Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - darkguardian

Sayfa: 1 ... 9 10 [11]
151
Mitolojiler / medusa
« : 02 Temmuz 2008, 17:18:18 »
Didim'in en önemli sembollerinden biri olan Medusa ; Yunan mitolojisinde yeraltı dünyasının dişi canavarı olan üç Gorgona' dan biridir. Bu üç kız kardeşten yalnızca yilan saçlı Medusa ölümlüdür ve kendisine bakanları taşa çevirme güçüne sahiptir. Bu sebeple Antik dönemde büyük yapıları ve özel yerleri kötülüklerden korumak için Medusa kabartmaları ve resimleri kullanılmıştır.
Medusa' nın hayatı hakkında mitolojide birkaç değişik rivayet bulunmaktadır. Bu rivayetlerden elimize geçenlerin hepsini bu bölümde yayınlayacağız. Bütün Medusa rivayetlerinde ortak nokta Medusa'nın Perseus tarafından başının kesilerek öldürüldüğü ve Medusa'nın kanından Kanatlı at Pegasos ve Khrysaor doğmuştur.Yandaki resimde bu konu işlenmiştir. Apollo Taınağında da Medusa figürleri kullanılmak istenmiştir, ne varki tapınağın inşaası bir türlü bitmediği için bir çok Medusa figürü yarım kalmış ve günümüze bu şekilde ulaşmıştır. Yinede en güzel işlenmiş ve koruna gelmiş Medusa figürlerinden birisi


Didim Apollon Tapınağı bahçesinde girişde sağ tarafta bulunmaktadır. Didimdek ki Medusa fotoğraflarını burada özellikle küçük boyutlu yayınlıyoruz, fırsat ayağınızın altında, gezin ve gözlerinizle bu güzelliği görün istiyoruz. Ayrıca tapınakta çeşitli sebeplerle yarı kalmış bir çok Medusa figürüde kabartmaların yapılmasında izlenilen yol ve teknikleri görmeniz açısından önemli olacaktır.

Tarihi zenginlikleri bakımından bir cennet olan ülkemizde etkileyici Medusa figürlerinden iki taneside


İstanbul Yerebatan Sarnıçı' da bulunmaktadır. Sarnıcın kuzeybatı köşesindeki iki sutunun altında kaide olarak kullanılan Roma Çağına ait iki Medusa başı bulunmaktadır. IV. yüzyıla ait bu başların hangi yapıtlardan alındığı bilinmemekle birlikte Genç Roma Çağına ait antik bir yapıdan sökülerek buraya getirildiği ve sarnıcın inşaatında salt sutun kaidesi olarak ihtiyaç duyulduğu için kullanıldığı araştırmacılar tarafından kabul görmektedir.Medusa başı eski Bizans'ta kılıç kabzalarına ve sutun kaidelerine ters ve yan olarak işlenmiş ve böylelikle kötülüklerden korunulacağına inanılmıştır. Yerebatan Sarnıcındaki iki Medusa başından biri ters diğeride yan olarak sutun kaidelerine yerleştirilmiştir. Burada birkez daha dikkatinizi çekmek isteriz ki antik tarihi yapıları en hor kullanan ve ençok tahribatı veren topluluk Bizanslılar olmuştur.Bunun örneklerini Yerebatan sarnıçına getirilen Medusa başlarında, Milet te , İasos da ve hemen hemen tüm antiklerde görmekteyiz


Medusa Efsanesi

Medusa, yaşamına çok güzel bir genç kız olarak başlamıştır. O kadar güzeldir ki tanrıçaların kıskançlığını üzerinde toplamış, tanrıları da peşinde koşturmuştur. Tanrıça Athena ( Zeus'un en çok sevdiği kızı) onu çok kıskanmaktadır özellikle. Denizlerin tanrısı Poseidon ise Medusa'ya hayrandır. Başı öylesine dönmüştür ki bir gün Athena'nın tapınağında Medusa'ya zorla sahip olur.

Bu durumu kendisi için aşağılayıcı bulan Athena, Medusa'yı gorgon yaparak cezalandırır. Çok çirkinleşmiş, saçları yılana dönüşmüştür, yüzüne bakanlar taş kesilmektedir. Medusa insan olduğu için ölümlüdür. Gorgon yapma cezasını az bulur Athena ve Perseus'la iş birliği yaparak Medusa'nın başını kestirir. Başı kesildiği anda Medusa'nın Poseidon'dan olma çocukları Pegasus ve Chrysar gövdesinden dışarı fırlarlar. Medusa'dan sıçrayan kan damlaları Libya çöllerine düşer ve birer yılana dönüşürler.

Perseus, Medusa'nın kesik kafasını alır gider. Athena ise Medusa'nın derisini yüzüp Aegis'in markası yapar. İki damla kanını kral Erichthonius'a hediye eder. Bu iki damla kandan biri öldürücü zehirdir,diğeri ise panzehirdir, tüm hastalıklara deva olmaktadır.

152
Mitolojiler / Vampirizmin Zaman Cetveli
« : 02 Temmuz 2008, 17:14:35 »


1404-1440 - Gilles de Rais, Fransa. Genç erkekleri Vampirizm ve Sadizme yönelik şekilde
katlettiği için hüküm gıydı.

1431-1476 - Vlad Tepes, Wallachia Prensi. Bram Stoker'in Dracula isimli eserindeki en büyük ilham kaynağı, Tepes'in krallığı esnasında Romanya'da tutulan resmi tarihçe'den pasajlarda dahil Tepes'in yeniden doğuşunu kanıtlayabilecek bir sürü delil var.

1560-1614 - Erszbet (Elizabeth) Bathory. Kanın gençlik getirdiğine inanan Bathory bakire kanında banyo yapıyordu. 650'den fazla kızı öldürdüğü rapor edilmiştir. Yakalanıp yanlız bir kuleye hapsedilmesinden bir kaç sene sonra ölmüştür..

16. Yüzyıl - Gilles Garnier, Fransa. Açlığını gidermek için sadece dişi olan kurbanlarını öldürüp kanlarını içti.

16. Yüzyıl - Clara Geisslerin. Büyücülük ve Vampirizm'e yönelik aktiviteler yaptığı gerekçesiyle hüküm giydi.

18. Yüzyıl - Peter Plogojowitz, Macaristan. 10 gün ölü kaldıktan sonra Peter'in geceleri insanlari ziyaret ederek onları vampire dönüştürdüğü rapor edildi.
vampire dönüştürdüğü rapor edildi.

1727 - Arnold Paole, Meduegna, Sirbistan. Bir vampir gördüğüne dair yeminler ettikten sonra bir kaza eseri ölen genç adam, ölümünden sonra yeniden can bularak kasabaya saldırmaya başladı. Kasabalılar kalbine kazık geçirerek vampiri yokettiler.

1867 - Portekiz denizci James Brown gemide kendisi gibi bir baska iki denizciyi öldürdükten sonra birisinin boynundan kan içerken yakalandı. Kendisine ölüm cezası verilmeden önce deli hastanesine konmasına karar verildi.

1883-1931 - Peter Kurten, Düsseldorf. "Düsseldorf vampiri" bir hematodipsiacti. (erotik kan içmekten hoşlanan) Kendi karısı tarafından polislere repor edilmiş, daha sonra bir sürü cinayetten sorumlu olduğu ortaya çıkmıştı.

1879-1925 - Fritz Haarmann, Almanya. "Hanover Vampiri" kurbanlarını yemeden once boyunlarından ısırarak kanını içiyordu. Yakalanıp ölüm cezasına çarptırıldıktan sonra beyni Göttingen Universitesindeki bilim adamlarına gönderildi.

19. Yüzyıl - Antoine Leger, France. Genç bir kızı kanını içmekte dahil olmak üzere her işkenceyi yaptıktan sonra öldürdü.

19. Yüzyıl - Vincenzo Verzeni, Bottanaucco, Italya. Cinayet, sakatlama ve Vampirizm suçlamaları nedeniyle hüküm giydi

19.Yüzyıl- Miss Rose, Placedale, Rhode Island. Babası ile ailenin ismini kirlettiği gerekçesiyle kavga etti. Babası kızının kalbini keserek çıkardıktan sonra yaktı.

19.Yüzyıl- Mercy Brown, Exeter, Rhode Island. Mercy Brown öldükten sonra bedeninin çürümemesi nedeniyle vampir olduğundan şüphelenerek kafası kesilmiştir.

1910 - Salvarrey, Galazanna, Portekiz. Boynu ısırılmış ölü bir kız bulundu ve daha sonra Salvarrey bir vampir olduğunu da itiraf ederek cinayetten sorumlu olduğunu bildirdi.

20. Yüzyıl - John George Haigh, Crawley, Sussex. Ruh sağlığı bozuk olan bu piskopat kurbanlarının kanlarını içtikten sonra artıkları yok etmek için bedenlerin üzerine sülfürik asit döküyordü.

153
Mitolojiler / vampir lisanı
« : 02 Temmuz 2008, 17:12:18 »
Vampir Lisanı
VAMPİR LİSANI - LATİNCE

Role-Play Cümleleri
“ Zafer bizim olucakdir, yaratıcının gücü sizinle olsun”

• Victoria du belum nostrum, potestas creare avec tu

“Ölümü benim elimdendir, kanı da çok lezzetli”

• Mori du mon manus, sangius dulcis

“Istirate çekiliceğim ben arkadaşım”

• Comitis moi vado torpor

“Güç için savaşırız, güç kanda yatar, kan için savaşırız”

• Belum nam potestas, potestas incendo sangius, belum nam sangius

“Kardeşimin düşmanı benim düşmanımdır”

• Atrox du frater, atrox du moi

“Karanlığın gücü yanında olsun kardeş”

• Potestas calligiato vado aveca tu

“Ocllo karanlık efendilerin diyarıdır”

• Ocllo est domus du dominus calligiato

“Ventrue/Tzimisce/Nosferatu/Setite(vs)'e can vericeksin, teslim ol ölümlü!”

• Affero tu vita a Ventrue/Tzimisce/Nosferatu/Setite(vs), tribuo iletalis

“Büyülerini vampirler icin kulan, o karanlık büyüleri”

• Supernuspotestas nam kindred, nam kindred supernuspotestas calligiato

Tören Sözleri

Vampir yapılırken:

“Senin bedeninde artık ölümlü kanı yokdur, artık vampir kanındansın. Yaratıcının gücü hep yanında olsun, vampirin gücü yanında olsun. Bir süre güçsüz olucaksın, ancak karşılığında çok büyük güçler ediniceksin, ölümsüzlüğün gücü, vampir gücü”

• Tu corpus non sangius iletalis, iam sangius kindred. Potestas creare aveca tu, potestas kindred aveca tu. Aliquot tempus aetre non potestas, quod aveca potestas letalis, potestas kindred

Lord yapılırken:

“Yaratıcıya çok hizmet verdin karanlığın efendisi. Yaratıcının kanı, kanımdan, sana veriyorum. Tekrar iç onu, tekrar. Karanlığın lord'u. Yaratıcının gücü, vampirin gücü büyülerinden eksik olmasın.”

• Servus creare, calligiato dominus. Sangius du creare, nam tu, boire tut. Dominus du calligiato, creare potestas nam tu, kindred potestas nam tu

Yaradılış Destanı

Tibi aetre aeger,modere cervix sangius.Ablocare Caine's potentas posse.Tibi aetra Lamia.

Perque Remembera Caine(Yaradılış):
In Nomeni Caine diye başlar...

Caine Rursusque perperit fratrem euius Abel fuit autem Abel pastor ovium et Caine Agricola.

Caine Doğar:

Factum est autem post multos dies ut offeret Caine de fructibus terrae munera Dominus.

İlk kan dökülür ve Tanrı reddedilir.Sonunda Caine dünyaya hükmetmeye başlar:

Ad Caine vero et ad munera illuis non respexit irastus Que est Caine.


Ve bundan böyle Caine ve oğulları Kanla kurulan kardeşliği yaşatırlar.Kanla hükmederler dünyaya ve ölümlülere.O kan ki savaştır,o savaş ki yaşamdır...



__________________


Lord Caine İçin [Yeni Dünya]
Binyıllarca Caine bu topraklar üzerinde adım attığı sonsuz gecede yürümeyi sürdürmüş . Dünyanın dört bir yanını gezmiş . Arkasında gittiği her yere ölümü taşımış . Inanılmaz gücü sayesinde bazı yerlerde ona tapınmışlar , bazı yerlerde iblis olarak isimlendirilmiş . O da insanların arasından tamamıyle çekilmiş

Insanlık Tarihi birkaç Çağ geçirip yerleşik düzene geçmeye başladığı zamanlarda Caine geri dönmüş . Inanılmaz yalnızlığını giderebilmek için kendine arkadaş , yaver aramaya başlamış . Yaptığı uzun geziler sonunda kendi lanetini geçireceği üç insan bulmuş ve onları da vampire çevirmiş . Bu 2.nesil vampirlerin adı Güzel Zillah , Bilge Enoch ve Güçlü Irad imiş .

Caine ve 3 çocuğu insanlığın arasında gezmeye başlamış ve Ilkşehri (First City) kurmuşlar . Orada insanlar onlara tanrı olarak tapınmış ve rahat çağlar geçirmişler . O zamanlarda 2.nesildeki 3 çocuk da kendi çocuklarını yapmışlar . 3. vampir neslinin nüfusu 13 ‘müş : Malkav , Saulot , Cappadocius , Absimiliard , Arikel , Lasombra , Ventrue , Ennoia , Haqim , Brujah , Set , Ravnos ve Tzimisce
Caine buna izin vermiş ama lanetin daha fazla yayılmasını istememiş ve daha fazla vampir yaratılmasını yasaklamış .

Çağlar geçmiş ve sonra bir anda bütün dünya sular altında kalmış . Nuh’un tufanı First City ‘i yutmuş . Çok zorlu yıllar geçiren vampir nesli tufan geçince tekrar insan arasına katılmış . Ancak 3. nesil 13 çocuk iyice artan güçleriyle artık babalarının yanında kalmak istemiyormuş . Bu yüzden büyük bir anlaşmazlık çıkmış . Caine iki tarafa da savaş yapmamalarını söylemiş ama 2. ve 3. nesil ayrılmış ve Büyük Savaş başlamış . (The Great War)

Kısa bir süre sonra 3. nesil’den 13 çocuk , babalarını (Enoch , Zillah ve Irad) yoketmişler ve Dünyanın Efendileri olduklarını ilan etmişler.Içlerinden bazıları Caine ‘i aramaya çalışmış ve söylenlere göre biri bulmuş . Ancak Caine bu kez kıyamet gününe kadar olmak üzere onları terkettiğini söyleyip kayıplara karışmış ( yaklaşık M.Ö. 3000 )

3.nesil vampirler o zaman için devasa büyüklükte bir şehir kurmuşlar ve buna Ikincişehir demişler (Second City) . Orada 13 yarı-tanrı da ayrı saraylarını yaptırtmışlar ve insanlar onlara tapınmaya başlamış. Bu vampirler inanılmaz güçlere sahip olmalarına rağmen babalarının yanında birer silik gölgeden farksızmışlar . Her yeni nesilde Caine’in kanı biraz daha etkisini yitirerek saflığını kaybediyormuş.



Bir planı vardı Caine’in kendinden sonra 4 nesil boyunca vampir klanları kurulmuştu hepsinin kendine has uzmanlıkları vardı.Caine var olan tüm klanları birbirine düşman etti.Aralarında hayatta kalmayı başaranlara sonsuz hayatı bahşedecekti.Savaş uzun yıllarca sürdü ve Caine’in ortaya çıkma zamanı gelmişti.

3 klan seçti kendine:

Nosferatu – Gizli Olanın Klanı (Absimiliard)

Tzimisce – Biçimdeğiştirenin Klanı (Tzimisce)

Lasombra – Gecenin Klanı (Lasombra)

Bu 3 klan içinde savaş sonrasında hayatta kalmayı başaranların sayısı sandığından azdı.Fakat önemli olan sayı değildi.Bu 3 kanı ve kendi kanını bir araya getirerek tamamen kusursuz bir klan oluşturmaktı amacı.Ve Caine amacına ulaştığında insanlar ve diğer tüm canlılar gerçek kralın kim olduğunu anlıyacaklardı.

Caine her zaman en kusursuz olandı.Fakat dünya değişiyor savaş yöntemleri farklılaşıyordu.Tek başına yeni dünyaya ayak uyduramazdı.Bu yüzden karma bir klan,yeni dünyaya hükmedebilecek bir klan oluşturmaya karar verdi.
İnsanları hipnoz ederek onları ve teknolojisini kendi için kullanıyordu.Yeni klan kusursuz olmalıydı güneşten korkan değil güneşin onlardan korkacağı bir klan olacaktı bu. Nosferatu,Tzimisce,Lasombra klanlarından sağ kalan 18 kişi üzerinde yaptığı deneyler kusursuz işlemekteydi.

Kimisinin vücuduna çeşitli silahlar yerleştirerek tam bir ölüm makinası haline getirdi.

Kimisine Psişik güçler bahşetti.Bu sayede düşünce gücüyle maddeye,kişiye etki edebiliryor,yok edebiliyorlardı.

İçlerinden Psişik güçleri olanlar en üst seviyede olanlardı ne zırh nede silah kullanma ihtiyacı duyuyorlardı.
Caine hep bir yerlerde izlemekteydi.Amacı sırf insanlara hükmetmek olsaydı kendide yapabilirdi fakat dünyada 2 ırk vardı.

İnsanlar ve Kurtadamlar

Deneyleri son aşamasına gelmişti artık Caine her şey bittiğinde yine köşesine çekilecek

Fakat artık sessiz kalmayacaktı.Dünyaya salacağı bu elçiler onun için çalışcaklardı,sadece O’na.Ve yeni klan yeryüzü çıktığında herkes kaçacak delik arayacaktı.

Kurtadamlar: en büyük alternatifleri gün ışığının onlara zarar vermiyordu.Onlar gelişime gerek duymadılar.Caine’den 3.Nesilin çöküşünden beri haber yoktu.Artık savaşa gerek duymuyorlardı sadece vücutlarının ihtiyacı olan besini karşılamak için insan avına çıkıyorlardı.3.nesilden sonra sayılarını korumayı başardılar.Normal zamanlarda görünüş olarak insandan farkları yoktu bu da onlar için bir avantajdı zaten.

Yeni bir ırk doğmuştu Caine'in ellerinde.Yeni güçlere sahiplerdi yeni dünyaya ayak uydurabilmek için değişim şarttı.

Fakat özlerini hiç kaybetmediler savaşları hep kan için oldu,hep zafer için,Lord Caine için!

Artık zamanı gelmişti.Caine’in ordusu her şeyiyle hazırdı.Ne güneş ışığı,ne dolunay zamanı ortaya çıkan kendine kurtadam diyen varlıklar onları durdurabilecekti.Dünya büyük bir kaosun içine girecek herkes görecek hükümdarı tanıyacak.Ve klan daha da büyüyecek yetenekleri gelişecek ve en önemlisi gelişen nesilin damarlarında Caine’in kanı,yeteneği,bilgeliği her zaman olacak.Kurtadamlara yıllardır süren bu savaş aslında şimdi başlamıştı.Ve sen yabancı bu yazıyı okuduğunda gücümüzün sonsuzluğu senide cezbetmiş olmalı fark edebiliyorum.

154
Televizyon / Ynt: Prison Break
« : 02 Temmuz 2008, 16:00:17 »
Forum kurallarını okusana konu wow değil de birazcık :P
böle şeyler yazılmaz konunun ortasına okumaya gerek yok ama ben onu Öm attım diye hatırlıyorum k.bakmayın gençler

155
Televizyon / Ynt: Prison Break
« : 02 Temmuz 2008, 15:51:02 »
wow mu oynuyosun

156
Güncel / Ynt: İlk Çağdan Kalma Bir Kabile Bulundu!
« : 02 Temmuz 2008, 14:08:56 »
evrim geçirseler hobit demezdikdimi goblin yada half-troll falan derdik :D

157
Güncel / Ynt: İlk Çağdan Kalma Bir Kabile Bulundu!
« : 02 Temmuz 2008, 13:59:24 »
şimdi bunlar nece konuşuyo
 
Ya hobitse bunlar :P
hobit :D 170 boyunda hobitler :D

Sayfa: 1 ... 9 10 [11]