Üç küçük çocuk Jason, Julia ve Rick. Üçü de birer maceraperest. Kayalığın tepesinde bir sürü odası olan bir ev ve kilitli kapıların ardındaki gizemler… Dolabın arkasında gizli, kimsenin açmayı başaramadığı bir kapı… Ama çocuklar o kapıyı açmak istiyorlar. Ne pahasına olursa olsun…
Hikayemiz Bay ve Bayn Covenant’ın Kilmore Koyu’ndaki Argo Villası adındaki onlarca odası olan görkemli bir evi satın almalarıyla başlıyor. Bu evde ikiz çocukları Jason ve Julia için internet bağlantısı ve televizyon olmadan normal bir çocukluk geçirmeleri endişesini taşıyan anne ve babalarının bir günlüğüne taşınma işlemlerini halletmek için Londra’ya dönmeleriyle olaylar patlak veriyor. Evin yaşlı ve gizemli bahçıvanı Nestor’a emanet edilen ikizler yeni edindikleri arkadaşları Rick’le beraber evin kilitli kapıları ardındaki sırları çözmek için kolları sıvıyorlar.
Fazlasıyla hayalperest ve doğaüstü pek çok şeye inanan Jason, kardeşinden daha gerçekçi ve de harekete geçmeyi oturup düşünmeye tercih eden Julia ve aralarında en mantıklı ve pratik çözümleri üretebilmeyi başaran Rick’in macerası Jason’ın evde bir hayalet olduğu fikrini diğerlerine anlatmasıyla başlıyor; Evin eski sahibi Ulysses Moore’un hayaletinin. Evde tesadüfen buldukları bir dolabın ardına saklanmış tırmık izli, eski ve tam dört tane anahtar deliği bulunan kapı çocukların merakını daha da artırıyor.
Dikdörtgen şeklinde bir kutudan çıkan eski bir alfabeyle yazılmış bir not ve okuyucuya kimi zaman Nestor’un yaptığını kimi zamansa Ulysses Moore’un hayaletinin ortaya koyduğunu düşündüren evin içine yerleştirilmiş ipuçları ile tırmık izli kapının gizemi yavaş yavaş çözülüyor. Bu gizemli evin sırlarının çözmek için yanıp tutuşan Rick ve ikizler karşılarına çıkacak bulmacaları çözmek için elbirliği ediyor ve yeri geldiğinde hem cesaretleri hem de bilgileri sınanıyor.
Ulysses Moore’un gerçekte kim olduğu ise tam bir merak konusu. Zaten kitabı elinize alır almaz Piermenidico Baccalario’dan Cornwall’da bulduğu defterler hakkında Dogan Egmont Yayıncılık’a gönderdiği maille karşılaşıyorsunuz. Mailede anlatılan ise şu: Baccalario bir el yazmasının peşinden İngiltere’ye doğru yola koyulur. Elinde yazarın yaşadığı yerin adı ve (Cornwall’daki Kilmore Koyu) ve bir telefon numarası dışında hiçbir bilgi yoktur. Bay Baccalario aramalarına rağmen Kilmore Koyu diye bir yer bulamaz. Daha sonra o telefon numarasını arar. Telefonu açan nazik hanımefendi Baccalario ile randevulaşarak telefonu kapatır. Ertesi gün buluşma yerinde Baccalario kibar hanımefendi yerine bir sandıkla karşılaşır. Sandık fotoğraflar, çizimler ve Ulysses Moore’a ait hepsi de numaralandırılmış el yazması defterlerle doludur. Bay Baccalario şifreli bir yazıyla yazılmış olan ilk defteri çözmeyi başarır ve bu defteri Doğan Egmont Yayıncılık’a gönderir. Bu defter Zaman Kapısı’dır.
Ulysses Moore’un gerçekte kim olduğu ya da bu defterleri neden yazdığı hakkında kitapta pek fazla bilgi sunulmamış. Dahası böyle bir kişinin var olup olmadığı bile şüpheli. Ama defterleri görme şansımız olmadığından Piermenidico Baccalario’nun iletisinde anlatılan hikayeye ve yayınevine inanmak zorunda kalıyoruz.
Kitabın her bölümünün başında o bölüm hakkında çizilmiş karakalemlerle hikaye destekleniyor ve güzel bir desenlerle süslenmiş kitap daha kapağında insanı kendine hayran bırakıyor.
Tamamı altı defterden oluşan dizinin verdiği hazzı destekleyen iki de internet sitesi bulunuyor: www.ulyssesmoore.it ve www.scholastic.com/ulyssesmoore
Kitaptaki her bölümün sonunda çözülen bulmacanın yenisinin gelmesi kitabı elden bırakmaya engel oluyor. İnternette veya televizyon karşısında bulamayacağımız güzellikte bir fantastik macera Zaman Kapısı. Kitap öyle bir yerde bitiyor ki 2. defter Unutulmuş, Eski Haritalar Dükkanı’nı okumak için yanıp tutuşuyorsunuz.
Serinin kitap listesi ise şöyle:
– Zaman Kapısı
– Unutulmuş Eski Haritalar Dükkanı
– Aynalar Evi
– Maskeler Adası
– Taşların Muhafızları
– İlk Anahtar