Merhabalar öncelikle hoşgeldiniz.
Henüz bir adı yok yazmışsınız peki olay örgüsünü kafanızda iyice şekillendirdiniz mi? Konunuz güzel işlenirse ortaya iyi ve başarılı şeyler çıkar ama benim size önerim "kitap" fikrini biraz ertelemeniz. Burada Aylık Öykü Seçkisi'ne, Kurgu İskelesine ve Düşler Limanına kısa şeyler yazarak hem tecrübenizi arttırabilir hem de eleştirilip hatalarınızı düzeltebilirsiniz. Kitap yazmak bence çok büyük bir olay ve sizin kısacık giriş bölümünüzde bile birçok hata var. Yanlış anlamayın bunu sizi kırmak veya gücendirmek için de söylemiyorum. Sadece biraz deneme yanılma ve çalışma ile bunlardan kısa zamanda kurtulabilirsiniz demeye çalışıyorum.
Yazıda kendimce eksik gördüğüm şeylere gelince, mesela bir kitap girişi için bence çok sade bir dile sahip. Bu bir tek beni mi rahatsız ediyor bilmiyorum ama bence bir kitabın dili biraz süslü olmalı. Yani "Kütüphaneye girdim, ışık gördüm, butona bastım, şöyle, böyle." gibi olmuş sizinki. Dil bir kitapta çok önemlidir, okutan şeydir bir nevi. Yoldur. Daha düzgün bir yolla okuyucuyu sona çok daha rahat taşırsınız. Bunun için site bünyesindeki öykülerden faydalanabilirsiniz. Ya da kitaplardan elbette. Siz bir kitap yazmak istiyorsunuz, o halde başarılı insanların, sevdiğiniz insanların romanlarına biraz daha dikkatli bakın. Dil konusunda eminim bir şeyler alırsınız.
İkinci nokta dilbilgisi... Ben Türkçe'ye hakim olmayan bir yazar düşünemiyorum oysa sizin giriş bölümünüzde bir sürü hata var. Cümle bitmeden satır atlama, alakasız bir yerde büyük harf ile başlama, fazla ya da gereksiz bağlaç kullanma, yanlış noktalama gibi. Gerçi en başında düzelteceğinizi yazmışsınız. Ama bence bu da yazdıkça, eleştirildikçe düzelir. Zaten kapı gibi TDK var elimizin altında. Sağolsun "İmdat" dediğimizde hemen yetişiyor.
En başında fikir istemişsiniz diye yazdım bunları. Umarım bana kızmamışsınızdır

Benim fikrim kitap fikrini bir süre erteleyip çalışmanız. Erkenden vasat bir kitap bastıracağınıza neden birkaç yıl bekleyip çok daha iyi bir kitap bastırmayasınız ki?