Konu: Sonsuzluk Laneti (Lütfen Yardımcı Olun)

[Ryld Argith]

Bir sorunuma çare bulabilmek için açtım bu başlığı. Yeri burası mı pek emin değilim ama hatalıysam yöneticiler doğru yere taşıyacaktır.

Sorunum şu:
Bir öykü yazmaya başlıyorum. Başları güzel gidiyor. Kurgu tam planladığım gibi oluyor. Fakat ben yazmaya devam ettikçe düşüncelerden bir fırtına büyüyor kafamda. Her cümle ile bir macera, bir kurgu daha ekleniyor öyküme. Her düşüncem binbir düşünceye kapı oluyor. Durum bu iken şu ana kadar yazdığım sadece bir öykünün sonunu getirebildim. Kafamı yuvarlak bir küre olarak düşünürsem öykü yazmadan önce seçtiğim düşünceleri küre içindeki bir balona dolduruyorum. Yazdıkça düşünceler kayboluyor ama sonra balonun dışındaki düşünceler öyle bir baskı yapıyor ki balon patlıyor ve aklıma öyküde kullanabileceğim binlerce olasılık geliyor. Ve öylece kalıyorum. Bir kurgu eliyorum yerini binbir tanesi alıyor.Buna Sonsuzluk Laneti adını taktım.

Sizden ricam bu durumdan kurtulabilmem için yol önermeniz. Yardımcı olursanız çok sevinirim

[Fiddler]

Düşün. Yazmaya başlama. Al kağıt kalemi. Bu olacak - sonra bu olacak - oradan buna varacak - en son böyle bitecek diye plan çıkar. Yaz. Zaten yeterince iyi bir fikirse yazarken değiştirmek dönüştürmek istediğin şey, plana bağlı kalmayıp onu koyuvereceksin.  Değilse plana dön. Yaz. Yaz. Sıkıl. Yaz. Bitir.

[Galaxie]

Waow Şu kısacık paragafı bile çok güzel yazmışsın, öyle ki yazdığın bir şeyleri okumak için çok heveslendim

Ben öykülere başlarken genelde nasıl sonlanacağından haberim olmuyor. Yani belirgin bir taslağım olmuyor, böyle olunca da aklıma yeni şeyler geldikçe ekliyorum. Sonra bir bakıyorum aklıma hiç gelmeyecek bir biçimde sonlanmış. Kimileri de en baştan bir iskelet oluşturmanın daha iyi olduğunu söylüyorlar... Bilmiyorum hangisi daha iyidir ama bence bunu bir deneyebilirsin. Aklına yazacak bir şeyler geldiğinde bir iskelet oluşturmadan otur yazmaya başla. Aklına geldikçe genişlesin öykün. Sonra istemediğin noktaları çıkarır, hikayenin tümünü düzenlersin. İlk bitirişinden sonra okuduğun öyküyle, kurguda eklediğin çıkardığın şeylerden sonra okuduğun öykü arasında dağlar kadar fark da olabilir. Bırak olsun. Neyin yakışacağını düşünüyorsan ekle.

Bir de şöyle bir öneride bulunabilirim, aklına gelen şeylerden bazılarını bir başka öyküye de saklayabilirsin. Malzemeleri bölüştürebilirsin yani.

Benim önerebileceklerim bu kadar. Eğer aklına gelen tüm olasılıklar o kurguyla ilgiliyse biraz plansız yazmayı dene. Sonuçta aklına gelen şeylerden çoğunu her durumda elemek zorunda kalacaksın, çünkü planladığın sona uymayacaklar. Plansız yazsan da elemek zorundasın bazılarını. Ama en azından daha güzel bir son çıkarma şansın olabilir.

[Ryld Argith]

Teşekkürler Fiddler liste oluşturmak işe yarayabilir. Galaxie dediğinide bunla birleştirip kendime tüm öykülerde kullanmak için kurgu deposu yapabilirim belki

Çok teşekkürler Esra. Soruma cevap vermen beni hiç şaşırtmadı. Hatta başlığı açtığım anda bu tam Esralık soru dedim . Plansız yazma konusu aklımı çeldi vallahi. Bakalım ne kadar değişik şeyler çıkacak ortaya

[Gilderoy]

Bir sorunuma çare bulabilmek için açtım bu başlığı. Yeri burası mı pek emin değilim ama hatalıysam yöneticiler doğru yere taşıyacaktır.

Sorunum şu:
Bir öykü yazmaya başlıyorum. Başları güzel gidiyor. Kurgu tam planladığım gibi oluyor. Fakat ben yazmaya devam ettikçe düşüncelerden bir fırtına büyüyor kafamda. Her cümle ile bir macera, bir kurgu daha ekleniyor öyküme. Her düşüncem binbir düşünceye kapı oluyor. Durum bu iken şu ana kadar yazdığım sadece bir öykünün sonunu getirebildim. Kafamı yuvarlak bir küre olarak düşünürsem öykü yazmadan önce seçtiğim düşünceleri küre içindeki bir balona dolduruyorum. Yazdıkça düşünceler kayboluyor ama sonra balonun dışındaki düşünceler öyle bir baskı yapıyor ki balon patlıyor ve aklıma öyküde kullanabileceğim binlerce olasılık geliyor. Ve öylece kalıyorum. Bir kurgu eliyorum yerini binbir tanesi alıyor.Buna Sonsuzluk Laneti adını taktım.

Sizden ricam bu durumdan kurtulabilmem için yol önermeniz. Yardımcı olursanız çok sevinirim

Ben ben olduğumu sanırdım ama değilmişim. Bilmem sende sen olduğunu sanıp sen değilmiş misin. Ben ben değilsem, sende sen olmayabilirmişsen ben sen olabilirmişim yahut sen ben olabilirmiş misin? Biliyorum, birazcık saçmaladım.

Hemen hemen aynı fikriyata sahibiz. Bir fikir gelir akla, sonra o kıvılcımı harlandırmak istersin, ama kıvılcım bir ateşten çok bir lava dönüşür ve dağdan aşağı akarken usulca ve de hırsla bir de bakmışsın çığ gibi büyümüş bir düşünceyle karşı karşıya kalmışsın. Evet, bilirim bu duyguyu. Tavsiyem şudur ki, sakin bir yerde dur, fikirlerini toplamaya çalış ve ona göre kıvılcımı canlandır. Aman büyüyen kıvılcım hayal gücünü yakmasın!

[vangoghspoison]

Taslak oluşturmanın işe yarayacağını düşünüyorum bir çeşit yol haritası çizer gibi. Gerçekten farklı fikirler gelirse, onlardan yeni bir öykü büyütmekte kullanabilirsin. Hayal gücünün de yerinde duramaması mümkün demek ki.

Bence lanetten çok hediye olabilir bu. Nasıl kullanacağını öğrendiğinde de çok güzel şeyler ortaya çıkacağına eminim. Ben öykülerden önce taslak oluşturup, gerekirse yan hikayeleri not alırım. Hani bir çeşit, büyük beyaz bir resim kağıdına minik notlarla yol çizmek gibi.

Beklemedeyiz öyküleri!

[Ryld Argith]

Bu öneriler ışığında bir öykü yazmaya başladım. Bitirince paylaşacağım

Bu arada bu önerilerle yazacağım öyküyü çok fantastik yapmamaya çalışacağım ki alışa alışa öğreneyim. Bünye alışmalı