Kayıt Ol

Dondurma

Çevrimdışı Elerki

  • ***
  • 441
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Dondurma
« Yanıtla #15 : 03 Şubat 2010, 13:14:26 »
Arkadaşlar,

Yazdığım şey aslında çocukluk hafızasından ibaret değil. Bunu son cümlede ipucu vererek bıraktım... Basit gelebilir ama bu hikayeyi yazmaya başlarken belli bir amacım vardı ve o amaca uygun bir şey yapmaya çalıştım.

Kısaca açıklamam gerekirse, bir insan sevdiği kişiye gerçek bir sadakatle bağlıysa ve onu bir melk gibi görüyorsa, onu birlikte ifade edebileceği şey de genelde saflığın da rengi olan 'beyaz' olacaktır.

Bir kişinin diğer renklere, diğer insanlara ilgisi olması için biri -genel deyimle 'şeytan'- tarafından dürtülmesi de olasıdır her zaman... Normalde diğer çocukların, çevresindeki kendine benzer insanların da genelde devamlı seçim değiştirmesi, hatta bu çeşit bir seçimi aynı anda yapöası da tek renk dondurma yiyen birine garip gelebilir...


Nihbrin,

Yaratıcılığımın sınırlı olduğunu düşünüğünüzü hissettim fakat bunu eğer bütün yazdığım hikayelere bakarak diyorsanız alınmanın eşiğindeyim diyebilirim. azdığım kısa hikayelerin daha çok sembolik durum hikayeleri olması fantastik açıdan yaratıcı olmadığımı göstermez.

Anlatımımın konusuna gelince, betimlemeler konusunda ilk kez bu derece eksik olduğumu söyleyen sizsiniz gerçekten. Anlatım ve betimleme bakımından bu yazıdaki basitlik bir yana, diğer yazmaya çalıştığım hikayelerde en çok dikkat ettiğim şey budur. Demek istediğinizi açarsanız ben de nerede yanlış yaptığımı ya da ne yolda olduğumu daha net görme şansını yakalayabilirim. 

Umarım anlatabilmişimdir kendimi.
Let the Dragon ride again on the winds of time.

Çevrimdışı Nihbrin

  • ****
  • 1243
  • Rom: 43
  • [Infornography]
    • Profili Görüntüle
    • nihbr.in
Ynt: Dondurma
« Yanıtla #16 : 03 Şubat 2010, 13:39:10 »
Görünüşe bakılırsa yanlış anlaşıldım. Ortalamanın üstündekiler ortalamasının üstündesiniz. Ancak bu daha çok gelişme gösteremeyeceğiniz anlamına gelmez, durmaksızın anlatırken yeni cümle kombinasyonları, yeni hislerin tatlarını anlatmakta daha kolay ve sade görüşler geliştireceksiniz. Ancak o tat asla değişmeyecek. Benim deyişim "tüm yazarlar" için geçerli yani beni de oldukça kapsıyor. Herkesin boynunda kimlik adı verilen bir zincir var. Yaşadıkları ile sınırlanıyor tüm yazarlar. Birileri ötekilerin hayallerinde yaşanmış en güzel şeyleri en yaşanamayacak ortamlarda aktardığında ise Yüzüklerin Efendisi gibi eserler veriliyor. Birileri Ötekilerin hayallerini değil sadece kendi geniş hayallerini temel alarak hikaye yazdığında ise Bir Yaz Dönümü Gecesi Rüyası gibi eserler veriliyor. Birileri ise hiç olmayan üçüncü birinin hiç olmayan hayallerini düşlediğindeyse Lovecraft'ın eserlerine benziyor. Yazarlar türlü türlü ama hepsi de hayaller ile sınırlılar. Hayallerinizin niceliği sizin isminiz ve soyadınıza bağlı, bu bağı çözmek herkesin potansiyelinde değil. Olağan üstü bir travma yaşanması yada hafızanın kaybedilmesi gerekir diyorum sadece. Bundan önceki yorumumda yanlış anladığınız unsurları tamir edebilmişimdir umarım.

Çevrimdışı Elerki

  • ***
  • 441
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Dondurma
« Yanıtla #17 : 03 Şubat 2010, 13:43:08 »
Nihbrin,

Yanlışın içinde biraz doğru anlamışım sanırım. Teşekkürler...
Let the Dragon ride again on the winds of time.

Çevrimdışı mit

  • *
  • 5536
  • Rom: 96
  • Kronik Anakronik
    • Profili Görüntüle
    • Yorgun Savaşçı'nın Günlüğü
Ynt: Dondurma
« Yanıtla #18 : 03 Şubat 2010, 15:08:03 »
Kaymaklı dondurma kadar güzel bir hikayeydi :) Tek eleştirim ilk cümle için olacak. Daha oturaklı ve daha düzgün bir şekilde yazılabilirdi orası. Mesela;

"Kat koridorlarının lambaları yanmadığından karanlığın el verdiğince hızla koştu...."  gibi.

Sevgiler...
Jackal knows who you are,
Jackal knows where you are.
Try to hide if you dare.
Do your best, i don't care.

Çevrimdışı Elerki

  • ***
  • 441
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Dondurma
« Yanıtla #19 : 03 Şubat 2010, 15:14:50 »
mit,

Teşekkür ederim, cidden, beni de rahatsız ediyordu o cümle. Bazen aklıma gelmiyor ne kadar düşünsem de bir cümleyi yazdıktan sonra nasıl düzeltebileceğim. Bu da o cümlelerden biriydi. Tavsiyenize uydum ve düzenledim cümleyi. :)

Okuduğunuz için ayrıca teşekkür ederim. :)
Let the Dragon ride again on the winds of time.

Çevrimdışı Elerki

  • ***
  • 441
  • Rom: 15
    • Profili Görüntüle
Ynt: Dondurma ( Bu arada, Nihbrin, :) )
« Yanıtla #20 : 03 Şubat 2010, 15:19:07 »
Bu arada,

Nihbrin,

Yorumunuzu okuduğumda başka bir yazıyı yazmakla uğraşıyordum. Anlatmak istediğiniz şeyi şu an anladım ve özür dilerim.

Kendi düşüncem de bu yönde. 'Daha basit' fakat 'anlamı yitirmeden' anlatmak önemli olan. Şu anki hali yazılarımın çoğu zaman yorucu. Bunun farkındayım. Kurallı ama yorucu...

Gelişme göstermek için elimizden geleni yapmalıyız. Teşekkür ederim yorumunuz için. Jetonumun geç düşmesinden dolayı da ayrıca tekrar özür dilerim. :)
Let the Dragon ride again on the winds of time.

Çevrimdışı hanne

  • **
  • 326
  • Rom: 4
  • maybe one day...
    • Profili Görüntüle
Ynt: Dondurma
« Yanıtla #21 : 31 Mart 2010, 20:29:52 »
Her zamn ki gibi yine harika bir yazı olmuş tebrik ederim...
(dondurma dendiğinde aklıma hemen olasılıksız geliyor..)
....Sanki bir erik ağacına çıkmıştım da orada üzüm yiyordum  ama bahçe sahibi gelince cevizleri neden yediğimi sormuştu....