Kayıt Ol

İletileri Göster

Bu özellik size üyenin attığı tüm iletileri gösterme olanağı sağlayacaktır . Not sadece size izin verilen bölümlerdeki iletilerini görebilirsiniz


Mesajlar - milenya

Sayfa: 1 2 [3] 4 5 ... 17
31
Diana Thiberge'in önünde topu topu kırk sekiz saat vardı. Sonra cinayetler başladı.

Taş Meclisi - Jean Christophe Grange

32
Konusu olsun, aldığı ödüller olsun beklediğim nadir kitaplardandı. Bir de çevirmen rıhtımlı çıktı, kısacası:

33
Televizyon / Ynt: Hangi dizileri seyrediyorsunuz?
« : 15 Mart 2017, 01:16:10 »
Broadchurch : Açıkçası diziye müziklerini Olafur Arnalds ve Arnor Dan'ın yaptığını fark edince başladım. (Müziği için diziye mi başlanır demeyin...) Üç dört gün içinde güncele yetiştim zaten üçüncü sezonun başında. Diziyi keşfetmemi sağladığı için Olafur'a tekrar sevgiler. İngiliz dizilerini ya çok severim ya hiç, bir dengesizlik söz konusu, bunu sevdim.  Polisiye zeminli bir drama izlemek isteyenler için öneririm.

34
Galibası yok %100 anlaşmışız.  :)

35
Başka kurgulara bağlı olarak oluşmayan -oluşturmak istemediğimiz- tasavvurlardan söz etmek istedim, onları sürekli okur ama artık yaratıcı bulmadığımız için hayal dünyamızın figüranları haline getiririz daha fazlası değil. Elf, cüce, sadece dünyayı ele geçirmeye ya da yok etmeye çalışan uzaylılar vb.

Kısaca biraz daha açayım. Elfler asil, atik ve zarif bir ırk ve biz bunu bu şekilde yığınla kitaptan okumuş olabiliriz. Artık bu o kadar yaygınlaştı ki içinde hayal gücü barındırmayacak kadar banalleşti. Bunları şahsen kendi kurmaca evrenime pek sokmuyorum, kopyala yapıştır gibi geliyor. Bunun gibi içine çekildiğimiz lakin türetmek konusunda tüm heyecanını yitirmiş tasavvurlardan bahsetmek istedim.

Yukarıdaki halini bir ara elleyip düzelteceğim gerçekten pek anlaşılır olmamış ama umarım ne demek istediğimi şimdi anlatabilmişimdir.  :aww

Not: Elflerin yaratıcılıktan yeteri kadar nasibini aldığını değil, zarif ve atik bir ırk olarak gösterilmesinin artık genelleştiğinden bahsettim.

36
1. Bambaşka dünya kurguları okurken, onlara bağlı olarak kendi tasavvurlarınızın oluşup oluşmadığı?
 
 Ben Rıhtımdaki bir tartışma konusundan bile kendi kafamda bir toplum kültürü oluşturabilen biriyim. Bu sorunun açıklaması zaten ikinci soru hemen ona geçeyim efendim.

2. Oluşmuşsa, hangi kitaptan, nasıl ve ne türden tasavvurlar?

Biraz kendi içime kapandığım şu sıralar sürekli yazıyor ve okuyorum lakin kafamdaki büyük işi tamamlamak için bir çok bahane uydurup tekrar küçük parçalara yöneliyorum. Bu da büyük ölçüde yaratıyor olduğum evreni hala yaratıyor oluşumun sebebi, en azından yazıya dökülenden bahsediyorum. Kafamın içindekilerden bahsetmek rıhtım suyunu bulandırabilir zira :)

Çok sık polisiye okuduğum sıralar insana en büyük zararın yine insandan geleceği fikri baskındı yarattığım dünyada. İki farklı ırkı kapıştırmazdım ki hala yapmıyorum sevmiyorum öyle çok ırk. Şu sıralar da polisiyeye dönmüş durumdayım ama onun sebebi farklı. Neyse, bilimkurgu ve garip kurgular özellikle bana şunu kazandırdı: İnsanın ayağını kaydırmaya çalışan ana faktörlerden biri de içinde bulunduğu evren. Mieville bunu güzel yapar mesela: Tork vardır, sadece sınırında iki saniye bulunduğunuz için sizi ölmekten beter edebilir. Bilim-kurgu kitapların çoğunda uzay koşulları en büyük düşmandır. Bundan çok etkilenmiş olacağım ki yarattığım evren sadece hava kirliliği ile ömür ortalamasını 15 yaş düşürür cinsten.

İkincil olarak yine kültür ve yaşam biçimi (etik) insanı kurguda çok ince işçilik gerektiriyor. Freudçuyuz en nihayetinde toplum bilinci konusunda kendisi belkide kafamdaki bazı temel noktaları dolduran kişidir. Bulunduğun toplumun yasakları seni aynı şekilde öldürebilir ya da daha kötüsü. Eski toplumlarda ensest konusundaki yasakların çığrından çıkıp anne ile oğlunun, oğlan beş altı yaşına geldiğinde hiç görüşmemesinden, baba ile kızında aynı duruma düşmesine sebep olmuştur. Benim bu konuda yazdığım yığınla küçük öykü ve not var, yakın zaman belki atarım günceye ama kısaca insanların umursamazlık eşiğinin büyümesi ne kadar zalimce olabilir diye düşünmüştüm. Kendi dünyamdan örnek verirsem birinin yan komşusunun karısını dövüp, ona zorla, şiddetle sahip olduğunu bilmesi ya hiç umurunda olmaz, ya bundan kendi sadistik keyfini çıkarır ya da buna üzülüp sineye çeker.

Kendimi kaybettim biraz, yanda 5-6 word dosyası açık nelerden bahsetsem başka diye bakınıyorum. Çok dağılmadan etkilenmeyişimden bahsedeyim. Yukarıda da lafını etmişim, lordmuti' de söylemiş. Elf, cüce, sadece dünyayı ele geçirmeye ya da yok etmeye çalışan uzaylılar, iyi ve kötünün en basit haliyle harmanlanması karşılaştığım ve eserimden uzak tuttuğum şeyler. Daha yeni portalda bahsi geçen Hava Uyanıyor'un ön okumasını yaptıktan sonra o kadar bilindik gelmişti ki her şey direk kafamda bitirivermiştim kitabı.  Bu da ikinci sorunun farklı bir izdüşüm cevabı olsun. (2.5 Oluşmamışsa, hangi kitaptan, nasıl ve ne türden tasavvurlar?)

37
Sinema / Ynt: Wonder Woman (2017)
« : 12 Mart 2017, 13:21:47 »
Demin bir kaç kere art arda izledim süper olmuş. Özellikle fragmanın kendi içinde de minik bir konu akışına sahip olması harika. Filmin orasından burasından 5 saniyelik parçalarla ne olduğu belirsiz bir şey olmasındansa bu tarz filmin bir noktası üzerine yoğunlaşan fragmanlar güzel.

38
mit: Linkleri kaldırdım resimler küçüldüğünden, asıl ben teşekkür ederim tüm bu güzel kocaman her şeyler için.  :D

Bay_Karamsar: Açıkçası bende bir kaç kez havada yakaladım çantadan düşerken falan ama iğneyi iyice bükünce çantanın bir parçası haline geldi. Flama fikri de çok hoş, evde sergilemenin yaratıcı bir yolu olmuş.

39
Spoiler: Göster

Spoiler: Göster

Spoiler: Göster



+ Özellikle bu rozetle -yanımda onu taşıdığım için- zırt pırt fotoğraf çekiyorum lakin tam bir kabiliyet düşmanı olduğum için acayip kötü çıkıyordu. Sınav zamanı gelmeden unutmamak adına içlerinde daha az kötü olan üç taneyi koymak istedim.  

++ Üniversite içinde çektiklerimi attım sadece onun dışında da var ama dediğim gibi bunlar bile en iyileri neredeyse.

Linkler:

http://imgur.com/7tL9p15
http://imgur.com/8V3Oovt
http://imgur.com/kflLsr1

40
Sinema / Ynt: En Son İzlediğiniz Film?
« : 03 Mart 2017, 19:44:32 »
Logan

Hiç bekletmeden taze taze gittim, gördüm, beğendim. Hugh Jackman'ın klonunu yapıp Wolverine oynatmaya devam etmek lazım, duygusallık ve aksiyon açısından doyurucuydu. Bir final tadı veren filmde Logan'ın her halini görüyoruz. Bir Wolverine filminden beklenen her şeyden bir parmak bal çalınmış.

Beğenmediğim taraf (spoiler) :

Spoiler: Göster
X-24: Çok baneldi, yaşasın weapon x, olley bee babası gitti oğlu geldi o da başka bir wolverine yaptı.  Daha orjinal -fikir olarak- bir kötü adam ya da bio savaş makinesi olmasını isterdim.


Geri kalan her şeye bayıldım.

41
Hoş geldiniz,

Temeraire Serisi'nin akıbetini beklerken yaşlanmaktan korkuyorum, ne olacak bu seriye efenim?  :aww

42
Ben Pokemon, Beyblade, Yu-Gi-Oh, Digimon gibi serilerin hastasıydım lakin japon işlerinden bahsetmeyeceğim. Onlardan belki de daha çok özlediklerimi yazacağım.

Maske: Bak nasıl da özlemişim.

Tazmanya Canavarı:  Küçükken herkes Bugs Bunny'i çok severdi ben nedense bu elemana ölüp bitiyordum. Ne keskin bir zekası ne de hizmet ettiği bir amacı vardı.  <3

Atom Karınca: Bunu kelimelerle ifade edemem. İzlediğim zamanlar ben çok küçüktüm, bilinçaltıma dahi oturmuş bir karakter olabilir. Televizyonla aşk yaşardım, yine olsa yine yaşarım.

Megas XLR: Bu biraz daha yeni lakin izlediğim dönemler televizyona dönüp bakmayan biri olarak yayın saatini bilir, beş dakika önceden alırdım kumandayı.

43
Eğlence & Mizah / Ynt: İtiraflar
« : 13 Şubat 2017, 20:31:08 »
Finallerden sonra o okuma açlığı ile yeni şeyler keşfetmek için farklı denizlere yelken açtım lakin ne gemi kaldı ne maceracı ruh. İlk okuduğum kitap kötü bir redaksiyon görmüş (görmemiş de olabilir), ikinci elime aldığım aşırı derece de basit anlatımı ve boş diyaloglarıyla kendimi aptal gibi hissetmeme yol açmış, üçüncüsü ise daha önce okuduğumu fark ettiğim (bunun nasıl olduğu biraz uzun) ve son olarak güvenli bir liman olarak bildiğim yazarın bildiğim yayınevinin kitabına sarılmış lakin onda da ana karakteri antipatik bulmam...  :blink Sonuç olarak 20 gündür kitaba elimi atasım gelmiyor, kısa öyküler ya da şiir okuyorum ama onlar da roman tadı vermiyor, yazdığım şeyler de yarım kaldı sırf şu heves kaybı yüzünden.

Spoiler: Göster
Gizli silahım, tıkanıklık giderici Dresden Dosyalarına kayıyor gözüm, elimdekini yarım bırakıp biraz + basabilirim.

44
Korku filmlerini hep saçma bulmuşumdur özellikle doğu yapımlarını ve evet bu sahne için kör olsaydım demek istemem çünkü yarım saat güldüğümü biliyorum. Garez filminde hangisi bilmiyorum arkadaş zoruyla izledim, bir doğum sahnesinde birden bir karanlık basıyor ve kadının rahminden kendi uğraşı ile kocaman -sözde- korkunç bir kız sürünerek çıkıyordu.

Buraya koymak için tekrar izledim ve cidden rezillik. Neyse buyrun:

https://www.youtube.com/watch?v=cYmDmoWrgMg

45
Kurgu İskelesi / Ynt: Harken
« : 27 Ocak 2017, 20:34:04 »
Noktalama işaretleri hatası sıkça var, olması gereken virgüller ise bir o kadar yok. Noktadan sonra boşluk bırakılmamış. Harf hataları da yakaladım aynı şekilde. Editörlüğünüzü yapmak için biraz çabalamalısınız. Son okumalarınızı yapın, böyle bir yazım burada eleştirmek istediğim konu ve üslubun önüne geçecek kadar vasat olmuş.

Ben tüm metni okudum ve neredeyse her cümlede en az bir-iki hata yakaladım. Direkt olarak metnin başından yakaladıklarımı yazacağım çünkü hepsini belirtmek lüzumsuz kaçacaktır. Bir kaçını gördükten sonra tüm metni düzeltmek size kalmış.

İlk beş cümlede üç kere ‘hızlıca’ kelimesine rastlıyoruz ben tekrar eden kelimelerden hoşlanmayan biri değilim fakat ikinci paragrafın başındaki cümlede olumsuzluk ekiyle beraber kullanılacağına, onun yerine  ‘yavaşça konuştu’ gibi bir şey yapılabilirdi. Benim bir derdim olmasa da sık kelime tekrarı bir çok kişi de memnuniyetsizlik yaratır.

“Odamın kapısı aniden açıldı ve kapıdan bir silüet hızlıca odaya girdi.”
Odanın kapısının açıldığını belirtip aynı kapıdan ve odadan aynı cümle içinde tekrar bahsetmek kötü bir seçim olmuş.

“Bu ansızın gelen ziyaretçimden tedirgin olup yastığımın altındaki hançerimi hızlıca elime aldım.”
Burada da yastığınızın altındaki hançerin kendinize ait olduğunuzu belirten iyelik eki dahil diğerleri de aynı rahatsızlığı hissettirmiş okuyucu da.

Yaptığınız hataları kendi kaleminiz ve üslubunuzla düzeltmeniz gerekli olduğundan rahatsız edici yerleri söylemekle yetinmeye çalıştım. Bu eleştirimi kırıcı bulmak ya da yapıcı hale getirmek sizin elinizde. Yazmaya yeni başlayan biri için bu yapılan yorumların önemi kelimelerle anlatılmaz hele ki bu işte kararlıysanız.

Çok kısa bir giriş parçası olduğu için konu hakkında -hak verirsiniz ki- pek bir yorum yapmak mümkün değil.

Sayfa: 1 2 [3] 4 5 ... 17