Merhabalar.
Her ne kadar amaçlarımız farklı olsa da ben de bir şeyler okurken müzik dinlemeyi alışkanlık edindim. Soundtrack, klasik, elektronik, witch house (elektroniğin daha karanlık hali oluyor) ve post rock dinliyorum. Ben sözlü müzikte dinliyorum ama tercihlerinize bakınca sanki sözsüz veya hafif vokali tercih ediyormuşsunuz gibi. O yüzden karışık gideceğim.
Aşağıdaki albümlerin tamamı Spotify’da mevcut.
Bence post rock duygu olarak oldukça karanlık bir müzik. Bunda müziğin enstrümantal olmasının da katkısı var tabii. Derin ve yoğun bir müzik olduğu için çokça dinlemeyle asıl değeri anlaşılıyor. Birkaç örnek vereyim.
God Is an Astronaut - The End of the Beginning (Tadımlık:
Fall From The Stars)
Explosions in the Sky - The Earth Is Not a Cold Dead Place (Tadımlık:
Your Hand in Mine)
Mogwai - Mr. Beast (Tadımlık:
Friend of the Night)
Klasik müzikte ise verebileceğim tek bir öneri var. Bu öyle bir senfoni ki yeri geliyor yoğunluktan gözleriniz doluyor, şiddetinden ise klasik müzik dinlerken bile içinizdeki Quorthon’u salıvermek istiyorsunuz.
Modest Mussorgsky - Pictures at an Exhibition, Şef: Seiji Ozawa (Tadımlık:
The Old Castle)
Türü tam olarak ne sınıfa girer bilmiyorum ama kilise müziklerini andırıyor ve hissiyat olarak başyapıttır. Aldığı ödülleri hak ediyor.
David Lang - The Little Match Girl Passion (Tadımlık:
I Lie)
Witch house’a deli bir örnek vereyim. Sözlü müziktir ama oldukça darkoğludark’tır.
Crystal Castles - III (Tadımlık:
Plague)
Ben bazen korkulu şeylerde metal müzik dinleyebiliyorum. Ama öyle oldschool, raw black metal filan değil de daha progresif tınıya sahip karanlık ve sert müzikler dinliyorum. Kürk Mantolu Madonna'yı aşağıdaki albümle okumuştum.
Opeth – Morningrise (Tadımlık:
Black Rose Immortal), 13:38'de giren kısım yüzünden dersten kovulmuşluğum vardır.
Bir de djent örneği. Sizin arayışınıza pek uygun olmasa da çok değerli bir albümdür, mutlaka lazım olur dursun köşede.
David Maxim Micic – Bilo 3.0 (Tadımlık:
Smile)