Kitabı okuyanların yorumları gelmemiş mi? Eh o zaman ilk yorum benden gelsin.
Kitabın yarısında olmama rağmen şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki hiç sıkılmadan devam ediyorum. Her ne kadar okumak için bu aralar fazla vaktim olmasa da, vasıta beklerken okuyarak kitapta ilerliyorum. Asıl yorumumu uzun uzadıya kitabı bitirince yapacağım ama söylemek istediğim bir-iki şey var:
Anlatımı oldukça akıcı ve konu su gibi akıp gidiyor. Baştaki ilk iki bölüm, Aylık Öykü Seçkisi'nde yayınlanan öyküler olunca onları okurken kitabın tam benliğini anlamak biraz gecikiyor. Ama ne zaman ki öykü seçkisinde yayınlanan kısımlar bitiyor ve kitap için yazılmış kısımlar başlıyor, işte o zaman elinizdekinin tam bir kitap olduğunu anlıyorsunuz. Şunu hemen ekleyeyim, ilk iki bölüme hiçbir şekilde bir kötülemem yok. Sadece onlar birer öykü olduğu için, uzun soluklu bir macerayı anlatan bir kitap için olaylarlar (doğal olarak) hızlı bir biçimde olup bitiyor. Sonuçta bu iki öykü kitabın oluşmasını sağlayan temeller. Onlar olmasaydı da olmazdı.
Bir oturuşta bile okunabilir kanımca. Dil bakımından okuyucuyu yormuyor. Konuya bakacak olursak, keyifli bir macera. Zaten her cüce karaktere olan sempatim gibi Korban'ın da inatçı ve yaptıklarını inkar eden dik kafalı tavrı görülmeye değer

. Kitaptaki espiriler de iyi seçilmiş; onları okuyup da gülmemek elde değil

.