kalesine doğru yola çıkıyor…
Süper Güçlerin casusluk örgütleri ve özel kuvvet birimleri, onların bu yolculuğuna engel ya da yardımcı olmak için, kıyasıya bir mücadelenin içine giriyorlar…
Tarihin karanlık dehlizlerinden çıkan, ruhani güçlerin birbirleri ile savaşı, Gri Takım’ı dönülmez noktaya sürüklüyor…
Bu kitaptan sonra, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak…
Metal Fırtına serisi, KARANLIK SAVAŞ ile birlikte dönüm noktasına geliyor

ORKUN UÇAR'IN METAL FIRTINA KİTAPLARI

METAL FIRTINA 2-KAYIP NAAŞ


Kayıp Naaş Metal Fırtına 1'i okuyanların merak ettiği sorulardan biri de ortadan kaybolan naaş'a ne olduğuydu. Okurlar bu sorunun cevabını ikinci romanda bulacaklar. ABD, 27 Mayıs 2007'de Anıtkabir'i bombalar. Yıkıntılar arasında dolaşan Genelkurmay Başkanı Hikmet Pars, Atatürk'ün naaşının bulunması gereken odaya girdiğinde onun yerinde olmadığını görür. Naaş kayıptır. Türk - İsrail Gizli Savaşı Metal Fırtına 1'de, İsrail ile ilişkiler konusuna tek bir cümleyle değiniliyordu. Metal Fırtına 2 - Kayıp Naaş ise ilk kitabın bittiği noktadan başlıyor. Roman, sadece kurgu boyutuyla değil, arka plandaki Türk-İsrail ilişkilerine ait bilgilerle de dikkati çekiyor. 'Bu Bir Gökhan Birdağ Macerasıdır' İlk kitabın en çok dikkat çeken karakteri, devlete bağlı gizli bir teşkilatta çalı-şan (Gri Takım) Türk ajanı Gökhan Birdağ'dı. Gökhan Birdağ ülkesini korumak adına bir ölüm makinesi gibi yetiştirilmiştir. İlk kitapta Gökhan, ABD'nin saldıracağını üç ay önce öğrenir, ama devlet içine sızan ajanlar, bilgilerin öncelikli hale gelmesini engeller. Gökhan bunun üzerine, onu yetiştiren Kurt adlı komutanının yardımıyla gizlice ABD'ye girer ve savaşın başlamasını bekler. Savaş başlayınca ABD birliklerinin geri çekilmesi için uyarıda bulunur, ciddiye alınmayınca bombalardan biriyle Washington'u yok eder. İkinci bombayla New York'ta yakalanacakken yaralı kurtulmayı başarır. Alman ajanları onun saklanmasına yardım ederler. İlk kitabın sonunda Gökhan, Türkiye'ye savaş planının arkasındaki işadamı Adrian Lyman'ı kaçırıp intikam alır. Metal Fırtına 2'de Gökhan, ABD'dedir, ama kısa sürede yeni görevi gereği Avrupa'ya dönecektir. Yeni görevi ise Atatürk'ün kayıp naaşını bulmaktır.

METAL FIRTINA 3-KIZIL KURT


Bu kez düşman Rus Mafyası…Orta Asya için ölümcül güç mücadelesiGökhan merdivende uzaklaşan koşar adım sesleri duydu. Adam-lardan biri yukarı çıkıyordu. Artık zaman kaybedemezdi. Belindeki el bombasını hızla çıkarıp pimini çekti. Biraz bekledikten sonra bom-bayı içeri yuvarladı ve duvara neredeyse yapışık halde odanın diğer ucuna doğru koştu. Bomba hemen patlamış, Gökhan da sarsıntıdan kurtulmak için yere yatmıştı. Yattığı yerden göz açıp kapayıncaya ka-dar kalktı ve geri, kapıya koştu. Kapıdan çıktığında göz gözü görmü-yordu. Dumanlar arasında ancak siluetler şeklinde gördüğü bedenlere neredeyse rastgele ateş etmeye başladı. Birkaç saniye sonra, yerde ilk cesetle beraber üç tanesinin daha yattığını gördü, hiçbiri tanınacak halde değildi.

METAL FIRTINA 4-TURAN


“Ekip lideri kolunu diğerlerine uzatıp parmaklarını açtı. Yumruk yaptığı anda ateş başlayacaktı. Diğerleri onu gözlüyordu ama birdenbire liderlerinin kafasının boynundan kayıp yere düştüğünü gördüler, ardından bedeni yana devrildi. Tam önündeki toprak sanki canlanmış ve onun canını almıştı. “Kızıl Şaman Koray çıplak vücudu kurbanlarının kanıyla boyanmış halde ayakta duruyordu. Elindeki kısa kılıçtan hâlâ kan damlıyor-du. Çekik gözlü cansız suratlara baktı. Çin gizli istihbarat servisi GRI’ya bağlı ölüm timiydi bu. Bekliyordu bu saldırıyı. Ama kurdun inine böyle girilemezdi.” Binlerce insan geride iz bırakmayan bir katil tarafından yok ediliyor. Dünya korku içinde. Tek umut Gökhan Birdağ liderliğindeki Türk timinde! Kızıl Şaman Koray ne saklıyor? Şaman kehanetlerindeki kıyamet “Kalgançı Çak” geldi mi?!

28
Çizgi & Anime / Bakugan Battle Brawlers
« : 28 Haziran 2010, 09:29:45 »

Bakugan Battle Brawlers kısaca Bakugan (Japonca: 爆丸バトルブローラーズ, - Bakugan Batoru Burōrāzu) Japon Aksiyon, Macera içerikli anime televizyon serisidir. Yapımcısı TMS Entertainment ve Japan Vistec, yönetmeni Mitsuo Hashimoto'dur. Hikayenin merkezi Bakugan adında canlı yaratıklar ve onlara sahip olan savaşçılardır. 52 bölümden oluşan Bakugan, 2007 yılında Japonya'nın Tv Tokyo kanalında gösterilmiştir. Nelvana Limited ise İngilizce versiyon olarak son bölümü üretmiş ve seri tamamlanınca prömiyeri aynı yıl içinde Teletoon adında bir Kanada kanalında yayınlanmıştır. İngilizce seri bir süre sonra Japonca versiyonundan ayrılmıştır. 51 Japonca bölüm ile 1 İngilizce bölüm birleştirerek 52 bölümlük bir dizi oluşturulmuştur. Bu seri ABD'de Cartoon Network 'te Şubat 2008'deki yayında başlatılmıştır. Anime serisi, Sega Toys ve Spin Master ile anlaşılarak Bakugan adında stratejik bir oyun piyasaya sürülmüş, metal kartlar ve manyetik estetik yüklü minyatür figürler (toplar) kullanılmıştır. Bakugan yeni çizgi dizisi vardır. Dan 15 yaşındadır. Adı Bakugan Savaşçılarıdır. Sonraki çizgi filmi ise Bakugan New Vestoria'dır.


Tanıtım:

Bir gün gökyüzünden kartlar yağmaya başlar ve bu kartları alan çocuklar Bakugan adlı bir oyun yaratırlar. Fakat bu sadece bir oyun değildir: Bakuganların yaşadığı Vestroia evreninin kaderi Bakugan’a bağlıdır.

Vestroia’yı kurtarmak için Sonsuzluk Çekirdeği’nin bulunması ve bu sayede Vestroia’daki dengenin sağlanması gerekmektedir ancak kendilerine Bakugan Savaşçıları diyen ve çekirdeği bulmaya çalışan altı arkadaşın karşısında üç engel vardır: Naga, Hal-G ve Masquerade.

Yeni Vestroia

Mart 2009'da, TMS ve Nelvana  Entertainment şirketleri, 26 bölümlük üretilen Bakugan: Yeni Vestroia adında devam serisi olduğunu bildirdi.[1] Seri 12 Nisan 2009'da Kanada'da Teletoon kanalında başladı ve Cartoon Network'e 9 Mayıs 2009 tarihinde geldi. Kanada'da iki reyting oldu, Teletoon ek 26 bölümle serinin genişletileceği hakkında sordu. Çünkü bölümler hala yapılmaya başlanmıştı, Teletoon son dört bölümünü tekrar yayınladı, ama Cartoon Network diğer 26 bölümü alabildi ve prömiyeri Teletoon'dan bir gün önce oldu. Cartoon Network 14 Mart 2010 tarihinde Teletoon'dan öndeydi.

Yeni Vestroia serisi Japonya'da, Bakugan Battle Brawlers: New Vestroia (Japonca: 爆丸バトルブローラーズ ニューヴェストロイア, - Bakugan Batoru Burōrāzu Nyū Vesutoroia) olarak 2 Mart 2010 tarihinde TV Tokyo kanalında sabah 07:00'de yayınlanmaya başladı. Açılış şarkısı birkez daha Psychic Lover tarafından yapıldı ismi "Cho! Saikyo! Warriors", kapanış şarkısı "Bang! Bang! Bakugan!", Yoshifumi Ushima tarafından yapıldı.

Karakterler

Dan Kuso: On iki yaşındadır. Kendine çok güvenir.Runo'ya çok ama çok aşıktır.. Bakugan'ı Pyrus Dragonoid'dir.Ateş elementinde görev alır. 27. bölümde Pyrus Delta Dragonoid ile kader boyutuna gider ve herkes üzülür. Bakugan'ı evrim geçirmiştir (22. bölümde). (37. bölümde) Dan, Shun ile maç yaptıktan sonra sonunda Drago dönüşür ve üstün Bakugan'a bir adım daha yaklaşır adı Üstün Dragonoid olur. 51. bölümde sonsuzluk çekirdeği içine girer ve gücü 1000G olur ve adı Neo (Sonsuz)Dragonoid olur.

Runo Misaki: İyi yürekli, sevimli bir kızdır. On iki yaşındadır. Bebekliğinden beri dane aşıktır bir ara bunu kanıtlamıştır. Bakugan'ı Haos Tigerra'yı çok sever.Tigrera 32. bölümde evrim geçirerek blade Tigrera'ya dönüşmüştür.Işık elementi bir bakugandır.En yakın arkadaşı Alice'dir.

Marucho Marukura: zeki bir çocuktur. En küçük odur, daha on bir yaşındadır. Ailesi çok zengindir. Bakuganı Aquos Preyas'tır. Su elementinde görev alır. Preyas özellik değiştirebilir. İki bakuganı vardır, biri Preyas; diğeri Angelo/Diablo'dur (30. bölümde Preyas, Angelo/Diablo'yu yumurtlamıştır; Angelo Haos, Diablo Pyrus özelliklerini taşır ve ikisi de oynanabilir).Jenny ve Juss'a aşırı hayrandır.Dan için her şeyi yapar.Harika bir dosttur.

Julie Makimoto: Hep mutludur, on iki yaşındadır. Billy'den hoşlanır. Toprak elementinde görev alır. Bakugan'ı 29. bölümde evrim geçirmiş ve Gorem iken Hammer Gorem olmuştur.

Shun Kazami : Çok deneyimli bir Bakugan oyuncusudur. Büyükbabası bir Samurai olmasını ister, ama o bakugan oynar. Gösteriş yapmayı sever. Dan'in çocukluk arkadaşıdır. On üç yaşındadır. Bakugan'ı Ventus Skyress'tir.Bakuganı dönüşünce adı Storm Skyress olmuştur. Çok çekicidir. Rüzgâr elementi bir Bakugan'dır.Alice aşıktır. Alice'den hoşlanmaktadır.

Alice Gehabich: 39. bölüme kadar Masqurade kimliğini taşır, Bakugan'ı Alpha Hydranoid'dir. 39. bölüme kadar Bakugan oynamaz, 39. bölümde Dan ile maç yaptıktan sonra maskesini düşürür ve kimliği ortaya çıkar. On üç yaşındadır. Büyük babası Michael, Vestoria'ya bir boyut açmış ve kendini farklı bir dünyada bulmuştur. Takımın yanında olmayınca Masqurade oluyor. Negatif enerji çıkınca büyükbabasıyla değişti.Masquerade yok olduktan sonra Alpha Hydranoid, Alice'in olur.Shun'dan hoşlanıyordur.En yakın arkadaşı Runo'dur.Belki Alice'de Klaus'dan hoşlanıyordur.

Masqurade: Gerçek kimliği Alice'tir, fakat negatif enerji nedeni ile kişilik değiştirir. Başkalarıyla Bakugan oynar ve onların Bakugan'ını kader boyutuna gönderir. Bakugan'ı Darkus Hydranoid'dir. Karanlık elementini kötüye kullanır. Çok kötü biridir. 38. bölümde Dan ile maç yaparken Dan, Masqurade'i yener ve gerçek kimliğini ortaya çıkarır. Masqurade'in Bakugan'ı üç kez evrim geçirmiştir ve şu anki Bakugan'ı Alpha Hydranoid'dir. 44. bölümde yok olur.

Hal-G: Naga'yla birlikte çalışır. Çok kötüdür. Alice'in büyükbabasıdır. Asıl adı Michael'dır. Bakugan'ı Naga'dır. Naga sessizlik çekirdeğinin sahibidir.

Joe Brown: Bakugan oynamayı sever ve Bakuganı Wavern'dır. Wavern 34. bölümde Joe'ya gelmiştir. Wavern efsanevi beyaz Bakugan'dır. Wavern, sonsuzluk çekirdeğini içinde bulundurur. Kardeşi Naga'dır. Kendisi Bakugan sitesinin ağ yöneticisidir ve Chan Lee'den hoşlanır.

Klaus Von Hertzon: 17.bölümde ortaya çıkar.Bakuganı Sydronoid'tir.Aquos elementidir.Yakışıklıdır.Alice'ye aşıktır.Shun'unda Alice'ye aşık olduğunu bildiği için onunla çok fazla konuşmamaktadır.

Billy: 10.bölümde ortaya çıkar.Bakuganının özelliği Subterra(Toprak Elementi)dır.Bakuganı Subterra Cycloid'dir.Julie'ye aşıktır.

Bakugan Türleri

Darkus Reaper: Reaper'lar intikam duygusuyla hareket ederler. Savunmasız rakiplerine karşı bile acımasızca davranır, bundan gurur duyarlar. Büyük öfke ve yıkım ile sürekli plan yapar diğer Bakugan’ları yok etmeyi planlarlar. Planları doğrultusunda uygun zaman geldiğinde ard arda saldırarak rakiplerini yok ederler.kendisi ölüdür

Juggernoid: Juggernoid çok büyük bir tahrip gücüne sahip Bakugandır. Sahip olduğu ağır zırha hasar vermek için çok büyük güç gerekmektedir. Savaş sırasında zırhının en zayıf noktasına saldırmayı denemek bile çok saçmadır çünkü zırhını geçmek imkansızdır. Rakiplerine güç dalgaları gönderir ve onları safdışı ederler.

Fear Reaper: Sessiz ve karanlık bir şekilde hareket eden Fear Ripperler dev kılıçları ile çabuk ve ölümcüldürler. Diğer türlere dönüşebilen tam bir bukalemundurlar. Kendi gerçek kimliğini asla ortaya çıkarmayan karmaşık bir Bakugan olan Fear reaper türü, tuhaf bir şekilde çekingen ama cezbedicidirler. Bir Fear Ripper herkesin aklını karıştırabilir ve istediğini yaptırabilir. Gizemli güçleri onları karşı konulmaz yapar.

Falconeer: Falconeer yükseklerden avını hedef alır. Rakibinin onu farketmesine izin vermeden onu takip eder. Bu Bakugan son derece etkili olan gözle görülmeyen şeyleri görme yeteneği ile uzaklığı ve kapsamı ne olursa olsun nesneler ötesini görebilir. Bu sayede rakiplerinin planlarını öğrenebilir, şaşırtan saldırılar tasarlayabilir. En önemlisi, bu özel Bakugan kendini yeniden canlandırabilir. Bir Falconer ile karşılaşmak çok tehlikelidir. Yeniden canlanma özelliği, Falconeer ile birden fazla kez karşılaşmanız anlamına gelir. Ancak çok güçlü Bakugan’lar bunun üstesinden gelebilirler…Ve her elementte bir Falconeer vardır.

Pyrus Dragonoid: Dragonoidler aramak ve yok etmek için tasarlanmışlardır. Bu yüzden çok gelişmiş arama yetenekleri ve duyularına sahiplerdir. Üst düzey istihbarat özellikleri vardır. Savaş sırasında hareket kabiliyetleri kısıtlıdır ama güçlü vuruşları ve ağır darbeleri ile bu özelliklerini kapatırlar. Dragonoid tarafından takip edilen birinin kaçmak için neredeyse hiç şansı yoktur.Dragonoidler kader kartı etkinken ölmemek için özel bir güç çıkartır. Dan, Masqurade ile savaşırken yetenek kartı parçalanmış, Drago'nun gücü 999 G'ye çıkmıştır. Bu güç maç sahasını yok edebildiği için dragonoidler vestroia efendisi olarak sayılabilir. "Drago's On Fire" bölümünde 900 G'ye kadar çıkıp evrim geçirmiştir.Ayrıca son bölümlerde Drago tekrar değişir içine sonsuzluk çekirdeği girer.Bu sayede Drago 1000G olur.Ve Drago Wavern'ı Vestroya ya gönderdiği için (Wavern sonzuluk çekirdeğini Naga'dan koruyamadığı için çekirdeği Dragoya vermiştir ve bunun için Drago'nun onu Vestroya göndermesi gerekiyordu.)Büyük bir hırsla Naga ile kapışır Drago galibiyeti alır ve sessizlik çekirdeği de Drago'nun olur.

Robotalian: Robotallianlar müttefiklerine yardım eder ve onları korurlar. Robotallion’un dostu olan herkes ona sonsuz güven besler. Çok güçlü ve hızlıdır. Vahşi pençeleri ve her maddeyi dilimleyerek doğrayabilecek güçteki dev kılıçları vucütlarının içinde bulunur. Yüksek hızda hareket ederler ve bu hareketlerini insan gözüyle izlemek son derece zordur. Ancak çok güçlü Bakuganlar Robotallion ile baş edebilirler. Onları yenmek oldukça güçtür. Robotallianlar görevleri ve koruma duygusuna büyük önem verirler ve bu sorumluluklarını yerine getirirken yollarına hiç bir şeyin çıkmasına izin vermezler.Yeteneklerinden biri Robotalian güçlendirmedir.Ve her elementte bir Robotalian vardır.

Wavern:Sonsuzluk çekirdeğinin sahibidir. Naga ile iyi anlaşamazlar. Joe'nun bakuganıdır. İlk karşılaşma (Bakugan 23.bölüm Say İt Ain't Or Joe ve 34.Bölüm Evden Çok Uzakta) Bir bölümde Naga dünyaya gelir ve Wavern güçsüz düşer.Drago'ya bana ateş etmesini söyler ve Drago ateş eder. Sonsuzluk çekirdeği Drago'ya gelir.

Naga:Kötü Bir Bakugan'dır. Wavern'ın ikiz kardeşidir. Sonsuzluk çekirdeğini almaya çalışır ama başaramaz.6 bakuganla savaşınca yok olmuştur.

Gorem: İyi bir bakugandır.Subterra(toptak) elementindedir ve metrelerce kocamandır!Bakugan Savaşçıları'ndan Julie'nin bakuganıdır.

Preyas:Havalı ve hareketli bir bakugandır.Elementi Aquos (su) dur. Bakugan Savaşçıları'ndan Marucho'nun bakuganıdır.En güçlü 6 bakugandan Aquos özellikli bakuganı yendikten sonra Diablo/Angeloyu yumurtlar.

Diablo:Pyrus özellikli bir bakugandır. Angelo adlı bakuganın tam tersidir.30. bölümde onları Preyas yumurtlar.Aslında Preyas'a çok benzer fakat kanatları vardır ve Pyrus özelliklidir.

Angelo:Haos özellikli bir bakugandır. Diablo adlı bakuganın tam tersidir.30. bölümde onları Preyas yumurtlar.Aslında Preyas'a çok benzer fakat kanatları vardır ve Haos özelliklidir.

Skyress:Wentus özellikli bir bakugandır.Kuşa benzer yeşil tüyleri vardır.Dönüşünce Storm Skyress olur.Shun'un bakuganıdır.

Tigrerra:Haos özellikli bir bakugandır.Altı Bakugan Savaşçısı'ndan Runo'nun bakuganıdır.Beyza kaplana benzervs dört ayak üstünde durur.Dönüştüğünde Blade Tigrerra olur ve iki ayak üstünde durur.

Hydronoid:İlk önceleri kötü Masqurade'nin bakuganıydı ve çok bakuganı Kader Boyutuna yolladı.İlk hali tek başlıydı sonra 2 başlı oldu ve en sonunda da 3 başlı oldu.Masquread'nin Alice olduğu anlaşılınca iyilerin tarafına geçti.

.Serpenoid:Serpenoidler çok uzun boylu yılanlardır.Hamleleri genellikle rakibini boğmaktır.Bakugan 2. bölümde Dan Kuso'nun Serpenoid'i Darkus Reaper tarafından kader boyutuna gönderilmiştir.Bu arada her elementte (darkus,wentus,haos vb.) bir Serpenoid vardır.herşeyi yenerler

Saurus:Bakugan 1. bölümde görmüşsünüzdür hatta 2. bölümde kader boyutuna Darkus Reaper tarafından gönderilir.Sauruslar her elementte bulunur ve çok çeviktirler aslında Saurus denme sebebi dinozora benzemesidir.Kafasında boynuzlar bulunduğu için Stracosaurus adlı dinozora benzer fark etdiyseniz dinozorun isminin sonunda "saurus" vardı.

Kaynak: Wikipedi








Sayfa: 1 [2]