
Kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğumuz şey ne kadar değerli olursa, onu kaybetmemek için vermekten çekinmeyeceğimiz emeğin boyutu o denli büyük olacaktır. Onun başına gelebilecekleri engellemek için her tür önlemi almaktan kaçınmayacağımız açıktır. Ve şayet bizim gibi bir özneyse bu bahsettiğimiz, onun haberi olsa da olmasa da nice fedakarlıklara gireriz. O, karşı karşıya olduğu tehlikeden haberdar olsa da olmasa da biz, vereceğimiz kararda yalnızızdır.
Bir İmparatorluk ÇöküyorHari Seldon bu açıdan bakıldığında aslında yalnız bir adam sayılabilirdi. Çünkü çökmekte olan bir imparatorluğun başkentine gelmişti ve Chetter Hummin sayesinde azametleriye aklını başından alan devasa Trantor sütunlarının yıkılmak üzere olduğunu farketmişti. Büyük bir sorunla karşı karşıyaydı. Ve bu sorunu çözebilecek kişinin, geleceği gören denklemler üretmeye aday bir matematikçi olarak ancak kendisi olabileceğini düşünmüştü ve bu yükü taşımak için inisiyatif almaya hazırdı.
Sorun bir hanedanın ortadan kalkması veya -milyon yıllarca hüküm sürmüş olsa da- bir yönetim biçiminin değişmesi değildi. Sorun, bu kadar uzun süredir bir merkezi yönetim ile idare edilen Samanyolu galaksisinin, her zamankinden daha çok ihtiyacı olduğu bu zamanda merkezi otoriteden yoksun kalması olasılığıydı.
Galaktik İmparatorluk tarafından idare edilen binlerce takımyıldız, gözlerini hırs bürümüş korsanların, hükmetme hevesiyle milyonların geleceğini tehlikeye atabilecek tiranların ve akla gelmeyecek galaksi dışı tehlikelerin açık hedefi haline gelmek üzereydi, hem de hesaplamalar doğru ise 30.000 yıl boyunca.
İnsanlık için bir UmutVakfın kurulması fikrine yataklık eden işte böylesi bir ortamdı. İnsanlık milenyumlar sonra tekrar, sığınabileceği bir çatıya ihtiyaç duyuyordu. Adına Galaktik Ansiklopedi denilecek bir eserin oluşturulması maskesi altında, galaksinin köşesinde bir gezegene, Terminus’a yerleşilecekti. Ve Trantor’ dan uzakta, Terminus’ ta yeni bir merkez inşa edilecekti. İnsanlık için ortaya çıkan bu yeni umudun hangi misyonları üstleneceği belirlenmeye başlamıştır aslında Hari Seldon’ un zamanında. Seldon’ un planına göre,
- İnsanlığın refahı tehlikededir, 30.000 yıl sürecek bir kaos ihtimali yok edilmek zorundadır.
- Milyon yıllar içerisinde oluşturulan medeniyet, bilim ve kültür, yok olma tehlikesiyle yüz yüzedir. Ortak mirası muhafaza edebilecek bir korunağa ihtiyaç vardır.
- Bütün evreni tehdit etmesi muhtemel saldırganlara karşı insanlığı korumak ancak evrensel bir birlikle mümkün olabilir ve bu birliğe Vakıf yataklık etmek zorundadır.
Vakfın YapısıVakıf nasıl bir yapıdır peki? Tüm bu gücü nereden alabilmektedir? Öncelikle bilinmesi gereken şey Vakıf’ ın, Galaktik İmparatorluğun yerini geçici süreyle de olsa almaya namzet olduğudur. Ama bu hiçbir şekilde onun bir monarşi biçimde hareket etmesi anlamına gelmez. Ondan sıradan bir devlet olarak bahsetmek dahi yersiz olacaktır bilindik tanımlara dayanarak.
Vakıf, yönetim erkini, kuvvete değil zekaya, ordu hamlelerine değil diplomasiye, taht kavgalarına değil entrikalara borçlu olduğu için Vakıftır. İmparatorluktan bağımsızlıklarını ilan eden tiranlara, nükleer teknolojinin devlerine ve hatta imparatorluğun kendisine karşı savaşırken aslında onun tek bir dayanağı vardır : Vakıf denilince akla gelen ilk şeydir o da; emanetçiler, “Vakıf” ın değerlerine kurucuları nasıl sahip çıktıysa, aynı prensiplere dayanarak, aynı ciddiyeti taşıyarak sahip çıkacaktır.