İnsanlığın sonu geldiğinde bile umut var mıdır hâlâ?
Peter Heller’ın ilk romanı “Köpek ve Yıldızlar”, insan ırkının büyük çoğunluğunun öldüğü grip salgının dokuz yıl sonrasında geçiyor. Coloradolu amatör pilot Hig bu felaketin ardından terk edilmiş bir havaalanında yaşamaya başlar.
Eski model bir Cessna olan Canavar’ına atlayıp, etrafta sağ kalan yağmacılar olup olmadığını kolaçan eder düzenli olarak. Tek komşusu hayatta kalmayı kendine meslek edinmiş Bangley’dir. Hig’i hamileyken salgına kurban giden eşi Melissa’nın anısından başka avutan tek şey köpeği Jasper’dır. Bir gün o da gidince, Hig üç yıl önce telsizde duyduğu bir çağrının peşinden batıya uçar. Ama yolculuğu sırasında vurulur ve Cima adlı doktor bir kadının ve özel kuvvetlerden emekli babasının eline düşer.
Yazarın hobilerinden uçuş, avcılık ve balıkçılık üzerine de bolca bilgi içeren Köpek ve Yıldızlar yaşamla ölümün arasındaki o ince çizgiyi, daha doğrusu olmayan çizgiyi yeri geldiğinde şiddet sahneleriyle, yeri geldiğinde de kelimeler aracılığıyla aktarıyor:
“Sanki bir ikiliğin içinde yaşıyordum, ölümün farklı tonlardaki griliklerini kaplayan mavileri ve yeşilleriyle hayatın yoğun ısrarından kaynaklanan bir ikilikte, ve ben birini diğerine eklemleyebiliyor, hangarın soğuk gölgesine adım atıp geri çıkmak kadar kolay bir şekilde birinden diğerine girip çıkabiliyordum. Ya da adım atmama gerek yoktu, o gölge, bir bulut gölgesi gibi tüylerimi diken diken ederek geçiyordu üzerimden.
Yaşam ve ölüm birbiriyle iç içe yaşıyordu. Bana öyle geliyordu. Ölüm hepimizin içindeydi, daha sıcak geceleri beklerdi, tehlikeli bir organizma, bir böcek, tıpkı şu an dağlarda ölen karaağaçtaki böcek gibi. Ve yaşam ölümün içindeydi, grip gibi güçlü ve inatçı. Olması gerektiği gibi.”
Daha önce iki kurgudışı kitaba imza atan Heller’ın bu ilk romanı şiirsel üslubuyla, bildiğimiz felaket romanlarını başka bir kulvara taşıyor. Umudu merkeze oturtarak, yaşanan onca acıya, şiddete rağmen yaşamı ve insanı yüceltiyor.
2013 Arthur C. Clarke Ödülü’ne de aday gösterilen Köpek ve Yıldızlar’ın yayım hakları pek çok ülkeye satıldı. Film haklarınıysa Resident Evil, Fantastik Dörtlü, Parfüm gibi filmlerin yapımcılığını üstlenen Constantin Film aldı.
Kolektif Kitap’tan çıkan kitabın çevirisini İlke Doğan, son okumasını Elif Ersavcı, kapak tasarımını Deniz Akkol, yayına hazırlığını ise Evrim Öncül üstleniyor. Tanıtım ve künye bilgileri için buraya tıklayabilirsiniz.