Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - BlackOut

Sayfa: 1 ... 3 4 [5]
61
Karışık bir konu.
Bence bu içinden şudur deyip çıkamayacağımızı açıkça ortaya koyan bir cümle. Ben de dahiyane(!) bir fikirle üzerinde çalıştığım işte de derinlemesine girmeden tartışarak, sonuca varmadan okurun düşünce dünyasında açık bir kapı bırakmak kanaatindeyim. Böyle yapmak sahtekarlık yapıyormuşum gibi hissettirse de konu seçmek konusunda hiç yetenekli olamadım. Konuşup tartışarak istediğim biçimde bir sonuç alamayacağım bir konu bu. Bir önceki işimi de içinden çıkamayınca bırakmıştım bunu bitireceğim, umarım. Beceremeyeceğimden korkuyorum ama denemekten zarar gelmez.
Videoyu izledim. Bence orada deneyim edilen şey bir insanın iç dünyasının bir parçasını açıkça görmek. Yani demek istediğim ben tanrının varlığını sorgularken diğer yandan küçüklükten beri var olduğuna inandırılarak büyüdüm ve bunun sonucu olarak net bir şey söylemiyorum diyelim, yani ikilem içindeyim. Tamamen var olduğunu kabul eden insanlar bile olup olmadığı ikilemini ara sıra yaşarlar bence. Var olup olmadığını seçim yaparak dile getiririz, o videoda insanın iç dünyasında yaşadığı ikilemi iki farklı seçim biçiminde gördük sanırım. Sonuçta sağ beyin farklı, sol beyin farklı bir seçim yapmış bulunmakta, bunlar bir aradayken tek bir cevap verebilmekte, ayrıyken iki farklı sonuç ortaya çıkması mantıklı göründü.

62
Bu arada o 21 gram olayı da deney yapmayı bile bilmeyen bir doktorun hezeyanlarından doğmuş bir şehir efsanesi. İtibar etmeyin böyle şeylere.
Birincisi, yeni bir deyim veya söyleyiş, ne denir bilmiyorum, öğrendim "Occam'ın Usturası" bunun için teşekkürler :D. İkinci olarak yukarıda söylediğinize katılıyorum insanlar ortalama 60-120 kilogram aralığında varlıklar. 21 gram 60.000 gram içinde ihmal edilebilecek bir değer, bir bilim adamının böyle bir çalışma yaptığına bile inanmak güç. İtibar edilmemesini ben de tekrar öneriyorum.

Ruh diye bir şeyin olduğuna inanıyorum. Bütün ilahi dinler ruhtan bahseder. Kuran'da "Allah, Adem'i ona kendi ruhundan üfleyerek yarattı," denir mesela. Hıristiyanlık ve Yahudilikte de ruhtan sık sık bahsedildiğini görürüz. Keza Hint, Afrika, Aztek dinlerinde, hatta Kızılderili inanışında bile ruhtan bahsedilir. O yüzden, bence, ruh diye bir şey kesinlikle var.
Ben de yazarken şöyle demiştim "Ruh dediğiniz kavramın var olduğunu birçoğunuz tartışmadan kabul edecektir, tüm toplumların öğretisi bu yöndedir.". Biyolojik çalışmalarla bilinç ve ruhun metafizik değil, nöral ağlar sonucu oluşmuş, bizim sinir sistemimizin sonucu olduğunu kanıtlamaya çalışıyor bilim adamları. Uzatmadan sonuca geleyim, bilim çalışmalarını sürdürüp  net bir şey ortaya koyana kadar belirli sınırlar içinde istediğimiz yorumu yapabiliriz sanırım. Sizlerle konuşmak çok işime yaradı gerçekten, çevremde fikir konuşup paylaşabilecek insanlar olmayınca çırpınıp kalmıştım, teşekkür ederim.

63
Sorunuza gelirsek. Ruhtan bahsetmenin dini bir çağrışım yapacağını sanmıyorum, ama buna rağmen böyle bir bağlantı kurup sizi yargılayan biriyle karşılaşırsanız da, çok önemsememenizi öneririm.
Önemsemeyi geride bırakalı uzun zaman oldu, ne olduğunu unutmuş bile olabilirim. Yalnızca saygı duyduğum birinin yargısı önemlidir benim için, ancak toplumsal algı yaratmak çok basit olduğu için kaygılanıyor insan. Yine de teşekkür ederim. Bunlar uzun vadede uğraşacağım şeyler pek de önemli değil şu an.
Bahsettiğin makaleyi okudum insana güzel fikirler veriyor. Benim kurmaya çalıştığım sistem çok metafizik kalmıştı, bilimle arası iyi olan bir insan olarak ondan bu kadar az yararlanmamam beni utandırdı. Umarım daha iyi bir çalışmaya çevireceğim elimdekini temel alarak.

64
Gayet bilimsel bir formda bile açıklanabilir.
Bu cümlen için teşekkür ederim beni tekrar araştırmaya itti, aklımdan geçirip dile getiremediğim şeyleri okuyup öğrendim, kısacası aydınlandım, önüm açıldı. Tekrar teşekkürler.

65
Tartışma Platformu / Ruh konusunda ne düşünüyorsunuz?
« : 14 Ocak 2016, 16:17:59 »
Merhaba, başlık kabaca ne sorduğumu açıklıyor ama aslında problem şöyle: Ben üzerinde çalıştığım iş ile uğraşırken ruh kavramını ele almadan çözemeyeceğim bir noktaya geldim. Problemi çözdüğüme inanıp çalışmaya devam ederken şans eseri sözlükte kelimeyi arama gereği duydum ve sözlük şöyle diyor:
"ruh isim (ru:hu) Arapça rūḥ/isim Dinlerin ve dinci felsefelerin insanda vücuttan ayrı bir varlık olarak kabul ettiği öz, tin, can kuşu"
Türk Dil Kurumunun verdiği bu açıklama beni tekrar düşünmeye itti.
İlk sorum benim kişisel bir problemimle ilgili ki o da şudur, fantastik bir eserde ruh ve ruhani varlığı ele almak, sizce sözlükte verildiği gibi dinci bir felsefe anlayışa sahip olduğunuz etkisi yaratır mı okurda? (Böyle bir etiket yemekten çekindiğimden değil yanlış anlaşılmasın. İnsanlarda yanlış izlenim oluşturmamak ve ön yargı sahibi insanların eleştirilerinden kaçınmak için soruyorum.)
İkincisi de size soracağım kişisel bir soru, dini anlayışınız teizm, ateizm, deizm veya herhangi farklı bir anlayış içerisinde veya bunlara dahil olmadan biyolojik sizden öte, bir başka varlığa(buna ruh denebilir) sahip olduğunuzu düşünüyor musunuz?

66
Zaman Çarkı / Ynt: Zaman Çarkı
« : 14 Ocak 2016, 10:50:04 »

Keşke hepsini unutup tekrar okuyabilsem, tekrar öğrenebilsem Tek Güç'ün sırlarını.


Bana böyle düşündüren tek seridir. Demek yalnız değilim :)

Yalnız olmadığımı bilmek benim için büyük bir nimet, teşekkür ederim :)

67
Zaman Çarkı / Ynt: Zaman Çarkı'ndan Akıllarda Kalanlar
« : 03 Ocak 2016, 20:15:33 »
Umarım tekrar paylaşmıyorumdur
[spoiler] Lews Therin Telamon'un aşkı aklımdadır hep,
 "İlyena için bile mi? Onun kahkahasını bir kez daha duymak için tüm dünyayı yakarım ve odun olarak ruhumu kullanırım." [Spoiler]

68
Tartışma Platformu / Ynt: Merhaba Birkaç Sorum Var
« : 31 Aralık 2015, 14:08:43 »
Ben de senin bahsettiğin yaşlarda başlamıştım, benim rahatlamama çok yardımcı oluyordu çünkü, kitap okumak, okuduktan sonra heves edip yazmak inanılmaz iyi gelmişti bana. Kişiliğimi geliştirdiğini düşündüğüm en önemli şeylerden biridir okuyup yazmak. Öz güven kazanmana da yardımcı olacağına inanıyorum. Sorularının spesifik olarak kendimce cevaplandıracak olursam
Birincisi sana bağlıdır, aslında hikayene de bağlıdır işin içine daldığında hikayenin senden talepleri olduğunu fark edeceğini düşünüyorum, yani kısacası yapmak istediğin işe, sonuçta da sana bağlıdır ne kadar yazdığın.
İkincisi, harita kullanımı fantastik edebiyatta Tolkien'in işinde ne kadar güzel durduğunu gördükten sonra insanların ilgi odağı olduğunu düşündüğüm bir şey, yani sana bağlıdır, harita seviyorsan. Evet haritan hikayeni desteklemeli yani deniz savaşlarının bol olduğu bir dünyaya devasa kara parçaları koymak akıl işi olmaz kanımca.(Haritanın zor iş olduğuna inanmaktayım kendim de çizimden anlayan bir arkadaşıma tarif edip ondan yarım almayı planlıyorum.)
Üçüncüsü, mutlak huzur yazmışsın umarım öyle bir huzuru elde edersin hayatında, bir uğraş sahibi olmak seni zihinsel olarak dinlendirecektir ki bu uğraş yazmak ise zihnini ne kadar doldurup dış dünyadaki sorunları dışarıda bırakacağına güvenebilirsin, ancak bunu sağlamak yani işine o denli odaklanıp unutmak sana bağlıdır(ki gerçekten kendini sarf etme derecesinde bağlanmayı önermiyorum, tamamen kaçmak çözüm olmaz sıkıntılara)
Hikayeni yazmak ise, hemen başla, her gün bir şeyler karala, yani hikayeyle bağlantılı olmak zorunda değil, fikirler olabilir, sözler olabilir, şiir belki, duyguların, ne biliyim aklına ne gelirse yaz not al. Unutmamaya çalış yazdıklarını bir yerde kayıtlı tut, düzene girmene yardımcı olur bu. Ben eski yazdığım şeyleri okuduğumda utanmıştım ne kadar basit ve sıradan oldukları beni üzmüştü ama onları beğenmemem de bir gelişme kaydettiğimi kanıtlamıştı, kısacası yazdıkların senin gelişmenin basamakları olacaktır.
Ve ben bırakmanın eşiğine geldiğim çok nokta yaşadım, umarım yaşamazsın diyeceğim ama inanmadan söylediğim bir şey olur, yaptığın işe sıkıca tutunmanı dilemekten başka bir şey gelmez elimden, başarılar dilerim.

69
Zaman Çarkı / Ynt: Zaman Çarkı
« : 16 Aralık 2015, 23:03:36 »
Bugün bizim ilçedeki kültür merkezini kütüphanesinde Zaman Çarkı kitaplarını gördüm 11.sine kadar! Başlamayı düşünmüyorum şu anda ama ilk kitabın giriş kısmını okumuş olduğumu belirtmeliyim. Ve çok beğendim! Her ne kadar dili ağır olsa da epik bir hikayeyle karşı karşıya olduğum besbelliydi *-* Ondan sonra daha önce adını duymuş olduğum karakterlerden Rand Al'Thor'un ağzından bir bölüm başladı bölümü bitirmeden kapattım kitabı finallerden önce başlayamam diye. Yazdan önce kapağını açmayı düşünmüyordum ve dayanamadım ve artık çok merak ediyorum!
Bitireli çok olmadı seriyi, giriş bölümünü 10 ay önce okumuştum hala aklımdadır, Lews Therin'in Ilyena'sını arayışını hiç unutmadım, yıkık dökük evinde yürümesini... Keşke hepsini unutup tekrar okuyabilsem, tekrar öğrenebilsem Tek Güç'ün sırlarını. Başladığında iyi eğlenceler dilerim,  muazzam bir yolculuğa çıkacaksın, Bilbo'nun "Im going on a Adventure" diyerek koşturması gibi bir şey o kitapları okumak.(Eğer metal müzikle ilgilenirsen The Blind Guardian'in Wheel of Time adlı şarkısı var kitaba ithafen ben hep kitabın havasını yansıttığını düşünmüşümdür, en görkemli sahnelerinde onu dinleyerek okumuştum :D. Şarkıda da kitaptaki bir kehanetten bahsediyor, spoiler vermediğini düşünüyorum şarkının.)

70
Mitolojiler / Ynt: Voluspa Çevirisi
« : 25 Kasım 2015, 22:57:57 »
Eline sağlık,Tolkien'in Hobbit'teki isimlerini buradan seçmiş olduğunu görmek hoşuma gitti,İskandinav mitolojisinden etkilendiğini okumuştum,görmek daha etkili tabii,tekrar teşekkürler.

Sayfa: 1 ... 3 4 [5]