Okuduğum ilk ciddi Jules Verne romanı. Evet, gerçekten de öyle. Küçükken okuduğumu hatırladığım o ince (kısaltılmış) Verne kitaplarının hiçbirini saymıyorum.
Başladığım birkaç romandan tat alamayınca onları, sonra devam etmek üzere bir kenara bırakmış ve kitaplığımda bulunan 1971 baskısı Jules Verne'i elime almıştım. Zaman zaman kitap sohbetleri yaptığım bir amca tarafından bana hediye edilen bu baskı De Yayınevi'nden çıkmış ve tam metin olduğu yazıyor. Eski kitap kapaklarının bir karizması olduğundan, bir anda çok çekici geldi ve başldım. Daha başlar başlamaz da çok eğlenceli bir kitapla karşı karşıya olduğumu fark ettim.
Kitabı yarıladığım esnada, yaptığım Jules Verne araştırmaları sonucunda İdefix'te 20 kitabın takım olarak satıldığını gördüm ve kitapçım aracılığıyla sipariş verdim. Kitaplarım geldi ve İthaki'nin 80 Günde Devri Alem'i ile, De'nin Seksen Günde Dünya Gezi'sini biraz karşılaştırdım. Elbette İthaki'nin çevirisi daha iyiydi, (ve hazır konu açılmışken 46 kitaplık Jules Verne dizisi için İthaki'yi tebrik ediyorum) ve punto farklılıkları dolayısı ile de daha kalın görünüyordu. Fakat ben yine de kitabı nostaljik De baskısından okuyup bitirdim. Yıllar sonra İthaki baskısından tekrar okumaya da karar verdim ayrıca. Fakat ilk önce İthaki'nin Jules Verne kitaplığını yutmam gerekiyor. Sıradaki kitabım Doktor Ox'un Deneyi. Ama önce -daha bilinir adıyla- 80 Günde Devri Alem'in içeriğinden bahsetmek gerek.
Phileas Fogg soylu bir İngiliz beyefendisidir ve çok sakin bir mizaca sahiptir. Dakik olmasıyla ünlüdür ve aynı zamanda çok da dürüst bir adamdır. Bir gün arkadaşlarıyla kulüpte iken dünyanın çevresini 80 günde dolaşabileceğini söyler ve arkadaşları buna inanmazlar. Bir iddiya girilir, Fogg, 80 günde dünyanın çevresini dolaşıp, kararlaştırılan gün ve satte kulüpte olacaktır. Çok zor bir ihtimal de olsa, laf ağızdan bir kere çıkmıştır artık ve geri dönüş yoktur. Fogg, derhal eve gider ve daha o gün işe yeni girmiş olan uşağı Passepartout'a hazırlanmasını ve bir yolculuğa çıkacaklarını söyler. İlk başta bu durum karşısında afallayan Passepartout, efendisinin talimatlarını yerine getirir ve yolculuk başlar.
Efendisi ve Pasaportout, 80 günde dünyayı dolaşabilecekler midir? Bu kitabın sonunda belli oluyor elbette ve işte o şaşırtıcı sona kadar yaşanan maceralar silsilesi okurda güzel bir etki bırakıyor. Bu ikilinin arkasına Fogg'u suçlu zannedip takılan bir de polis hafiyesi Fix bulunmakta. Dünyanın çeşitli ülkelerinde çeşitli maceralar yaşanır ve bazen komik bazen de tehlikeli sayılabilecek badireler atlatılır.
Jules Verne'in olayları öyküleştirmede kullandığı dil oldukça sade ve eğlenceli. Evet, okuru şaşırtan bir sonla bitiyor kitap ve Verne'in zakasına hayran kalıyoruz.
Jules Verne gibi bir dehayı okumaya başlamak için bence çok ideal bir kitap 80 Dünde Devri Alem.
Not: Bu da benim okuduğum De Yayınevi'nden çıkan 1971 baskısı: