16
Tartışma Platformu / Ynt: Hangi fantastik film kitaba daha sadık?
« : 26 Ağustos 2010, 16:25:59 »
Narnia
İletileri Göster
Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz
17
Tartışma Platformu / Ynt: Favori Fantastik Kitabınız?
« : 26 Ağustos 2010, 16:24:47 »
Yüzüklerin Efendisi,Anita Blake,Ulysses Moore..
18
Yazarlar / Ynt: Stepheine Meyer
« : 26 Ağustos 2010, 16:17:32 »Kitap daha çok aşk romanı olarak ön plana çıktığı için bu kitapla fantastik edebiyata başlamanın biraz sakat olabileceği düşüncesindeyim. Yani birçok insan tarafından okunma sebebi aşk romanı olması, tabi Robert Pattinson'da kitabın satışını %50 artırmıştır herhalde, neyse..tamamen katılıyorum.Bence bu yazar twilight serisiyle vampir serisi adı altında aşkı ve cinselliği vurgulamaya çalışarak okuyucu kazanmayı amaçlamış..eh Amacınada ulaşmış sayılır.Eh, vampir kavramını en net biçimde güneşte parlayan yaratıklar olarak duyan bir insan bayağı bocalar fantastik edebiyata adım attığında herhalde. Keşke seriyi bu kadar pembe değil, biraz da siyah yazsaymış.
Bu arada Stepheine Meyer'i yazar olarak beğenemedim bir türlü. Acemi bir yazar gibi yazdığını düşünüyorum nedense..
parayıda bir güzel cebine indiriyor..Bence böyle acemi yazarların kitaplarına fazla ümit bağlamamak gerekiyor.Filmini birazcık beğenmiştim.Kitap daha güzeldir heralde dedim baktım(tamamen okumadım) çok bunaltıcıydı bence..
Ama Göçebe güzeldir belki bu yazara son kez umut bağlayarak birde o kitabını denemek istiyorum..
19
Korku & Gerilim Eserleri / Kılıç Tutan Elin Şarkısı - Marcus Sedgwick
« : 26 Ağustos 2010, 14:58:54 »
KILIÇ TUTAN ELİN ŞARKISI
Kara kışın göbeğinde kötülük uyanıyor…
Ormanların ardında bir diyar var. Öylesine güzel bir yer ki burası; ağaçların bittiği yerde durup, önünde uzanan çayırlara ve tepeleri karlı dağlara baktığında, cennetten yalnızca birkaç adım olduğuna yemin edebilirsin. İşte bu diyarların bir şarksısı, şarkının da bir hikâyesi var… Bir cinayet hikâyesi.
…kan ter içindeki Radu, elini kaldırıp parmağını karşısındaki adama doğrulttu.
“Ama Williem. Sen Ölmüştün!”
Adam ileri atıldı ve elini Radu'nun göğsüne bir bıçak gibi sokarak kalbini avuçladı.
“Artık ölü değilim,” dedi.
Şimdi ölme sırası, cansız bedeni karın yumuşaklığına gömülen Radu'ya gelmişti.
Vampir efsanesi, dahice yazılmış bu tüyler ürpertici gotik hikâyede hayat bulmuş. Ustaca bir araştırmanın ürünü olan ve ince detaylarla dolu bu kitapta yavaş yavaş, sinsice yaklaşan kötülük ve karanlık bir ormanda bekleyen dehşet verici olaylar okuyucuyu büyüleyecek.
Publishing News
Kara kışın göbeğinde kötülük uyanıyor…
Ormanların ardında bir diyar var. Öylesine güzel bir yer ki burası; ağaçların bittiği yerde durup, önünde uzanan çayırlara ve tepeleri karlı dağlara baktığında, cennetten yalnızca birkaç adım olduğuna yemin edebilirsin. İşte bu diyarların bir şarksısı, şarkının da bir hikâyesi var… Bir cinayet hikâyesi.
…kan ter içindeki Radu, elini kaldırıp parmağını karşısındaki adama doğrulttu.
“Ama Williem. Sen Ölmüştün!”
Adam ileri atıldı ve elini Radu'nun göğsüne bir bıçak gibi sokarak kalbini avuçladı.
“Artık ölü değilim,” dedi.
Şimdi ölme sırası, cansız bedeni karın yumuşaklığına gömülen Radu'ya gelmişti.
Vampir efsanesi, dahice yazılmış bu tüyler ürpertici gotik hikâyede hayat bulmuş. Ustaca bir araştırmanın ürünü olan ve ince detaylarla dolu bu kitapta yavaş yavaş, sinsice yaklaşan kötülük ve karanlık bir ormanda bekleyen dehşet verici olaylar okuyucuyu büyüleyecek.
Publishing News
20
Diğer Fantastik Eserler / Kahkaha Sarayı - Kaplan Yumurtası
« : 26 Ağustos 2010, 14:47:08 »
KAHKAHA SARAYI
Miles Wednesday,yetim olarak büyüdü,pis bir fıçıda yaşıyor.Daha önce sirke hiç gitmedi.Zaten Oscuro Sirki de diğer sirklere benzemiyor.Hayvanların arasında Hiç adında,kafese konulmuş bir yaratık var;palyaçolar gizl işler peşinde... Kanatlı,garip,küçük bir kız gösteri sırasında kuleden düşünce Miles'ın hayatı sonsuza dek değişiyor.
Miles ve Ufaklık(kanatlı kız) yakalanıp Kahkaha Sarayı'na götürülen arkadaşlarını kurtarmak için zorlu bir maceraya atılırlar.Yolda bilge bir kaplan;ağaçta yaşayan ağırbaşlı zengin bir kadın;kör bir kaşif ve sokak savaşçısı çocuklarla karşılaşırlar.Olağandışı bu serüven onlara,arkadaşlığın gücünü,ailenin ne denli büyük bir armağan olduğunu gösterir.
Jon Berkeley'in bu şaşırtıcı ilk romanı,eşsiz bir coğrafyada geçen,tehlikeler,güzellikler ve elbette kahkahalarla dolu zengin bir serüven!
2. Kitap: KAPLAN YUMURTASI
Bolsillo Sirki Larde'ye geldiğinde,yetim Miles Wednesday ve meslek arkadaşı Ufaklık muhteşem bir gösteriye katılırlar.Kısa sürede,gizemli ve sakar Doktor Tau Tau ile dostluk kurarlar.Doktor Tau Tau,Miles'ın anne ve babasını tanıdığını ve Miles'ın babasının hayatta olduğunu iddia etmektedir.Miles ve Doktor Tau Tau gizlice yolculuğa çıkarlar ama baba arayışını kısa zamanda çok arzulanan güçlü Kaplan Yumurtası'nı -bir kaplanın ruhunu içerdiği söylenen efsanevi bir taşı-arama işine dönüştüğünü görerek şaşırır.
Taşın nerede olduğunu kimse bilmemektedir.Miles ile Ufsklık bilgi kırıntılarını bir araya getirirken taşın,Miles'ın anne babası ile ilginç bağını keşfederler.Yumurta Miles'ın geçmişinin sırlarını açacak bir anahtar mıdır?
Serinin ilk kitabı Kahkaha Sarayı'ndan sonr Jon Berkeley,ikinci kitabı olan Kaplan Yumurtası'nda,okurları garip,şaşırtıcı,fantastik ve gülünç bir maceraya davet ediyor...
Miles Wednesday,yetim olarak büyüdü,pis bir fıçıda yaşıyor.Daha önce sirke hiç gitmedi.Zaten Oscuro Sirki de diğer sirklere benzemiyor.Hayvanların arasında Hiç adında,kafese konulmuş bir yaratık var;palyaçolar gizl işler peşinde... Kanatlı,garip,küçük bir kız gösteri sırasında kuleden düşünce Miles'ın hayatı sonsuza dek değişiyor.
Miles ve Ufaklık(kanatlı kız) yakalanıp Kahkaha Sarayı'na götürülen arkadaşlarını kurtarmak için zorlu bir maceraya atılırlar.Yolda bilge bir kaplan;ağaçta yaşayan ağırbaşlı zengin bir kadın;kör bir kaşif ve sokak savaşçısı çocuklarla karşılaşırlar.Olağandışı bu serüven onlara,arkadaşlığın gücünü,ailenin ne denli büyük bir armağan olduğunu gösterir.
Jon Berkeley'in bu şaşırtıcı ilk romanı,eşsiz bir coğrafyada geçen,tehlikeler,güzellikler ve elbette kahkahalarla dolu zengin bir serüven!
2. Kitap: KAPLAN YUMURTASI
Bolsillo Sirki Larde'ye geldiğinde,yetim Miles Wednesday ve meslek arkadaşı Ufaklık muhteşem bir gösteriye katılırlar.Kısa sürede,gizemli ve sakar Doktor Tau Tau ile dostluk kurarlar.Doktor Tau Tau,Miles'ın anne ve babasını tanıdığını ve Miles'ın babasının hayatta olduğunu iddia etmektedir.Miles ve Doktor Tau Tau gizlice yolculuğa çıkarlar ama baba arayışını kısa zamanda çok arzulanan güçlü Kaplan Yumurtası'nı -bir kaplanın ruhunu içerdiği söylenen efsanevi bir taşı-arama işine dönüştüğünü görerek şaşırır.
Taşın nerede olduğunu kimse bilmemektedir.Miles ile Ufsklık bilgi kırıntılarını bir araya getirirken taşın,Miles'ın anne babası ile ilginç bağını keşfederler.Yumurta Miles'ın geçmişinin sırlarını açacak bir anahtar mıdır?
Serinin ilk kitabı Kahkaha Sarayı'ndan sonr Jon Berkeley,ikinci kitabı olan Kaplan Yumurtası'nda,okurları garip,şaşırtıcı,fantastik ve gülünç bir maceraya davet ediyor...
21
Müzik / Ynt: Cat Stevens
« : 26 Ağustos 2010, 14:03:45 »Bu önemli bir şarkıcıdır gerçekten. Doğruya doğru... Müslüman olmadan önceki şarkıları daha güzeldir.evet..Mesela morning has broken..
22
Müzik / Ynt: Lady Gaga
« : 26 Ağustos 2010, 14:01:15 »Sevmedim sevemiyorum kendisini de müziğini de... Hoş, son zamanlarda çıkan şarkıcıların da çoğunu sevmiyorum ben. Sadece abuk sabuk giyinip, açık saçık giyinmekle, kliplerde arsız bir şekilde sevişmekle şarkıcı olunmuyor.haklısın.. ben Lady Gaga nın kendisini pek sevmiyorum bana korkutucu geliyo :S ama birkaç şarkısı var güzel olan onları dinliyorum.Bu konuyu da üye arkadaşları bilgilendirmek için ve Lady Gaga hakkındaki düşüncelerinizi merak ettiğim için açtım
23
Sinema / Ynt: Percy Jackson & Olimposlular: Şimşek Hırsızı
« : 26 Ağustos 2010, 01:32:35 »
Filmi çok eğlenceliydi..Zenci pantolonunu çıkarınca percy'nin:"oğlum sen yarı eşşek misin"demesi beni çok güldürmüştü..haha 
:D
:D
24
Diğer Bilimkurgu Eserleri / Ynt: Göçebe (The Host)
« : 26 Ağustos 2010, 01:29:32 »Twilight serisinden iyi, kesinlikle. Kullandığı dil aynı ama kurgu ve fikirler orjinal, değişik.öyle güzel yorumlar yapılıyor ki ..
Başlarda insanı sıkan bir kitapmış gibi gelsede sonradan elinden düşüremiyorsun . insanı sürükleyen ve her sayfasını merekla çevirdiğin bir kitap halini alıyorokumamak elde değil..hemen annemden harçlık almam lazım:D
25
Sinema / Ynt: Johnny Depp 'Alice Harikalar Diyarı'nda
« : 26 Ağustos 2010, 01:17:01 »Ah bi de filme yorum yapsaydin be yavrum.Film çok güzel zaten johhny deep in oynadığı her film güzel
26
Diğer Fantastik Eserler / Ynt: Twilight Serisi - Stephine Meyer
« : 26 Ağustos 2010, 01:14:12 »Ama sonra burada "edwırd, edwırd veya bella bella diye bağırma lütfen" Çünkü genelde öyle yapıyorlar.
yapacağımı zannetmiyorum..Yani seversem edvırd veya bella için değil filmdeki aksiyon veya heyecan için severim
27
Liman Kütüphanesi / Ynt: Beğendiğiniz Alıntılar
« : 25 Ağustos 2010, 19:58:32 »
Shay kanalı diğer Kesicilere açtı.Sesinde panik vardı."Biri buraya doktor getirsin."Oda numarasını tekrarladı.
"Ne var Shay?"diye bağırdı Tally.
"Tally çok üzgünüm!"
"Ne!?"
"Zane..."
.....
Bütün bunlar Tally nin suçuydu.Tally'nin dilediği şey olabilsin diye Zane'i buraya gelmeye ikna etmişti;ona göz kulak olmak yerine şehirde gezmeye çıkmıştı.Onu paramparça eden savaşı Tally başlatmıştı.Zane'nin ölü parmaklarını kavradı.Artık öldüğünden emindi.Vücudunun içindeki paramparça acı verici boşluğu görebiliyordu.O ölüydü.Sonsuza dek..
Muazzam egosunun son bedeli buydu işte..
"Üzgünüm Zane.."Tally sırtını döndü.
"Gidelim!.."Buz gibi "Bitirmemiz gereken bi savaş var.."(Özeller,Scott westerfeld)
Tedavi görmeye ihtiyacım yok tıpkı hissetmek ya da düşünmek için kendimi kesmeye ihtiyacım olmadığı gibi..Bundan sonra beynimle benden başka kimse oynayamayacak..Görüyorsunuz özgürlüğün her şeye zarar verme gibi bir alışkanlığı var.
Tally Youngblood
"Ne var Shay?"diye bağırdı Tally.
"Tally çok üzgünüm!"
"Ne!?"
"Zane..."
.....
Bütün bunlar Tally nin suçuydu.Tally'nin dilediği şey olabilsin diye Zane'i buraya gelmeye ikna etmişti;ona göz kulak olmak yerine şehirde gezmeye çıkmıştı.Onu paramparça eden savaşı Tally başlatmıştı.Zane'nin ölü parmaklarını kavradı.Artık öldüğünden emindi.Vücudunun içindeki paramparça acı verici boşluğu görebiliyordu.O ölüydü.Sonsuza dek..
Muazzam egosunun son bedeli buydu işte..
"Üzgünüm Zane.."Tally sırtını döndü.
"Gidelim!.."Buz gibi "Bitirmemiz gereken bi savaş var.."(Özeller,Scott westerfeld)
Tedavi görmeye ihtiyacım yok tıpkı hissetmek ya da düşünmek için kendimi kesmeye ihtiyacım olmadığı gibi..Bundan sonra beynimle benden başka kimse oynayamayacak..Görüyorsunuz özgürlüğün her şeye zarar verme gibi bir alışkanlığı var.
Tally Youngblood
28
Müzik / Cat Stevens
« : 25 Ağustos 2010, 19:31:37 »
CAT STEVENS/YUSUF İSLAM(D.21 Temmuz 1948)
Yusuf İslam (asıl adı Stephen Demetre Georgiou'dur.). Genellikle müzik kariyerinin başlangıcında aldığı Cat Stevens sahne adı ile bilinen İngiliz şarkı sözü yazarı ve müzisyendir. 1977 yılında Müslüman olmuş ve bundan iki yıl sonra da Yusuf İslam adını almıştır..
Cat Stevens ismiyle tanınmaya başlayan Georgiou, çoğu 1960'lı ve 1970'li yıllarda olmak üzere 60 milyondan fazla albüm satmıştır. "Wild World", "Father and Son", "Morning Has Broken", "Peace Train" ve "The First Cut Is the Deepest" gibi ünlü parçalarıyla hatırlanır.
1976 yılında geçirdiği kazadan 1 yıl sonra İslam dinini seçmiş ve 1979 yılında Yusuf İslam ismini almıştır.
HAYAT ÖYKÜSÜ
1948'de doğmuş, Kıbrıslı Rum bir babanın ve İsveçli bir annenin üçüncü çocuğu olan Cat Stevens'ın asıl adı Steven Demetre Georgiou'dur.
Babası Yunan Ortodoksu olmasına rağmen Steven bir Katolik okuluna gitti. 8 yaşındayken annesi babası boşandı, bir süre beraber yaşadılarsa annesi oğlunu alıp İsveç'e döndü. 16 yaşındayken okulu bıraktı, daha sonra Sanat Okulu`na girdi ama oradan da ayrıldı.
İlk hit parçasını ve albümünü 18 yaşındayken yaptı. "I Love my Dog" şarkısı Cat Stevens'ın doğuşu anlamına geliyordu. 1966 yılında Matthew and Son albümünü piyasaya sürdü. Bu dönemde Cat Stevens ismini aldı. 1967'de yayımlanan New Masters albümü fazla tutulmadı, bu albüm sonradan birçok kişi tarafından yorumlanan The First Cut Is the Deepest parçasıyla hatırlanır.
1968'ların başında 19 yaşındayken Stevens tüberküloza yakalandı. Aylarca hastanede yattığından müziğe tekrar dönmesi 1970`i buldu.
1970'de yayımladığı folk müzik temeline oturtulmuş, önceki albümlerinden de biraz farklı sayılan Mona Bone Jakon yayımladı. Bu albümde o dönemki aşkı Patti D'Arbanville için yazılmış (daha sonra bir klasik halini alan) "Lady D'Arbanville" parçası da yer alır. Cat Stevens, 1970'in ikinci yarısında yayımladığı uluslar arası bir başarı yakalayan Tea for the Tillerman albümüyle yoluna devam etti. Wild World parçası bu albümdeki en beğenilen ve popüler parça oldu.
Kendine has bir müzik oluşturan Stevens 1971`de çıkardığı Teaser and the Firecat albümüyle başarının tadını çıkarmaya devam etti. Bu albümde "Peace Train", "Morning Has Broken" ve "Moonshadow" gibi birçok hit parça yer alıyordu.
1970'li yıllarda yeni albümler yayımlamaya devam etti.
MÜSLÜMAN OLUŞU
1976 yılında bir kaza sonrası boğulmak üzere olan Cat Stevens, kendisini kurtarması için Tanrı'ya yalvarmış ve yıllar sonra VH1 kanalında o anı şöyle söylemiştir: “Oh God! If you save me I will work for you.” ("Oh Tanrım, eğer beni kurtarırsan senin için çalışacağım." Bu ölüme yakın deneyim onun ruh halini değiştirdi. Kardeşi David, kudüste bir camide görüp" içimi rahatlattı" diyerek aldığı Kur'an'ı Cat Stevens'a hediye etti ve Stevens`ın İslamiyet`e geçişi başlamış oldu. 1977 yılında Müslüman olarak Yusuf İslam adını aldı.
Değişimini ilerleyen yıllarda müzikle uğraşmayı bırakarak sürdürdü. Sahnelerden uzaklaştı, hatta müzik şirketlerinden artık albümlerinin dağıtılmamasını rica etti fakat bu talebi reddedildi.
Ancak 2006 yılında oğlunun evinde eline aldığı gitar ile birlikte bu kararını 28 yıl sonra değiştirdi. Önce kendi eski şarkısı olan Father and Son şarkısını Ronan Keating ile söyledi. Ardından 2006 yılında 'An Other Cup' albümünü çıkardı. Ardından, 5 Mayıs 2009'da son albümü Roadsinger piyasaya çıktı.
Şu an karısı ve beş çocuğuyla birlikte Londra'da yaşamaktadır.
ALBÜMLERİ
Cat Stevens Adıyla:
* Matthew & Son (1966)
* New Masters (1967)
* Mona Bone Jakon (1970)
* Tea for the Tillerman (1970)
* Teaser and the Firecat (1971)
* Catch Bull at Four (1972)
* Foreigner (1973)
* Buddha and the Chocolate Box (1974)
* Saturnight (Live in Tokyo) (1974)
* Numbers (1975)
* Izitso (1977)
* Back to Earth (1978)
* Majikat (2005)
* Gold (2005 derleme)
* My lady d'arbanville
* Birçok derleme ve antoloji..
Yusuf İslam Adıyla:
* The Life of the Last Prophet (1995)
* I Have No Cannons that Roar (1998)
* Prayers of the Last Prophet (1999)
* A is for Allah (2000)
* I Look I See (2003)
* An Other Cup (2006)
* Footsteps In The Light (2008)
* Roadsinger (2009)
2006-.. HALİ
Yusuf İslam (asıl adı Stephen Demetre Georgiou'dur.). Genellikle müzik kariyerinin başlangıcında aldığı Cat Stevens sahne adı ile bilinen İngiliz şarkı sözü yazarı ve müzisyendir. 1977 yılında Müslüman olmuş ve bundan iki yıl sonra da Yusuf İslam adını almıştır..
Cat Stevens ismiyle tanınmaya başlayan Georgiou, çoğu 1960'lı ve 1970'li yıllarda olmak üzere 60 milyondan fazla albüm satmıştır. "Wild World", "Father and Son", "Morning Has Broken", "Peace Train" ve "The First Cut Is the Deepest" gibi ünlü parçalarıyla hatırlanır.
1976 yılında geçirdiği kazadan 1 yıl sonra İslam dinini seçmiş ve 1979 yılında Yusuf İslam ismini almıştır.
HAYAT ÖYKÜSÜ
1948'de doğmuş, Kıbrıslı Rum bir babanın ve İsveçli bir annenin üçüncü çocuğu olan Cat Stevens'ın asıl adı Steven Demetre Georgiou'dur.
Babası Yunan Ortodoksu olmasına rağmen Steven bir Katolik okuluna gitti. 8 yaşındayken annesi babası boşandı, bir süre beraber yaşadılarsa annesi oğlunu alıp İsveç'e döndü. 16 yaşındayken okulu bıraktı, daha sonra Sanat Okulu`na girdi ama oradan da ayrıldı.
İlk hit parçasını ve albümünü 18 yaşındayken yaptı. "I Love my Dog" şarkısı Cat Stevens'ın doğuşu anlamına geliyordu. 1966 yılında Matthew and Son albümünü piyasaya sürdü. Bu dönemde Cat Stevens ismini aldı. 1967'de yayımlanan New Masters albümü fazla tutulmadı, bu albüm sonradan birçok kişi tarafından yorumlanan The First Cut Is the Deepest parçasıyla hatırlanır.
1968'ların başında 19 yaşındayken Stevens tüberküloza yakalandı. Aylarca hastanede yattığından müziğe tekrar dönmesi 1970`i buldu.
1970'de yayımladığı folk müzik temeline oturtulmuş, önceki albümlerinden de biraz farklı sayılan Mona Bone Jakon yayımladı. Bu albümde o dönemki aşkı Patti D'Arbanville için yazılmış (daha sonra bir klasik halini alan) "Lady D'Arbanville" parçası da yer alır. Cat Stevens, 1970'in ikinci yarısında yayımladığı uluslar arası bir başarı yakalayan Tea for the Tillerman albümüyle yoluna devam etti. Wild World parçası bu albümdeki en beğenilen ve popüler parça oldu.
Kendine has bir müzik oluşturan Stevens 1971`de çıkardığı Teaser and the Firecat albümüyle başarının tadını çıkarmaya devam etti. Bu albümde "Peace Train", "Morning Has Broken" ve "Moonshadow" gibi birçok hit parça yer alıyordu.
1970'li yıllarda yeni albümler yayımlamaya devam etti.
MÜSLÜMAN OLUŞU
1976 yılında bir kaza sonrası boğulmak üzere olan Cat Stevens, kendisini kurtarması için Tanrı'ya yalvarmış ve yıllar sonra VH1 kanalında o anı şöyle söylemiştir: “Oh God! If you save me I will work for you.” ("Oh Tanrım, eğer beni kurtarırsan senin için çalışacağım." Bu ölüme yakın deneyim onun ruh halini değiştirdi. Kardeşi David, kudüste bir camide görüp" içimi rahatlattı" diyerek aldığı Kur'an'ı Cat Stevens'a hediye etti ve Stevens`ın İslamiyet`e geçişi başlamış oldu. 1977 yılında Müslüman olarak Yusuf İslam adını aldı.
Değişimini ilerleyen yıllarda müzikle uğraşmayı bırakarak sürdürdü. Sahnelerden uzaklaştı, hatta müzik şirketlerinden artık albümlerinin dağıtılmamasını rica etti fakat bu talebi reddedildi.
Ancak 2006 yılında oğlunun evinde eline aldığı gitar ile birlikte bu kararını 28 yıl sonra değiştirdi. Önce kendi eski şarkısı olan Father and Son şarkısını Ronan Keating ile söyledi. Ardından 2006 yılında 'An Other Cup' albümünü çıkardı. Ardından, 5 Mayıs 2009'da son albümü Roadsinger piyasaya çıktı.
Şu an karısı ve beş çocuğuyla birlikte Londra'da yaşamaktadır.
ALBÜMLERİ
Cat Stevens Adıyla:
* Matthew & Son (1966)
* New Masters (1967)
* Mona Bone Jakon (1970)
* Tea for the Tillerman (1970)
* Teaser and the Firecat (1971)
* Catch Bull at Four (1972)
* Foreigner (1973)
* Buddha and the Chocolate Box (1974)
* Saturnight (Live in Tokyo) (1974)
* Numbers (1975)
* Izitso (1977)
* Back to Earth (1978)
* Majikat (2005)
* Gold (2005 derleme)
* My lady d'arbanville
* Birçok derleme ve antoloji..
Yusuf İslam Adıyla:
* The Life of the Last Prophet (1995)
* I Have No Cannons that Roar (1998)
* Prayers of the Last Prophet (1999)
* A is for Allah (2000)
* I Look I See (2003)
* An Other Cup (2006)
* Footsteps In The Light (2008)
* Roadsinger (2009)
2006-.. HALİ
29
Müzik / Ynt: the Animals
« : 25 Ağustos 2010, 19:08:22 »
Dont let me be misunderstood şarkıları çok güzel ve bir çok ünlü tarafından cover landı..
Nina Simone nin seslendirdiği de çok güzeldir.Santa Esmeralda nın cover ladığı versiyonuda Kill Bill de dinleyebilirsiniz..
Nina Simone nin seslendirdiği de çok güzeldir.Santa Esmeralda nın cover ladığı versiyonuda Kill Bill de dinleyebilirsiniz..
30
Müzik / Ynt: Mr.Big
« : 25 Ağustos 2010, 19:05:24 »
To be with you ve Wild world u mutlaka dinleyin..