İlk kısım ve ikinci kısım arasında bir kıyaslama yapmak gerekirse eğer, ilk kısmın ilk bölümü biraz kafaları karıştırmış olsa da, ikinci kısmın sonlarında bu bölümle ilgili teoriler üreterek çözmeye çalıştık. Elijah ve Legal Mc'nin de bahsetmiş olduğu gibi Pate adlı karakter kuvvetle muhtemel bir yüzsüz adam.*
Bunun haricinde artık ayyuka çıkmış bir gerçek daha var, o da şudur: Kehanette yer alan valonqar Tyrion değil, Jaime’dir, demek isterdim. Ama henüz erken. Okumakta olduğumuz serinin yazarının Martin olduğu gerçeğini unutmamamız gerekiyor. Martin bu, ne yapsa yeridir. Her zaman ters köşeye yatırır okurlarını. Bu yüzdendir ki, bu konuda bu kadar erken konuşmak istemiyorum ben. Bakarsınız Tyrion gelmiş ve o pis, rutubetli zindanda soğuktan donmak üzere, açlıktan ölmek üzere olan tatlı ablacığı Cersei’e bir arbalet salıvermiş. Olamaz mı? Valla olur, şaşırmam yani.
Evet, Cersei demişken, sanırım güzel kraliçemizin sonu yakın. Jaime’nin yardım isteğini geri çevirmesine çok şaşırdım ama son zamanlarda araları bir hayli açıktı zaten. Neyse, bekleyip göreceğiz.
Ayrıca sevindiğim bir nokta da şurası; Podrick Payne Tyrion gittikten sonra sahipsiz kalmadı en azından. Tarth Bakiresi’yle oldukça iyi anlaşıyor gibi. Tabii onların yolculukları da bir hayli meşakkatli. Koskoca Diyar’da 13 yaşında uzun boylu, kızıl saçlı bir bakire aramak kolay mı? Elbette değil. Yedi onlara yardım etsin ne diyelim. Tabii önce düştükleri durumdan kurtulmaları gerek.
Arya'yı de tebrik etmeden geçemeyeceğim. Yaşı küçük ama yaptıkları büyük. Okurken en zevk aldığım bölümler Arya'nınkiler oluyor bazen.