Merhaba, öncelikle şunu belirtmeliyim yazacaklarım yalnızca kişisel deneyim ettiğim şeyler, dolayısıyla sizin için geçerli olmayabilir.
Birincisi, sizin yaşadığınızı ben de yaşamıştım. Bir kitabı okuduktan sonra ben de yapmalıyım, bu harika bir iş deme durumu. Buz ve Ateşin Şarkısı üzerinden küçük bir şey söyleyeyim, karakterleri, kurguyu, yazarın anlatım başarısını, her şeyi bir kenara bıraksak bile, George R.R. Martin günümüzdeki tarihçiler kadar, belki daha çok tarih biliyordur. Yani bu imrendiğiniz eserin yazarını başarılı yapan kitabın ortamı veya karakterlerinden çok bilgisini iyi kullanmasıdır. Kitabın güzel yönü bu tarih bilgisinden yararlanarak kurguyu gerçeklikle birleştirmesi. Ejderhalar ve entrikayı birbirine baskın gelmeyecek şekilde anlatması, Ak gezenler ve tanrıları kılıca üstün gelmeyecek şekilde oluşturduğu dünyaya yayması ve benim görmediğim, dikkat etmediğim bir dolu unsur yazarın elinden size ulaşıyor. Birçok yerde Taht Oyunları'nın tarihle birebir benzerlik gösterdiği noktaları görmüştüm. Diyorsunuz ki bana neden bunları anlatıyorsun bunu mu sordum ben? Haklısın sorun bu değildi ancak konudan bahsediş tarzından bir önsezide bulunarak bunları anlatmak istedim. Çünkü yazdığın sorunun bende oluşturduğu etki şu oldu, kollarını sıvayıp bu "kitap" yazma işine girmemişsin gibi? Haksız olabilirim, eğer denediysen yapmayı, zaten görmüşsündür ki kitap; karakterler, mekanlar ve olaylardan ibaret değildir. Dolayısıyla çok zor başarılı bir eseri ortaya koymak.
Bu kadar önsezi ile belki boş konuştuktan sonra sorunu cevaplayayım: Kitabın bana sunduğu yolculuğa bağlı, eğer ben karakterleri arkadaş edinmiş, bir dolu badire atlatmış, onlarla gülmüş, üzülmüşsem, sonu benim için pek de önemli değil. Bunu tatmin etmek(olmak) olarak adlandırıyorum ben. Kitap sona ulaşırken zaten ufak tefek şeylerde tatmin bulursun, güzel bir yolculuğa çıktığım dostlarımdan fazlasını beklemem. Size vaat edilen vardır genelde, sonda o şeyin gerçekleşmesi yeterli. Pek de çarpıcı olmasına gerek duymuyorum. Örneğin, Harry ve Voldemort'un son kitapta güzel bir düello yapmasını umuyorum. Rand ve Karanlık Varlık karşılaşacak biliyorum, bu tip şeyler olduktan ve ben onları heyecanla okuduktan sonra gerisi önemli değil.
Not: Buz ve Ateşin Şarkısı'nda nasıl bir vaat olur bilemedim. Şunu söylerim belki, sevdiğin karakter (hala ölmediyse

) tahta geçer, barış getirir. Çok sıradan oldu, zaten böyle bir son olmasını beklemiyorum. Yazar da sonun "bittersweet" (Hem acı hem tatlı) olacağını söylemişti yanlış hatırlamıyorsam.
Başarılar dilerim, burada anlattıklarımla amacım, yapamazsın, kolay değil demek değildi. Biraz bilgi vermek istedim umarım istediğin şekilde güzel bir eser çıkartırsın ortaya.
Dipnot: Bir eserin fazlasıyla etkisindeyken aynı konuda yazmanızı önermem zira etkileri sizin eserinizde de bulunursa insanlar bunun farkına varabilir.