Kayıt Ol

Kimliksiz Karakterler Tasarlamak

Çevrimdışı okanakinci

  • **
  • 202
  • Rom: 5
    • Profili Görüntüle
Kimliksiz Karakterler Tasarlamak
« : 15 Haziran 2016, 19:16:00 »
Yaşadığımız ülkede ve dünyada insanlar kimliklere fena derecede saplanmış durumda. Siyasi tartışmalar, güncel olaylar bile kimlik eksenli olarak tartışılıyor. Herkes etnik, dinsel, mezhepsel, cinsiyet, cinsel yönelim, yaşam tarzı vs. kimliklerden birini veya birkaçını giyinip onun mücadelesini veriyor, hatta onun için insan öldürüyor. Elbette haksızlığa uğrayan bazı kimlikler var ama bence bunu aşmanın yolu kimlik mücadelesi değil. Her neyse, konumuz bu değil. Kısacası demek istediğim şey kısaca şu. Ben kimlik eksenli tartışmalardan rahatsızım.

Öte yandan bu tartışmalar edebiyata da sıçramış durumda. Yazarlar bile belirli karakterler tasarlarken ona bir veya birkaç kimlik giydiriyor. Kimi ırkçı, kadın düşmanı, homofobik bir yönelim içinde ve kimi de "bakın ne kadar duyarlıyım" diyebilmek için farklı ırklardan, inançlardan ve cinsel kimliklerden karakterler tasarlıyorlar. Eleştirdiğim şey bu tip karakterlerin olması değil, karakterlerin kimliklerin eserin gidişatından büyük önem arz etmesi.

Bence bir eserdeki karakter beyaz veya siyahi olması önemli olmamalı. Kadın veya erkek olması önemli olmamalı. Heteroseksüel ya da eşcinsel olması önemli olmamalı. Müslüman, Hristiyan, Budist ya da Ateist olması önemli olmamalı. Ama gelin görün ki eserlerdeki karakterlerin kimlikleri önemli olmuş herkes için. Bunu en son siyahi Hermonie olayında gördük. Bence Hermonie'nin dış görünüşü değil kişiliği, yaptıkları ve yapacakları asıl önemli olan. Sonuçta Harry Potter'ın öyküsünü, eserin kendisini ve Hermonie'nin rolünü tartışacağımıza onun cilt rengini tartışıyoruz.

Ben öykülerimde bundan sonra karakterlerin dış görünüşü, etnik kökeni vs. hakkında hiçbir bilgi vermemeyi düşünüyorum. Bunun dışında hepsine tümüyle unisex isimler vereceğim ki onların cinsiyetleri ve cinsel yönelimleri anlaşılmasın. Bu bir kaçış değil. Çünkü insanları her yönden bölen bu tartışmaların yerine insanların kişiliğinin ön plana çıkarılmasını doğru buluyorum. Ayrıca bu konuda ayrıntı vermeyerek okuyucunun hayal gücüne bir şeyler bırakılacağını düşünüyorum.

Siz ne dersiniz bu konuda?

Çevrimdışı ryuk

  • ***
  • 497
  • Rom: 25
  • ne değiştirebilir bir insanın doğasını?
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kimliksiz Karakterler Tasarlamak
« Yanıtla #1 : 15 Haziran 2016, 20:28:02 »
Üzerinde konuşmaya değer bir düşünce :)

Önce renklerden bahsetmek isterim: Işığın dalga boyuna (ya da ona ters olarak frekans) göre oluşan renkler gerçekte yoktur. Bizim "renk" adını verdiğimiz şey, aslında beynimizin belli dalgaboyu aralıklarında gelen ışığa yaptığı bir etiketlemedir.

Kimlikler de böyle. Örneğin Ege Denizi'nin doğu kıyısında doğduysanız Türk, Batı kıyısında doğduysanız Yunan oluverirsiniz. Fakat İzmir'de doğmuş bir Türk ile Atina'da doğmuş bir Yunan, Amerika'da yan yana geldiğinde, bu iki kişiyi gören bir Japon büyük ihtimalle hangisinin Türk hangisinin Yunan olduğunu anlayamayacaktır.

Nasıl renk dedğimiz şey aslında sanal bir şey ise, kimlik etiketleri de sanaldır. Fakat bir şeyin sanal olması, onun gerçeklik üzerine etki etmediği anlamına gelmez.

Alıntı
kimi de "bakın ne kadar duyarlıyım" diyebilmek için farklı ırklardan, inançlardan ve cinsel kimliklerden karakterler tasarlıyorlar.

Size hak veriyorum. Böyle zorlama bir tavır da en az ırkçılık kadar saçma. Özellikle dezavantajlı insanları savunmak adına yapılan bazı girişimlerin aslında post modern ayrımcılık (yada post modern faşizm diyelim) olduğunun farkında değil insanlığın büyük kısmı. Hatta iddia ediyorum ki önümüzdeki yıllarda bu durum büyük çatışmaların nedeni olacak.

Alıntı
Bence bir eserdeki karakter beyaz veya siyahi olması önemli olmamalı. Kadın veya erkek olması önemli olmamalı. Heteroseksüel ya da eşcinsel olması önemli olmamalı. Müslüman, Hristiyan, Budist ya da Ateist olması önemli olmamalı. Ama gelin görün ki eserlerdeki karakterlerin kimlikleri önemli olmuş herkes için. Bunu en son siyahi Hermonie olayında gördük. Bence Hermonie'nin dış görünüşü değil kişiliği, yaptıkları ve yapacakları asıl önemli olan. Sonuçta Harry Potter'ın öyküsünü, eserin kendisini ve Hermonie'nin rolünü tartışacağımıza onun cilt rengini tartışıyoruz.

Yine de karakterleri farklı kılan özelliklerin belirtilmesi gerektiğini düşünüyorum. Sadece farklı bir yöntemle. Örneğin bir karakteri anlatırken "x pasifitst bir insandı" demek yerine "şiddete başvurmadan mücadele etmekten yanaydı" denebilir.

Fakat burada ortaya bir sorun çıkıyor. Etketler aslında kısayollardır. Tıpkı bilgisayarınzın masaüstündeki kısayol ikonları gibi. Bir şeyi kısaca anlatıvermek için kullanabilirsiniz etiketleri. Onlar olmadan yazdığınız hikayede uzun ve yorucu betimlemeler yapmanız gerekebilir.

Alıntı
Ben öykülerimde bundan sonra karakterlerin dış görünüşü, etnik kökeni vs. hakkında hiçbir bilgi vermemeyi düşünüyorum. Bunun dışında hepsine tümüyle unisex isimler vereceğim ki onların cinsiyetleri ve cinsel yönelimleri anlaşılmasın. Bu bir kaçış değil. Çünkü insanları her yönden bölen bu tartışmaların yerine insanların kişiliğinin ön plana çıkarılmasını doğru buluyorum. Ayrıca bu konuda ayrıntı vermeyerek okuyucunun hayal gücüne bir şeyler bırakılacağını düşünüyorum.

Denemeye değer  :) güzel çalışmalar çıkacağını düşünüyorum. Örneğin yamaç paraşütü yapan bir karakterin o sırada hissettiklerini anlatırken onun ırkını, cinsiyetini, cinsel yönelimini, yaşam felsefesini ve siyasi görüşünü anlatmaya gerek olmayabilir sadece yamaç paraşütü yapan birinin hislerini anlatmaksa amacınız.

Alıntı
Elbette haksızlığa uğrayan bazı kimlikler var ama bence bunu aşmanın yolu kimlik mücadelesi değil. Her neyse, konumuz bu değil. Kısacası demek istediğim şey kısaca şu. Ben kimlik eksenli tartışmalardan rahatsızım.

Tartışmaya bayıldığım bir konu, ama yeri burası değil  ;D
Fikirlerim için ölmeyi göze alamam çünkü yanılıyor olabilirim - Bertrand Russel

İyi bir fikir üretmek için, pek çok fikir bilmek gerekir:

* Yeni başlayanlar için FRP

* Fantastik edebiyata yeni başlayanlar ve bu türde ilerlemek isteyenler için

* Kılıçlar ve diğer eskiçağ silahları hakkında

* Dark Sun


* Distopya Korkuları

Daha fazlası için: Index

Çevrimdışı

  • **
  • 82
  • Rom: 4
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kimliksiz Karakterler Tasarlamak
« Yanıtla #2 : 16 Haziran 2016, 02:14:25 »
"Bizi biz yapan nedir?", "Bir diğer bireyden farkım nedir?", "Toplum nedir?" gibi bir sürü felsefe tartışmasının da etrafında dönüp durduğu bir konuya parmak basmışsınız. Güzel bir soru ve cevabı da bir o kadar zor aslında.

Bence karakterlerin bu kadar amansızca betimlenmesinin arkasında bir sebep var. "Karakteri ne kadar ayrıntılı anlatırsak okuyucu o kadar iyi anlar ve hayal edebilir." diye düşünüyor herhalde yazarlar. Bu da sonraki düşünce yolunu açıyor, anlayan okuyucu hayal ediyor, hayal edince kendini bulunduğu ortamdan kopup başka bir ortama geçmiş gibi hissediyor, kendini eserdeki karakterin yerine koyuyor vs.. Sonuçta eserle bir nevi "bütünleşme" yakalıyor okur, bu da eserin "tutmasına" ve yazarın "başarılı" olmasına vesile oluyor.

Peki, siz "karaktersiz karakterler" yazarak okuyucuyu eserle nasıl bütünleştirmeyi başaracaksınız? Benim de aklıma takılan soru buydu açıkcası, tartışmaya değer diye düşünüyorum. Hermione'yi Hermione yapan, her büyüyü bilip her kitabı zaten okumuş olmasıydı elbette ama, aynı zamanda kitabın hedef kitlesini teşkil eden anglo-sakson genç okurların sayıca kabaca %50'sini teşkil eden beyaz kızlarla da aynı renkte olmasıydı...

Hepimizin aklımıza getirmekten tiksindiği soruyu tersten sorayım, Hermione en baştan kapkara Etiyopya zencisi olsaydı bu kadar popüler olur muydu?
"Demire şeklini veren demircinin iradesidir, çekicin darbesi değil." - Turram oğlu Kopram, Hakon'un demircisi

Çevrimdışı Bay_Karamsar

  • ****
  • 865
  • Rom: 12
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kimliksiz Karakterler Tasarlamak
« Yanıtla #3 : 16 Haziran 2016, 20:20:22 »
Bireylerin varlıklarını, kimlikleri üzerinden ortaya koymaları olağan. Asıl sorun -ve sizi rahatsız eden kısmı- kimliğin üstünde dönen mücadelede alınan tavırlar. Birinin varlığını sürdürebilmesi için bir ötekinin hırpalanıp yok sayılması gerektiği hatası; ortaya konulan iş iyi niyetlen de olsa, ryuk'un belirtildiği gibi başka hatalara gebe. Gerek görüldü mü, kimlik olgusu kullanılır. Tartışmadan çekinmeyip, gerekliliğe uygunca, kimliklendirmekten kaçınılmaması gerektiğini düşünüyorum.

Çevrimdışı Aydnagha

  • *
  • 3
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kimliksiz Karakterler Tasarlamak
« Yanıtla #4 : 12 Temmuz 2016, 06:13:56 »
Ben şu an aynı üslupla hikayeler yazıyorum.Karakterlerin isimleri yok örneğin.Karakterler arasında ayrımı muğlak yapıyorum.Bu biraz düşünce tarzıyla ilgili.Postmodernist yazarlar tam olarak bunu yaparlar.Karakter hikayede erir.Önemli olan dildir.Misal vereyim.

“Kızıl saçlı bir adam vardı, gözleri ve kulağı olmayan. Saçı da yoktu, yani ona sözün gelişi olarak kızıl saçlı diyorlardı.
Konuşamıyordu çünkü bir ağzı yoktu. Burnu da yoktu.
Kolu ve bacağı bile yoktu. Karnı yoktu, sırtı yoktu ve omurgası yoktu ve başka hiçbir iç organı da yoktu. Hiçbir şeyi yoktu. Bu yüzden kimden bahsettiğimizi anlamak kolay değil.
Öyleyse iyisi mi onun hakkında konuşmayı bırakalım.” Daniil Kharms.

Yukarıdaki alıntıda görülen aynen şudur.Karakterin erimesi.Ancak kanımca karakterlerin eridiği bir kurgu,genel olarak yabancılaşms kavramı üzerine yoğunlaşmaktır.Küresel dünyada kimliksizleşen bireyler.Öte yandan,sizin de belirttiğiniz gibi,insan ayrımı yapılmaması gerektiğini söyleyenler var.Bu da mümkündür.Edebiyat neticede özgürdür ve kimsenin malı değildir.Edebiyata kural koyulamaz.Aksi takdirde edebiyatın edebiyatlığı kalmaz.

Çalışmalarınız da başarılar dilerim :)

Çevrimdışı Rang Baru

  • **
  • 168
  • Rom: 0
  • "Ningun mar en calma hizo experto a un marinero"
    • Profili Görüntüle
Ynt: Kimliksiz Karakterler Tasarlamak
« Yanıtla #5 : 06 Ağustos 2016, 23:53:29 »
Bana göre kimliksizlik de bir nevi kuraldır.
Ve kimliği olmayan karakter olmaz. En nihayetinde dışsal (fiziki) kimlik de içsel kimliğin bir yansımasıdır. Burada önemli olan klişelikten kaçınmaktır.
Mesela genellikle old school fantasyde, baş kahramanlar beyaz, batılı, dürüst ve klişe karakterlerdir. Zencinin baş kahraman olduğu hikaye pek az gördüm. Ki ben yazsam ben de zenci koymam ama kendimden birşeyler koyarım. Fantastik eserleri çoğunlukla İngiliz, Amerikan yazarlar yazdığı için de kendilerinden birşeyler koyuyorlar.
Yani kimlik, içsel veya dışsal, kaçınılmazdır.
Ancak şöyle bir şey yapılabilir, gerçekten bu durumdan çok rahatsızsanız;
Hayaletler ya da ruhlar kitaptaki karakterler olabilir. Ya da iskeletler falan.
Ki onların da belirli bir kimliği olacaktır. Sadece bu sınırları okuyucu (daha evvel tanıdığı bir hayalet ya da iskelet olmadığından önyargıyla yaklaşamayacağı için) değil, yazar belirleyecektir.

Bu arada kişisel fikrim, siyahi Hermione'un gereksiz olduğu. Sarışın veya esmer olsaydı da saçma olurdu. Şimdi atıyorum, yarın necati şaşmaz polat alemdar karakterini bıraksa ve yerine Kıvanç tatlıtuğ geçse, allah aşkına kaç kişi inanır onun polat olduğuna?
Sonuçta sinema ve tv, bir nevi insanları hipnotize etme ve belirli bir düşünceye kanalize etme mekanizmasıdır. Yıllardır Harry Potter izleyenler, Hermione= Emma watts olduğunu düşünüyor. Bu adamların beynindeki kalıpları yıkarsanız onlar da tepki verir. Sadece ırkçılık olarak değerlendirilmemeli bu. İnsan beynini ne kadar esneklikten uzak olduğunu göz önüne alalım.