3. Adım ≈ Evrenler’in Geçit’iEvrenler’in Geçit’i bir makam değildir. Bir insan da değildir. Aslında tam bir tanımı da yoktur. Tamamen saf sihirden oluşmuştur. Buradaki “Evren”den kasıt insandır. Yani Pakesti’li bir insan. Bu sihirli ülkede, bildiğimiz gibi her insanın sihir yapma yeteneği vardır. İçlerinde barınan sihir gücü, tek bir noktada kesişir; Evrenler’in Geçit’inde.
Bu saf sihir gücü, 100 yılda bir, bir insana gelir. Onun sihriyle beslenir ve büyür. Evrenler’in Geçit’i insanlara hükmetmez, insanlar da ona hükmedemez. Yalnızca Geçit’i içinde bulundan kimse, diğer insanların sihirlerine ulaşabilir. Onu azaltabilir ya da güçlendirebilir. Tamamen de yok edebilir. Bu yüzden Geçit, kendini layık olduğunu düşündüğü tek bir insan insana, 100 yılda bir açar.
Ama kendini ona tamamen teslim etmez. Yalnızca en masum ve en güçlü insanlar Geçit’e sahip olabilir, ama hiçbiri ona tam anlamıyla sahip olamaz. Bu yüzden hiç kimse Geçit’in tam gücünü kullanamamıştır; kullanılabilirse ne olacağını da kimse bilmez. Belki dünyanın gelmiş geçmiş en güçlü insanı olacaktır kullanan kişi, belki de bu gücün altında ezilip gidecektir. Geçit’in karanlık sırları arasında bildiğimiz tekbir şey var; bu muazzam güce sahip olabilecek kişi, mutlaka ki adını tarihe Paketsi Tarihine altın harflerle yazdırıp, muhteşem bir insan olarak hatırlanacaktır.
Geçit şimdiye kadar hep normal insanlara açılmıştır. İster köylü olsun, ister çiftçi. Günümüze kadar Geçit’i almayı hak etmiş tek bir hükümdar vardır: Kraliçe Benemis. Onun dönemi halk için hep huzurluydu, insanlar onun yönetimi altında rahatça yaşadılar. Güzelliği dillere destan olmuş olan Kraliçe, saraydan uzakta yaşamayı tercih etmiştir. Ülkenin yerleşim yerleri küçük gelmeye başlayınca, insanların yaşaması için ülkenin beşinci şehrini inşa etmiştir: Benemis’i. Kendi adıyla anılan bu şehirde bir evde sürdürmüştür yaşamını. Hiç evlenmemiş, ve çocuğu olmamıştır. Ülkenin refahı için sık sık başkent Haser’e yolculuklarda bulunmuştur ve ülkeyi oradan yönetmiştir. Hakla konuşmak, dertlerini ve sıkıntılarını bizzat kendi dinlemek istemiştir, bu nedenle sık sık da yurt gezileri düzenlemiştir.
Bu yurt gezilerinden birinde, Lola şehrindeyken intihar ederek yaşamına son vermiştir. Nedeni asla öğrenilemedi.
O öldükten sonra, evinin hemen yanına kendi heykeli dikildi ve güzelliği ölümsüzleştirildi.
**
P.T.R. için de bir logo yapmak istiyorum. Cici eski yerleşim yeri resmi bulursanız bana iletir misiniz litfin
kafayı yiyorum da