Lütfen, lütfen! Bırakın da kitabımızı alıp gidip saatlerce orada oturalım. Hatta sıkılınca bir diğerine geçelim ya da favori kitabımızın olduğu bankı kapmak için kıran kırana mücadele edelim. İnsanları omuzlayarak koşarken Türk olduğumuzu da yeterince belli ederiz herhalde.
Sözü fazla uzatmadan bizi böyle heyecanlandıran tasarımlara bir göz atalım. (ah, ah!)
Mary Poppins bizim de dadımız olmaya geliyor.
80 Günde Devri Alem yapmak bizim de hakkımız.
Paddington’ın yanına oturmak istemez misiniz?
Ya da size zaman makinesi hissi veren bir bank mı tercih edersiniz?
Narnia yolcusu kalmasın!
Alice’i de kapıdan uğrayalım da gönül koymasın.
Eğer havlunuz hazırsa galakside otostop çekmeye de varız!
007’nin bankına oturmadan önce sağımızı solumuzu kontrol edelim. Bu bir tuzak olabilir.
Ama 007’ye değil de Sherlock’a sırtımı yaslarım ben, diyorsanız onun da çözümü hazır.
Yetmedi mi? O zaman hemen Books about Town sitesine girerek tüm bank tasarımlarını görebilirsiniz.
Çok kıskandık sevgili okurlar…
Ingiltere. Erasmus yapabilsem tek hayalimdi Hep Ingiltere ve hep Ingilizler