Kral-Katili Güncesi'ni okuyup, "yoksunluğunu" çektiğim zamanlarda başladım Yerdeniz'e. Gerçekten, o kadar bilmeme, fantastik klasiği olarak her yerde görmeme rağmen sadece ve sadece Rothfuss'un Guin'in izini ne kadar takip ettiğini söyleyen eleştiriden dolayı okudum seriyi. Ve utandım kendimden resmen
Böylesine bir ustayı öğrencilerinden görüp de öğrenmek! Ayıp resmen.
Guin'den de beklediğim şey aşağı yukarı Rüzgarın Adı'ydı bu arada, çok yanlış beklentilerim varmış meğer. O epik sahneler, Adı ile çağırmanın Rothfuss'taki muazzam betimlemeleri, hiçbirisi yok burada. Her şey daha sade, daha gerçek. Belki de fantastik yazıp da bu kadar realist olabilmeyi başarmasıdır Guin'e günümüzdeki yerini veren, karakterine 50 sayfada 2 yıllık kılıç eğitimi verip 5 kitap boyunca o savaş senin bu ejderha benim koşturtmaktan öte bir fantastiği keşfettirmesidir.
Karakterlerin seri boyunca ejderhalarla, ölüm ile yaşam arasındaki duvarın incelmesiyle, halkın büyücülere, cadılara dair bakışıyla ilgili konuşmalarından her birisi günümüzde iki modern insanın oturup siyasi ideolojiler, bilim, felsefe gibi konularda konuşması ciddiyetinde ve gerçekçiliğinde. Le Guin anlattığı ejderha da olsa o dünyada ejderhaların bir
gerçeklik olduğunu sonuna kadar verebiliyor okurlara.
İlk üç kitaptaki karakter hikayesi her yönüyle çok güzel ama görece yeni bir yazar olan Le Guin'in -bana hissettirdiğine göre- tam özgürlüğe sahip olmadığı için anlatmak istediklerini son kitaplarındaki özgürlüğüyle değil de, bir fantastik hikayede olması gereken olay örgüsü çerçevesinde anlatıyor -özellikle ilk kitapta bu his tavan olmuştu-. Oysa Tehanu'daki vücudu yanmış bir kızın, orta yaşlı annesinin ve güçsüz düşmüş babasının bir köyün sınırındaki evlerinde geçen hikayelerini anlatırken çok daha özgür Le Guin, "Ben bunu söylemek istiyorum!" diye bağırdı bana kitap, öyle bir dünyada da insanların ocak başında oturup birbirleriye olanlar ve olacaklar hakkında konuşacaklarını çok güzel söyledi.
Böylesine farklı bir seri okumak apayrı bir deneyimdi benim için, bütün o cazibeli fantastiklerin fırfırlı bilimkurguların arasında derin soluklar alıp tutmak için çok kullanışlı bir durak oldu. Ve ileriki hayatımda da çok kereler
Daha ormandaki yürüyüşüne çıkmadan Ged'in yanına gideceğimden eminim.