Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Konular - vampireLLa

Sayfa: 1 2 [3] 4 5 ... 8
31


Eurovision 2008'de ülkemizi temsil edecek olan Mor ve Ötesi grubunun "Deli" şarkısını avrupa'ya tanıtmayı amaçlayan http://delirium.fm/ yayına girdi. sitede şarkınınsözleri şimdilik 3 dile çevrilerek paylaşılmış. Bu site sayesindeTürkçe'nin zengin dillerden biri olduğu tüm dünyaya gösterme şansımızolacaktır. Site Türkçe, İngilizce ve Fransızca olarak yayınına devam etmekte.

32
Müzik Haberleri / Bu sene Rock'n Coke Yoookk
« : 15 Nisan 2008, 20:57:06 »
efem iğrenç bi haber bnm için ne güzel HIM gelir tarja gelir o gelir bu gelir diye düşünürken bkın karşıma cıkan habere



Rock'n Coke kendi sitesinden yaptığı açıklamada bu sene konser organizasyonunu iptal ettiklerini söylediler. Gerekçe olaraksa her sene çıtayı biraz daha yükselten bir politika takip ettiklerini, bu seneye gelindiğinde istedikleri sanatçılar ile çeşitli nedenlerden dolayı anlaşılamadığını ve genel olarak geçmiş senelerdeki konserlerden daha sönük bir konser yerine konser düzenlememeyi tercih ettiklerini söylediler.
Ayrıntılı bilgiye http://www.rockncoke.com/tr/ adresinden ulaşabilirsiniz.

33
Düşler Limanı / Nefret !!!
« : 07 Nisan 2008, 16:52:04 »
en bastan söyliyim yorumlarda manyak psikopat bu ne töbe töbe alla alla gibi vb. seyler yazacaksanız yazıpta topluca iyice gerilmeyelim ben sadece başlıktada belirttiğim gibi "nefret"i mi döktüm azbuçuk.... nefretiniz varsa içinizde dökün rahatlayın

Ne kadar nefret ettiğimi, iğrendiğimi biliyorsun dimi… biliyorsun tabi bin kere hatta milyon kere söylemişimdir yüzüne hala aynı bokluklara devam etmen ise şaşırtıyor beni… Karşında yapmadığım çekmediğim acı kalmadı sen ne yaptın :) hiç koca bir hiç baktın sadece baktın ve dudağına o iğrenç şımarık “yaparsan yap umurumda değilsin” diyen alaycı bir gülümse kondurdun.  Haz alıyordun değil mi? Alırsın tabi… Senin canından kanından olan biriyim sadece kızınım o kadar… eh anladığın üzere bu sadece lafta kalan bişe sana baba demezken isminle hitap ederken yaptıklarını sana söylediğimde gene aynı iğrenç gülümsemenle baktın “sanane para verdik ya” dedin hoooppp işte orda dur bakalım beyefendi kolay mı sandın bi kağıt parçasıyla bişilerin gerçekten iyileşeceğini… Aptalsın o zaman sen gerçekten aptalsın… Hala kendini düzeltmiyorsan anam sen zaten bunu da kabul etmişindir ki o yüzden yüzüne bunu söylediğimde bir daha o elin havalanırsa bu yer bu gök nefes alan her şey şahidim olsun ki sen burada böyle rahat duramazsın… Aklımdan gecen sey daha önce yapmadığım bir şey değil. Gözümü kırpmadan yaptım bikere gene yaparım… Psikopat mıyım olabilirim şizofren miyim olabilirim ama senin gibi adi değilim bencil s****k hiç değilim… Hey adam, hatırlar mısın bilmem o gün bana o lafı dediğinde benim o yüzümün nasıl olduğunu ne hale geldiğimi ve neler yapabileceğimi. Dua et Allah’a bir şey yapmadım… Sadece seni bensiz bıraktım umurunda mıydı peki… yooo hiçte değildi... Dua et Allah’a dedim yaptığın onca p**likten sonra ne kadar kabul edilir bilmem… Lafta Müslümanlık işte seninki de… “İrem gözlerime bak” lafından senn o gözlerine bakmaktan ne kadar nefret ediyorum biliyor musun ne işine yarayacak sanki gözlerine bakmam söyler misin çok mu hoşnut olacaksın nefret akan gözlerimi görünce çok mu hoşnut olacaksın sana ettiğim küfürleri duyunca… Bakmıyorum ulan bakmıyorummm ne sana ne de senn gibi tiplere…

edit: belkide 10yıla yaklaşık kan içip kendimi deşmemin nedeni budur senn kanından olmam ıyhhh belki oyüzden değiştiriyorum kanımı (haz veriyo o ayrı mesele :P ) + sn bu nefreti bile haketmiyosun ki...

34
Orlando'da Harry Potter temalı bir eğlence parkı açılacaktı hatırlarsanız hatta onunla ilgili kısa bilgi içeren bir başlığımızda vardı tıkladığınızda o başlığda ulaşabilirsiniz... Habere gelincee:

İngiltere'deki Leavesden Stüdyoları'ndan yapılan canlı bir web yayınında Harry Potter setinin tasarımcısı olan Stuart Craig, yanında bir Universal Stüdyoları temsilcisiyle birlikte resmi olarak Orlando'daki Universal Stüdyoları'nın 2009 Kasımında "The Wizarding World of Harry Potter" adlı HP temalı bir eğlence parkı açacağını açıkladı.

Parkı ziyaret edenler Hogwarts şatosuna, Hogsmeade köyüne ve Yasak Orman'a Gringotts'a girebilecekler. Ayrıca içeride Ateş Kadehinde yer alan mezarlıkta yapılan Harry Voldemort Savaşınında kopyası sergilenecekmiş... İçeride ilginç numaraların, gösterilerin yapıldığı, alışveriş merkezlerinin ve restoranların bulunduğu yerlerde olacak.

Parkta çalışanlardan restoran menülerine kadar herşey Potter dünyasından olacak. Büyükler hayalkırıklığına uğramayın tıpkı kitaplarda olduğu gibi buradada heryaşa hitap edilecek ve görkemli bir büyü dünyası oluşturulacak.

Parkın İngiltere yerine Florida'da yapılması kararı, iklim koşullarından ve Orlando şehrinin özellikle temalı eğlence parkı kenti olarak konumlandırılmış olmasından kaynaklanıyor. Parkla ilgili tüm planlar HP yapımcıları David Heyman ve David Barron, senaryo yazarı Steve Klovis gibi HP ile ilgili kişilerle işbirliği yapılarak gerçekleştirilecke ve J.K. Rowling herşeyi kendisi gözden geçirerek onay verecek.

Rowling'e göre:
"Gördüğüm planlar son derece heyecan verici ve kitap ya da film hayranlarının hayal kırıklığına uğrayacağını sanmıyorum."

Wizarding World'ün sitesi için Tıkırdatın

Fotoğraflar :










kaynak: leaky

35
Müzik Haberleri / Apocalyptica'dan Son Haberler
« : 27 Mart 2008, 19:34:25 »



Metal Müziğin Şairleri Apocalyptica; 2008 Türkiye Turnesi kapsamında 3–4–5 Nisan’da Ankara, İzmir, İstanbul’da vereceği konserler öncesinde müzikseverlere güzel haberler veriyorlar. İşte bunlardan birkaçı…

Turne Başlıyor!

Apocalyptica 3 Nisan’ da Ankara Saklıkent te, 4 Nisan’ da Coll Performance Hall da, 5 Nisan’ da ise İstanbul Yeni Melek’te sahne alacak. Ayrıca konserler öncesinde 17:30 ve 18:30 saatleri arasında İzmir ve Ankara’da D&R’larda, İstanbul’da ise Mephisto’da imza günü düzenlecek.

Grup Türkiye’deki konserleri sonrasında 11 Nisan’ da Las Vegas’ ta verecekleri konser ile Amerika turnesine başlayacak. Ve Kanada da dahil olmak üzere yeni kıta da 30 yakın canlı performans sergileyecek.

Son Albüm Worlds Collide’dan Son Single!

Apocalyptica’nın son albümü Worlds Collide’ın son single’ı Three Days Grace’den Adam Gontier’in eşlik ettiği “I Don’t Care” şarkısı olacak. Albümün diğer iki single’ı ise Slipknot grubundan Corel Taylor’ın eşlik ettiği “I’m Not Jesus” şarkısı ve de Lacuna Coil grubunun vokalisti Cristina Scabbia’nın eşlik ettiği “S.O.S. Anything But Love” olmuştu.

Finlandiya Müzik Ödülleri

Apocalyptica bu yıl Finlandiya Müzik Ödülleri, Emma’da, 3 dalda aday gösterildi. “World’s Collide” yılın En İyi Metal Albümüne aday gösterilirken, “I’m Not Jesus” ta yılın En İyi Şarkısı dalında aday oldu. Bunlara ek olarak, Apocalyptica yılın En İyi Grubu dalında da Emma adayı gösterildi.


36
Güncel / Dünyanın hamile ilk erkeği!
« : 26 Mart 2008, 22:31:32 »
Dünyada ilk kez bir erkek hamile kaldı. Thomas Beatie karnında, babası olacağı çocuğunu taşıyor. Thomas aslında cinsiyet değiştirmiş bir kadın.


Bugüne kadar sadece komedi filmlerinde karşılaşılan erkeğin hamile kalması durumu ABD’de gerçek oldu.
Oregon kentinde yaşayan Beatie çiftinin Temmuz'da doğması beklenen kızlarını babası Thomas dünyaya getirecek.
Thomas’ın doğum yapmasında biyolojik bir engel yok. Çünkü Thomas ameliyatla sonradan cinsiyet değiştirmiş bir kadın. 21 yaşındayken ameliyatla göğüslerini aldıran Thomas’ın cinsel organına ise operasyon yapılmadı. Düzenli olarak testesteron hormonu enjekte edilen Thomas, Nancy adlı bir kadınla evlendi.

Çift, gittikleri doktorda Nancy’nin kısır olduğunu öğrendi. Bunun üzerine Thomas hormon tedavisi kesti ve dört ay sonra regl olmaya başladı.

Dokuz doktor gezen çift sonunda hayallerini gerçekleştirdi. Temmuzda doğumu gerçekleştirmesi beklenen Thomas, “Hamile bir erkek olmak inanılmaz bir duygu. Cinsel kimliğim açısından bir değişiklik olmayacak. Nancy için de sadece bebeğimizi taşıyan bir kocayım. Kızımın babası ben, annesi ise Nancy olacak. Çok mutluyum” dedi.


37



Ergun Candan
SINIRÖTESİ YAYINLARI

Kitap özgün bir çalışmadır. Kanal D'de yayınlanan Sınır Ötesi Programı'nın yapımcısı Gazeteci Ergun Candan'ın 19 yıllık araştırmalarının belli bir bölümünden oluşmuştur. Yurtdışındaki 200'ü aşkın bilimsel merkezlerle kurulan irtibatların sonucunda elde edilen bilgilere dayanır.

Atatürk'ün Dinler Tarihi'ne ışık tutan şok yaratan araştırması.
21.Yüzyıl'ın kıyameti.
Tarikatların ilk ortaya çıkışı.
Günümüzdeki Tarikat Dejeneresyonu.
Atatürk'ün tarikatları kapatış sebepleri.
Cennet ve Cehennem neyi anlatır?
Lanetli Kitaplar.
Uzaylı Tanrılar ve Gizemli haritalar.
Afrika'daki korkunç sır.
Bozkurt mu Gök-Kurt mu?
İnsanlığın gizli kökeni.
Adem uzaydan mı geldi?
Hallac-ı Mansur niçin katledildi?
2000 yıldır saklanan sırlar.
Batıni ve Tasavvufi sufi çalışmalarının ortaya çıkışı.
İslam ezoterizmi.
Gizli tarikatlar.
Doğu gizemleri.
Atlantisli bilgeler ve Mısır'ın sırları.
Yılan oğulları-Tanrı oğulları
Büyünün etnolojik gerçeği.
Eski Mısır ve Tibet mabetlerinde saklanan sırlar.
Gizli yer altı merkezleri.
Parapisikoloji, ölüm ve ölüm ötesi.
İnsanların dünü bugünü ve geleceği.
Dinler, mitoslar,sırlar


---------------------

kitap bugün elime geçti bu tarz konularla ilgilenenlerin (özellikle aykut) beğeneceklerine eminim şahsen giriş kısmındaki içerik bile beni "hobaaa waaayy" gibi sözler söylemeye itti  ezoterizmden inisiyasyona piramitlerde mu ktasına hindistandaki tabletlerden atatürk'ün notlarına uzaylılardan kayıp uygarlık ve kayıp sırlara sembolizmden cenneten kovuluşa ateşe tapanlara ergenekona sembolizme antik yunandan doğu gizemlerine islam ezoterizminden uyanış'a kadar ne arasanız var :D

38
Harry Potter / Ölüm Teması ve Harry
« : 24 Mart 2008, 19:21:53 »
J.K. Rowling katıldığı bir programda Harry Potter sersinin başlangıcından, Harry Potter ve Ölüm Yadigarları kitabının çıkışından ve annesinin Multible Sklerosiz hastalığı yüzünden ölen annesinden bahsetti. Rowling ayrıca annesinin ölümüyle değişen serinin temasından da bahsetti.

İşte programın videosu(biliorum youtube açılmıyo ama açma yöntemleri var :D ) : http://www.youtube.com/watch?v=QiA65OjQurQ

[youtube]http://www.youtube.com/watch?v=QiA65OjQurQ [/youtube] 
[/font]

39
Harry Potter / Altıncı Filmde Bulunmayacak Karakterler
« : 24 Mart 2008, 19:18:25 »
TheSnitch.co.uk sitesi Harry Potter ve Melez Prens filminde olamayacak olan karakterlerin bir listesini yayınladı.

İşte filmde olmayacak olan karakterler :

Muggleların Başbakanı
Gaunt Ailesi
Hepzibah Smith


Not: Haber Warner Bros. tarafından da doğrulandı...

40
Mitolojiler / Mayalar Hakkında ....
« : 24 Mart 2008, 00:18:37 »
Mayaları bilmeyenler için kısa özet için tıklatın!!

Işın bombardımanı bebekleri yok etti

Mayalar'ın kehanetlerle dolu takvimi kendi sonlarını da ayrıntılı bir şekilde anlatıyordu. Mayalar'ın bu öngörüsüne, modern insan sadece 12 yıl önce bilimsel açıklama getirebildi.

Maya Uzmanı Astrofizikçi Cotterell, "Vatico Latin Kitabesi"ne göre Aztekler'in Mayalar'dan farklı olarak daha önce yaşanılan dört çağı farklı ezoterik (gizli öğreticilik) ve sembolik üsluplarla anlattığını söylüyor. Üstelik Cotterell bu çağlarda adı geçen tanrıları Yazıt Tapınağı'ndaki mezarların üstündeki "Palanque Kapağı"nda da keşfetmeyi başardı. Bu çağlara ilişkin bilgilerin ayrıntıları şöyle;

* Birinci Güneş Çağı: (Matlactili) 4008 yıl süren bu çağda yaşayanlar mısırla beslenen devlerdi. Güneş, su tarafından yok edilmişti. İnsanlar balıklara dönüştürülmüştü. Bazıları bu afetten sadece Nene ve Tata adında bir çiftin, su kenarında yaşayan bir ağaç tarafından kaçırılıp kurtarıldıklarına inanmıştı. Diğerleri ise, sular çekilinceye kadar bir mağaranın içine saklanarak kurtulan yedi çift olduğunu savundu. Bu çağda hüküm süren tanrıça Tlaloc'un karısı (Yeşim Etekli Tanrıça) Chalchiuhtlicue'dir.

MAYMUN İNSANLAR
* İkinci Güneş Çağı: (Ehecatl) 4010 yıl süren bu çağda yaşayanlar Acotzintli diye bilinen yabani bir meyve yiyerek besleniyorlardı. "Güneş Ehecatl" (Rüzgâr Güneşi) tarafından yok edilmişti. İnsanlar maymuna çevrilmiş, ağaçlara tutunmak suretiyle hayatta kalabilmiştir. Bir kadın ve bir adam, bir kayanın üzerinde durarakyıkımdan kurtulmuşlardı. Bu çağa "Altın Çağ" denir ve "Rüzgâr Tanrısı" hüküm sürerdi.

* Üçüncü Güneş Çağı: (Tleyquiyahuillo) 4081 yıl süren bu çağda insanlar "İkinci Güneş"ten kurtulanların torunlarıdır. Tzincoacoc adlı bir meyve yiyerek beslenen bu insanların yaşadığı dünya, Chicunahui Ollin günü denilen yangınla yok oldu. Bu çağa "Tzonchichiltic" (Kırmızı Kafa) adı verilmiştir ve "Ateş Tanrısı" tarafından yönetildiğine inanılırdı.

* Dördüncü Güneş Çağı: (Tzontlilac) 5026 yıl önce başladı. Tula'nın kurulduğu bu çağa Tzontlilac (Siyah Saç) adı verilir. İnsanlar kan ve ateş yağmuru sonrasında açlıktan ölmüşlerdir.

MAYALAR'IN ÇÖKÜŞÜ
Maya uzmanlarından Brooks, Mayalar'ın çöküşünü, M.S. 600 ve 1100 yılları arasında tropikal enlemlerde baş gösteren iklimsel nemliliğin değişimine bağladı. 10 derece ve 20 derece Kuzey enlem bölgelerinin, sert iklim dalgaları bakımından oldukça hassas olduğu bugüne kadar pek çok araştırmacı tarafından dile getirildi. Harvard Üniversitesi araştırmacılarından Sheret S Chase de benzer şekilde M.S. 790 ve 810 yılları arasında Maya Uygarlığı'nın kuraklığa maruz kaldığını iddia etmiştir. Mayaların çöküşüyle ilgili merak uyandıran asıl konu Mayalar'ın çöküşdönemi sırasında Güneş'le ilgili manyetik bir tersinirlik bekledikleriydi. Onlar bu tersinirliği güneş ışın bombardımanının artışı, bebek ölüm oranı artışı ve nesil tükenmesi olarak gösterdi. Ancak Mayalar daha bu olaylar baş göstermeden böyle bir şeyle karşılaşacaklarını biliyordu ve bu bilgilerini takvimlerine işlemişlerdi.

260 GÜNLÜK DÖNGÜ
Mayalar'ın ağaç kabuklarına yazdıkları günümüze kalabilmiş en eski kitapları olan Dresden Kitabesi'nde de Mayalar'ın 260 günlük döngü üzerinde yoğunlaştıkları görüldü. İlk başta kimi uzmanlar belirli bir periyotta kendini tekrar eden günler zincirinin, herhangi bir göksel ritimle alakasının olmadığı yorumunu yaptı. Ancak, bu döngünün güneşin değişen kutup ve ekvatoral manyetik alanlarıyla yakından ilişkili olduğu, daha sonra yapılan bilimsel çalışmalarla net bir şekilde ortaya kondu. Fakat yine de bu döngünün kesin bilimsel temellere oturtulabilmesi, sadece, son on iki yıldaki uzay çağı araştırmaları ve uzay yolculukları sayesinde yapılabilen modern astronomik gözlemler kullanılarak mümkün oldu. Bizim en son uzay araştırmalarımızın sonunda fark ettiğimiz 'güneşin manyetik tersinirliğinin zamanını ortaya çıkaran döngünün önemini ve varlığını' Mayalar'ın anlayabilmeleri gerçekten nasıl gelişmiş bir uygarlık olduklarının kanıtıdır.


Hormonlar mı etkili oldu?

Maya uzmanı Cotterell güneşin manyetik değişimini Maya uygarlığının zayıflamasının önemli sebeplerinden biri olarak gördü.

Mayalar'ın kullandığı "Uzun Dönem Takvimi" nin genelde M.Ö. 12 Ağustos 3114'te Venüs gezegeninin doğuşu diye bilinen bir olayla başladığı kabul edilir. Bu olay Mayalar için o kadar önemlidir ki bizim Hz. İsa'nın doğumunu kendi takvimimizin başlangıcını ilan ettiğimiz gibi onlar da bu olayı takvimlerinin temeli olarak kullanmışlar. Maya Uzmanı Cotterell güneşin manyetik değişiminin ve düşük güneş lekesi aktivitesi sürecini Maya uygarlığının zayıflamasının önemli sebeplerinden biri olarak gördü. Bunu da üzerinde çalıştığı başka bir konuyla bağlayarak güneş lekeleriyle insan üremesi arasındaki ilişkiyi ortaya çıkardı

41
Sinema / The Bone Collector
« : 23 Mart 2008, 23:53:43 »


The Bone Collector (Kemik Koleksiyoncusu)

Tür : Gerilim
Gösterim Tarihi : 18 Şubat 2000
Yönetmen : Phillip Noyce
Senaryo : Jeremy Iacone
Görüntü Yönetmeni : Dean Semler
Müzik : Craig Armstrong
Yapım : 1999, ABD , 95 dk.
Oyuncular : Denzel Washington ...  Lincoln Rhyme
Angelina Jolie ...  Amelia Donaghy
Queen Latifah ...  Thelma
Michael Rooker ...  Captain Howard Cheney
Mike McGlone ...  Detective Kenny Solomon
Luis Guzmán ...  Eddie Ortiz (as Luis Guzman)
Leland Orser ...  Richard Thompson
John Benjamin Hickey ...  Dr. Barry Lehman
Bobby Cannavale ...  Steve, Amelia's Boyfriend
Ed O'Neill ...  Detective Paulie Sellitto
Richard Zeman ...  Lieutenant Carl Hanson
Olivia Birkelund ...  Lindsay Rubin
Gary Swanson ...  Alan Rubin
James Bulleit ...  Train Engineer (as Jim Bulleit)
Frank Fontaine ...  Grandfather


Manhattan'ın sokaklarında bir katil elini kolunu sallıyarak dolaşmaktadır. Bu sapık katil suç maalinde kendisini ele verecek kanıtları büyük bir ustalıkla arkasında bırakmaktadır.Ve bu dengesiz, sapık zekanın ürettiği bu kanıtları çözebilecek tek bir dedektif vardır, o da bir sandalyeye mahkum olmuştur ve bu davayı çözebilmek için yardıma gereksinim duymaktadır. İhtiyaç duyduğu yardım bayan bir sokak polisi tarafından sağlanır.Bu ikili katilin peşine düşerler ve onu kendi oyunuyla yenmeye çalışırlar. Ama bir daha ki sefere onu yakalamaya çok yakınlaşmış olabilirler ya da...

Lincoln Rhyme bir cinayetten sonra suç mahalindeki delilleri inceleyip neler anlattığını anlamada ustalaşmış ve işinde bir numara olan bir dedektiftir.Bir görev sırasında geçirdiği korkunç bir kazanın sonunda yatağa bağlanmış olan Rhyme'ın bacakları ve kolları çalışmamaktadır.

Bir sokak polisi olan Amelia Donaghy yirmili yaşların sonlarındadır. Bir masa görevine aktarılmadan önceki akşam vahşice işlenmiş bir bir cinayetin suç mahaline gider. Amelia'nın burada gösterdiği hızlı düşünme ve doğru karar verme becerisi gözden kaçırılmamış ve bu dava ona verilmiştir.

Cinayetin işlendiği yerin video kasetleri Rhyme 'e gösterilince Rhyme olayın çok açık ve kolay bir dava olduğunu söyler. Ama bir süre sonra bu cinayetlerin çok zekice işlendiğini ve ipuçlarının ustaca suç mahalinde bırakıldığını anlar.Bu cinayetler son değildir çünkü seri bir katil iş başındadır.

Bu ikili seri katilin peşine düşerler.Süreleri çok azdır.Zira geçen her saniye aleyhlerine işklemektedir. Ya katili biran önce bulup durduracaklar yada pislikleri temizlemek için daha çok polis memuru görevlendireceklerdir.

The Silence of the Lambs ile Se7en'ın izinden giden bu polisiye gerilim filminde bir katilin peşine düşen biri genç öteki orta yaşlı iki detektifin macerası anlatılıyor. Filmin ana karakteri Rhyme hareket edemiyor, kendisinin yerine seçtiği Amelie Donahy aracılığıyla bir katili oturduğu yerden bulmak zorunda. Bu açıdan filmi Hitchcock'un The Rear Window adlı filmine benzetmek bile mümkün.

Filmden Fotoğ. İçin Tıklayın

imDb Galerisi İçin Tıklatın

Fragman İçin Tıklayın

Resmi Site İçin Tıklayın


-------

ilk çıktığı zaman izlemiştim süperdi bence denzel'ın perf. konusu bilmem nesi süperdi izlemek isteyenler için film 13 nisan pazar saat: 22:00'da cnbc-e'de

42
Sinema / The Devil's Advocate ~ Şeytan'ın Avukatı (1997)
« : 21 Mart 2008, 00:08:22 »


John Milton: "Vanity, definitely my favorite sin." - "Kibir, kesinlikle en sevdiğim günahtır."


Gösterim Tarihi : 30 Ocak 1998
Yönetmen : Taylor Hackford
Senaryo : Tony Gilroy , Jonathan Lemkin
Görüntü Yönetmeni : Andrzej Bartkowiak
Müzik : James Newton Howard
Yapım : 1997, ABD , 145 dk.
Oyuncular : Keanu Reeves ....  Kevin Lomax
Al Pacino ....  John Milton
Charlize Theron ....  Mary Ann Lomax
Jeffrey Jones ....  Eddie Barzoon
Judith Ivey ....  Mrs. Alice Lomax
Connie Nielsen ....  Christabella Andreoli
Craig T. Nelson ....  Alexander Cullen
Tamara Tunie ....  Jackie Heath
Ruben Santiago-Hudson ....  Leamon Heath
Debra Monk ....  Pam Garrety
Vyto Ruginis ....  Weaver
Laura Harrington ....  Melissa Black
Pamela Gray ....  Diana Barzoon
Heather Matarazzo ....  Barbara
George Wyner ....  Meisel
 
 
Kevin Lomax, Florida'da yaşayan ve hiç dava kaybetmeyen genç bir savunma avukatıdır. Suç ne kadar büyük olursa olsun Lomax, karizmasıyla jüriyi her zaman etkilemeyi başarır ve müvekkilini kurtarır. Lomax'ın, karısı Mary Ann ile mutlu bir evliliği vardır. Kısaca hayatındaki her şey mükemmeldir. Ta ki, bir öğretmenin öğrencisine tecavüzüyle ilgili bir davayı alana kadar.

Lomax, jüriyi genç kızın öğretmeni hakkında yalan söyleyebileceğine inandırır, müvekkilinin suçlu olduğunu bildiği halde davayı kazanır. Artık önü açılmıştır.

Suçlar kenti olarak bilinen New York'taki bir hukuk bürosundan yüksek ücretli bir teklif alır. Teklifi yapan, tüm dünyada davaları ve müşterileri olan büyük hukuk bürosunun kurucusu John Milton'dur. Lomax farkında değildir ama cehenneme adım atmak üzeredir.
 
-----------------

Genç bir savunma avukatı (Keanu Reeves) başarılarıyla New York'taki büyük bir avukatlık firmasının dikkatini çekiyor. Yeni patronu John Milton'un (Al Pacino) karizmatik kişiliğinden etkilenen avukatımız kazanma hırsını maddi ve manevi tatmin edebileceği bir işyeri bulduğunu düşünüyor ve aslında şeytanla bir anlaşma imzalandığının farkına pek geç varıyor. İktidar mücadelesi üzerine kurulu olan "Subay ve Centilmen/An Officer and a Gentlemen" adlı filmiyle dikkat çeken yönetmen Taylor Hackford'ın "Dolores/Dolores Claiborne" adlı filmini de geçtiğimiz yıl izlemiştik. Hackford bu kez, özellikle Amerikan adalet sisteminde beslenen ve şeytani bir meslek olarak tanımlanan avukatlık üzerine oturttuğu senaryosuyla heyecanlı ve eğlendirici film yapmak istemiş. Yönetmen, "Şeytanın Avukatı"nda ruhunu şeytana satan insanın evrensel öyküsünü fars tarzıyla anlatıyor.















---------------------

bu akşam TNT'de vardı tekrar hayran kaldım izlemediyseniz mutlaka izleyiniz ;)

43
Müzik Haberleri / Eurovision bahislerinde İlk On'da
« : 20 Mart 2008, 12:20:59 »
53. Eurovision Şarkı yarışması, Sırbistan'ın başkenti belgrad'da 20-24 Mayıs tarihleri arasında yapılacak. Yarışma'da Türkiye'yi "Deli" adlı şarkısıyla "Mor Ve Ötesi" grubu temsil edecek.

İnternetteki Eurovision bahislerinde MVÖ'nün şarkısı ilk 10'a kalacak parçalara arasında gösteriliyor. Bahisçiler birincilik için İrlanda, Rusya, Ukrayna, Ermenistan'a şans veriyor....


------------------------

walla ne olur bilmem de genelde oylamalarda gösteri akşamı sürpizler cıkıyor artı ben diğer ülkelerin şarkılarını hiç dinlemedim nasıllar acaba ve MVÖ sahne perf. nasıl yapacak put gibi mi durcak efektler nasıl olcak ??? neyse haberi paylaşmış olayım

44
Güncel / Dünya İçin 1 Saat Karanlık
« : 19 Mart 2008, 09:48:02 »
Küresel ısınmaya karşı 29 Mart'ta ışıkları ve elektrik aletleri lapatma eylemi yapılacak. "Earth Hour - Dünya Saati" adlı eylem 60 dakika sürecek...


Earth Hour adlı eylemin 29 Mart'ta saat 20:00'de tüm dünyada yapılması planlanıyor. Eylemin ülkemizdeki öncülüğünü WWF Türkiye (Doğal Hayatı koruma Vakfı) üstlendi. "Küresel Isınmaya Karşı 1 Saat Karanlık Eylemi" geçen yılda yapılmıştı.

Eylemin amacı, 1 saatlik elektrik tasarrufunun bile dünyayı tehdit eden küresel ısınmanın etkisini azalttığını gösterebilmek. WWF Türkiye, dünyayı düşünen her kurum ve bireyi küresel ısınmaya karşı yapılacak olan ışıkları karartma eylemiine katılmaya çağırdı...

45
Güncel / 2008`de Üniversiteli Olmak Daha Kolay Mı?
« : 09 Mart 2008, 11:30:51 »
Kaynak : dogrutercih.com
Yazan : Cihan YEŞİLYURT

Yazımızın başlığı sizlere nasıl bir mesaj verdi? Kimilerinizi endişelendirdiğini tahmin ediyorum. Bu hafta sizlere 2008 ÖSS ile ilgili yorumlarımı aktarmak için böyle bir başlığa gereksinim duydum.

 

Sınava hazırlanan öğrenciler dışında çoğu velide ve hatta öğretmenlerde 2008’de üniversiteye yerleşmenin diğer yıllara göre kolay olacağı ile ilgili yanlış bir algı var. Bu algının kaynağı liselerin dört yıla çıkarılması.

 

2008’de hangi liselerin sınava gireceklerini belirtirsek konuyu daha da açıklayıcı hale getiririz. İstanbul Lisesi, Tekirdağ Anadolu Lisesi, Cağaloğlu Anadolu Lisesi gibi Anadolu Liselerinde okuyan öğrenciler, Robert Kolej, Alman Lisesi, Saint Benoit gibi yabancı dille öğretim yapan özel okulların öğrencileri, Tekirdağ Fen Lisesi gibi yabancı dil hazırlığı olan Fen Liselerin öğrencileri, Anadolu Öğretmen Liselerinin öğrencileri, özel liselerin ve bazı süper liselerin öğrencileri 2008 ÖSS’ye giriyor.

 

Meslek, genel (düz), bazı süper liseler ile yabancı dil hazırlığı olmayan Fen Lisesi öğrencileri ise 2008 ÖSS’ye girmeyecekler.

 

 Benim tahminime göre sınava başvuran aday sayısında beş yüz binlik bir azalma olup 1.250.000’lerde kalacak. Yani başvuran aday sayısında çoğu öğrencinin düşündüğü gibi büyük bir azalış beklemiyoruz. Aşağıdaki çizelgede 2006 ÖSS’ye başvuran adayların öğrenim durumlarını görüyorsunuz. Çizelgede gördüğünüz sayılardaki azalma sadece son sınıf düzeyinde olacak. Önceki yıllarda yerleşmemiş ve daha önce yerleşmiş olan bir grup öğrencinin ‘’bu yıl üniversiteyi kazanmak daha kolaymış’’ düşüncesi ile 2008 ÖSS’ye başvuru sayısını artıracakları da unutulmamalı.

 

Öğrenim Durumu                 Başvuran Aday Sayısı

 

Son sınıf düzeyinde                              720.671

 

Önceki yıllarda yerleşmemiş                 695.894

 

Daha önce yerleşmiş                            220.978

 

Bir yükseköğretim programını bitirmiş        40.840



 

Üniversite kontenjanlarının toplamının (önlisans-lisans ve özel yetenek dahil) 433.000 olduğunu ve bu kontenjanların her yıl % 1 arttığını düşündüğümüzde 2008 ÖSS’de üniversiteli olma olasılığının çok daha fazla olacağını söyleyemeyiz.

 

Sonuç olarak; 2008 ÖSS’de üniversiteye yerleşmenin geçmiş yıllardan daha kolay olacağı algısı doğru değil. Sınava hazırlanan öğrencilerimiz bu gerçeklikten yola çıkarak çalışmalarını yapmalılar ve disiplinli bir biçimde hazırlanmaya devam etmeliler.


Sayfa: 1 2 [3] 4 5 ... 8