Konu: Transformers: Yenilenlerin İntikamı

[DarLy OpuS]

Transformers: Yenilenlerin İntikamı



Yapım: 2009 ~ ABD,  Mısır

Tür: Aksiyon,  Bilim Kurgu,  Fantastik,  Gerilim,  Gizem,  Macera,  Savaş

Yönetmen: Michael Bay

Senaryo: Roberto Orci,  Alex Kurtzman,  Ehren Kruger

Yapımcı: Steven Spielberg,  Lorenzo Di Bonaventura,  Tom DeSanto,  Ian Bryce,  Mark Vahradian


Gösterim Tarihi: 24 Haziran 2009 (Türkiye)

Genç Sam Witwicky’nin (Shia LaBeouf), savaşan robot uzaylıların arasında sonucu belirleyen bir savaşta evreni kurtarmasının üzerinden iki yıl geçti. Gösterdiği büyük kahramanlığa rağmen Sam, üniversiteye gitmek, kız arkadaşı Mikaela’nın (Megan Fox) yanından ayrılmak ve anne-babasından (Kevin Dunn ve Julie White) ilk kez ayrı kalmak gibi günlük endişeler yaşayan sıradan bir gençtir. Tabii ki bir de bu ayrılığı en yeni dostu ve koruyucu robotu Bumblebee’ye açıklaması da fazladan sıkıntılara yol açar. Sam’in hedefi normal bir üniversite yaşantısı yaşamaktır fakat bunun için kaderini gözardı etmesi gerekir.

Sam, Mission City’de yaşanan çatışmayı geçmişte bırakıp günlük hayata dönmek için çabalarken, Autobotlar ve Decepticon’lar arasındaki savaş her ne kadar gizli tutulursa tutulsun pek çok değişikliğe yol açmıştır. Sektör 7 bölümü bu arada dağıtılmış ve bölümün en sadık üyesi Ajan Simmons (John Turturro) işten çıkarılmıştır. Onun yerine NEST adında yeni bir kurum kurulmuştur. Lennox (Josh Duhamel) ve Epps (Tyrese Gibson) gibi sahada tecrübeli komutanlardan yararlanılan NEST, Decepticon’larla ölümcül bir çatışmaya daha girilmesini önlemek için Autobot’larla birlikte çalışmaktadır. Ne yazık ki Ulusal Güvenlik Danışmanı Theodore Galloway (John Benjamin Hickey) öngörülü biri olmadığından yaklaşan tehlikeyi tam olarak idrak edemez. Tüm savunma kurumlarının kontrolünü ele geçirmeye ve böylece onların gücüne sahip olmaya çalışan Galloway, kendince önemsiz bir kurum olarak gördüğü NEST’i, savaş tehlikesi ortadan kalktığı düşüncesiyle ortadan kaldırmayı amaçlar. İnsanların, Autobot’lar ile Decepticon’lar arasındaki savaştan herhangi bir çıkarı olmadığına inanmaktadır.

Sam’in yeni okulunda hayatı güzel bir seyre girmek üzereyken ve yeni fakat biraz baskıcı oda arkadaşı Leo’ya (Ramon Rodriguez) ile aynı derecede baskıcı fakat daha çekici Alice’e (Isabel Lucas)uyum sağlamaya başladığı sırada, Sam’in dikkati birden kafasında şimşek gibi beliren hayaller yüzünden dağılır. Büyükbabası gibi bunamaktan korkan Sam, bu hayalleri saklar, ta ki aklında uçuşan mesajları ve simgeleri daha fazla gözardı edemeyinceye kadar.

En iyi şekilde hazırlanmış planlarına karşın, Sam kendisini tekrar Autobot’lar ile Decepticon’lar arasındaki savaşta bulur ve yine evrenin geleceği tehlikededir. Henüz bilmese de, kötülük ile iyiliğin arasındaki mücadelede, en büyük gücün anahtarı Sam’in elindedir. Arkadaşlarının ve NEST’deki dostlarının, hatta anne ve babasının yardımıyla Sam nihayet Witwicky’lerin doğuştan hakkını benimser ve ailesinin felsefesinden daha fazla saklanmaz: Fedakarlık yoksa, zafer de yok!

[Deadman107]

oyununu  oynadım, çizgi filmini fırsat buldukça izliyorum ...... filmine fırsat bulunca giderim inşallah

[elroy]

ilki çok güzeldi bunu da izlemek isterim

[DarLy OpuS]

Film yarın(Çarşamba) vizyona giriyor arkadaşlar. İlk günden izlemek isteyenlere duyurulur.

[darkguardian]

Film yarın(Çarşamba) vizyona giriyor arkadaşlar. İlk günden izlemek isteyenlere duyurulur.

bu verdiin haberle çok mutlu olup yarınında çarşamba olduğunu örendim

[Khazidhea]

Hehe ilk izlemiş kişi olarak yorumumu yapıyorum arkadaşlar
Hayatımda izlediğim en iyi animasyon filmlerinden biriydi bence tek kelime ile muhteşemdi.
hele bir de yapımcıların robotlar hakkında buldukları yeni şeyleri gördüğünüzde kendinizden geçeceksiniz
Ve dikkatinizi çekerim ilk filmde robotlar dünyada çok eski zamanlara dayanıyordu...
Eveeeet bu filmde o tarihsel derinliği göreceksiniz ve gerçektende benim filmin sonunda dediğim gibi '' vay beee !!! '' diyerekten hayretler içinde kalacaksınız

[DarLy OpuS]

Film hakkındaki incelememe buradan ulaşabilirsiniz.

[magicalbronze]

Dün, küçük bir kaçamak yaparak sinemaya gittim ve aklımda Buz Devri 3 izlemek varken, seansların tutmaması ile kaderin benim üzerimde oynadığı oyunla Transformers 2'ye gittim. Ve gittiğime pişman olmadım.

Yeni filmi izlerken böyle birşeyi beklemek değil hayal dahi edemiyordum. Savaş ile başlayan iki saatlik film savaş ile bitiyor diyebiliriz. Daha önceden Watchmen'de  yaptığım belli bir süreden sonra saate bakma isteği bu filmde bir kere bile gelmedi aklıma.

Sahnelerin etkileyici yanı, daha fazla Autobot ile Deception olması, her sahnenin ayrı akıcılığı ile yaratılan kurgunun içine enjekte edilmesi, sizi sizden alan bir durum haline getiriyor. Her karakterin ayrı bir güzelliği vardı film içinde diyebilirim.

Kaderimizden kaçamayız denmiş biraz da. Ayrıca bir yerde sanırım Sam'in annesinin "Ne güzel okul. Tıpkı Hogwarts gibi." dediğini de duydum. Başkan olarak Obama'nın ismide geçiyordu. Anlayacağınız oldukça güncel, bildiğimiz dünyada yaşanan durumları sergilemişler ki buda kendisine bağlayan bir diğer etken.

Neyse, sanırım izleyin -şansınız varsa özellikle de sinemadan izleyin- demekten başka yapacağım bir şey yok. Doyurucu ve sağlam bir yapım olan bu filmi kaçırmamanızı tavsiye ederim.

[Hurin]

Biraz önce izledim filmi. Fikir ve yapım Amerikalıların olmasına rağmen, her yerden Amerika Bayrağı fırlamasına rağmen Amerikalıların Jandarmalığı değilde insanların/uzaylıların farklılıklarını bir kenara bırakıp birlikte çalışması gerektiği anlatılması bence güzellik katıyor filme. Bana mı öyle geliyor yoksa Micheal Bay'in kişisel özelliği mi bu ana fikir? Önceki filmlerindede bu göze çarpıyordu.

[Elerki]

Küçükken hoplaya-zıplaya çizgi filmini izlediğim Transformers'ın filmi olacağını duyduğumda bir kez daha küçücük oldum! Beni kesinlikle doyurdu iki film de. Aralardaki espriler de -Örümcek Adam'ınkiler kadar olmasa da- oldukça keyif vericiydi.

G.I.Joe da geldi ama izlemedim. :/ Transformers kadar sevmiyordum sanırsam onu.

[mit]

Yeni Transformers Filmlerinin Yazar Kadrosu Muazzam!

Paramount Pictures geçtiğimiz aylarda düğmeye bastı ve daha çok Transformers filmi için onayı verdi. Ana seriden bağımsız olacak filmlerin kamera arkası kadrosuysa gün geçtikçe daha da etkileyici hâle geliyor.

Disney’in Star Wars serisini yeniden canlandırması, 20th Century Fox’un da üç yeni Avatar için yeşil ışığa basması Paramount’u harekete geçirmişe benziyor. Transformers için seriden bağımsız, yan filmler çekme kararı alan stüdyo bu görevi Akiva Goldsman’a (I Am Legend, I Robot, Fringe) teslim etti ve ondan bir “yazar odası” oluşturmasını istedi. Goldsman da işini sandığımızdan da çok ciddiye alıyor olacak ki ortaya inanılmaz bir kardı çıkardı.

İlk etapta daha önceki filmlerin yönetmen kadrosu Michael Bay, Steven Spielberg ve Lorenzo di Bonaventura’la anlaşan Goldsman senarist kadrosuna tam bir yıldızlar geçidi kattı: Robert Kirkman (The Walking Dead), Jeff Pinkner (Lost, Amazing Spider-man 2) Art Marcum ile Matt Holloway (Iron-Man) ve Zak Penn (Pacific Rim 2).

Sizi bilmiyorum ama ben son Transformers filmlerini izlemedim, hatta bunu istemedim bile… Çünkü ikinci filmle birlikte beklentim bir hayli düşmüştü. Ancak şu saydığım senarist ekibinin ellerinden çıkacak filmleri şimdiden merak etmeye başladım desem hiç de yalan olmaz. 90’lı yıllarda adını ağzımızdan düşürmediğimiz Optimus Prime ve dostları bu kez Megatron’un bacağını kırabilecek mi dersiniz?