Ben buna kesinlikle katılmıyorum. Dahası, çevirmenliği hakkıyla yapan kimse de buna
katılmaz. (Merhaba Yosun abla, merhaba İhsan abi)
Aşağıdaki yazılan Kralların Yolu çevirisi ve editörlüğüne dairdir. Sissoylu konusuyla ilgili değildir.İyi bir çevirmen bunları "
başarabilen" kişidir. Yüzüklerin Efendisi gibi dev bir örnek var önümüzde. O pare isimleri de Türkçeleştirmesi kolaydı. Ne yani, mekanın adı
Dark Forest ise, "bak o mekanın özel adı" deyip
Dark Forest mı bırakacağız kitaplarda
?
Ejderha Mızrağı'nda
Alhana Yıldızmeltemi diye tanıdığımız karakteri
Alhana Starbreeze diye mi okusak daha hoş olurdu sizce? (En basit örnek)
Bu arada kişi isimleriyle cisim isimlerini karıştırmamak gerek. Serdar bir kişi ismidir. Eğer bir kişinin ismi Jack ise kimse Jack'i çevirmez. O yüzden Serdar örneği sağlıklı bir örnek değil, üzgünüm
. Ama
Topal diye bilinen bir karakter olsa, bu ona takılmış bir lakap olacağı için pekala çevrilecekti.
Hemen küçük bir örnek:
Centilmen Piç Serisi 2'de
Tınmaz diye bir karakter var. Karakterin gerçek adını hiç öğrenmedik ve bu adın Türkçeleştirilmiş olduğunu biliyorduk. Hatta arkadaşları ona kısaca
Tın diyordu. Başarılı bir çeviri örneğidir. Türkçeleştirilmesi gerekmiş bir lakaptır ve yapılmıştır. Kısaltması da buna uygun biçimde gerçekleştirilmiştir.
Bizim örneğimizde adı geçen tüm pareler
Jack gibi,
Serdar gibi isimlere sahip
değildir. Dark Forest örneğindeki gibi isimlere sahiptirler ve çevrilmemeleri büyük bir hatadır. Ne yani, Dresden Dosyaları'nda Harry'nin özel asasının adını
Blasting Rod olarak mı bırakmalıydılar?
Patlama Çubuğu "
işlevi düşünüldüğünde" ne kadar da uyumlu oldu halbuki. Okuyanlar hatırlayacaktır. Bakın,
işlevi düşünüldüğünde diyorum, çünkü bu moto mot bir çeviri gibi gözükse de aracın işleviyle uyumlu bir çeviridir özünde.
Bazı arkadaşlar çevrilmemesinden rahatsızlık duymamış, hatta belki sevinmiş olabilir. Ama bunun bir çevirmen hatası, dahası editörün de hatası olduğu gerçeğini değiştirmez. Üzgünüm (x2).
Son olarak, çevirmenin işi budur. Diğer türlüsü
kolaycılıktır, kimse kusura bakmasın
. Bu işi en iyi şekilde yapan/yapabilen insanlardan ben böyle gördüm, böyle öğrendim. Madem evrenle de alakalı isimler bunlar, o zaman kolaycılık yapmayın, kafayı patlatıp uygun şeyler bulunmalıydı. İşte bu yüzden
Çiğdem Erkal İpek bu ülkenin el üstünde tutulası bir çevirmenidir güzel arkadaşlarım
. Yüzüklerin Efendisi'nde, Yerdeniz'de nelere imza attığını hepiniz biliyorsunuz. Özellikle fantastik eserlerde çevirmenin deneyim ve yetkinliği daha büyük önem arz eder.
Minik not: Elif Ersavcı bu yüzden Silverberg'ün o harika kitabı
İçeriden Ölmek'e aşık olmamızda
büyük pay sahibi.
Tam da bu noktada (madem evrene uygunluk diyoruz) moto mot çeviriyi kastetmediğimi de bilin lütfen.
Önemli Not: Sanderson kitaplarını çeviren kişi oldukça genç. Zaman içinde o da bu işi öğrenecektir. Ama burada onun işlerine yetkin bir editör bulunması oldukça elzem.
Önemli Not 2: Evrenle uyumlu çeviri, Türkçeleştirmeden bahsediyorsak taze taze çevirlen Diskdünya romanları buna müthiş bir örnektir. Her şey evrenle ilintili ve çevrilmiş halde. Olunca oluyor .