« : 27 Eylül 2012, 19:26:58 »
Arka Kapak Jack London, bu kitabı geçen yüzyılın hemen başında, üzerinde güneşin batmadığı Büyük Britanya İmparatorluğu'nun ihtişam ve gücünün doruğunda olduğu bir dönemde (1902) kaleme almıştır. Emekçilerin, bir yüz yıl boyunca verdikleri ağır bedelli mücadelenin sonucunda elde ettikleri hakların tamamen askıya alındığı, insanların günde iki üç işte çalıştıkları, anne babanın geçim derdine düştükleri, çocukların kendi kaderlerine terk edildikleri, berbat çevre ve sağlık koşullarında bulaşıcı hastalıkların, özellikle de veremin kol gezdiği, evsiz barksızların sokak köşelerini paylaşamadıkları bir cehennem çukuru anlatıyor London bize. Çukurun adı dönemin Londra'sının Doğu Yakası. Zenginliğin, refahın yoksulluk üretmeden gerçekleşemediği bir dünyada, o günden bu güne neyin değiştiğini anlamak için, bugün metropol dediğimiz büyük kentlere dönüp bakmak bize kalıyor.
Uçurum İnsanları: Çıkışı olmayan cehennem...
Bu kitabı ilk olarak uzun süre önce, okuduğumu net olarak değerlendiremediğim bir yaşta okumuştum. Geçen günlerde tekrar karşıma çıkmasıyla alıp bir kez daha okudum ve zaten küçük yaşlardan beri kalbimde yer etmiş bir yazar olan Jack London'a olan hayranlığım daha da arttı. Sefaleti, açlığı, bir toplumun görünmeyen yüzünü yazabilmek için o hayatı yaşamış bir adamın kaleminden çıkmış, vurucu ve uzun süre aklımda yer eden bir romandı Uçurum İnsanları. Kendi adıma ölmeden önce okunması gereken kitaplar listemde ilk on içerisinde yer alacak bir kitap.