Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - M.K.Immortal

Sayfa: 1 ... 5 6 [7] 8 9 ... 20
91
Evet benim :D Teşekkür ederim :) Açılış yaptık, kötü talihi kırdık, İnşallah devamı da gelir diye umuyorum :D

Aslında kapak benim hoşuma gitti. Modern, daha albenisi olan bir kapak gibi duruyor. İlk bakışta böyle tabi, ama ince ayrıntılara dikkat edince üst üste konulmuş resimlerden oluşan PhotoShop gibi durmuyor da değil :D

92
Sinema / Ynt: 86. Oscar Ödül Töreni / Kazananlar Listesi
« : 03 Mart 2014, 17:31:00 »
Şahsen son 8 yılın tek şikesiz ödülleriydi. İyice saçma sapan filmlere oscar veriliyor diye izlemeyi bırakmış, bugün de sabahlarken izleyeyim bari diye izlediğim ve uzun süre sonra ilk defa zevk aldığım ödül töreni oldu.

Yer yer "aha da gider şu ödülü Julia'ya verirler şimdi" veya "bak bunu şimdi Amerikan Hustle alır" diye korku dolu anlar yaşasam da ödüllerin hak edenlere gitmiş olması beni sevindirdi. Tabi En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Julia da çok iyi iş çıkardı ama Lupita'nın hakkıydı.

Tabi yine de Gravity'nin En İyi Görsel Efekt ve En İyi Kurgu dallarında fazladan iki ödül almış olabileceğini düşünüyorum. Gerçi görsel efekt konusunda gönlüm Star Trek'ten yana olsa da Gravity de hiç aşağı kalır değildi. Kurgu konusunda aday olan tüm filmleri izlemesem de Gravity'nin yine de bu konuda biraz geri kaldığını düşünüyorum.

Tabi bu seneki şike Amerikan Hustle ile yapıldı. Filmi izlemedim, ki izlemeye de kesinlikle niyetim yok. Tamamen fragmanıyla alakalı bir durum. Daha önceki oscarlarda yaşanan ve Amerika'yı veya belirli görüşlerin reklamını yapıp yüceltme adına oscar verilen filmlerden biriydi. Sadece bu sene ödül verilmedi, gereksiz yere 10 dalda aday oldu. Aklıma geçen seneki "Operasyon Argo" geliyor ki onun kadar gereksiz olup da en iyi 3 ödülü almasıyla aynı durumun Amerikan Hustle ile gerçekleşeceği korkusu vardı. Ki sıfır ödülle ayrılması uzun süredir ilk defa bu ödülleri izlerken zevk almama neden oldu.

En İyi Erkek Oyuncu ödülünde de tıpkı yardımcı kandın oyuncudaki gibi bir düşünceyle "Leonardo'ya verirler" diye korkup Matthew'in almasıyla mutlu oldum. Leonardo müthiş bir oyunculuk sergilemişti Para Avcısı ile ama Matthew'in gölgesinde kalırdı.

Kısacası, umarım bundan sonra da bu şekilde verilir ödüller de biz de izlerken zevk alırız. Kim bilir, belki de artık insanlar izlemeyi bıraktığı için şike yapmayı kesmişlerdir :D

93
Kurgu İskelesi / Ynt: Paranoa
« : 01 Mart 2014, 15:41:25 »
Tanıtım bölümünü bence de kaldırsanız fark etmez. Orayı okuduğum halde o bölümle ilgili hiçbir şey hatırlamıyorum ama öyküyü okudukça karakterleri zaten tanıdım.

Genelde akılda güzel kurgular olunca yaşana bir sorun gözlemledim sizde. Kurguyu hızla verebilmek adına anlatım fazla serileşiyor ve detaylar kayboluyor. Yani olaylar çok hızlı gelişiyor.

Mesela hemen bir konuşmaya giriyorlar ve o konuşmada hemen konuyla ilgili bilgiler aktarılıyor. Daha uzun ve zamana yayarak bu yerleri yazmanız (sıkmadan tabi, çok fazla gereksiz bilgiye girmeden) daha iyi olacaktır. Örneğin;

Raine: “ Ne gibi garip şeyler oluyor anlat bakalım.”
 
Rachel:” Tam olarak bilmiyorum. Açıkçası daha önce hissetmediğim enerji titreşimleri fark ettim. Sanki bu dünyaya ait değil gibiydi.”
 
“Hımm. Gerçekten garipmiş. Şey uzaylılara inanır mısın?”
 
“Ne!? Nerden çıktı şimdi bu? Ben sadece hissettiğimi anlatabilmek için öyle dedim. Bu alay etmeni gerektirmez.”
 
Raine gözlerini devirerek “ Biliyorum ama aklıma geldi. Alay etmek için söylemedim.”
 
Dudaklarımı büzerek “Aslında hiç düşünmedim. Ama koskoca evrende yalnız olduğumuzu düşünmek ürkütücü geliyor.”


burada mesela Raine, Rachel'in bir sıkıntısını sorarak konuşmaya başlasa ve Rachel'in o sıkıntısının ne olduğu anlatılsa bir paragrafta. Rachel'in iç dünyasını tanımamız için daha iyi bir yaklaşım olmasının yanı sıra bir anda verilen bilgilerin de hafiflemesinde yardımcı olur değil mi?

Ayrıca bu paylaştığım diyalogun sonunda anlatımın bir anda birinci tekil şahsa dönmesi göze batıyor.

Rachel'in erkek düşkünlüğünü de garipsedim. Kimi görse dibi düşüyor :D Daha ağır başlı olmasını beklerdim. Diğer gezegenden gelenlerin de bu aşk olaylarına girmesi, boş sohbetlere dalması da garip geldi. Kim kime aşık konuşmasına daldılar bir anda :D Tabi bu şahsi bir görüş, eleştiri olarak almayın.

Stone sıvıyı neden Lena'ya vermiyor diye bir soru oluştu kafamda. Ayrıntılar güzeldir ve öyküyü zenginleştirir. Yazdığınız yerlerde kendinize "neden" sorusunu sorun ve cevaplayın.



Çok fazla kötü eleştiri yaptım sanırım. İyi yönlerine gelirsek öykü okunaklı. Özel güçleri konu alan bir kitap yazmış olmamdan da kaynaklı beni daha fazla çekti diyebilirim. Fakat ilerleyen bölümlerde güçler hakkında daha fazla bilgi alsak ve serhan1310 arkadaşımızın dediği gibi arada geri dönüşler ile nasıl elde ettiklerini öğrensek daha güzel olacak.

Lena karakterini şimdiden sevdim. Görünüşündeki ayrıntı güzeldi. Dönüşüm için birini seçmesi ve nedeni de güzel ayrıntılardı. Rachel'in tasviri de gayet iyiydi ve akılda iz bıraktı.

Anlatım akıcı. Cümleler sıkmadan ardı sıra geliyor. Konu merak ettiriyor ve devamında ne olacak sorusu var şu an aklımda. Kısa bölümler okumayı daha da hızlandırıyor ve göz korkutmuyor.

Karakterler iyi işlenmiş izlenimini veriyor. Her karakterin kendine has bir ağırlığı var ve bu ağırlığı konuşmalarında ve tavırlarında da görmeyi isterim.

Ellerinize sağlık. Devamını okumak dileğiyle.

94
Kurgu İskelesi / Ynt: Hiç Durmamacasına
« : 01 Mart 2014, 14:18:00 »
Konu hoş. Dil sade ve güzel. Şimdi duhan arkadaşımız için de bir spoiler kutusu açayım :D

Spoiler: Göster
Adamın rüyası bir şekilde gerçeğe dönüyor anladığım kadarıyla. Yani o koşuşturma, işe geç kalmasıyla tekrar yaşanıyor ve rüyasında gördüğü, arkasından gelen ses de gerçek hayattaki araba sesi, fren, korna... Tabi benim anladığım bu :D


Tabi şöyle bir eleştirim olacak. Kurgu iskelesi için yeterli mi bu öykü? Yani mistik bir durum mu var yoksa tesadüf mü yaşananlar? Öykü bu sorulara cevap vermiyor ve fantastik bir öyküden uzak gibi duruyor.

Araya belki bir iki tane felsefi paragraf ekleyerek, duruma açıklama getirseydiniz bu konuda daha iyi olabilirdi. Anlatımınız ve konu önceden de dediğim gibi güzel. Okuması hızlı, temposu yerinde bir öyküydü. Elinize sağlık.

95
Kurgu İskelesi / Ynt: Yağmur İşçisi
« : 28 Şubat 2014, 15:59:11 »
Çok güzel, masal tadında bir öyküydü. Her bi yağmur ve kar tanesini indiren meleklerden esinlenmişsiniz anladığım kadarıyla. Ki bu inanışı bu şekilde çok hoş bir tarzla yansıtmak, öyküyü daha güzel kılmış. Elinize sağlık.

96
Kurgu İskelesi / Ynt: Lyner
« : 28 Şubat 2014, 15:53:53 »
Savaş bitse de olaylar bitmedi. Yeni karakterler ve yeni maceralar çıktı ortaya. Lyner'ın yepyeni düşmanları ve karşısına çıkacak bir sürü zorluklar olacağı aşikar. Sonraki bölümü yine merakla bekliyorum. Ellerinize sağlık.

97
Kurgu İskelesi / Ynt: Kaçış Günlükleri I
« : 28 Şubat 2014, 15:49:43 »
Herkes aynı şeyi yazmış. Ama sanırım nedenini ve çözümü hakkında ufak bir fikir verebilirim.

Düz öykü okurken insan cümlenin yüklem ile biteceğini düşünüp okur. Devrik bir cümle olunca ise tam yüklemi gördüm bitti derken, araya iki-üç kelime daha giriyor ve önceki cümleyi tamamlıyor. Sizin öykünüzde ise, o iki üç kelimenin ne demek istediğini kafada yorarken bir sonraki cümle de aynı şekilde karşıya çıkıyor ki olaylar kafada çorbaya dönüyor.

Öyküyü düz değil de mısra mısra, şiir tadında yazmış olsanız hem cümlelerin nerede biteceğini görüp ona göre okurduk ve anlam kaybı yaşamazdık, hem de bu güzel, edebi cümlelerinizi daha da değerli hale getirirdi.

Konu ve kurgu hakkında bir yorumda bulunamıyorum çünkü ben de bitiremedim. Kusura bakmayın. Ellerinize sağlık.

98
Kurgu İskelesi / Ynt: Çift Bıçak Zaroc 11
« : 28 Şubat 2014, 15:44:37 »
Daha önce de karşıma çıkıp da okuyamadığım bir öyküydü bu. Ama başlayınca gayet ilgi çekici geldi.

Henüz ilk beş bölümü okuduğum için bunlarla ilgili yorum yapacağım. İlk iki bölümde, hele ki ikinci bölümdeki parşomende yazanlar çok hoşuma gitti. Ardından lordlar yine sizin felsefi bakışınızı ortaya koyar nitelikteydi. Fakat yine sizdeki askiyon eksikliği bu öyküde de kendini gösteriyor. Çok sık feslefi cümleler okumak, hele ki devrik cümleler okumak biraz yoruyor, kimi zaman öyküden kopup aynı yerleri tekrar okuma gereği hissettiriyor. Ancak öykünün temelindeki güzellik, bunu yapmakta bir bıkkınlığa neden olmuyor.

Zaroc'un mağarada uyanmasıyla Prometheus'a bağlanması da ayrı bir heyecan kattı. (ben mi öyle anladım yoksa :D ) Tarihteki efsanelerin hepsi tek tek Zaroc çıkacak diye bir tahminde bulundum şimdiden. Devamını da en kısa zamanda okumaya niyetliyim. Ellerinize sağlık.

99
Çok geçmiş olsun duhan. En kısa sürece sağlığına kavuşursun İnşallah.

Şu sıralar kafamı toplaryıp pek de zaman bulamadığım için öyküyü okuyamadım ama en kısa zamanda onu da okuyacağım umarım. Tekrar geçmiş olsun.

100
Kurgu İskelesi / Ynt: Bilinmemesi Gereken
« : 20 Şubat 2014, 19:38:16 »
Final dediğiniz zaman tekrar bir baktım da, o zaman taşlar yerine oturdu :D Yoksa ben de devamı gelecek hissine kapılmıştım.

Spoiler: Göster
Düşününce çok acayip bir durum. Tanımadığınız bir yazarın yazdıklarını okuyunca okunanların gerçek olması... Inkheart'ın çok daha özelleşmiş bir versiyonu gibi ki bu yönden bakınca, işin içine bir kaç farklı unsur daha katarak çok uzun soluklu bir yazıya dönüşme imkanı bile varmış. Ki bu haliyle bile çok sürükleyici ve okuması zevkliydi.


Ellerinize sağlık.

101
@duhan; Arcadia aslında orta çağ fantazyası olacak. Uzay simülasyonu daha sonra :D Okuyup yorumladığın için ayrıca teşekkür ederim.

@thevoice; aslında bu evrendeki kredi sistemine ve özellikle gerçek hayatına değindiğim uzun (harbiden uzun :D ) soluklu bir serim var. Eğer ilginizi çekerse Aylık Öykü Seçkisi'nde, Ütopya Projesi adı altında, en az üç seriden oluşacak bir romanın ilk serisinin son bölümünü bu ay yayımladım. Ütopya Projesi'nde merak ettiğiniz kimi sorulara cevap bulabileceğinizi düşünüyorum ama dediğim gibi biraz uzun ne yazık ki :D

Aslında daha önce de bu yorumu yapmıştım fakat tekrar etmem gerekirse, normalde Ütopya Projesi içerisindeki simülasyonlara pek fazla değinemediğim için bu başlığı açtım. Yani burada detaylıca simülasyonları eğlenceli biçimde yazmaktı amacım. Okuyup değerli yorumunuzu eksik etmediğiniz için teşekkür ederim :)

102
Sanırım bir bölüm daha olacak. Son iki bölüm yazmıştınız o yüzden bu son bölüm diye okurken tam bitmedi gibi geldi bana.

Sonraki şaşırtmaca ve verilen tepkiyi beğendim. İlk başta "ulen ben olsam pisliğine silahı millete sıkardım, nasıl olsa bir şekilde ölecem" diye düşünmüştüm ki olayın rengi değişince bu düşünceyle hareket eden birini görmek beni sevindirdi :D Kendimizden bir şeyler görmeyi seviyoruz sanırım :)

Hala cevapsız sorular var. Merakla takip ediyorum. Elinize sağlık.

103
Kurgu İskelesi / Ynt: Güvenlik
« : 18 Şubat 2014, 14:31:40 »
Daha önce de benzer bir yorum yapmıştım ki bu öyküdeki yorumlara bakınca sanırım sadece bu görüşte olan tek kişi ben değilim. Şansen değişik şeyler denemenizi öneririm. Giriş, gelişme ve sonuç içeren daha uzun soluklu öykülere adım atabilirsiniz mesela. Zaten yazdıklarınızı nasıl vurucu hale getireceğinizi biliyorsunuz ki uzun soluklu bir öyküde bu yeteneğinizi kullanarak çok güzel işler çıkarabileceğinize inanıyorum.

duhan arkadaşımızın dediği gibi bebek hakkında bilgiler almak daha iyi olabilirdi aslında. Vampir miydi, yaratık mıydı, onu bu şekilde gömerken etrataki kimsenin neden garipsemediği, daha önce de buna benzer şeyler var mıydı? Ana karekterimiz bu olayın peşinden gidip, vampir veya yaratık bebeklerle karşılaştığı bir maceraya atılabilirdi mesela. Temelinde güzel çıkış noktalarınız oluyor fakat öyküler sadece "gelişme" bölümünde kalıyorlar.

Yine de bu tip bir zorlamaya sevk etmek istemiyorum sizi. Siz bu tarzı benimsemişsiniz ve bu sizi ifade ediyor sonuçta. Ama bu tarzı fazla yazdığınız zaman yukarıdaki gibi yorumlar almayı da göze almanız gerekecektir. İnsanlar çabuk sıkılırlar. Değişik şeyler denemek gerekir arada :)

Emeğinize ve ellerinize sağlık.

104
Açıkçası silahları birbirlerine doğrultacaklar diye düşünüyordum ki oyunun kurallarının farklı olduğunu görünce merak ettim. Hala bir ölü olma durumu var ki bu daha da merak ettiriyor.

Son üç paragraftaki ölüm anının detayına inmesini sevdim. İşin ilginci aynı bu şekilde intiharı anlatan bir öyküm var benim de :D Elbette başka yerlerde de vardır benzer şeyler. Asıl demek istediğim böyle önemli bölümlerde bu tip vurucu ayrıntılar daha güzel olabiliyor.

Devamını merakla bekliyorum. Elinize sağlık.

105
Teşekkür ederim thevoice :) Zombi simülasyonuna daha sonra devam edeceğim. Umarım diğerlerini de beğenirsiniz :)

Ek Not: İlk simülasyonda isimleri ters yazmışım :D Şimdi düzelttim. Karışıklık için özür dilerim.

Sayfa: 1 ... 5 6 [7] 8 9 ... 20