Aslında bu tamamen seninle ve hikayenle alakalı. Hikayeni hangi anlatımla okuyucuya aktarabileceğini düşünüyorsan öyle yapmalısın, ben öyle yapıyorum.
Hikayeni yaşatmak istiyor ve okuyucunun sadece bir kişiyle özdeşleşmesini istiyorsan kahraman bakış açısı mantıklı, ama içerisinde on, on beş karakterin ve içlerinde en az iki kişinin baş karakter olduğunu varsayarsak kahraman bakış açısı eksik kalacaktır. Örneğin Harry Potter Harry'nin bakış açısıyla yazılsa, Ron ve Hermonie'ye bu kadar yakınlık duymayacaktık belkide. Büyücüler ve Cadılar dünyasını da sadece o dünyadan uzak kalmış bir çocuğun gözünden görebilecektik.
Tam olarak türe bağlı değil gibi aslında, yine sizinle, yazınızla ve neyi nasıl hissettirmek istediğinizle alakalı. Ben oluşturduğum dünyayı kahramanın gözüyle benimsesin istemem. Kendi keşfetsin isterim. Hoş bunu kahraman bakış açısıyla da yapabilirsiniz ama burada da konu sizin nasıl anlatmak istediğinize geliyor.
Aslında tanrısal bakış açısıyla başlayıp, sonradan kahraman bakış açısıyla yazdığım oldu. Ama sonuç olarak bu tamamen yazarla ilgili bir konu. Türün pek önem taşıdığını düşünmüyorum.