Merhamet yorumum:Serinin nasıl çılgın bir hayranı olduğum gayet iyi biliniyor, fakat ben son kitap için iyi konuşmayacağım. Çünkü çok kızgınım.
Böylesine dahiyane bir seriye yakışmayan bir son. Awn, Skaiaat, Breq gibi harika karakterleri yaratmış olan Ann Leckie, sonrasında ağlak, aciz ve katlanılmaz ölçüde duygusal karakterlerle bir donanma kuruyor. Elbette hepsi kendi duyguları, motivasyonları olan karakterler(di). Ama ilk kitaptan sonra seri feci bir düşüşe geçti. Özellikle sözde asker karakterlerin o ağlaklığı bu kitapta çekilmez bir boyuta geldi benim için.
Ben ki Teğmen Awn'ın hastasıyım, Breq'e ise saygım sonsuz, "Toren'ın Adaleti'nin askerleriyiz" diye kitabın konusu her açıldığında sözümü böyle sonlandırıyorum, bu ikisini yaratanın aynı yazar olduğundan şüphe ettim.
Serinin sonu benim açımdan facia şeklinde bağlandı. Ayrıca birçok mantık hatası mevcut. Mesela Sfen gibi bir karakterin işlevsizliği, Anaander gibi bir hükümdarın tüm karizmasının yerle bir edilip bu derece basitleştirilmesi, pek çok kez sert önlemlerle karşılaşmaları gereken durumlarda nedense başkarakterlere hiç sert müdahale edilmemesi başta göstereceğim nedenler. Yani adam galaksi yönetiyor ama olabilecek en aciz hareketleri yapıyor. Parmağının tek hareketi ile gezegen uçuracak adamın yaptıkları iş değil. Hem unutmayalım,
Anaader'ın o yönünde tek klonu bu kitaptaki değildi. Kendini gayet rahatlıkla feda edebilirdi.
Editörlük,
İthaki'nin bu seriye gösterdiği özensizlik beni çok üzüyor. Son kitaba geldik ama tüm kitap boyunca "eksik ekler" canımı iyice sıktı. Bir sayfayı tam okusaydım keşke.
Adalet'e aşık olmuş biri olarak beni korkunç bir hayal kırıklığına sürükleyen bir son oldu.
Canım çok sıkkın.
Önemli Not: Ama Adalet'i mutlaka okuyun.