Dershanelerde böyle rehberlik adı altında bir alt birim olur ya, lise sonda o birim bizlere bir ders programı çıkarıp vermişti. Ben o programa baktım, vay be dedim ve ortasından güzelce katlayıp hiç kullanmadığım ders kitaplarından birisinin arasına tıkıştırdım. O tarihten beri herhangi bir şeyin planına ya da programına yan gözle bile bakmıyorum, plan yapmakla da uğraşmıyorum. Çünkü plan yaparsam o plana uy(a)mayacağımı biliyorum ve insan neden kendi kendini zora soksun diye düşünen, sülalesi rahat biriyim.
Bu nedenle kitap okurken de bir plan program yapmıyorum, kendime hedef koymuyorum ya da bir liste çıkarmıyorum.
Peki ne okuyacağımı nereden buluyorum? Vikitap'ta kim ne okumuş arada açıp bakıyorum, forumda kim hangi kitaba ne yorum yazmış mutlaka okuyorum ve portal kısmında çıkan kitap tanıtımlarını ve incelemelerini kaçırmadan okumaya çalışıyorum. Bundan sonra güzel yorumlardan etkilenerek ya da kötü yorumlara rağmen merak ederek bir kitabı okuma isteği duyuyorsam gidip kitabı buluyor, alıyor ve okuyorum. Genellikle sonuçlardan da memnunum, bu yöntemle okuduğum kitapların %95'ine 8/10 ve üstü puan vermişimdir.
Bir diğer yöntemim de kitapçıları gezmek, herhangi bir zamanda kitapçıya yolum düşmüşse bir yarım saat dolaşır kitaplara bakarım. Kapağından ya da arka kapaktaki tanıtımdan vs. etkilendiğim olursa alabilirim. Yine de böyle rastgele almaktan bazen çekiniyorum, özellikle yeni çıkan kitaplar için üstte belirttiğim başkalarının yorumlarını okuma meselesi devreye girebiliyor. Ama bildiğim/sevdiğim yazarların daha önce bilmediğim/bulamadığım kitapları olursa onları gördüğüm yerde affetmeden alırım.