Kayıt Ol

Büyücüler - Lev Grossman

Çevrimdışı Lordmuti

  • ****
  • 1123
  • Rom: 35
  • Time is a drug. Too much of it kills you.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #30 : 02 Ekim 2014, 22:24:33 »
Büyücüler, korktuğunuz gibi berbat bir kitap değil.
Büyücüler, ne yazık ki şahane bir kitap da değil.

Kitabı iyi değerlendirmek için ortası diyebileceğimiz bir yerden ikiye ayırmak gerekiyor.

İlk yarıda Harry Potter'a benzer şekilde büyülü bir dünyaya ilk adımlarını atan bir çocuğun hikayesini ve büyümesini görüyoruz. Bu kısımları bazı okurlar sıkıcı bulabilir; ancak "sıradan" bir öğrencinin hayatından çok da farklı şeyler beklememek lazım. Baş karakterimizin başına aslında bir büyücü için bile değişik denebilecek şeyler geliyor, ben sıkıcı bulmadım. Bu bölümün en büyük sıkıntısı, beş yıllık bir sürecin çok kısa sürede anlatılmasıydı. Bazı yan karakterleri bir kere gördük, bir daha kitap boyunca neredeyse adları geçmedi. Çok büyük bir sorun değil belki; ama uzatılsaymış bu ilk kısım sadece bir kitap olabilirmiş.

İkinci yarıya geçtiğimizdeyse artık okuldan mezun olmuş, hayata atılan genç büyücü adaylarını izliyoruz. Büyüyle her şeyi yapabiliyorsanız, büyücü kaynaklı şirketlerden adınıza her ay yüklü miktar para yatıyorsa ve en önemlisi hayattan ne istediğinizi bilmiyorsanız başınıza neler gelebilir sorusunun cevabı ikinci yarının başında veriliyor. Aslında "büyü" kavramını çıkarın, ailesi zengin ve umursamaz bir çocuğun yaşadıklarına yakın şeyler elde edersiniz gibi geldi bana. Tabii bu benim "zengin züppe" stereotipine olan bakış açımla alakalı bir şey de olabilir, okuyup görün.

Ancak ikinci yarının başlangıcındaki bu çöküşten sonra, genç büyücülerimiz bazı büyülü olaylar yaşıyorlar ve hayatları değişiyor. Daha fazla şey söylemek ve okuma keyfinizi kaçırmak istemiyorum. Buradan sonra gelişen olaylar, kitap boyunca anlatılan bir yerle de bağlantılı, ilk yarıdaki alakasız görünen hikayelere dikkat edin derim.

Büyücüler bildiğim kadarıyla üç kitaplık bir serinin başlangıcı. Eğer okursanız ve beğenirseniz, yeni çevrilen ikinci kitaba -Büyücü Kral- hemen başlayabilecek olmanız da bir artı. Sonuç olarak okumakla bir şey kaybetmeyeceksiniz; ama kazanacağınız da kesin değil.

-SPOILER UYARISI -
Buradan sonrasını okumak, kitapla ilgili keyif kaçırıcı bilgi görmenize neden olabilir.

Spoiler: Göster
Kitapta geçen Fillory evreni, Narnia'dan oldukça fazla etkilenmiş. Kardeşlerin bir dolaptan geçerek büyülü dünyaya ulaşması, bir tanesinin zamanla yoldan çıkması, büyülü yaratıklar, bu dünyaya gidip gelmek için uğranan ara evren ve hatta bu Fillory'yi anlatan kitapların senaryoları Narnia serisini okuyan birine oldukça tanıdık gelecektir.

Ayrıca yukarıda yazamadığım bir kötü yan da şu: Büyücülerimiz senelerce büyü eğitimi aldılar; ama iş gerçeğe bindiğinde iki üç afilli büyü yapmaktan aciz öylece kaldılar. Hatta baş karakter, kitabın sonlarına doğru azimle çalışarak çok süper über görkemli bir büyü gücüne ulaştı; ancak sonra bir anda bunların hepsini bir kenara bırakıp gitti. Bu noktalarda tutarsızlık var bence.



İmparator olmayı canım kolay mı sandın?
Dünyaya kazık çaktım duyulsun adım.

Çevrimdışı Grayswandir

  • ***
  • 815
  • Rom: 14
  • You may have heard of me.
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #31 : 02 Ekim 2014, 23:48:15 »
Evet, nickimi değiştirdim. Neyse, son olarak bir şeyler yazayım. Bana kalırsa çocuk kitabı kavramınızda bir sorun var. Bir kitabın yetişkinlere uygun olması için olay örgüsünün müthiş karmaşık, dilinin çok ağır olması gerekmiyor. Harry Potter başka bir çok serilere göre kolay okunur bir seri, orası doğru. Fakat bunun çocuklar için olmasıyla ilgisi düşündüğünüz kadar doğrudan değil. Kolay okunması, aynı kolaylıkla tam olarak anlaşılacağı ya da daha basit olduğu anlamına gelmiyor. Ufak bir örnek vereyim: Bu site dahil Kralkatili Güncesi'ne şu ana kadar çocuk kitabı diyen kimseye rastlamadım. Fakat bu seri benim hayatımda okuduğum en sürükleyici, en "kolay okunur" seri. Harry Potter'ı bile geride bırakıyor bu açıdan. Başlayıp bitirebilmek için kesinlikle bir fantastik edebiyat geçmişinizin olması gerekmiyor, fantastik edebiyatı sevmeyen insanların bile çok beğendiğini gördüm. Hatta kitap okumayı sevmeyen insanların bile zevkle okuduğunu gördüm. Bu bir eksiklik midir, yoksa beceri mi? Bir kitabı çocukların okuyabilmesi onu çocuk kitabı mı yapar? Zaten dediğim gibi, sizin yaşınız ve algınız eminim yeterlidir, ama belli bir yaşın altındaki çocukların gerçekten anlayarak okumaları mümkün değil.

Akıcılık çok önemli bir niteliktir. Okunması zor bir kitap yazmayı maharet olarak gören biri değilim. Elbette yoğun bir dille yazılabilir kitaplar, ama daha hafif ve akıcı da yazılabilir. Bu ikisinin bir eserin iyi ya da kötü olmasıyla pek bir ilgisi yoktur. Hatta ağır dil, eğer yerinde kullanılmazsa, çoğu zaman dezavantajdır. Yine örneklerden gidersek, bana kalırsa en büyük fantazi ustalarından biri olan Robert Jordan'ın en büyük sıkıntısı budur. Kitaplarını okumak gerçekten zordur. Çok fazla betimleme, ve beni affetsin, ama çok fazla gereksiz yazı vardır. 14 kitaplık seriyi rahatlıkla yarı uzunluğa indirerek fantastik edebiyat tarihinin belki de en büyük şaheseri haline getirmek mümkündür. Bunu kitapları övmek için bir nitelik olarak görür bazıları, "herkes anlayamaz" der. Asıl önemli olan ise herkese anlatabilmek, okutabilmektir. Fakat illa ki somut bir şey görmek istiyorsanız, yukarıda bahsettiğim Hugo ödülü var. Adından da anlaşılacağı gibi, en iyi fantastik eserlere ve bilimkurgu eserlerine verilen bir ödül. Daha önce kazananlar içinde Heinlein, Asimov, Zelazny, Le Guin gibi insanlar var. İyi bir edebi eser olup olmadığına siz karar verin.

Bunu bir şekilde Büyücüler'e bağlamam gerekiyor, yoksa iyice uçacağım konudan uzaklara. :D Büyücüler'de bunun hem kendisini, hem tersini görüyoruz. Bazı yerlerde sıkıcı ve yoğun bir anlatım varken, kitabın ciddi bir kısmı da neredeyse özet havası verecek kadar hızla geçilmiş. Bunların da etkisiyle, beni içine çekebilen bir kitap olmadı. Yukarıda da söylendiği gibi, okumakla ne bir şey kaybedeceğiniz ne de bir şey kazanacağınız bir kitap. Çok başarısız olduğunu söylememekle beraber, ciddi derecede "overrated" olduğunu düşünüyorum. "Uzak durun" diyebileceğim bir kitap da değil, siz yine de okuyun. Okumak iyidir. Kendi fikrinizi edinin. Bakarsınız çok beğenirsiniz.

Edit: Of ne yazmışım ya, yazarken bu kadar uzun gelmemişti. :D
In the beginning the Universe was created.
This has made a lot of people very angry and been widely regarded as a bad move.

#hayır

Çevrimdışı Elendil_XX

  • ***
  • 504
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #32 : 19 Ekim 2014, 18:08:07 »
Kitap hakkında bu kadar uç yorum olunca merak edip aldım ve okudum.
Sonuç; tam bir hüsran.. :blink

Nasıl bitirdim kitabı, ben bile bilmiyorum açıkçası. Yazarın dili kötü, karakter yaratımı kötü, yaratılan dünya inandırıcı olmaktan çok uzak...neyse uzar gider bu. Yazarın niye böyle bir çabaya girdiğini anlamak mümkün değil.
Çok sert bir yorum oldu farkındayım ama okumayı düşünenler neyle karşılaşacağını az çok bilmeli.
Kısacası benim açımdan kötü ötesi bir deneyimdi!.. :P

Çevrimdışı mit

  • *
  • 5536
  • Rom: 96
  • Kronik Anakronik
    • Profili Görüntüle
    • Yorgun Savaşçı'nın Günlüğü
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #33 : 19 Ekim 2014, 18:25:22 »
Elendil sen şimdi böyle söyledin ya, bu sefer de benim çok fena okuyasım geldi :D Çünkü Gece Nöbeti ve Dresden 4'ü çok beğenmeme rağmen sen hiç sevmemiştin. Acaba bunda da mı öyle olacak diye merak ettim. En iyisi bir kitapçıya gidip rafların arasında çaktırmadan bir-iki bölüm okumak galiba. İzmir'de öyle birini görürseniz bilin ki o benim :P
Jackal knows who you are,
Jackal knows where you are.
Try to hide if you dare.
Do your best, i don't care.

Çevrimdışı Elendil_XX

  • ***
  • 504
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #34 : 19 Ekim 2014, 18:53:30 »
Elendil sen şimdi böyle söyledin ya, bu sefer de benim çok fena okuyasım geldi :D Çünkü Gece Nöbeti ve Dresden 4'ü çok beğenmeme rağmen sen hiç sevmemiştin. Acaba bunda da mı öyle olacak diye merak ettim. En iyisi bir kitapçıya gidip rafların arasında çaktırmadan bir-iki bölüm okumak galiba. İzmir'de öyle birini görürseniz bilin ki o benim :P

 ;D ;D ;D
Dediğin kitaplar benim için "Büyücüler"in yanında başyapıt kalır sevgili mit.. :D
Ayrıca Dresden 4'ü sadece serinin diğer kitaplarına "nazaran" kötü bulmuştum, hiç sevmeme olayı yok yani. Harry Dresden'a kurban olurum ben bu Quentin Coldwater gibi tek boyutlu karakterleri okuduktan sonra. :P

Ama yine de zevkler çok farklı olabiliyor, okuyun tabi belki seversiniz. Her ne kadar kitabı okuyupta baştacı yapanları anlamakta güçlük çeksem de bunu diyebilirim!... :xD

Çevrimdışı Vega

  • ****
  • 1023
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #35 : 27 Mayıs 2015, 22:40:36 »
Bu kitap bir bardak viski falan değil olsa olsa yedi buçuk liralık köpeköldürendir.

Yavan, sıkıcı bir anlatım. Çorba kasesinden sığ karakterler. İlgi çekicilikten uzak bir kurgu.

Ve dünya değiştirme olayı Narnia Günlükleri-Büyücünün Yeğeni'ne göz kırpmak falan değil bildiğiniz koca bir kavramı, olayı ödünç almak. Biri elindeki çubuğu sallayarak büyü yapan, tanrının unuttuğu bir yerdeki cadılık okulunda iki arkadaşıyla maceralara atılan bir çocukla ilgili hikaye yazarsa buna ya fikir hırsızlığı denir ya da au-fanfiction. Bu da öyle biraz açıkçası.

George R. R. Martin'in neden bu kitabı övdüğünü de anlayamıyorum açıkçası, yazar amca oğlu falan oluyor sanırım.

Çevrimdışı cankutpotter

  • ****
  • 1233
  • Rom: 14
    • Profili Görüntüle
    • Büyülü Kale, Hayallerinizin adresi.
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #36 : 29 Mayıs 2015, 01:49:24 »
Ben kitabı hem sevdim hem sevmedim. Okuyalı bayağı zaman oldu; ama geçiş süreci fazla uzundu, kitabın bilmem kaçyüzüncü sayfasına geldiğimizde başlayan bir macera, alkol, seks.

Okurken bazı kısımlarda heyecanllandığımı itiraf edeceğim; ama bir şey yetişkinler için olduğu zaman içine neden seks ve alkol girmek zorunda kalıyor, onu anlamış değilim. Ya da baş karakterin tehlike içinde neden sadece kalakaldığını merak ediyorum. Aslında bu konuda şunu da düşünmüştüm, baş karakter her zaman kahraman olmak zorunda değil. Değil, değil de be yavrum sen beş yıl boyunca ne öğrendin çocuğum?

İkincisi elimde duruyor, bir ara okurum belki.

Bu arada Veyga, soruna şöyle bir cevap vereyim, George Martin'in HP'yi hiçbir şekilde sevmediğini bilmeyen yok diye düşünüyorum, adam bulduğu her fırsatta laf sokuyor. Ama ben kim ne derse desin HP'nin sadece çocuklar için yazılmış bir ktap olduğuna inanmıyorum, inanmayacağım. Ve bir fırsatını bulsam tekrar okuyacağım.
İnsan, hayalleriyle vardır.

Çevrimdışı Vega

  • ****
  • 1023
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #37 : 29 Mayıs 2015, 20:45:30 »
Bence seks ve alkolün yetişkinlere yönelik kitaplarda olmasının sebebi yetişkin hayatının bir parçaları olmaları. Sanatçılar fantastik eserlerde bile olabildiğince realist yaklaşmaya çalışıyor bazen ve açıkçası rahatsız etmiyor beni.

Yani gerçekliği büken birisinin bol seks yapması, uyuşturucu veya alkol kullanması normal çünkü büyük idealleri yoksa kendisini muhtemelen zevkçiliğe verecektir.

Ama tabii ki yazar kitabına "sanat" ve "gerçekçilik" amaçlarıyla seks koyup kitabın geri kalanında sanatsal bir değer bulunamıyorsa biraz seks satar prensibine giriyor bence.

Çevrimdışı Technik

  • *
  • 6
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #38 : 04 Aralık 2015, 09:40:01 »
Benim bu kitabı okumaya başlarken aradığım, bir süredir kahramanın sıfırdan başlayıp tanrısal güçlere ulaştığı kitaplardan birazcık uzaklaşmak istememdir açıkçası. İlk başlarda, Suikastçı'nın Çırağı kitabıyla birazcık da olsun bu güdümü dizginleyebildim sanırım. Ama orada da yetmeyen bir şey vardı, eksik olan bir şeyler. Bakın burada, alışılagelmiş kurgu omurgasından uzaklaşarak, yine aynı türün içinde kalma isteği var. Yazarımız Harvard ve Standford'da Karşılaştırmalı Edebiyat okumuş bildiğiniz gibi, şimdi bu adamdan eleştirel bir şey çıkmazsa zaten yazmasın, gitsin patates yetiştirsin, lütfen. Eser türün içinde kendini diğerlerinden ayırıp uç bir noktaya yerleşmiş, o kadar uç bir noktayı yüzde %20'nin bile beğenmesini beklemek optimistik olur. Her sayfada metinlerarasılık var ve bu -bana göre- hoş bir şey. Ardından karakter acıkıyor, çişini yapması gerekiyor, pişik oluyor, korkuyor, kaçıyor, ahlaka uygun melodramik davranışlarda bulunmuyor. Kısacası yazarın hegomonyası içinde yaşayan kesilip atılan bir çok gerçek burada var. Ben sevdim.

Çevrimdışı nyks

  • *
  • 17
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #39 : 16 Nisan 2016, 22:30:04 »
İlk kitabı yeni bitirdim. Karmaşık duygular içerisindeyim. Hem sevdim hem sevmedim karar veremiyorum. Karakterleri beğendim. Alışa gelmişin dışında. Normalde kahramanların karşısında olan, sevmediği tipler bu sefer ana karakter olmuşlar.  Hedefsizlikleri ve bunun yol açtığı bunalımları, aralarındaki ilişkiler çok gerçekçi. O kadar alışmışız ki baş karakterin sıfırdan yükselip, herkesi kurtarmasına. Yazar hep bu beklentiye sokuyor bizi bu alışılmışlığı kullanarak ama ters köşe yapıp resmen okuyucuyla dalga geçiyor. Ayrıca yazarın dilini ve betimlemelerini de beğendim.

Ama işte hikaye biraz hayal kırıklığı oldu. Bir romana çok fazla şey sığdırmaya çalışmış, karman çorman olmuş gibi. Bazı şeyler çok çabuk geçiyor bazı kısımlar gereksiz uzuyor. Hikayenin kendisinde de, işleyişinde de farklı bir tarz denemiş ama hoşuma gitmedi.

Seriye devam etmek konusunda kararsız kaldım. İkinci kitabı okuyan var mı?

Çevrimdışı cankutpotter

  • ****
  • 1233
  • Rom: 14
    • Profili Görüntüle
    • Büyülü Kale, Hayallerinizin adresi.
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #40 : 20 Nisan 2016, 18:06:18 »
İkinci kitabı aldım duruyor kitaplığımda ama açıkçası kararsızım.

Dediğiniz gibi sondaki ters köşe insanı düşündürse de hikâyesi zayıf bir kitap kendisi.
İnsan, hayalleriyle vardır.

Çevrimdışı Fin

  • *
  • 31
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #41 : 21 Nisan 2016, 08:40:45 »
Dizisi başladı bu kitabın biliyorsunu değil mi? The Magicians olarak.

https://www.youtube.com/watch?v=9SuW7c28SAM  fragmanı

Çevrimdışı Daarlan Gardan

  • ***
  • 722
  • Rom: -1
  • to hell with gatech
    • Profili Görüntüle
Ynt: Büyücüler - Lev Grossman
« Yanıtla #42 : 07 Ağustos 2016, 23:44:08 »
Ben Harvard'lı ve Yale'lı yazarların kitaplarını elime alırken ellerim bacaklarım titriyor, insanlar bu iki üniversiteden mezun olmuş istisna bir yazarın kitabını takvim yaprağından farksızmış gibi yeriyorlar.
''Civilizations have the morality and ethics they can afford.''

 — Larry Niven & Jerry Pournelle, ''Lucifer's Hammer''

''These colonies in nature can reach at least two million individuals at a time, last for decades, and occupy a hundred cubic meters of space. It was a wonderful achievement to see a fragment of this world captured all around you, so that you almost had the experience of being inside the ant colony when you were in that room.''

 — Robert Trivers, ''Natural Selection and Social Theory'', p. 162

''... Bu amaç doğrultusunda nükleer santraller hedeflenecekse, yapılması gereken şeyler vardır. Çünkü nükleer elektriğe geçiş bir hobi değil, bir akademik egzersiz hiç değil, temel bilimlerden yaygın endüstriyel alt yapıya açılacak bir uygulamadır.''

Ömer Faruk Ağa Yarman 1993