İki kitabı da hızlı bir şekilde kısa aralıklarla okumuştum şu an öykü ile ilgili bir çok şeyi hatırlamıyorum ama şu hala aklımda ki hikayeyi çok yaymıştı ve ikinci özellikle kitap sayfalarca gereksiz detaylarla dolu bir kitaptı. Hikaye son bir kitap ile bitirilebilecek sonlarında olan bir kitap gibi değil de hala giriş kısmından gelişme kısmına geçiş yapan bir hikaye gibi. Yazarın tarzını da düşünecek olursak toplamda üç kitap ile seriyi istenilen şekilde toparlayıp bitirebileceğini hiç sanmıyorum.
Üçüncü kitap, olay örgüsünü sona erdirecek. Ama bu dünyada geçen son kitap olmayacak. Aralarında büyük fark var![*]http://kayiprihtim.com/roportaj/patrick-rothfuss-ucuncu-kitabi-hakkinda-konustu/[/*]
https://www.youtube.com/watch?v=SDyPJfI6r3w yeni keşfettim bunu ve bayıldııım
Ben de 'artık' üretkenliğe sahip olmadığını düşünenlerdenim. Bence kitap beklenti yükselmesi zamanını çoktan aştı. Berbat bir kitap bile yazsa kitabın üstünde adı, içinde aynı karakterler ve dünya olduğu sürece kimse berbat demez. Fena değildi der geçer. Bekledikçe kendisine eziyet ediyor. Benim için sorun yok, serinin büyük hayranlarından olamadım hiçbir zaman. Ama en azından internette de olsa küçük hikayeler paylaşarak hayranlarını mutlu edebilirdi. O süre içinde hem eli körelmez hem de asıl öykü için zaman kazanabilirdi. Kendi yazık etti.
2. kitabı birkaç gün önce bitirdim ve hayal kırıklığına uğradığımı söyleyebilirim. -Spoiler içeriyor- 1.kitap giriş kısmıydı. Dili akıcı ve güzeldi. Ana karakterimiz çocuk olduğundan ve onun gözünden anlatıldığından karakterlerin derin işlenememesi, karakterimizin bulunduğu ortamın dışında nelerin yaşandığı ve asıl hikaye hakkında çok az şey öğrenmemizden şikayette bulunmamıştım. Ama aynı durumun 2.kitapta da devam ettiğini görünce hayal kırıklığına uğradım. Yaşananlara rağmen karakterinde değişiklik görmediğim -2. kitabın sonlarına doğru olan kamptaki katliamı resmen fanservis- Kvothe bir yandan, uzunca bahsedilen ama ilerleyen kısımlarda hiç umrumuzda olmayacak bir sürü karakterler ise diğer bir yandan hikayeyi zedeliyor. Hikayede gereksiz ne varsa uzunca bahsedilirken önemli şeyler birkaç cümleden ibaret olup unutulup gidiyor. 80-100 sayfa boyunca Kvothe'in de içinde bulunduğu bir grup paralı askerin haydut kovalamacası ve bunun hikayeye sadece birkaç cümlelik katkısının bulunması, hemen sonrasında belki 50-100 sayfalık Kvothe'in cinsellik maceralarını okumak, hadi Felurian ile olanları geçtim, oradan ayrıldıktan sonra yine handan hana gidip kadınlarla yatan bir karakter haline gelmesi beni hikayeye karşı tamamen umursamaz bir hale getirdi. Mağdem Kvothe böyle bir karakter haline gelecekti neden yüzlerce sayfa Denna ile aralarındaki romantizmi okuduk? Bu ve bunun gibi şeyler hikayeye olan samimiyetimi bitirdi. Kvothe hiçbir zaman Geralt gibi derin bir kişiliğe sahip bir karakter haline de gelemeyecek. Gelmesi için en az 10 kitap daha sürmesi lazım böyle sakızmışçasına uzatılırsa. Sakızmışçasına diyorum çünkü tadını kaybetti. 2.kitap beni sadece Kvothe'e karşı değil neredeyse tüm karakterlere karşı umursamaz bir hale getirdi. Örneğin Kvothe'in üniversite arkadaşları olabildiğince silikleşti. Chandrialılar bahsedildiğinde anlıyoruz ki 200 sayfa daha Chandrialılar muhabetti dönmeyecek ve bizi doldurma peşi sıra olay örgüsü bekliyor olacak. Kvothe'in yardım ettiği karakterler veya Kvothe'e yardım eden karakterlerin büyük bir kısmı muhtemelen bir daha görülmeyecek. Elde bir tek Elodin kalıyor. Umarım o da silik bir karakter haline gelmez. Kralkatili hikayesi ile ilgili bir diğer sıkıntım hiçbir şeyin özgün gelmemesi. Ailesi öldüren çocuğun kahraman yolculuğu, okulun zenginin sürekli sataşmaları ve sonrasında küçümsenecek hallere düşmesi, kötü aşk ilişkileri gibi şeyleri okumamız bitmeyecek. Bu tarz eserleri hep göreceğiz ama bu yaşananları tekrardan Kvothe gibi bir karakterle okumak istemem. Sürekli "Ben zekiyim, yakışıklıyım, dilim çok iyi, gülümsemem çok tatlı." gibi muhabbetleri sıktı artık. Okuldan atılsada hikaye ilerlese artık. Aslında daha bahsedecek çok şey var ama Kvothe'in hikayesi bitmeden o konulara girmek istemiyorum.