Konu: Sen mevsim olursun, ben dünya olurum.

[Daarlan Gardan]

Karlı bir ovada yürürüz belki,
soğuktan kızarmış ellerin acısıyla.
Gözlerimiz yanar belki,
hasta olup okula gitmemek için kar suyu içeriz,
Tanrı'nın suyunu içeriz, oh çekeriz!

Sonbahar yapraklarından bir taç yapacağım sana,
dökülürler lakin, dökülürler senin iyiliğin ve güzelliğinle girdikleri rekabetin sonucunda.
Yanan bir ateş buluruz belki,
alev alev, ıslık çalarak yanan bir ateş.
Ateşte kalbini görürsün, o alev kusar, sen kalbinin içindekini, o kıvılcım fırlatır, sen kıvılcım değil, lavdan ağır yakan sözler.

Gitar çalarız belki,
kahkaha atarız denize nazır.
Çağlayan sanacaklar sesimizi,
dinmeyecek sevgimden güç alan sesim.

İlkbaharda gelirsin belki de,
buluttan pamuk şekeri yaparım.
Tanrı pamuk şekerinden bulut yaptı,
tam tersi olmaz mı sanki?

Sen mevsim olursun, ben dünya olurum,
hep farklı bir yanınla karşılaşırım.
Kış gelir dondurursun,
ilkbahar gelir tatlı tatlı dokunursun,
yaz gelir yakarsın, güneş olursun, susuz bırakırsın,
sonbahar gelir, solmuş, dökülmüş, kurumuş bir ağaç yaprağı olursun kitap ayracı niyetine kullandığım... bir kitabın sayfaları arasında.

[Fiddler]

"İlkbaharda gelirsin belki de,
buluttan pamuk şekeri yaparım.
Tanrı pamuk şekerinden bulut yaptı,
tam tersi olmaz mı sanki?

Sen mevsim olursun, ben dünya olurum,
hep farklı bir yanınla karşılaşırım. "

kısmını çok beğendim.. Şahsi beğenim açısından sonrasının olmamasını tercih ederdim. Bir de Attila İlhan okuyunuz efendim henüz okumadıysanız. Hemen okuyacağınız birkaç şiirini de veriyorum, "Emperyal Oteli", "Sisler Bulvarı", "Pia"...

Kalemlere hep sağlıklar olsun.