Kayıt Ol

Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri

Çevrimdışı BerkeB

  • ***
  • 494
  • Rom: 7
  • Onu bulan herşey'i bulur
    • Profili Görüntüle
Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« : 10 Aralık 2012, 04:33:03 »
...
Bakmayın şiir yazdığıma romantik değilim :).

Çevrimdışı Kuzen

  • **
  • 123
  • Rom: 1
  • http://kaldirimfaresi.blog.com/
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #1 : 11 Aralık 2012, 20:38:43 »
 Bunu anlatmıştın sanırım Berke.. Edebi olarak yaşına göre iyi yazmışsın. Ama ben hala vuralım o herifi diyorum sen anlamıyorsun.. :(
A. Umi

Çevrimdışı BerkeB

  • ***
  • 494
  • Rom: 7
  • Onu bulan herşey'i bulur
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #2 : 11 Aralık 2012, 22:17:49 »
Boşver Kuzen vursak elimize ne geçecek... O yaşta da içimizde varmış birşeyler demekki edebiyat adına.
Bakmayın şiir yazdığıma romantik değilim :).

Çevrimdışı Tardis

  • **
  • 92
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #3 : 22 Aralık 2012, 02:05:05 »
Yani bunlar gerçek mi?
İnsanlar güçsüz oldukları için ağlamazlar,
Çok zamandır güçlü oldukları için ağlarlar...

Çevrimdışı BerkeB

  • ***
  • 494
  • Rom: 7
  • Onu bulan herşey'i bulur
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #4 : 22 Aralık 2012, 12:27:25 »
Yarı gerçek yarı kurgu.
Bakmayın şiir yazdığıma romantik değilim :).

Çevrimdışı

  • *
  • 27
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #5 : 22 Aralık 2012, 13:05:28 »
Çok kötü hissettim kendimi bunu okurken :( ellerim titremeye başladı ağlamamak için tuttum kendimi, ilk önce yorumları okuduğum için sanırım, beni çok etkiledi bu yazı. :(

Edebi açıdan bakacak olursak.. Şimdiki yaşında mı yazdın bilmiyorum ama o küçük çocuk için fazla büyük laflar gibi geldi bana, bazı yerlerde tabi. Dediğin gibi imla hataları var bazı bazı, çok da önemli değil zaten.

Kalemine sağlık ...

Bu olay içinde yapabileceğimiz tek şey seni kazanmak diye düşünüyorum. İnsanlarla konuşmaktan çekinme, bu konuyu anlatmaktan çekinme ki sana yardımcı olsunlar. :(
bir fincan fala kimse hayır diyemez.. :)
meraklısın meraklıyız---da.. bilirsin! fazla merak iyi değildir.
bazen meraktan değil de merak edilenden gelir iyi olmayan şeyler, sen sen ol fazla merak edip kurcalama benden sana söylemesi...

Çevrimdışı BerkeB

  • ***
  • 494
  • Rom: 7
  • Onu bulan herşey'i bulur
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #6 : 22 Aralık 2012, 15:37:04 »
Çok kötü hissettim kendimi bunu okurken :( ellerim titremeye başladı ağlamamak için tuttum kendimi, ilk önce yorumları okuduğum için sanırım, beni çok etkiledi bu yazı. :(

Edebi açıdan bakacak olursak.. Şimdiki yaşında mı yazdın bilmiyorum ama o küçük çocuk için fazla büyük laflar gibi geldi bana, bazı yerlerde tabi. Dediğin gibi imla hataları var bazı bazı, çok da önemli değil zaten.

Kalemine sağlık ...

Bu olay içinde yapabileceğimiz tek şey seni kazanmak diye düşünüyorum. İnsanlarla konuşmaktan çekinme, bu konuyu anlatmaktan çekinme ki sana yardımcı olsunlar. :(
Teşekkür ederim.

 Hepsini o yaştayken yazmıştım ekleme yapmadım hiç. Sadece fazla uygunsuz yerlerini çıkardım ve birkaç kelime değiştirdim. Mesela rol model gibi. İnsan çabuk olgunlaşınca laflarıda yaşına göre büyük oluyor.

Hepimiz yaralar alıyoruz. Ancak allah kimseye katlanamayacağı kadar büyük dert vermez. Ben buna inanıyorum. Hayat devam ediyor. Allaha şükür şuan bir sorunum yok. Günlükleri bulana kadar aklıma bile gelmiyordu bu olay unutmuştum ama işte...

Bazem böyle beklemediğin anlarda beklemediğin şeyler karşına çıkıyor. Sende içinde tutmakta zorlanıyorsun. Buda seni yaşadıklarını paylaşmaya itiyor. Bu günlük herşeyin dışa vurumu olmuş aslında. Edebi olarak baktığımız zaman duygusal manada derinliği olduğu için paylaşmak istedim. Birde şu içeride tutamama, paylaşma dürtüsünün de etkisi var.
Bakmayın şiir yazdığıma romantik değilim :).

Çevrimdışı Nightmare

  • ***
  • 627
  • Rom: 8
    • Profili Görüntüle
    • Saklı Günlükler
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #7 : 26 Ocak 2013, 16:21:31 »
ben 8 yaşındayken bisküvinin içindeki kaymağı sıyırmakla uğraşıyordum :P

çok iyi gerçekten yaş küçük ama yazılar büyük beğendim :)

Çevrimdışı BerkeB

  • ***
  • 494
  • Rom: 7
  • Onu bulan herşey'i bulur
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #8 : 20 Mart 2013, 11:25:25 »
ben 8 yaşındayken bisküvinin içindeki kaymağı sıyırmakla uğraşıyordum :P

çok iyi gerçekten yaş küçük ama yazılar büyük beğendim :)
Teşekkürler :).
Bakmayın şiir yazdığıma romantik değilim :).

Çevrimdışı astrofizikçi

  • *
  • 3
  • Rom: 0
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #9 : 28 Nisan 2014, 08:55:00 »
Bence adamı kıstırmak gerek...

Çevrimdışı BerkeB

  • ***
  • 494
  • Rom: 7
  • Onu bulan herşey'i bulur
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #10 : 06 Mayıs 2014, 19:02:20 »
Mâliki yevmiddin diyorum, sayın bayan astrofizikist.
Bakmayın şiir yazdığıma romantik değilim :).

Çevrimdışı Light

  • **
  • 359
  • Rom: 7
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #11 : 07 Mayıs 2014, 15:45:49 »
                                             
 14 Aralık 2005
Merhaba sevgili günlük. Bu gün okulun ilk günü. Bir sene gittim işte daha niye gitmemi istiyorlar ki. Ben okula gitmek istemiyorum günlük. Dışarıda gözlenecek o kadar çok şey var ki...
Annemin zoruyla kıyafetlerimi giyip çantalarımı kuşandım ve okulun yolunu tuttum. Okul yeni taşındığımız evimize çok uzak değildi. Ancak genede okula babam bırakıp alıyordu. Diğer çocukların aksine ben bundan utanmıyorum.
Okula vardığımda herşey benim için bambaşkaydı. Önceki oturduğumuz yerdeki okuldan çok farklıydı bu okul. Sadece bir odası ve sobası yoktu. Kalorifer dedikleri metal kazanlar vardı her odada üçer dörder tane.  Onlar ile ısınıyorduk.
 İlk ders türkçeydi. Öğretmenimiz çok sert görünümlü bir insandı. Ondan korkmuştum...
 Derken ikinci ders başladı ve gözlerime inanamadım. Karşımızdaki masada bambaşka bir insan oturuyordu. Genç yaşlarda bakınca insanın içini ısıtan gülümsemesiyle bir kadın. Ona sordum " Öğretmenimize ne yaptın ? " Herkez bana kahkahalarla gülmeye başladı. Çok utanmıştım.

 Günün sonuna geldiğimde okulun kapısına kadar ilerledim ve babamı bekledim. Beklerken fark ettim ki herkez birbirine giderken sonra görüşürüz gibi laflar ediyordu. Benim aksime herkez sanki birbiriyle iletişim içindeydi. Onlarla arkadaş olmayı, iletişim kurmayı o an çok istedim. Eve gittiğimde bile bu düşünce aklımdan çıkmadı. Aklımda sorularla uykuya daldım.

                                                            
15 Aralık 2005
Merhaba sevgili günlük. Bu gün cumartesi. Okul tatil. Evde oturmuş Bugs Bunny ' yi izliyordum. Her zamanki gibi annemin yaptığı çay ve kaynattığı yumurtalar yüzünden camlar buhulanmıştı. Elimde kahvaltı tepsim ile yerde oturmuş televizyona bakarken annem şöyle dedi. "Bu gün neden dışarı çıkıp arkadaşlarınla oynamıyorsun." Olur anne dedim. Yemeğim bittikten sonra kapının önüne çıktım. Amaçsızca öyle dikilmişken benden sanki metrelerce uzun bir erkek çocuğu geldi yanıma "Selam! Ben Metin senin adın ne ?". Onunla tanıştıktan sonra benim için yavaş yavaş bir rol model haline gelmişti. Yaşı benden çok büyüktü orta okul ikinci sınıfa gidiyordu. Ben ise ikinci sınıfa gidiyordum. Arkadaşları tarafından sevilen bir insandı. Üstelik bana bilmediğim ve bilmediğim için benimle dalga geçtikleri o küfürleri öğretmişti. Artık benimle dalga geçmiyorlardı. Hatta onların bilmediği küfürleri bildiğim için bana saygı bile duymuşlardı.
  Öncelikle, inancını bilemem ama bu bir sınav ve bu şekildeki bir hayat sınavını okurken etkilenmedim diyemem.Bu ülkede neler oluyor, her zaman şükür demek gerek.
   İkinci olarak 14 Aralık okulun ilk günü ise 15 Aralık nasıl cumartesi oluyor?Mantık hatası.
  
Alıntı yapılan: W.S.
Yet do thy worst, old Time; despite thy wrong
My love shall in my verse ever live young.

Çevrimdışı BerkeB

  • ***
  • 494
  • Rom: 7
  • Onu bulan herşey'i bulur
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #12 : 14 Mayıs 2014, 19:07:39 »
                                             
 14 Aralık 2005
Merhaba sevgili günlük. Bu gün okulun ilk günü. Bir sene gittim işte daha niye gitmemi istiyorlar ki. Ben okula gitmek istemiyorum günlük. Dışarıda gözlenecek o kadar çok şey var ki...
Annemin zoruyla kıyafetlerimi giyip çantalarımı kuşandım ve okulun yolunu tuttum. Okul yeni taşındığımız evimize çok uzak değildi. Ancak genede okula babam bırakıp alıyordu. Diğer çocukların aksine ben bundan utanmıyorum.
Okula vardığımda herşey benim için bambaşkaydı. Önceki oturduğumuz yerdeki okuldan çok farklıydı bu okul. Sadece bir odası ve sobası yoktu. Kalorifer dedikleri metal kazanlar vardı her odada üçer dörder tane.  Onlar ile ısınıyorduk.
 İlk ders türkçeydi. Öğretmenimiz çok sert görünümlü bir insandı. Ondan korkmuştum...
 Derken ikinci ders başladı ve gözlerime inanamadım. Karşımızdaki masada bambaşka bir insan oturuyordu. Genç yaşlarda bakınca insanın içini ısıtan gülümsemesiyle bir kadın. Ona sordum " Öğretmenimize ne yaptın ? " Herkez bana kahkahalarla gülmeye başladı. Çok utanmıştım.

 Günün sonuna geldiğimde okulun kapısına kadar ilerledim ve babamı bekledim. Beklerken fark ettim ki herkez birbirine giderken sonra görüşürüz gibi laflar ediyordu. Benim aksime herkez sanki birbiriyle iletişim içindeydi. Onlarla arkadaş olmayı, iletişim kurmayı o an çok istedim. Eve gittiğimde bile bu düşünce aklımdan çıkmadı. Aklımda sorularla uykuya daldım.

                                                            
15 Aralık 2005
Merhaba sevgili günlük. Bu gün cumartesi. Okul tatil. Evde oturmuş Bugs Bunny ' yi izliyordum. Her zamanki gibi annemin yaptığı çay ve kaynattığı yumurtalar yüzünden camlar buhulanmıştı. Elimde kahvaltı tepsim ile yerde oturmuş televizyona bakarken annem şöyle dedi. "Bu gün neden dışarı çıkıp arkadaşlarınla oynamıyorsun." Olur anne dedim. Yemeğim bittikten sonra kapının önüne çıktım. Amaçsızca öyle dikilmişken benden sanki metrelerce uzun bir erkek çocuğu geldi yanıma "Selam! Ben Metin senin adın ne ?". Onunla tanıştıktan sonra benim için yavaş yavaş bir rol model haline gelmişti. Yaşı benden çok büyüktü orta okul ikinci sınıfa gidiyordu. Ben ise ikinci sınıfa gidiyordum. Arkadaşları tarafından sevilen bir insandı. Üstelik bana bilmediğim ve bilmediğim için benimle dalga geçtikleri o küfürleri öğretmişti. Artık benimle dalga geçmiyorlardı. Hatta onların bilmediği küfürleri bildiğim için bana saygı bile duymuşlardı.
  Öncelikle, inancını bilemem ama bu bir sınav ve bu şekildeki bir hayat sınavını okurken etkilenmedim diyemem.Bu ülkede neler oluyor, her zaman şükür demek gerek.
   İkinci olarak 14 Aralık okulun ilk günü ise 15 Aralık nasıl cumartesi oluyor?Mantık hatası.
  
İlk günler gitmemiştim okulun ilk günü demiş çocuk aklım. Doğrusu okula gittiğim ilk gün. Sekiz yaşındaki bir çocuğun böyle bir anlatım hatası yapması normal :).

Bu konu biraz "ibret loading..." oldu.
Bakmayın şiir yazdığıma romantik değilim :).

Çevrimdışı Light

  • **
  • 359
  • Rom: 7
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #13 : 15 Mayıs 2014, 00:20:23 »
                                             
  14 Aralık 2005
Merhaba sevgili günlük. Bu gün okulun ilk günü. Bir sene gittim işte daha niye gitmemi istiyorlar ki. Ben okula gitmek istemiyorum günlük. Dışarıda gözlenecek o kadar çok şey var ki...
Annemin zoruyla kıyafetlerimi giyip çantalarımı kuşandım ve okulun yolunu tuttum. Okul yeni taşındığımız evimize çok uzak değildi. Ancak genede okula babam bırakıp alıyordu. Diğer çocukların aksine ben bundan utanmıyorum.
Okula vardığımda herşey benim için bambaşkaydı. Önceki oturduğumuz yerdeki okuldan çok farklıydı bu okul. Sadece bir odası ve sobası yoktu. Kalorifer dedikleri metal kazanlar vardı her odada üçer dörder tane.  Onlar ile ısınıyorduk.
 İlk ders türkçeydi. Öğretmenimiz çok sert görünümlü bir insandı. Ondan korkmuştum...
 Derken ikinci ders başladı ve gözlerime inanamadım. Karşımızdaki masada bambaşka bir insan oturuyordu. Genç yaşlarda bakınca insanın içini ısıtan gülümsemesiyle bir kadın. Ona sordum " Öğretmenimize ne yaptın ? " Herkez bana kahkahalarla gülmeye başladı. Çok utanmıştım.

 Günün sonuna geldiğimde okulun kapısına kadar ilerledim ve babamı bekledim. Beklerken fark ettim ki herkez birbirine giderken sonra görüşürüz gibi laflar ediyordu. Benim aksime herkez sanki birbiriyle iletişim içindeydi. Onlarla arkadaş olmayı, iletişim kurmayı o an çok istedim. Eve gittiğimde bile bu düşünce aklımdan çıkmadı. Aklımda sorularla uykuya daldım.

                                                             
15 Aralık 2005
Merhaba sevgili günlük. Bu gün cumartesi. Okul tatil. Evde oturmuş Bugs Bunny ' yi izliyordum. Her zamanki gibi annemin yaptığı çay ve kaynattığı yumurtalar yüzünden camlar buhulanmıştı. Elimde kahvaltı tepsim ile yerde oturmuş televizyona bakarken annem şöyle dedi. "Bu gün neden dışarı çıkıp arkadaşlarınla oynamıyorsun." Olur anne dedim. Yemeğim bittikten sonra kapının önüne çıktım. Amaçsızca öyle dikilmişken benden sanki metrelerce uzun bir erkek çocuğu geldi yanıma "Selam! Ben Metin senin adın ne ?". Onunla tanıştıktan sonra benim için yavaş yavaş bir rol model haline gelmişti. Yaşı benden çok büyüktü orta okul ikinci sınıfa gidiyordu. Ben ise ikinci sınıfa gidiyordum. Arkadaşları tarafından sevilen bir insandı. Üstelik bana bilmediğim ve bilmediğim için benimle dalga geçtikleri o küfürleri öğretmişti. Artık benimle dalga geçmiyorlardı. Hatta onların bilmediği küfürleri bildiğim için bana saygı bile duymuşlardı.
   Öncelikle, inancını bilemem ama bu bir sınav ve bu şekildeki bir hayat sınavını okurken etkilenmedim diyemem.Bu ülkede neler oluyor, her zaman şükür demek gerek.
   İkinci olarak 14 Aralık okulun ilk günü ise 15 Aralık nasıl cumartesi oluyor?Mantık hatası.
   
İlk günler gitmemiştim okulun ilk günü demiş çocuk aklım. Doğrusu okula gittiğim ilk gün. Sekiz yaşındaki bir çocuğun böyle bir anlatım hatası yapması normal :).

Bu konu biraz "ibret loading..." oldu.
Öyle olsun seni mi kıracağım? Bu arada yanlış anlaşılmasın, herhangi tekil veya çoğul tanrılara inanan biri değilim.
Alıntı yapılan: W.S.
Yet do thy worst, old Time; despite thy wrong
My love shall in my verse ever live young.

Çevrimdışı Thomasward

  • **
  • 352
  • Rom: 1
    • Profili Görüntüle
Ynt: Sekiz Yaşındaki Bir Çocuğun Günlükleri
« Yanıtla #14 : 18 Mayıs 2014, 20:40:53 »
 O Metin varya ben onu alayıyla ve ceddiyle beraber selamlıyorum. Sinir manyağı oldum, doğru mu bu?.   

Küçük çocuğun anlamamasından istifade edip psikolojisiyle oynamak nedir arkadaş!