IMDb Puanı: 8.4
Konu: Black Mirror, İngiliz Channel 4 kanalında 4 Aralık'ta yayınlanmaya başladı ve 3 haftada sona erdi, zira 3 adet birbirinden bağımsız kısa film gibi bölümü var. Öyle ki her biri farklı yazar, yönetmen ve oyunculara sahip. Üstelik süreleri bile farklı. Üçlemenin ortak paydası ise hayatımızı kolaylaştırması beklenen teknolojinin, bizi nasıl avucuna aldığı ve sosyal yaşantımızı nasıl da alt üst ettiği.
Dizinin yaratıcısı Charlie Brooker ise şu şekilde özetliyor diziyi:
Teknoloji bir ilaçsa -ki bir ilaca benziyor- yan etkileri tam olarak nelerdir? Black Mirror (Kara Ayna) dizisi, (teknolojiden kaynaklı) keyif ile huzursuzluk arasındaki bu alanda kurgulanıyor. Başlıktaki kara aynayı dizideki her duvarda, her masada, herkesin avucunda göreceksiniz: Televizyon, monitör, akıllı telefonların soğuk, parlak ekranı.
Yorumum: Aslında bu dizi hakkında söylenecek bir süre şey var. Her bölümden sonra insanı sarstığı ve bazı şeyleri sorgulamamızı sağladığı gerçeğiyle yüz yüze kalıyoruz. Birbirinden bağımsız 6 bölümlük mini bir dizi Black Mirror ve bu 6 bölümde anlatılanlar da insanın yüzüne tokat gibi çarpıyor adeta.
Dizideki bölümlerin hepsi bilimkurgu unsurları içeriyor fakat dizinin adından ve konusundan da anlaşılacağı üzere teknolojinin insan hayatını nasıl ele geçirdiğini ve ne gibi sorunlara yol açabileceğini gözler önüne seriyor. Her biri bir distopya aslında. Kara bir senaryo.
Her bölümde çok ilginç ve ilginç olduğu kadar da gelecekte olabilitesi yüksek olaylar işlenmiş. Senaryoyu yazanlara hayranım. Müthiş bir zeka. Ayrıca oyunculuklar da yabana atılacak cinsten değil. Ben en çok 1.sezonun 2.bölümünü sevdim. Hepsi etkiledi ama en çok bu bölümde etkilendim diyebilirim.
Her bölümü tek tek ele alıp uzun uzun yorumlamak çok daha iyi olacaktır aslında fakat şimdilik kısaca sadece şunu söyleyebilirim: Birçok kişinin "hayatımda izlediğim en iyi şey" dediği Black Mirror'ı sizler de izlemelisiniz. Herkes izlemeli. Böyle şeyler izlenmeli. Gerçekten.
Herkese önerimdir.