1. Bambaşka dünya kurguları okurken, onlara bağlı olarak kendi tasavvurlarınızın oluşup oluşmadığı? Ben Rıhtımdaki bir tartışma konusundan bile kendi kafamda bir toplum kültürü oluşturabilen biriyim. Bu sorunun açıklaması zaten ikinci soru hemen ona geçeyim efendim.
2. Oluşmuşsa, hangi kitaptan, nasıl ve ne türden tasavvurlar?Biraz kendi içime kapandığım şu sıralar sürekli yazıyor ve okuyorum lakin kafamdaki büyük işi tamamlamak için bir çok bahane uydurup tekrar küçük parçalara yöneliyorum. Bu da büyük ölçüde yaratıyor olduğum evreni hala yaratıyor oluşumun sebebi, en azından yazıya dökülenden bahsediyorum. Kafamın içindekilerden bahsetmek rıhtım suyunu bulandırabilir zira
Çok sık polisiye okuduğum sıralar insana en büyük zararın yine insandan geleceği fikri baskındı yarattığım dünyada. İki farklı ırkı kapıştırmazdım ki hala yapmıyorum sevmiyorum öyle çok ırk. Şu sıralar da polisiyeye dönmüş durumdayım ama onun sebebi farklı. Neyse, bilimkurgu ve garip kurgular özellikle bana şunu kazandırdı: İnsanın ayağını kaydırmaya çalışan ana faktörlerden biri de içinde bulunduğu evren. Mieville bunu güzel yapar mesela: Tork vardır, sadece sınırında iki saniye bulunduğunuz için sizi ölmekten beter edebilir. Bilim-kurgu kitapların çoğunda uzay koşulları en büyük düşmandır. Bundan çok etkilenmiş olacağım ki yarattığım evren sadece hava kirliliği ile ömür ortalamasını 15 yaş düşürür cinsten.
İkincil olarak yine kültür ve yaşam biçimi (etik) insanı kurguda çok ince işçilik gerektiriyor. Freudçuyuz en nihayetinde toplum bilinci konusunda kendisi belkide kafamdaki bazı temel noktaları dolduran kişidir. Bulunduğun toplumun yasakları seni aynı şekilde öldürebilir ya da daha kötüsü. Eski toplumlarda ensest konusundaki yasakların çığrından çıkıp anne ile oğlunun, oğlan beş altı yaşına geldiğinde hiç görüşmemesinden, baba ile kızında aynı duruma düşmesine sebep olmuştur. Benim bu konuda yazdığım yığınla küçük öykü ve not var, yakın zaman belki atarım günceye ama kısaca insanların umursamazlık eşiğinin büyümesi ne kadar zalimce olabilir diye düşünmüştüm. Kendi dünyamdan örnek verirsem birinin yan komşusunun karısını dövüp, ona zorla, şiddetle sahip olduğunu bilmesi ya hiç umurunda olmaz, ya bundan kendi sadistik keyfini çıkarır ya da buna üzülüp sineye çeker.
Kendimi kaybettim biraz, yanda 5-6 word dosyası açık nelerden bahsetsem başka diye bakınıyorum. Çok dağılmadan etkilenmeyişimden bahsedeyim. Yukarıda da lafını etmişim, lordmuti' de söylemiş. Elf, cüce, sadece dünyayı ele geçirmeye ya da yok etmeye çalışan uzaylılar, iyi ve kötünün en basit haliyle harmanlanması karşılaştığım ve eserimden uzak tuttuğum şeyler. Daha yeni portalda bahsi geçen Hava Uyanıyor'un ön okumasını yaptıktan sonra o kadar bilindik gelmişti ki her şey direk kafamda bitirivermiştim kitabı. Bu da ikinci sorunun farklı bir izdüşüm cevabı olsun. (2.5
Oluşmamışsa, hangi kitaptan, nasıl ve ne türden tasavvurlar?)