Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - grikunduz

Sayfa: 1 ... 23 24 [25] 26
361
Düşler Limanı / 2 Asker
« : 21 Eylül 2010, 14:16:06 »
Güzel bir yaz akşamı idi. 2 çocuk yanan ışıkların arasından ilerliyor ve gördükleri pencerelere yaklaşıp hızlıca birşeyler fısıldıyorlardı. Daha ilerde çatallaşan yol iki çocuğu birbirinden ayırdı. Sokak enteresan bir şekilde bomboştu. Normalde o saatte sokakta gezen fener yakıcılar bile görünmüyordu. Ama bu iki çocuğa hiç de enteresan gelmemiş gibiydi. Onlar sadece yürüyor her pencereye yaklaşıyor ve bir şeyler fısıldıyorlardı. Çocuklar pencereleri geçtikten sonra az sayıda yanmakta olan ışıkta sönüyordu, en son evle de konuştuktan sonra geldikleri yoldan geri dönüp yol ayrımında birleştiler. Kasabada geriye kalan aydınlık sadece iki üç eve bir tanesi denk gelen sokak lambalarından geliyordu. Çocuklar ayrımda birleştikten sonra hiç konuşmadan yürümeye başladılar. Kasabanın bir tarafa göre sonu, bir tarafa göre ise başlangıcı olan, evin önünde durdular. Yüzlerinden okunan tek şey tedirginlikti. Evin mavi kapısına yaklaştıkça tedirginlikleri artıyor ama bu onları yollarından çevirmiyordu. En sonunda kapıya varınca yumuşak ama ses getiren güçlü iki yumruk attı içlerinden hafifçe büyük olanı. Kapı hemen sonra hiç gıcırdamadan orta yaşlarda kaba saba bir adam tarafından açıldı. Gözlerinde soru sorar ifadelerle ''yaptınızmı'' dedi. Çocuklar buna sadece başlarını sallayarak cevap verdiler. Adam da onlara onaylarcasına başını salladı ve başının bir hareketi ile içeri geçmelerini söyledi. Çocuklar heyecanlanmadan yavaşça içeri geçti karanlık evde kendilerinden büyük bir eminlikle koltuğa yöneldiler ve sakince bir köşeye oturup beklemeye başladılar. Adam karanlık eve en az çocuklar kadar alışıktı. Oda başka bİr köşeye geçti oturdu. Evin içinde tedirgin bir bekleyişlik havası vardı. Kimse hareket etmiyor hepsi sessizce küçük nefesler alıyordu. Tedirgin bir şekilde geçen yarım saat sonra adam yavaşça ayağa kalktı ve başını sallayarak ''hadi'' dedi. Çocuklar bu söz üzerine yerlerinden kalktılar ve evden dışarı çıkıp şehrin kendi evlerine göre sonuna gittiler. Bunu daha önce defalarca yapmış gibi bir edayla demir sürgülü kapıyı omuzlayıp kapattılar. Kapı yeni yağlandığını belli eden küçük bir hışırtı ile sürüklenip derin ama sessiz bir çınlama ile kapandı. Çocuklar bunun üzerine gene alışkın bir eda ile kapının yanındaki hendeğe girip beklemeye başladılar. Hendek kısmen dolu idi. Yaşlı, genç her yaştan insan ellerinde uzun tüfekler hallerinden belli olan derin bir gerginlikle beklediler. Sayıları yavaşça yeni gelenlerle birlikte arttı. En sonunda hendek tamamen doldu. Yarım saat kadar sonra köyün karşısından ormanın içinden minik ışık parçaları görünüp kaybolmaya başladı. Zamanla bu görünüp kaybolmalar arttı. En sonunda artık ışıklar kaybolmamaya başladı. Karşıda topu ile askerleri ile koca bir müfreze vardı. Hendekteki adam ve çocukların hiçbirinde korku emaresi görünmüyordu. Sadece ne olacağını bilmişlik ve derin bir kabuletmişlik okunuyordu hallerinden. Düşman yaklaştı yaklaştı en sonunda ortalığı cehenneme çeviren ilk top ateşlendi. Topun ateşlendiği o an ipliğin koptuğu ve ipin ucundaki metanetin yere düştüğü andı. Hendekteki insanlar vahşi insan dürtüleri ile çığlıklar atarak düşmana düşmanlarına ateş etmeye başladılar. Savaş öyle bir çılgınlığa dönmüştüki kimse hedef almıyor sadece ateş ediyordu.
İki taraftanda insanlar dökülüyordu savaşın ortasında kapının hemen yanında iki çocuk hendekte sakince ateş ediyorlardı. Onlar artık herşeyi kabullenmişti. Ölümü, yaşamı ve büyük olasılıkla gelmesi kesin olan ölümü. Yaptıkları tek şey tetiği çekmek bırakmak ve yeniden çekmekti. Hayat gene bir döngü halini almıştı onlar için. Her pencereye yaklaşıp konuşuyorlarmış gibi sadece ateş ediyorlardı. O an kör bir kurşun belkide hedef dahi alınmamış bir kurşun küçük kardeşim burnunun \stüne geldi. Büyük kardeş sadece bir an ona baktı ve kafasını çevirip ateş etmeye devam etti. Hareketleri aynı eskisi gibiydi ama iç dünyası değil. Hemen önceki dinmişlik kabul etmişlik gitmiş bir şaşkınlık gelmişti yerine Ama bu duygu hareketlerine de tesir etmedi. O düşünmeden ateş etmeye devam ediyordu. Ta ki başka hedef alınmamış kör bir kurşun onu da buluncaya kadar. Kurşunda ona aynı kardeşinin ki gibi burnunun üzerinden girmişti. O da aynı kardeşi gibi düştü ve kafası kardeşine dönük bir şekilde yere yığıldı. Derler ki bir insan öldükten sonra görebilir duyabilir ve hissedebilirmiş. Her zamankinden daha keskin bir şekilde. Ama o anda çocuğun tek hissettiği kardeşinin ölümüne duyduğu üzüntü ve onun kendisini ölü olarak görmemiş olduğuna dair bir sevinçti. İşte o an anladıki ölüm bu idi. Zıtlıkların birleşimi. Ve o da gözleri tıpkı kardeşi gibi kardeşine bakar bir şekilde zıtlıklar alemine kaydı.
Spoiler: Göster
eee sonra demeyin vallahi devamını bende merak ediyorum

362
Kurgu İskelesi / Ynt: Nokenegre - Ergenekon'dan Çıkamayanlar
« : 21 Eylül 2010, 12:37:43 »
Bencede mükemmel bir hikaye(artık hedefinizde ne var bilmiyorum ama romanmı hikayemi) ve isimde çok güzel düşünülmüş. Aslında ben bir zamanlar herhangi bir türk destanı fantastik bir dilde yazılsa çok güzel olacağını düşünmüştüm, ama doğrusunu söylemek gerekirse bir TÜRK destanı ile bağlantılı ayrı bir konu yazılması daha güzel olmuş ama keşke kurdu konuşturmasa idiniz. Yani konuşmasa daha gizemli bir havası olabilirdi. Belkide farkımda olmadan haddimi aştım ve işinize karıştım. Eğer öyle birşey yaptı isem üzgünüm ama gerçekten geleceği olan bir hikayeye(veya romana) benziyor.

363
Çizgi & Anime / Ynt: Bleach
« : 21 Eylül 2010, 11:51:41 »
Mükemmel bir animasyon. Çok ciddi bir anime izleyicisi değilim ama izlemeye başlar başlamaz bayıldım bırakamadım. Ama elimdeki bölümler bitti uygun bir şekilde nerden elde edebileceğimi bilen varsa özel veya genelden mesaj atarsa memnun olurum :)

364
Miras Döngüsü / Ynt: En beğendiniz karakter?
« : 21 Eylül 2010, 11:23:22 »
Kardeşim daha seri bitmedi ruhlar mezarlğı deniyor. Brom her an her yerden çıkabilir değilmi :D

365
Ejderha Mızrağı / Ynt: Ejderha Mızrağı Soru Hattı
« : 21 Eylül 2010, 10:52:00 »
Ejderha Mızrağı'nın da başı sıkıcıysa, LOTR okumaya kalksan kitabı şömineye atıp çığlık atarak sağa sola kaçışırdın sanırım.
Bu çok güzel bir yorum olmuş, bence de :D

366
Yüzüklerin Efendisi / Ynt: Rohan Beyi Ne arıyordu?
« : 21 Eylül 2010, 10:00:44 »
Ya belkide adam mantıkçı bir tiptir. Böylee birşeyin varolmayacağını insanların boşuna korktuklarını, en kötü ihtimalle içeride hatdutların veya kötücül yaratıkların olduğunu ispatlamak için girmiş bir rohan beyi(sanki rohan beylerine at beyi denmiyormu idi) olabilir.

367
Zaman Çarkı / Ynt: Zaman Çarkı
« : 21 Eylül 2010, 09:53:39 »
Zaman çarkı gelmiş geçmiş en güzel seri doğru. Bir yerden sonra karakterlerin ucunu kaçırıyorsunuz. Ama yazar zaten her ismi söyledikten sonra onun kim olduğu konusunda ufak hatırlatmalar koymuş. Yani hiç kafanıza takmayın mümkünse tek seferde okuyun ve emin olun kitap bittiğinde kafanızda hiç çözümlenmemiş sorun kalmayacak (yüksek bir hayranlık, uzun süreli düş kurma, keşke bende orada olabilse idim dileği ve rahatsız edici  bir baş ağrısı dışında)

368
Hmmm bu asaya kendine ait bir zihin verir ve zor durumlarda nasıl kendi kendine hareket ettiğini de açıklar. Evet teşekkür ederim yeterince açıklayıcı oldu.

369
Bence zaman sadece zihnimizde ama bu onun var olmadığını göstermez. Önyargılarda zihnimizdedir, ama kimse önyargıların olmadığını söyleyemez. Bir de şöyle düşünelim zamanı akıp giden su gibi değilde film gibi yani kare kare. Zira hareket filmlerde akıcıdır ama hızlı hızlı geçilen karelerden oluşur. Her an yeniden varolduğumuzu düşünün. Az önceki sizle şimdiki sizin ayrı olduğunu. Tek aynılığın ise ruhunuz olduğunu düşünün. Bu durumda yapılacak bir zaman yolculuğu fiziksel olarak değil ruhsal olarak yapılacaktır ve bu da 5 yıl sonrasına gidip kendini öldürmenize engel olacaktır. Bu durumda sadece gözlemler ve araştırırsınız ama değiştiremezsiniz. Tabii hiç bir kesin dayanağım yok ama bana mantıklı gibi gözüktü.

370
Peki neden Par-Salian Magiusun asasını kendine saklamak yerine Raist'e veriyor veya Raist Magiusun asasını nasıl alıyor. Biraz alakasız gibi olsada Magiusun Raistle alakasından bağlantı kurdum.

371
Ejderha Mızrağı / Ynt: Raistlin Majere
« : 21 Eylül 2010, 09:00:15 »
Spoiler: Göster
Aslında teorik olarak raistlin hem öldü, hem ölmedi, hem tanrı oldu, hem olmadı, hem karanlık kraliçenin esiri oldu, hem tanrılar arasında bir yer aldı. Çünkü sizinde bildiğiniz gibi İkizler serisi işe zamanı katarak işi iyicene bozdu. Bir gelecekde raistlin tanrıdır ki büyük kütüphanede bunun o zamanda hiç yazılmamış bir kaydı bulunmaktadır. Ama başka bir gelecekte Raistlin kendini feda etmiş ve Crysania yı kurtarmıştır ve başka gelecekler de Raistlin ölmüştür. Aslına bakacak olursak raistlin konusu işin içine zaman mevhumu karıştığı için karmaşıktır. Ve bence hakkında herhangi bir şey söylenemez.

372
Ejderha Mızrağı / Ynt: Krynn Loncaları
« : 21 Eylül 2010, 08:50:17 »
Ama adamlar(pek adam sayılmazlar:D) azim ediyor çalısıyor ve her zaman gelişme kaydediyorlar.Onların hiçbir suçu yokki suç onlardan birşeyler başarma yetisini alan reorx da bence yoksa gnomlarda büyü kullanmadan bir çok ciddi icada imza atmışlardır
Bir tür buharlı tekne, aya çıkmak için bir tür merdiven
Spoiler: Göster
(gricevheri çalmak için ama burada biraz büyü olabilir:))
, boyutlar arası geçiş için bir tür asa vee kender döndürme aleti :DDDD(tasın amcasından kalan ölüleri kovmaya yaradığına inandiği bir tür kaşık:D)

373
Miras Döngüsü / Ynt: 4. Kitap
« : 21 Eylül 2010, 08:44:46 »
Birşey söylemiyorlar ki adamı delirtiyorlar umarım en kısa sürede çıkar daokumaya başlarız artık teori üret üret yoruldum ya diğer 3 kitabı defalarca okudum kitaptan pasajlar kafamda dönüyor umarım 4 de bitirip yeni seriye başlar ve gene umarım ki eddings gibi yeni seriyi diğerinin çakması yapıp batırmaz.

374
Kemik konusunda haklı olabilirsin ama eldunari de olacağını sanmıyorum zira ejderhalar çok uzun süredir eldunari içinde olmaları gerekir ve bu da onları çok sıkılmış bir duruma getirmiştir ve orası gibi elflerin sık sık dolaştığı bir yerde zihinsel bir çığlığın duyulmaması nerede ise imkansız.

375
Ejderha Mızrağı / Ynt: Peki ya Lağım Cüceleri !!!
« : 21 Eylül 2010, 08:35:33 »
Bence daha çok ezilmiş bir varlığın vereceği tepkiden fazlasını vermiyorlar. Sinsi, intikama hazır ve içinde bir yerde hala dayanma azmi olanların vereceği bir tepki.

Sayfa: 1 ... 23 24 [25] 26