Öncelikle hepinize teşekkür ederim. Çok mutlu oldum mesajları görünce.
Yayın saatli ile ilgili şöyle bir açıklamaya yapayım. Ben yurtta kalıyorum. Yurtta yayın yapmam neredeyse imkansız, iki kişi kalıyoruz odada, hem ben rahat olamam, hem oda arkadaşım "ya kafamı şişirdin" diyebilir. (Derse kafasını kırarım ama itiraf etmek lazım demek hakkıdır, onun da odası sonuçta
) O yüzden, bu yayını yapabilmek için, salı günleri akşam bizim dergi ofisinde kalacağım. Ve yayın bittiğinde Dereboyu'ndan Mecidiyeköy meydana uzunca bir yokuş yürüyüp, metrobüs yolculuğuyla Yenibosna'ya geçeceğim. Ertesi gün de sabah 8'de kalkacağım
Yazın program saatini uzatmak mümkün ama kışın biraz zor gibi, bu yüzden. 19.00-21.00 arası dedim, eğer aklım o gün berraksa, güzel sorular ve öneriler gelmişse 22.00'a kadar uzayabilir.
Eğer cuma akşamı yapsaydım daha uzun bir süre olabilirdi, sabaha kadar durabilirdim. Ancak o gün songulyabani'nin programı var ve ben çok önemli bir işim olmadığı sürece o programı ilgiyle izliyorum. Yine cumartesi çok uygun olabilirdi, Fırtınakıran'ın programı var o gün de. Yani iyi insanlar iyi saatleri doldurdular, çirkin kuzguna da ancak salı akşamı kaldı
O yüzden, günlerden ancak Salı olması mümkün, ve dediğim gibi, salı günü başka saatte olması çok zor...
Sonlara doğru müzik yayını yaparım diyordum. O zaman, girişte müzik yayını yapayım, Mittelalter & Folk Metal & Kömey (orta asya müziği) parçalarına yer vereyim, programı dinlemek isteyenler için biraz vakit kazanalım. Çünkü gösterdiğiniz ilgi benim için büyük bir iltifat, zamanını ayırıp kör-topal yapacağım programı izleyecek olan insana elimden gelenin en iyisini vermeye çalışırım.
Not: Ofiste hala yakmadı kaloriferleri zalım işhanı sahibi. Sizin için donmayı göze aldım ben.
111 Yanıt
86333 Gösterim