Kayıt Ol

Ana Kurgu

Çevrimdışı Derufin

  • **
  • 78
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ana Kurgu
« : 14 Ekim 2011, 16:37:31 »

Yüzük Savaşlarının Bitmesiyle Başlayan 4. Çağ İnsanların Zarafet Çağıydı, İlk başta bir düzen oturttuklarını sanıp güçlenmeye başladılar. Kaleler inşa edip yüksek kuleler diktiler. Gondor eski Numenor`un Ar-Pharazon zamanında ki ihtişamını aratmıyordu Osgilliath yeniden başkent olmuş, Rhun`u himayelerine alıp diğer birçok ulusu vergiye bağlamışlardı. Rohan ise artık küçük bir beylik değil koskoca bir ülkeydi. Sınırlarını Boş Topraklardan Dunland`a kadar genişletmişti at beyleri. Arnor Gondor`u bile geçmişti artık, eskilerin kadim kalesi Elendili şehri Fornost yeniden eski görkemini kazanmıştı.

Cüceler eski şehirleri Belegost`u sil baştan yaratmış, karanlığın def edildiği Khazad Dum eskisi gibi başkentleri olmuştu. Demir Dağlar ve Erebor hiç olmadıkları kadar zenginlerdi.

Elflerin durumu ise apayrıydı. Üç yüzüğün solmasının ardından yurtları eski güzelliklerini yitirmiş, Celeborn`un Limanların yolunu tutmasıyla Ağaçların Işığının son tanığı da Orta Dünya üzerin`den ayrılmıştı. Ama Kuyutorman Kralı Thranduil hala yönetiyordu eskiden olduğu gibi Kuyutorman`ı, Dol Guldur`u temellerine kadar yıkmışlar, Kuyutorman`ı huzurlu bir yer haline getirmişlerdi. Ayrıkvadi artık her yıl yapılan ve tüm hür halkları temsil eden bir kişinin katıldığı divanın merkeziydi, divana katılan ülkelerin askerleriyle korunuyordu. Lorien eskisi kadar olmasa da hala Orta Dünya`nın en parlak ve göz alıcı mekânıydı. Haldir ve kardeşleri tarafından yönetiliyorlardı. İthilien`de yaşayan Elfler ise güçlü ve çeviktiler, insanlarla kaynaşıp Elfler ile İnsanlar arasında ki eski bağı yeniden canlandırdılar.

Durum her geçen gün iyiye gidiyordu ta ki;

Hür Halkların Amansız Düşmanı Morgoth Bauglir Gecenin Kapılarını Kırıp Yer Yüzüne Çıkana Dek!

Morgoth`un zincirlerinden nasıl kurtulduğu hiçbir öyküde anlatılmaz. Ama bilinen şudur ki o kurtulup Orta Dünya`nın çok uzaklarına güneyli insanların eskiden yaşadıkları yere yerleşmiş ve oradaki sayısız insanı kandırarak başa geçip kurmuştur hâkimiyetini.

Kan Emici yaratıkların birçoğu Sayısız Göz Yaşı Savaşında katledilmişti ve kalanları da Sauron`un iradesinin kırılmasıyla yok olmuşlardı, biri hariç. O Dumanlı Dağların sisleri ardında uzun yıllar saklanmıştı ama şimdi, o da diğer sayısız canlı gibi Morgoth`un İradesini hissetmeye başladı ve ona katıldı.

Morgoth uzunca bir müddet bekledi, Gondor`u taklit edip yüksek kuleler ve kaleler inşa ettirdi. Artık bu beri, efsanelerden bile silinmiş diyarlarda kurduğu krallığı eski kalesi Angband`dan bile daha güçlüydü. Ve en sonunda zamanın geldiğini hissetti. Yaşayan en güçlü yaratısını, yani ona katılan Kan Emicisini Orta Dünya`nın üzerine saldı, işte o zaman çöktü Orta Dünya`nın üzerine Morgoth`un gölgesi, bu gölge ileride olacakların bir habercisiydi sadece.

Kan Emici birkaç ayını Mordor`u çevreleyen dağlarda ki orkları toplamak ile geçirdi, orklar bir düzene kavuştuklarında ise oradan ayrılıp Rhun`a doğru yol aldı. Ne yemek ne su içmeden koştu Rhun`a kadar, onun doğası ne suyu gerektiriyordu ne de yemeği, bunlar olmadan da yaşayabilirdi, onu hayata bağlayan kandı.

Rhun Gondor tarafından yönetiliyordu, Gondor ve Arnor`un Yüce Kralları eskiden Sauron`un yönlendirdiği bu ülkeyi avuçları içine almışlardı. Kan Emici ilk başta bunu değiştirdi, Rhun Krallarının varisini Morgoth`dan öğrendiği tatlı dille kandırdı ve onu isyana itti. Ve ülke bir süreliğine kaosa gömüldü. İşte böyle atıldı ilk hamle, sayısız çatışmanın ardından Rhun özgürdü. Kan Emici durmadı burada da çok fazla, habercileri Harad ve Umbar`a gönderip onlara vergilerini ödememeleri karşılığında Karanlık Efendilerinin Güney Topraklarını vereceğini söyleyip onları da kandırdı. İsyanların buralarda da boy göstermesinin ardından işinin Rhun`da ki kısmının bittiğini anlayıp tekrar yola çıktı.

Önce Kuyutorman`a yöneldi, ama Dol Guldur`un temelleri dahi yoktu artık orada ve sonra da Gundabad Dağı`na Goblinlerin büyük meskenine vardı. Bu dağ bir zamanlar güçlüydü, ama Beş Ordular Muharebesi`nden sonra asla eskisi gibi olmamışlardı. Kan Emici yinede burasını da toparladı. Dumanlı Dağlar`a birçok haberci yolladı. Yolculuğunun son aşaması gelip çatmış, önünde bir tek Angmar kalmıştı, eskinin Cadı Kralı`nın toprakları.

Oraya vardığında manzara karşısında dili tutuldu, orklar çoktan harekete geçmiş, Orta Dünya`nın başka hiçbir yerinde olmadıkları bir şekilde güçlenmişlerdi. Kan Emici efendisinin emriyle burada kalıp burayı yönetti ve Morgoth`un planlarını buradan aşıladı Orta Dünya`ya.

**

Karanlığa Dair Fısıltılar dolaşıyordu şimdi Orta Dünya`da, söylentilere göre büyük gölge geri dönmüştü. Herkes ilk başta efsanelere not edilmiş Sauron adını ağızlarına almaya başladılar, ama bilginlerin tahminleri çok daha farklı bir yöndeydi…

**

Sonbahar çökmüştü bir kez daha Orta Dünya`nın üzerine. Karanlık bulutlar Ayrıkvadi`nin üstünde oynaşıyorlardı. Hafif bir meltem usulca okşuyordu Ayrıkvadi`yi. Her yıl Ayrıkvadi`de buluşan divan bir kez daha toplanıyordu sessizce.