Don Kişot - FlixMarmara Çizgi'den çıkan Don Kişot'un arka kapağında doyurucu bir tanıtım metni yok, çoğu Amerikan çizgi-romanının aksine renkli değil, kuşe kağıda basılmamış, cafcaflı değil de siyah ve sade bir kapağa sahip... ama kesinlikle ve kesinlikle bu yıl okuduğum en iyi, en güzel, en değişik, en eğlenceli çizgi-romandı kendisi.
Neden? Çünkü hayal gücünün çizgiyle birleştiğinde nelere kadir olduğunun güzel bir örneği. Çünkü klasik bir eseri hem modernize edip hem de mizahi bir havaya oldukça başarılı bir şekilde sokabilmiş. Bu sayfaların arasındaki Don Kişot'umuz Rosinante adlı bir bisiklete ve kılıç niyetine kullandığı bir şemsiyeye sahip. Tıpkı kitaptaki gibi hayali düşmanlara karşı savaşıyor, nereye baksa zihni ona gördüklerini farklı gösteriyor ve yeldeğirmenlerinin modern haliyle, yani rüzgar türbini parklarıyla mücadele ediyor.
Bir de torunu var, Robin. O da en az dedesi kadar hayalperest biri. Ama bir farkla, o kendini Batman sanıyor. Evet, adı Robin ama o Batman... O da nereye baksa hayal görüyor ama Kara Şövalye'nin dünyasına uygun bir şekilde. Hal böyle olunca ve ikili bir araya gelince hayal dünyaları muazzam bir şekilde çakışıyor ve her karede apayrı bir keyif yaşamaya başlıyorsunuz.
Çizgiler de her ne kadar siyah beyaz olsalar da Asteriks ve Tentet tadı verdiler bana. Oldukça temiz, ayrıntılı, minik detaylarla dolu ve dozunda mizahi... Tam sevdiğim gibi.
Daha fazlasını öğrenmek isterseniz (ki bence isteyin) portalda yayınlanan
incelememi okumanızı tavsiye ederim. Son olarak bu çizgi-romanı herkes okur umarım, çünkü daha çok tanınmayı, sevilmeyi ve okunmayı sonuna kadar hak ediyor.