Kayıt Ol

Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?

Çevrimdışı LordKunduz

  • **
  • 82
  • Rom: -2
  • Bazen bende kara kule mi bulmak istiyorum!
    • Profili Görüntüle
    • Facebook adresi
    Yaz tatilinin gelmesi ve yazılı, okul ve dersane koşuşturmasının bitmesi ile uzun süredir okumak istediğiniz fantastik kitapları sonunda okuma fırsatı buldunuz. Tüm yazı bunları okuyarak geçirdiniz ve malesef tatil bitti, okul başladı ve okuma listenizde okunmayı bekleyen daha birçok kitap var. Tam bunlardan birine başlamışken hoca eski bir klasik kitabı söylüyor ve bunu okuyup bitiriceksiniz yazılıda bu kitaptan soracam bak dedi  >:( İşte şimdi işin rengi değişti. Hocanın zevki ile bizim zevkimiz birmi. O klasik seviyor diye bizde mi klasik seviceğiz? Biz ona 'haftaya kadar yüzüklerin efendisini bitir yazılı yapcam bak!'
desek hoşuna gidermi acaba. Neden şu okul döneminde canımızın istediği kitapları okuma özgürlüğümüz yok ki? Ben zorla okutulan bir kitabın insana hiçbir faydası olmayacağını düşünüyorum. Bence bir insan kitabını kendi beğenip okumalı. Eğer hocanın söylediği kitabı beğeneceksek bile hoca zorladığı için o kitaptan nefret ederiz ve bu kitabın bize hiçbir faydası olmaz. Ayrıca fantastik kitapları edebi eser olarak saymayan edebiyatçıları da kınıyorum Bu fantastik kitaplar 1 günde kendiliğinden ortaya çıkmıyor! Fantastik edebiyatta edebiyattır!
TO LIVE IS TO DIE

Çevrimdışı grikunduz

  • **
  • 368
  • Rom: 6
  • Est solarus oth mithas
    • Profili Görüntüle
    • HayalGezer
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #1 : 26 Eylül 2011, 00:05:20 »
Spoiler: Göster
Tamamen öznel bir yorumdur.
Spoiler: Göster
Ve ilerleyen paragraflardaki genç kızların kendilerini kahramanın yerine koyduğu gerçeğini farkeden ben değilim. Şu anda adını hatırlamadığım bir rıhtım yazarıdır. Adını hatırlamadığım için o kişiden içtenlikle özür diliyorum


Bir çok Edebiyat hocası dediğiniz gibi Fantastik edebiyattan nefret eder. Aslında bunun nedeni bilinçaltındaki bir duygudur(en azından benim kanım bu yönde). Biz neden Twilight hayranlarından gıcık alırız, çünkü bugüne kadar biz herşeyimizi fantastiğe verdik ve bu kitapları okuduk.

Gün geldi boğazımızdan kestik gidip kitap aldık. Gün geldi bu kitaplar için ailemizle kavga ettik.  Bunlar olduğu sırada sınıftaki favori öğrenci grubu
Spoiler: Göster
genelde lisede(ortaokulda da görülür) bu gruptaki öğrenciler akılsız aynı zamanda da biraz hafifmeşrep(sürekli kikirdeyenler) takılan kızlardan ve cool aynı zamanda da asi takılan erkeklerden oluştuğunu hepimiz az çok biliriz.

hep bizimle alay etti. Bizi ciddiye almadı. Tabi onlar bizi ittikçe biz daha çok sarıldık bu eserlere ve devam ettik okumaya.

Günün birinde kadının biri çıktı, bizim her şeyimizi verdiğimiz bu eserlerin içine ederek bir eser yazdı. Tabi bunu okuyan genç kızlar kendilerini kahramanın yerine koyup paylaşılmaz hissettiler ve bu kitaba bağlandılar. Aynı zamanda bu kızlara yaranmak veya bunlarla konuşacak bir ortak konu isteyen erkekler de okudular ve bir anda kitap trend oldu. Herkes okuyor ve bu herkes fantastikçi olarak adlandırıyordu kendisini. Asi gençler artık fantastik okuyan asi gençlerdi. Tabi bizim değer verdiğimiz böyle bir olguya, bu basit insanların, bu konuda hiç bir şey feda etmeyen insanların öylece kendini bizden saymaya başlaması bizi tamamıyla çileden çıkarttı. Ve bu kitaptanda okurundan da nefret ettirdi.

İşte bu olayın aynısı edebiyatçılara da oldu. Onlar yıllarını verdiler bir entellektüel seviyesine ulaştılar. Paralarını kestiler aç gezdiler. İki şiirlerini yayınlatmak için onurlarını ortaya koyacak seviyeye geldiler. Ve bir anda biz çıktık ve deli gibi kitap okumaya başladık. Onların hayatlarını koydukları bu davaya biz bir anda girdik. Ve onlarla yarışmaya başladık. Bu yüzden fantastikden nefret ettiler.

Evet nasıl Twilight okurları fantastik dalında bizden aşağıdalarsa bizde Edebiyat hocalarından, yada daha genel konuşmak gerekirse 30 yaş üstü entellektüellerden edebiyatta aşağıdayız. Ama ne tivaylaytçılar, nede biz bunu hiçbir zaman resmi olarak kabul etmedik. Buda bir diğer grubu doğal olarak alt eserden nefret etmeye itti.

Benim düşüncem bu yöndedir

Çevrimdışı Legend

  • ***
  • 590
  • Rom: 18
  • I write because your wrong
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #2 : 26 Eylül 2011, 00:56:41 »
Bende böyle düşündüm hep.Biz eski toprak edebiyatçılarımızın Ey sevgililerinin narin yüreğine bir elf oku fırlattık,bir cüce baltası,bir ork mızrağı sapladık,Sade kitaplarımızda hükmü geçen tanrılarımızla üstlerine lanet yağdırdık.

Onlarda ne yaptılar,sevgilileri adına feryat ettiler,oktan,baltadan,mızraktan nefret ettiler.Onlar sevgilileri için neler yapmışlardı,bizse sapladığımız baltanın arkasında elimiz yüzümüz kanlı bir halde;"Merhaba biz de edebiyatız." dedik.

Kendilerini bizden ayrı tutan sevgili edebiyatçısı hocalarımızda bize malum küfrü bastı.

Yıllar geçti ve ve kendi ektiğimizi biçerek aynı küfrü bastık.Ne yaptık? Cool kıyafetlerine "koyun kanı" damlamış,kudretli cücelerimizle öpüşen, madenlerde vırd vırd koca kafa edvırd'a ve türevlerine ve sevenlerine ve grikunduz'un bahsettiği asilere ve yardakçılarına gördüğümüz yerde odunu verdik.

Neden? Çünkü,biz de fantastiğiz dediler.Biz nasıl biz de edebiyatız dedik,onlar da bize dedi işte.

Ama bizim saf edebiyatçılarımız bize karşı daha ılımlılardı,sadece sevmezlerdi.Biz daha nefret doluyduk kan kustuk resmen üzerlerine. Bu da bizi iyi ayrı köşe yaptı.Biz hocalarımızla aynı köşede iki farklı noktaydık.Fantastik-Klasik geçişlerini iki taraflı da rahat olamasa da yapabiliyorduk. Ama biz bu yeni nesil ile iki ayrı köşe olduk.Çünkü onlar bize,bizim hocalarımıza yapmadığımız bir şeyi yapmışlardı bu onların feryatını yanında hiç bırakan bir şeydi.

Biz narin sevgililerini savaşçı bir cüce yapmamıştık.Hep ladyler,soylular olarak başımızın üstünde tutmuştuk,yeri geldiğinde taht oyunları oynatmıştık.Ama onlar acımasız bir şey yaptı Hayat damarlarımızdan birini kopardı.Asil ve siyah Drakula'mızı alıp Liseli cool ve parlak beyaz çocuklar yapmışlardı.Biz de bu durum üzerine odunla tatmin olmamıştık,ormanı getirip yakmıştık hemde ceykıp ve panpişlerinin ormanını...

Şimdi onlar öpüşerek dişlerini parlatırken, biz de tahta kazıklarımızı sivriltiyoruz...

Hocalarımızsa hala bize tepeden bakarak acılarını içlerine gömmeye çalışıyor...


Çevrimdışı TurkceBKF

  • **
  • 77
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #3 : 26 Eylül 2011, 10:38:33 »
Edebiyat hocalarınıza fazla kızmayınız bence.

Eğer klasik edebiyatı anlayamazsanız ileride fantastiği de anlamanız güçleşir. Bir kitabın parçalarını çözebilme yeteneği elde ettiğinizde okuma keyfinizin arttığını göreceksiniz. Bunu da ancak başyapıtlarla becerebilirsiniz. Bence hocanızın size tavsiye ettiği kitabı okurken nelerini beğenmediğinizi dikkatlice not tutun. Yani kitabın; temposunu mu yavaş buldunuz, karakterlerin iç dünyalarını iyi anlatamadığını mı, çok idealize karakterler oldukları için gerçekçi bulmadığınızı mı, olayların çok zorlama geliştiğini mi kafanızda netleştirin ve bunu paylaşın. Beğendiğiniz bir kitapla karşılaştırın. O kitapta bu beğenmediğiniz özelliklerden hangileri yapılmış da bunda nasıl eksik kalmış keşfetmeye çalışın. Sadece ejderha ya da ork olması gerekiyorsa neden bunların eksikliği bir kitabı sizin için kötü kılıyor onları bulmaya çalışın. Bakın o zaman ödevleriniz nasıl da zevkli olacak.

Çevrimdışı dekadans

  • **
  • 261
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #4 : 26 Eylül 2011, 12:25:47 »
Üniversitede ilk yılımda, Türk Dili ve Edebiyatı dersinde ödev olarak Yerdeniz Büyücüsü serisinin ilk 2 kitabı verilmişti. Sınavda da 50 puan değerinde soru çıkmıştı kitaptan. Ve hoca, okuldaki frp klübünün sorumlusuydu. Arada bizim kafamızda öğretmenler de çıkabiliyor. Ama arkadaşın da dediği gibi, klasik edebiyatla haşır neşir olmadan, tek bir türe takılıp kalarak kitap okumak bence yanlış. Arada klasik eserler de, popüler eserler de, yerli yabancı yazarlardan okunmalı diye düşünüyorum.
Zaman Çarkı döner, Çağlar gelir ve geçer, efsaneleşen anılar bırakır. Efsaneler solarak mit olur ve onları doğuran çağ yeniden geldiğinde mitler bile unutulur. Bir Çağ’da, kimilerine göre Üçüncü Çağ’da, henüz gelmemiş, çoktan geçip gitmiş bir Çağ’da, Puslu Dağlar’da bir rüzgar yükseldi. Rüzgar başlangıç değildi. Zaman Çarkı dönerken ne başlangıçlar, ne de bitişler vardır…

Çevrimdışı hanne

  • **
  • 326
  • Rom: 4
  • maybe one day...
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #5 : 26 Eylül 2011, 14:10:47 »
bizim okulda da her dönem 3 tane olmak üzere toplam 6 kitap ismi söylediler.bize kitap okutmalarının sebebi ünüversite sınavında türk ya da dünya klasiklerinden sorular çıkıyor olmasıymış.bir de ben 6.sınıftayken okulumuzda fantastik kitapları toplamışlardı(özellikle alacakaranlık)ve ailelerimize haber verilmişti.yani bir ara o kadar ileri gittiler ki kitap araması yapıyorlardı.durum kötü,çok kötü...
....Sanki bir erik ağacına çıkmıştım da orada üzüm yiyordum  ama bahçe sahibi gelince cevizleri neden yediğimi sormuştu....

Çevrimdışı LordKunduz

  • **
  • 82
  • Rom: -2
  • Bazen bende kara kule mi bulmak istiyorum!
    • Profili Görüntüle
    • Facebook adresi
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #6 : 26 Eylül 2011, 18:29:16 »
e arada bir klasikte okunur aslında. Arada bir 100 temel eserden bazı kitapları fantastik olmasada severek okuduğum olur. Ama benim asıl sevmediğim nokta kitap olayının ödeve çevrilmesi. Mesela bir hoca daha önce duymadığınız ama yakın zaman da duyup ta beğenerek okuyacağınız bir kitabı ödev olarak verse o kitaptan pek bir tad alamazsınız. Çünkü bir kitap not için okunursa tadı kaçar ama zevk için okunan bir kitabın tadı kaçmaz :)
TO LIVE IS TO DIE

Çevrimdışı grikunduz

  • **
  • 368
  • Rom: 6
  • Est solarus oth mithas
    • Profili Görüntüle
    • HayalGezer
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #7 : 27 Eylül 2011, 07:40:47 »
Kendini zorlayarak okursan elbette zor gelecektir. Bide bizim buranın insanını ne kadar itersen o da seni o kadar iter. Dediğin gibi hocalar buradaki minik farkı yakalayıp o şekilde konuşabilirler. Yoksa dediğiniz gibi kitaptan nefret etmeye itebilir.

Spoiler: Göster
Aslında arada sırada değil sürekli okunmalı klasikler, Aslında Dünya Klasikleri olarak adlandırdığımız kitaplar Fantastiklerin %80'inden daha iyi.

Çevrimdışı ixna

  • *
  • 25
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #8 : 27 Eylül 2011, 20:28:18 »
Bence de fantastik kitapların yanında da klasikler okunmalı sonuçta adamlar  boşuna Dünya klasiği   yapmıyor.Belli bir başarı değerine sahipler.Tamam bazıları ağır olabilir ama gayet okunabilecek Dünya Klasikleri de var.Örn:Jack LONDON-Martin EDEN(şahsen bayıldıklarımdan biridir :D) ve bunun gibi nicesi TOLSTOY,Monteigne,Gogol... Bunlar muhteşem yazarlar.Okumanızı tavsiye ederim. :)

    Yine de sana sonuna kadar katılıyorum.Edebiyat öğretmenlerinin burun kıvırıp baktıkları fantastik eserleri biz bayılarak okuyoruz.Onlar baktıkların da saçmalıklar topluluğu görüyor(Alacakaranlığın büyük etkisi var tabi) bizler ise sonsuz hayalgücü diyarları .Unutmayalım ki onların bu düşünceleri bizi etkilememeli ama onların önerdiklerini de gözardı etmemeliyiz. :)
\"Belki çok güzel bir zekaya sahip olmak hoş bir şeydir ama daha büyük bir hediye, güzel bir kalbi keşfetmektir.\" Akıl Oyunları "A Beatiful mind"

Çevrimdışı Moonstone

  • *
  • 34
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #9 : 01 Ekim 2011, 00:29:45 »
Bu konuda gayet şanslıyım. Edebiyat dersinin bir saatini hoca kitap okumamız için bize bırakıyor, tek kural kitap okumak. İstediğin kitabı okumak serbest. İşte bunu seviyorum.

Ben de aynı fikirdeyim sizinle. Bir insana bir kitap zorla okutulmamalı. Mesela merak edip kütüphaneden Adam Fawer adlı bir yazarın Empati isimli kitabını aldım. En fazla yirmi sayfa zor okumuşumdur. Kendimi okumak için zorladım zorladım, çünkü hiç daha önce bir kitabı yarım bırakmadım. Ama olmadı okuyamadım. Kitaplardan soğuyacağımı farkederek vazgeçtim Empati'yi okumaktan :)

Çevrimdışı Lord Engord

  • *
  • 21
  • Rom: 0
  • Döngüyü Kır!
    • Profili Görüntüle
    • Başka Dünyalardan Tadımlıklar
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #10 : 21 Ekim 2011, 11:42:35 »
'Karanlık ve Aydınlık' adlı e-kitabımın önsözünde bu konuya biraz değinmiştim. Önsöz şöyleydi:

“Hayal bilimden daha önemlidir, çünkü bilim sınırlıdır.” Dünyaya kendini kabul ettirmiş bir bilim adamı, gelmiş geçmiş en zeki insanlardan biri olan Albert Einstein böyle söylüyor. Bilim bile bir yerde tükenebilir ama insanoğlunun hayal etme gücü uçsuz bucaksızdır. Bugün her yanımızı saran teknolojinin bir zamanlar sadece bir hayal olduğunu hepimiz biliyoruz. Şimdiki hayallerimizin de geleceğin gerçekleri olduğunu… Hayal etmek insanlığa bahşedilmiş en önemli yeteneklerden biri ama peki biz bunu yeterince kullanabiliyor muyuz?

Evet, dünya kullanıyor, birileri bir şeyler hayal ediyor, üretiyor, geliştiriyor ve dünyaya hâkim oluyor. Ama biz Türk insanı olarak hep hayalleri arka plana atmaya yönelik yetiştiriliyoruz. Daha çok küçükken hayalci olmamamız konusunda sürekli uyarılıyor, gündelik hayatta gerçeğin dışına bir adım atmaya korkan bireyler olarak yetiştiriliyoruz. Okullarda sürekli bir şeyler öğretiliyor, ama hayal kurma ve bunları paylaşma adına hiçbir şey yok. Aksine bence okullar insanın içindeki hayalci çocuğu yok ediyor. Hayal olmayınca fikir olmuyor, fikir olmayınca üretim olmuyor, üretim olmayınca gelişme olmuyor. Ve hep yerimizde sayıyoruz.

Hayal gücünün en etkili şekilde kullanıldığı alanın sanat olduğunu hepimiz biliyoruz. Ülkemizde gerçek sanatçıların ne kadar az yetiştiğini ve bunlara aslında ne kadar az önem verdiğimizi de… Neden sanatçı yetiştiremediğimiz de aslında ta çocukluğumuza dayalı bir şey. Aileler çocuklarının resim yapmasını, müzikle uğraşmasını, kısaca beş parasız bir sanatçı olmasını istemiyor. Tüm çocuklar mühendis, doktor, avukat vs. olmak için şartlanıyor. Bu durumda ne üniversitelere yerleşebiliyorlar, ne de mezun olduktan sonra iş bulabiliyorlar. Bu mekanizmayı kırmayı başaran sanatçılar ise sanattan zevk almayı bilmeyen insanlardan oluşan bir toplumda elbette değer görmüyor ve bu bir kısır döngü halinde devam ediyor.

Edebiyat sanatına bakarsak yine hayal eksikliğini görürüz. Türk yazarlar fantastik kurgu, bilimkurgu, korku, gerilim, polisiye gibi hayal kurma üzerine kurulu türlerde eser vermiyorlar pek. Çünkü tutuculara göre o türler edebiyat bile sayılmamakla birlikte, gerçek hayatı birebir yansıtmadığı için ufkumuzu açmıyor(!). Kendini edebiyatçı olarak gören birçok insanda bu türlere karşı bir alaylı tavır görmek bile mümkün.

Neyse ki yeni nesil artık bu tutuculuğun pençesinden kurtuluyor gibi görünmekte. Gençlerden çok şey bekliyoruz ve umutluyuz. Hayallerinizi bastırmayın arkadaşlar. Onlar bizim geleceğimiz…

Çevrimdışı Catrouble

  • **
  • 267
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #11 : 21 Ekim 2011, 11:48:12 »
önsözünüz çok başarılı
haddim değil belki ama yinede tebrik ederim

Çevrimdışı Lord Engord

  • *
  • 21
  • Rom: 0
  • Döngüyü Kır!
    • Profili Görüntüle
    • Başka Dünyalardan Tadımlıklar
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #12 : 21 Ekim 2011, 12:02:48 »
Teşekkür ederim. Konuyu görüp mesajları okuyunca 'ben de bir ara bu meseleyle ilgili bir şeyler yazmıştım, ama nereye yazmıştım?' diye düşünüp epey aradım. Sonunda buldum. :)

Çevrimdışı TurkceBKF

  • **
  • 77
  • Rom: 6
    • Profili Görüntüle
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #13 : 21 Ekim 2011, 16:14:49 »


“Hayal bilimden daha önemlidir, çünkü bilim sınırlıdır.” Dünyaya kendini kabul ettirmiş bir bilim adamı, gelmiş geçmiş en zeki insanlardan biri olan Albert Einstein böyle söylüyor.

Diye yazmışsınız. Yazınızın kalanındaki bir çok fikre katılsam da burada duraksadım kaldım.

Nerede bu alıntıyı gördüğünüzü söyleyebilir misiniz? Einstein'a pek uymadığını düşündüğüm bir alıntı. Onun "Hayal etmek bilgiden daha önemlidir." diye bir sözünün olduğunu biliyorum ama bilimden daha önemli olduğunu iddia edeceğini düşünmüyorum. Çünkü bilim sınırsızdır. İyi bilim insanının iyi hayal kurabiliyor olması da gerekir.

Bilim kurgu yazmak için uğraşan birisiyle daha tanışmak güzel. Umarım sitenizde dediğiniz gibi aradığınız girişi kısa zamanda yaparsınız.

Çevrimdışı Lord Engord

  • *
  • 21
  • Rom: 0
  • Döngüyü Kır!
    • Profili Görüntüle
    • Başka Dünyalardan Tadımlıklar
Ynt: Nedir bu edebiyat öğretmenlerinin fantastik düşmanlığı?
« Yanıtla #14 : 21 Ekim 2011, 17:04:55 »
Bu yazıyı yazarken o sözü nerede görmüş olduğumu hatırlamıyorum; ama http://tr.wikiquote.org/wiki/Albert_Einstein sitesinde de söz, benim kullandığım şekliyle yer alıyor. Doğru olduğunu düşünüyorum.

Temenniniz için teşekkürler. :)